- 1008 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Ala Kemal
“ulen lebbeyk böcüsü o deği,
dediğin gibi
hekaye doğru da! bak hinci
bizim köye bi çok yünsek mamir gelmiş
dünnenin taaa öteki ucundan
get get get birmez.. taaa Yenişarbademli’den;
adı üsdünde “ormançı”,
bu gafayı gasıtmış,
“güçcük dağları ben yaratdım”cı
asdığı-asdık, kesdiği kesdik..
gör bii!
sanki köylük yerde çalı kesmeyen var gibi;
ağaç kesennere veriyyo cezayı
verip-alıp yağdırıyo,
harman vahdı milletin canı burnunda,
goya bu mamir ehtiyacı olannara
keresde yazıvıyo
enişdesi ormancı ya;
gari.. peşinden esmeyo Fe(y)zillahların Necatiyi
Necati ne derse o!”
“çok yünsek bi mamir filan emme, nassı
burnundan kıl aldırmayoru
zirat boğası ğibi
sarı, şişman, gıravatlıı
saşları arkaya daralı
bi ğasalıyo, bi ğasalıyo kuu
sanısın makaryosun dölü
bi de hanımı var kii
sanısın peygamber gülü
abıla adım atarkana bile besmele çekiyoru
sanısın aklına geldikçe namaz gılıyoru
verip alıp okuyup-üfleyoru
ta öyle, duyduğumuz, gördüğümüz,
bildiğimiz gibi biri deği
maşallah-subanallah; hani Al(i) Ercan dedikleyin
“Dünne gurulalı böyle
Eyiler kötüye düşer”
adam kert-kört, şeytan depesine bi endir deyoru
emme garısı ermiş derecede Müslüman
gocasının depesinden kılıcını esirgemeyoru
bi adım gerisinden galmayoru,
üflesen uçacak, mekke yapraa ğibi
narin mi narin, zılla yuka
adam avlıya, ahırlara girip bakacak
“tavanlara ağaş döşemişsiniz” deye ceza yazacak
basacak cezayı ya;
“-aman hayatım, bit-pire vardır yaa!
girme lütven Mehmet Bey” deye,
içeri sokdurtmayo onu
kendi asla çamıra çatlağa
tavık bokuna basmayo ağa
elinde mendil, fira burnuna dutuyoru
derkene sıra Aladellerin eve geliyoru
her taraf çelen
her taraf ağıl
neyinen yapıldı
tabi dağdan-daşdan kesilen ardıçlardan
yetmez gibi Ala Kemal da ev işletçek
kereste e(h)tiyacı var
altı-üsdü iki ğöz evi-damı var
çoluk-çocuk etişmiş
iki ğün sonura el içine çıkacak
nişan-düğün dedikleyin
o(ğ)lan evercek, gız gelin etçek
“ehtiyaç keresde yazılayın” demiş
kime yarım metiro verilmişde “ı-ıh” demiş
senin ki Necati Ağaya arzetmiş
ormancıya göre de
Ala Kemal cezayı bin kere hak etmiş
adam esip-yağıp duru
“bunnar ne bunnar”
sağa bakıyo ceza, sola bakıyo ceza
adım atıyoru, niza
dert dinneyen kim boba!
Ala Kemal
o ara yerde bi böcü görmüş
hemen atlamış
“-aman efendim sakın basmayın”
adam bakmış
“-neyye”
“-olur mu efendim Lebbeyk Böcüsü”
“-o da ne ki” deyyo
“baya bildiğin pis bir böcek”
“-aman efendim ne deyonuz
dinimizçe en mübarek böcü
ona küfür de, “pis” demek de
helbet en böyük günah, töbe haşa
ama tabi ameller niyetlere ğöre
siz bilmediğiniz için günah sayılmaz
Allah nafaza,
maazallah çarpılısınız”
tabi hanımı hemen atılmış
“-neymiş beyefendi,
bu böceğin mukaddesliği
hamdolsun Allahımmm”
“-hanım abla!
siz daha eyisini bilirsiniz ya
bir kul! ermişlik derecesine gelirse
bu böcü uçalak gelir
o mubarek gula gonarımış”
“-yaaa..?
şükürler olsun Ya Rabbim
Güzel Allahııım”
Ala Kemal;
“-o demek ki “Lebbeyk” deyelek
Canab-ı Allah sizi hacca ça(ğı)rıyodur..
…
tabi siz şeerdesiniz emme
mütemadiyen dağda bayırda
koruda ormanda dolaşıpduru
me(he)ndis beye gonmuşdur
ne de olsa görevini bi-hakkın yapıyo
ormanı goruyoru
helbette Allah indinde bunnar
sevap hanesine yazılıyodur
hatta “lebbeyk” de denilmiştir belki!
……
mendis bey bu lebbeyk böcüsü
size gondu muydu”
adam gasıtmış, oralı olmamış,
gayat zert
“-konmadı kardeşim”
Ala Kemal izbar etmiş
“-belki de siz fark etmemişsinizdir
meendiz bey”
adam başını hayır manasında sallamış
“-konmadı dedik ya
saçmalama kardeşim”
“-efendim belki de hıhm!
ürüyanız da bile gonmuşdur…
…
gonmuşduurrr”
…
“-ya da “lebbeyk” deyelek
çağrıldınız da
ömrünüzü tahsılınan geçirdiğinizden
bu gavır okullarında öredilmez ki böyle şeyler,
tabii bilmeyinçe dee
fehmetmemişsinizdir”
“-çağrılmadım kardeşim”
“-efendim bilmediğiniz uçu
gayat normel günahı vöbali yok bunun”
“-bırak kardeşim böyle safsatayı,
işim var gücüm var benim”
“-siz bilirsiniz efendim” demiş Ala Kemal
bu sefte de garısı
“-öyle demeyin Mehmet Bey!
belki konmuşdur da
beyefendi amcanın da dediği gibi
bilmediğin için”
adam kestirip atmış
“-yau hanım konmadı
konsa bilmez miyim yau!
Allah Allaahh!!”
“-neden sinirleniyorsun hayatım
lütfen Mehmet Bey;
hatırlamaya bilirsin bitanemm,
gayet normaall
beşer-şaşar, hemen reddetme;
lütfen hayatım iyi düşün bakalım
aklına gelecek inşaallah”
“-yau hanım git şurdan
konmadı da,
rüyama da girmedi de”
gadın ısrar etmiş
“-peki lebbeyk de denilmedi mi”
adam daha sert
“-yau hanım sus!
denilmedi”
kadın boynunu bükmüş nassı yalvarıyo
“-öyle deme hayatım
Allah var sana muhakkak
lebbeyk gelmiştir
ben de eminim beyefendi gibi
bunca fedakarlık ediyorsun”
..
“-Allah indinde bunun
büyük sevabı olmalı değil mi”
“-yau hanım!!”
“-hayatım lütfen
iyi düşün
hep kırda-bayırdasın
lebbeyk gelmediyse bile
muhakkak bu lebbeyk böceği
sana konmuştur”
“-tamam hanım tamam
iyi biliyorum.. kondu, kondu
çok iyi hatırlıyorum
kondu tamam mı”
hanımefendi sevinçle
Ala Kemal’a dönmüş
“-bak beyefendi
eşim hatırladı
konmuş!!!
konmuuşş”
“-essah mı”
“-vallahi bakın hatırladı”
“-valla de”
“-vallahi billahi..
ooohhh!
çok şükür güzel Allahım
kendi elcağzımla hazırlarım seni
bakarsın birlikte
ha hayatım
yıllardır hep demiyor muyum sana
Mehmet Beeyyy”
“-abiy bak..
hatırladı birtanem
konmuş..
konmuş”
“-abla biz ona aslında bok böcüsü deriz
seninkini bi(r) bok sanmışdır da
ondan gonmuştur.”
………..
“-cezadan yırtmış tabi
ulen alt tarafı Allahın çobanı,
cıbırın,
garibenin teki,
ne uğraşırsın fakirinen”
……..
“-gaybetçeği bişiy yok
sırça sarayın varısa bobam
gaybetcek bişiyi olmayan adamdan
patişahımış gibi kendini
gorucan-gollaycan”
Devlet Makamı ile ilişkisi olmaz
dağdaki çobanın, askerlikten sonra;
muhtarın cezasından n(e y)apsa kurtulamaz
Allah yardımcısı olsun
çatmışsa ormancıya
dağdaki çobanın gakmış şeyi, ganun
manun tanımaz..
YORUMLAR
İbrahim Çelikli.
saygılar
alaka samimiyeti için
şükranlarımı sunarım
Allaha emanet olasınız