- 537 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kapılar ve Bekçiler
Bölüm 1:
Kırk haramilerin açıl susam açıl deyimli kapılarından başlayıp parmak izi ve retina testli ve de yüz tanıma sistemli birçok kapı icat edilmiş olsa da çoğunluğun kullandığı kapılar anahtar ve kilit sistemlidir.
Kapılar genel itibariyle iki farklı alanı birbirinden ayırma amaçlı olarak toplumsal hayatın bir gereği olarak icat edilmiştir. Farklı ırkların, farklı alanlarda yaşaması prensibine dayalı bu sistem, zamanla türlerin kendi içinde özel alan oluşturma isteği ve amacına da hizmet etmiştir.
Birim alandan başlayıp dışa doğru kapıların tanımını yaparsak; her bir bireyin kendi oda kapısı, banyo, wc, mutfak gibi ortak alan kapıları, bina kapısı ve dış dünyaya iletişim kapısı olarak kamuya ait alana çıkana kadar geçilen kapılar diyebiliriz.
Kamuya ait, ya da ortak kullanıma açık alanların kapıları herkese açık olduğundan kilit mekanizmaları bulunmamakla birlikte, ya da belli zaman aralıkları içerisinde herkese açık, belli zaman aralıklarında bazılarına açık, ya da bazı zamanlarda herkese kapalı kapılar da mevcuttur. Yaş ve boy sınırlamalı kapılar, ya da asansör sistemli kilo hesaplı kapılar da mevcuttur.
Değerli eşyalarınızı sakladığınız banka kasalarının kapıları, dolabınızın ya da çekmecenizin kilit sistemleri ve kapıları da farklı kapılar arasında görülebilir.
Bütün kapıların ortak bir noktası vardır. Gizli ya da gizsiz olmaksızın bütün kapıların açılması için gereken mekanizma, yani kapının taşıyıcı sütunları ve kapının menteşeler yardımı ile bu sütunlara tutturularak askıda kalması şartı. Yani hareket eden mekân değil, kapı olması mantığı ilk kural olmalı.
Diğer bir kuram ise kapıların açılmasını sağlamak için fiziki güç kullanımı. Tutamacından, kolundan ittirilmesi, ya da herhangi bir düzenek ile açılmasını sağlayacak mekanizmaya güç verilmesi şartı.
Anahtarsız kapılar olmasına karşı anahtarlı sistemli kapılar gizliliğin yanı sıra korunma gereksinimi olarak ortaya çıktığından ya da istenmeyen şekilde zamansız açılmaması için, ya da istenildiğinde kapatılması için tek taraflı ya da çift taraflı kilit mekanizmaları olarak da iki çeşitte geliştirilmiştir.
Gizli ya da gizlenmiş kapılar ilk etapta bakıldığında görünemeyecek nitelikte yapılmış olsalar da, herhangi bir açılma anında aradaki fark gizlenemeyeceğinden, ya da mekânlar arasında geçiş yapanın gizlenmesine olanak olmadığından kapının varlığı sonsuza kadar sır olarak kalamayacaktır. Ve bu nedenle tüm kapıların bir belirteci, bir işareti, kapı olduğunu gösteren simgesi olmak zorundadır. Bir başka zorunluluk nedeni ise; kapının nereye açılacağını belirtme zorunluluğudur. Ki aksi halde davetsiz misafirler gelebilir, ya da istenmeyen durumlar oluşabilir.
Aldatmacalı, tuzaklı kapıların varlığı da her ne kadar gerçek olsa da, sonuna kadar açık kapılar olsa da, izinle geçilebilen kapılar olsa da, anahtarla açılan, ya düşünce gücüyle geçilen astral kapılar olsa da, kırılan, yıkılan kapılar olsa da, kapının yeri ve açılma şekli bilinmeden hiçbir şekilde, hiçbir kapıdan geçilemez.
Ve geçilemeyen her kapı bir sır olarak kaldığı gibi, izinsiz tüm girişler de evrensel yasalara göre suç teşkil edecektir. Fakat, bu çilingirler niye?
Ya da zihninizin kapıları ne kadar iyi korunuyor? Başında nöbetçiler duran kapılar ardında çok mu değerli şeyler vardır? Kim kimden neyi saklar?
_Ve unutmayınız ki, her insan bir kapıdır, bir diğerini düşüncesel olarak başka diyarlara geçiren.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.