Tozlu Raflardan Minik Ellere...!
Tozlu Raflardan Minik ellere Harran için 30 Bin Kitap Projesi
Sevgili Edebiyat Defteri Arkadaşlarım.
Üyelerim demek gelmiyor içimden, çünkü 2009 yılından beri ben bu sitenin bir ferdiyim. İçinizden bazı arkadaşlarım beni tanır, bazılarınız nick kullandığım için gizemimle joker miyim diye bile düşünür.
Gülümserim.
Hayatın içinde bazen joker bile olmak iyidir. Keşke joker olabilsem diye düşünmediğim anlar yok değil inanın. Bu arada kırıldığım ve kırdığım kimselerde yok değil. Onlardan da Davi’nin içindeki kişi adına özür dilemek isterim.
Çünkü onun nasıl biri olduğunu bilmiyorlar. Sadece öykü yazmadığını bilsinler isterim.
Şimdi gelelim konumuza.
Benim bir "KEK" isimli yazım vardı, bilmem hatırlar mısınız? Gezip gördüğüm Harran Ovasında, insanların hayatlarında hiç kek yemedikleri, hatta kekin ne olduğunu bilmedikleri bir yazı.
Yazılarımı genellikle kısa yazarım. Nasıl ki, bazen konuşurken yutkunamazsanız, yazarken tıkanır kalır birdenbire boğazım.
...Yutkunamam...
Siz hiç küçük bir kız çocuğunun saçınızdaki tokaya şefkâtle dokunduğunu fark ettiniz mi? Onunla oyuncak oynar gibi oynadığını gördü mü gözleriniz? Sonra da çıkarıp, onun saçlarına taktınız mı birdenbire elleriniz?
İşte biz koskoca bir takım ağlayan gözlerle onları yaptık o tarihlerde...
Ve sonraları hiç unutamadık.
Bir daha da hiç süslü saç tokası almadık saçlarımıza. Yoksa hep suçlu hissedecektik kendimizi. Ne zaman bir kadının saçında parlak, ya da boncuklu saç tokası görsek, Harran Ovasındaki o küçük kızların darmadağınık saçları geldi hep aklımıza.
Eğer o küçük kızlar saçlarına bir gün o saç tokalarından, şöyle kendi paralarını bastırıp alsınlar istiyorsak.
Hadi bakalım... Elimizde ne kadar sağlam, bozulmamış, ansiklopedi, ders kitapları varsa evinize yakın herhangi bir MNG kargoya gidin, 128176984 Şanlıurfa Kitap Kampanyası Projesi ile ücretsiz olarak, çevrenizden ve sizden toplayabildiğiniz kadar topladığınız kitapları, kalemleri ve daha ders ile ilgili her şeyi yollayın.
Hayatta en kötü şey özenmektir. Trene binecek insanı, eşşeğe bindirir.
Gelin eşeklere binecek insanlara yardım edelim, elimizden geldiğince...
Saygılar.
Davi/2014 Nisan
YORUMLAR
çok güzel bir çalışma gönülden kutluyorum sevgili davi yanlız merak ettiğim urfa da nereye yollanacak bu kitaplar milli eğitim müdürlüğüne mi tüm okullara mı bunu da açıklarsan sevineceğim ben bu sene okullara çok kitap yolladım gene de yollarım elimden geldiğince sevgilerimle
Davidoff
Bu benim yaptığım bir kitap projesi değil Güldeste.
Ben sadece, o bölgenin insanlarının çektiklerini iyi bildiğim için destek olmak istiyorum. Defterimizin etkinliğinde gördüğüm kampanyayı araştırdım, bende destek olmak istedim o kadar. Sizlerde katkıda bulunursanız memnun olurum.
Kitap göndermek isteyen kişiler, kurumlar herhangi bir MNG Kargo şubesinden 128176984 müşteri numarası ile kayıtlı "ŞANLIURFA KİTAP KAMPANYASI" ismiyle proje kitap toplama merkezi olan HARRAN KIZ TEKNİK VE MESLEK LİSESİ’ne"ÜCRETSİZ"gönderimde bulunabilirsiniz.
Selamlarımla.
GÜLDESTE
Sevgili Davi, duyarlı yüreğini severim senin.
Okumak isteyip de kitap bulamamanın ne demek olduğunu ben vakti zamanında çok yaşadım. Başka çocuklar yaşamasın diye böyle kampanyalara katılmayı kutsal bir görev biliyorum ve hemen ben de bulabildiğim kadar kitabı yollayacağım.
Tebrikler, sevgimle.
Davidoff
Cansın sen güzel arkadaşım benim.
Sağ olasın. Sevgi ve selamlarımla.
sevgili davi: nermin kaçar ve mustafa sakaryanın başlattığı kitap kampanyasında boluda yeni bir okula kütüphane açmıştık..... defter olarak katkısı olan arkadaşlarımız vardı....muaaffakta olmuştuk tabi nermin kardeşimin büyük özverisi sayesinde ben o zaman tüm kitaplarımı göndermiştim...bunada neden olmasın diyorum duyarlılığına selam....istersen bunun adına
TOZLU RAFLARDAN MİNİK ELLERE DİYELİM haaaa olurmu.....saygılarımla
Davidoff
Değerli Komutanımız, sanırım Nermin Hanım ve Mustafa Beyin yapmış olduğu kitap kampanyasını hatırlar gibiyim.
Ancak, yaşam tıpkı doğum ve ölüm gibi. Sıralardan biri gidiyor, diğeri geliyor.
Bugün bizim yapacağımız kampanya, kim bilir kaç çocuğun çantasının içine kitap koymasına sebep olacaktır. Biz elimizden geldiği kadar yardımcı olup, gelecek kişilere de örnek olalım ki, onlar da böyle kampanyaları devam ettirsinler. Yazının ve kampanyanın ismine gelince, hemen değiştireceğim :)
El ele verme vakti gelmiş galiba.
Yazıyı okuyunca kültür sanat haberlerine de gözüm ilişiverdi. Raflarımızda kim bilir ne kadar kitap vardır sayısını bilmediğimiz. Komşulara bu defa da kahve içmeye gitmeyelim, evlerinde mutlaka okunmuş ama zarar görmemiş, yeni yüzlü kitapları olacaktır. Hepsini toplayıp, gönderelim.
Söz söz diyoruz ama sözümüzde de duralım.
Duyarlı ve insan olmanın ne denli önemli olduğunu vurgulamışsınız. Yürekten katılıyor ve kutluyorum.
Ne yazık ki; Türkiyem sadece İstanbul'dan ve diğer metropollerden ibaret değil. Öncelikle bunu vurgulamak istiyorum. Sayısız kere dile getirdim ve bir kez daha vurgulamak istiyorum. Senelerini eğitime vermiş bir öğretmen: En genç ve en verimli yılları köy okullarında geçmiş. Anlattığı her bir anıyı, anekdotu heyecanla dinlerdim babamın. Ve seneler sonra ben de bu mesleğe vakıf oldum. An itibariyle görevimi yapmıyorum. Ama çalıştığım dönemlerde İstanbul'un sahipsiz semtlerinde ve sahipsiz okullarında çok şeye tanık oldum. Tam da sizin yazdığınız satırlara emsal teşkil eden çocuklar gibi, çocuklarımız gibi.Hayatımın en güzel zamanlarını geçirdiğim, mutluluktan deli divane olduğum günlerdi. Ne yazık ki vekil öğretmendim ve asil öğretmen atandığında ağlaya ağlaya bırakmak zorunda kaldım görevimi.
O çocuklar öylesine özel ve bizim çocuklarımız ki. Çok şey hak ediyorlar da üstelik kimsenin hak etmediği kadar.
Eski yazılarımdan birinde dile getirmiştim yaşadıklarımı: ''Öğretmen'' isimli yazımdaki öğretmen bendim aslında.
Seve seve katılımda bulunmak istiyorum ve bulunacağım da...
Duyarlı yüreğinize selam olsun. Sizi yürekten kutluyorum.
Saygı ve sevgiler...
Davidoff
Değerli Gülüm, Türkiyemin Sevgili Öğretmeni...
Bizim gördüklerimiz sanıyorum ki, siyah camın arkasından görebildiklerimizdir sadece... O da görmek istersek tabi.
Asıl sizler görmüşsünüzdür ve de zaman içinde görüp de attığınız o küçücük çığlıkları duyurabildiğiniz kadar duymak isteyen gazete, tv. dergi veya herhangi bir büyük çıkıp duyduysa belki... sizin o dağların ardında kalan seslerinizi bazen bir film karelerinin içinde seyredip, üzüldük.
Bazen adam olacak çocuklar bekledik içlerinden.
Ellerinde kağıt yokken, kalem yokken, kitap hiç yokken.
Okul sorarsan, onu hiç konuşmayalım.
Adam olsunlar istedik ya... Yetmez mi?
Gülüm Çamlısoy
Hepsi eşit, hepsi çocuk, hepsi hak ediyor her şeyi hem de...
Yeniden mesleğimi yapmak istiyorum ama ne bir kolejde ne de imkanları sonsuz özel bir kurumda. Sanırım demek istediğimi anlamışsınızdır...
Arayışım bu yönde; imkanları kısıtlı ve gerçek anlamda yokluğun yaşandığı, yaşatıldığı bir eğitim yuvası yönünde arayışım. Ne yazık ki; beklentilerimi gerçekleştirebilecek miyim o da bir soru işareti. İstanbul bile kendi içinde imkanların eşit dağıtılmadığı bir şehir. Semtten semte o kadar çok farklılık gözlenmekte ki.
Ama yürekten inanıyorum ki; hepsi adam olacak hepsi hem de yeter ki kapalı gönül gözümüz açık olsun.
Kış günü, kar altında terlikle okula gelen çocuklardan tutun, sırtlarında hırkası olmayan nicesi. Çalıştığım semtten bahsediyorum. O kadar çok şeye açlar ki, açlardı ki...
Umarım hayat devam ederken herkes hak ettiğine ulaşır, özellikle de çocuklarımız. Bunu borçluyuz onlara.
Bir kez daha selamlarımı sunuyorum...
Davidoff
Sağ olun Sultan Ablam.
Elimizden gelen ne varsa yapalım. Destek destektir.
Duyarlılığınıza teşekkür ederim...
En kısa zamanda katkıda bulunacağız inşallah.
Saygılarımla...
Davidoff
Hepimiz zaten duyarlı insanlarız Sn. Gözde.
Tek yapacağımız, birimizin diğerlerine gördüklerini anlatabilmesi o kadar.
Sağ olun.
Mevlüt GÖZDE
Selâm ve saygılarımla...
Az önce gördüm Kültür Sanat habererinde yazınızın konusu kampanyayı. Ders kitapları mı acaba sadece. Yoksa roman, hikaye türleri de gönderebilir miyiz. Duyarlıılığınız için kendi adıma teşekkür etmek istiyorum sevgili yazarım. En kısa sürede göndereceğim kitapları.
Davidoff
Kitap, kitaptır Sevgili Nermin.
Bizim gönderdiklerimizi nasılsa büyükler lazım olan kişilere verecektir.
Okunması ve okutulması gereken o kadar insan var ki!...
Büyük kütüphaneler kurulacak, içinde adınız geçecek kitaplar olacaktır.