- 843 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Çocuk Kitapları Nasıl Seçilmelidir?
"Çocuklarımız her şeyin en iyisine layıktır" misyonu çocuk kitapları içinde geçerlidir. Refah toplumlarındaki insanların çoğu, atalarımızı şaşkınlığa düşürecek kadar çok yiyeceği, güzel evi, okulu hastanesi, oteli ve eğlence yeri var. Değişik teknolojik aletler ve oyunlar aslında bu günlerimizde zamanımızı geçirdiğimiz bir oyun bahçesi durumundadırlar. Geçenlerde bir dergi editörü popüler bir dergi için çocukların hangi kitapları okuyacağını bir sosyal paylaşım ağında arkadaşlarına sordu. Ben orada gördüğüm izlenimleri görünce hayret içinde kaldım doğrusu. Bu hayretler içinde kalmama neden olan durumlardan biri önerilen kitapların hepsi farklı edebiyatlara aitti. İkinci kendi klasiklerini okumayan kendi yazarlarını bilmeyen bir grupla karşılaştım doğrusu.
Değişen toplum içinde benim çocukluğumda okuduğum şu kitaplar güzeldi, bunları çocuklarımız okusun demek televizyonun olduğu odada sen mum yak hep demekle aynıdır. Her dönemin farklı bakış açıları ahlaksal ve dünyasal öğretileri vardır. Çünkü hızla geçen zaman ve teknoloji maalesef kitap dünyamızı bitirmiş durumda. Aynı zamanda dünya bakış algımızı da değiştirmiş durumda. Tüm bu gelişmelere ve değişimlere rağmen çocukların zihniyet durumunu değiştirmediğini varsayan bir okuyucu kitlesiyle doluydu. Çocuklarımızın çoğu, yalnızca bir kuşak önce doğanların bile hayret edeceği kadar bol eğlence seçeneğine rağmen can sıkıntılı yaşıyorlar. Yeterince mutlu huzurlu değiller. Mesele şu ki, eğlendirmek için çocuklarımızın önüne konan seçeneklerin çoğu çöp... Maalesef durmadan tükettikleri gazlı içecekler ve şekerlerden farkı yok bu seçeneklerin. Oysa çocukların tıpkı posalı yiyeceklere ve meyveye ihtiyacı olduğu gibi, besleyici değeri yüksek hikâyelere de ihtiyaçları vardır. Tabi ki çocuklardan ailenin istediği genellikle şudur: “Kitap okunsun, oğlum/kızım okusun da ne okursa okusun” gibi bir yargının ortasında yaşamaktadır ailelerimiz. Oysa aldığımız kitaplarda çok fazla sorumluluğun aileye düştüğünü her kitap her çocuğa hitap etmediğini kitabın adından çok içeriğinin ve verdiği mesajların, temaların önemli olduğunu bilen kaç kişidir ki? Oysaki kitaplarda çocuklar kendileriyle dürüst biçimde ve içten konuşan kitapları severler. Eğer çocuk severse o kitabı hafızasında bir ömür hazine gibi saklayabilir. Çocuk edebiyatının - gözlemlediğimiz kadarıyla- bütün eserlerinde ezilenden yana bir kayırma olduğunu görmek mümkün. Hangi kitapları seçerseniz seçin, seçtiğiniz kitapların konu ve kahraman odağında çocuklar bu kitapları okuduğunda, önemli kararlar verip hayatlarını değiştirecekleri bir yola sevk eden kitaplar olmalıdır. Tabi bazen sezdirerek bazense didaktik olacaktır bu...
Tüm bu kitap seçimlerinde ailenin odak noktasın da şöyle bir slogan olsun "iyi kitaplar çocuğun pusulasıdır." Zaten bizi okumaya yöneltenlerden biri içinde yaşadığımız dünyayı kavrama ve farklı varoluş biçimlerini deneme isteğidir. Böyle bir donanım özellikle çocuklar için gereklidir. Çünkü onlar çoğu zaman pusulasız dolaşırlar. Hayatın karşımıza çıkardığı sorunları çözebilmek için kilerimizde önceden istiflediğimiz çözümler olmalı. Kilerimiz boşsa eşe dosta sormaktan başka çaremiz kalmayacaktır. Ürkek çocukların işinin daha da zor olduğu, sayısız tehlikeyle dolu çetin bir dünya da yaşıyoruz. Bir sorunla karşılaşan çocuk, ya arkadaşına ya ailesinden birine ya da öğretmenine başvurur. Yaşadığı ikilemeler ve yapabileceği seçimler konusunda, ona bu kişiler dışında iyi bir rehber olacak kitaplardır. Çocuğun kitapta zorluklarla mücadele eden bir kahramanla özdeşim kurması, empatik yeteneğinin ve duygusal okuryazarlığının gelişmesine son derece katkı sunar. Benim sizden önerim şu, kitaplar okunmalıdır demek yerine ailenin, çocuğuma iyi bir rehber olacak iyi kitap nasıl alınmalıdır, alınırken nelere dikkate edilmelidir, bunlar gündeme getirilmelidir. Burada aileye düşen görev: Öncelikle çocuğuna aldığı kitabı kendisi okumalıdır. İyi bir çocuk kitabı büyüklere de ilginç gelir. Ailenin çocuklarıyla mümkün olduğunca fazla zaman geçirmesi çocuğunu anlamasına dolayısıyla ailenin ona göre kitap almasına neden olacaktır. Çocuğa alınan kitapta zıtlıklar var mı bu kitabın çocuğa katkısı ne olacak ailenin bunları da düşünmesi gerekmektedir… . Anne- baba çocuğa kitap oku diyerek vaaz vermek yerine onunla beraber kitap okumalıdır. Bu çocuğa iyi bir model olacaktır. Yine alınan kitapta çocukların sevdiği bir unsurda kafiye, ses tekrarına, her türlü lastikli söze bayılırlar. Olağanüstülükleri, farklı dünyaları keşfeden sürükleyici kitapları onlar için bitirim olacaktır.
Aileye şunları da söylemek yerinde olacaktır: çocuğunuza kitap alacaksınız çocukluğunuzu hatırlayın. Aldığınız kitabı önce siz okuyun. Dışarıdan gözlem yapmak çocuğun dünyasına girdiğimiz anlamına gelmez. Bir aile olarak bizimde kitabı hissetmemiz gerekir. Son olarak şu da unutulmamalıdır, her kitap aslında farklı ahlak ve kültür boyutuna değindiği için her ulusun dünya düşünce ve ahlak havzanın değiştiği için öncelikle kendi kültürün kodlarını barındıran kitaplar da okutulmalıdır. Masal, fıkra, hikâye, şiir, destan, Türk mitolojisi vd. Eğer genç nesli anlamıyorum dediklerinde şunu söyleyin onlar kaç tane kendi geleneğinin ve kültürünün yoğurduğu, doğurduğu kitap okumuşlar ya da almışlar çocuklarına. Neyse sözü uzatmayalım kıyameti koparmalıyım.
YORUMLAR
Merhaba Sinan, senin yazılarını epeydir okumuyordum. Çok şey kaçırdığımı bu yazını okuyunca anladım.
Çocuk kitapları gibi önemli bir konuya ışık tutmuşsun. Çok da başarılı anlatmışsın.
Tebrik ederim, sevgimle...
sinan ispenoglu
Uzun zamandır deneme yazmıyorum, aslında yazıyorum ama bunları yayımlamaktan korkuyorum. Eskiden böyle değildim. Sizin yazılarınıza bakıyorum okuyorum, sizle tanıştıktan sonra okuduğum yazılarını sanki kendi sesinle siz söylüyormuşsunuz gibi oluyor bende daha çok sizi anlıyorum. Lakin zamanla işlerim çoğaldı yorum yapamaz oldum. Ama yüreğim sizinle. Ve bu yolda ilerlerken bana ışık olan fenerinizden yararlanıyorum. Kalben selamlar :)
Emine UYSAL (EMİNE45)
selamlar. Güzel yazıyorsun.