- 1358 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
OLSUN BE KARDEŞİM OLSUN... VATAN SAĞOLSUN!...
Sevgili Kardeşim Ahmet;
Sen 30 yaşında, atalarının senin için yaptığını sen de sonrakiler için yaparken verdin son nefesini.
Ancak hiçbir televizyon yayınını kesip şehadetini duyurmadı, siyasi partiler seçim çalışmalarına ara vermedi.
Kuvvetle muhtemeldir ki; hiçbir politikacı da gazetecilerin karşısına geçip seni rahmetle anmayacak.
Annen ve baban "suçlu ayağa kalk!." diye Ankara’ya yüzünü çevirmeyecek! Pek şatafatlı gazete sayfalarında özgeçmişin yazılıp, boy boy resimlerin basılmayacak.
Pek acar köşe yazarları ve de sazanları, ’kuşum aydın’ takımı televizyon ekranlarında arz-ı endam edip senin dar gelirli, kıt kanaat geçinebilen ailenle ilgili tek bir kelâm sarf etmeyecek.
Devlet erkânı çoraplarını bile giymeyi unutarak hatta aceleden şaşkına dönüp ayakkabılarını bile ters giyerek cenazende ön safta yer almayacak!..
Ve yine muhtemeldir ki; senin vefatın üzerine ’vahşi batı’lı devlet ve hükümet adamları birbiri ardına taziye mesajları yayınlayıp “kaygı duyuyoruz” demeyecekler. Avrupa Parlamentosunda ismin, esamen okunmayacak.
Nobelli Yamukyanlar, ardından kalem oynatmayacak, Can Dündar duygusal bir yazı kaleme almayacak, Cüneyt Özdemir anneni yahut babanı misafir etmeyecek programına, meşhur sanatçılar (!) sana şarkı yazmayacak, Sezen konserlerinde ağlayarak ismini anmayacak.
Türkiye sokaklara dökülmeyecek.
"Sarı Gelin" türküsü eşliğinde Hatay’ın Samandağ ilçesine bağlı, nüfusunun tamamı Ermeni olan ve senin uğurlarına can verdiğin Vakıflı Köyü sakinleri oturma eylemi yapmayacak.
Başkentte İnsan Hakları Anıtı önünde, Alsancak’ ta, Şanlıurfa’ da ve özellikle Osmanbey’ de hem de bir saat içinde tam teşkilatlı gruplar toplanmayacak.
Keşke yarın gazeteler Ahmet KÜÇÜKTAĞ ilavesi verse...
Radyolar kahramanlık türküleri çalsa...
Fazıl Say, ardından bir ağıt bestelese…
Senin adın verilse bir okula mesela…
…
Ama bunların hiçbiri olmayacak. Muhtemelen adını ancak vefatından sonra öğrenmiş, omzu kalabalık, metalik sesli bir adam, kürsüden özgeçmişini okuyacak aldığın takdirlerden, başarılı çalışmalardan söz edecek.
Al bayrağa sarılı naaşın sembolik bir törenden sonra uğurlanacak; şanslıysan bir ambulansta, değilsen bir kamyonet kasasında…
Olsun be kardeşim, olsun!..
Vatan sağolsun!..
YORUMLAR
Nasıl yorum getirmeli bu yazıya bilemiyorum?
Gerçekten çok duygusaldı.
Ve,
bir o kadar da gerçekti.
Ne yalan söyleyeyim,
bu müstesna sayfada,
böyle bir yazıyı kaleme alacak bir babayiğite rastlayacağımı hiç zannetmiyordum.
Çok şaşırdım, çok sevindim.
Demek ki,
burada da, gerçekten vatanını, milletini, halkını seven kalemler var.
Olaya, sadece tek pencereden, kendi çıkarı açısından, ideolojik ve mezhepsel önyargılarla bakmayan insanlar da var buralarda demek.
Defterin değeri bir kat daha arttı gözümde şimdi.
Alıp başımı gitmeyi düşünüyordum bu sevimsizlikler nedeni ile ama,
şimdi kalmaya ve yazmaya karar verdim.
Sözü uzatmayalım.
Bu değerli vatan evladına arka çıktığınız için, sizleri canı gönülden kutluyorum tekrar.
İki gündür bu sayfada fırtınalar estiren ancak,
bu gün ortalıkta gözükmeyen tüm iki yüzlü yazar ve şairleri de kınıyorum.
Berkin can idi de, Ahmet patlıcan mı?