- 489 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÇAĞIN İNSAN YANILSAMASI - 2
Günümüz köreselleşen dünya sistemleri ve daha alt,geri yapılanmalar;insan üzerinde
derinleşen oldukça köleleştirici bir sömürge özelliğine sahiptirler.Bu sömürge özelliği çok
eskilere dayanır.Ancak günümüze kadar derinleşerek,daha da içselleşerek bir gelişim
göstermiştir.
İnsanın ilk kendiliğinden oluşan ilkel birimleri dışında,şimdiye kadarki tüm formasyon-
ları,insanın öz iradesine dayalı gelişimini tanımadığını görmek mümkündür.Biçimde
-günümüzde olduğu gibi-öz iradeyle gelişim seçeneği var gibi görünür.Oysa biçim toplumsal gerçeğin daima tersidir.Birey hiçbir zaman öz fikirsel etkinliğiyle bir toplumsal ve grupsal konumda değildir.Düşünsel ve iradi özgürlüğüne kavuşamayan bir birey,her ne kadar değişik açılardan bunun müthiş savaşımını versede,hatta derin bulanımını yaşasada,sömürgeci etkinliğin yönlendirilmesi ve şartalandırılması altındadır.
Her sistem;bireyin öz yapısal gelişimini değil,kendisine uygun ve kendi niteliksel bütünlüğünü esas alan bir tip yaratır ve ister.İnsanın doğal gelişimine müdahale burada başlar.Yönlendirmedeki bu dışsal müdahale bir kişilik bozulmasını,bir kişilik güdükleşmesini ve en kötüsü de bir kişilik köleleşmesini doğurur.Kişilik bağımlılığı denilen olgular böylelikle boy vermeye başlar."Verili insan,verili düzen" bu temel üzerine şekillenir.Varolan insansal değerler anlamını tam da bu noktada kaybetmeye başlar.Artık çürüyen toplumsal yapının ilerici dokuları felçe uğramış, toplum ve birey hem kolay denetlenebilir ve hemde yönlendirilebilir bir nesne konumuna itilmiş olur.Karşılıklı birbirini besler temelde,toplumdan bireye,bireyden topluma sinen bu saptırılmışlık hissi,ruhsal ve düşümsel bakımdan reel gerçekliklerden ve bilimsellikten uzaklaşan bir kişilik şekillenmesini doğurur.Böylelikle birey ve toplum tümden subjektif fikirlerle yönlendirme konumuna gelir.
Subjektif fikirlerle yönlendirilmeye açık ve yönlendirilen birey,grup ve toplumlar kadar hiçbir şey,gerçeklikten alabildiğine uzaklaşamaz ve tehlikeli olamaz.Bu konumda olanlar adete kendi amacıyla zıt görünür gibidir.Birey ve toplum artık kendi öz istemini ve idealini dillendirme gücünü göstermez.Daha çok kendi değerlerinden izole edilmiş bir bilinç yanılsamasını yaşar.Kendini bitiren,amaçlarıyla tezat olan değerlere bağnazca bağlı görünür."Milliyetçilik,şövenizm" vb. değerlerin yanılsamasına kaptırır kendini.Dışsal ve yanılsamalı fikirlerle kendisine bilinç verildiği için,realiteyi bilme süreci oldukça yanılgılıdır...
Şevket Tekin
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.