SEVDAMIZIN KITMİRİYİM
Hayrettin Taylan
Aşk sofrasına yeni yüzler kurulur,feryadımın telleri kopar seni çalar dargınlıklar.
Aynı tabaktan aşımızı kaşıkladığımız günlerin hecesinde beni şiir eyle ruhunun gazeline.Ünlü gazelhan ,Kazancı Bedih ,beni çalsın .
Biraz da sen çal yaralım.Biraz da sen oyna,yaralarımın kabukları üstünde.
Aynı aynalarda tarandığımız günleri tara. Aşındırılamayan
Aşkın tozlu yollarında o sol ağrıyla yaşamayı asla bırakma.
Uzak kalışlardaki umutsuzluğa aklandıkça incili tutkularımıza beni adak büyüt sevda bahçemizde.Bir günler gelir diye besle beni önce kırılmışlıklarınla, gözyaşlarınla,sonra pişmanlıklarımı yem olarak atıver.
Sakinleşmelerin sakisi olarak şuhlarınla aşkın şarabını içir bana.
Bu ayrı kalışın atlasında başka dağ,nehir, şehir yok, her yeri sen kaplamışsın.Yükseltileri umutlara göre değişen,suları gelişine göre dalgalı,ovaları senin ruhunun verime göre hasada nazarlı,yaralı, ümitleri tükenmeyen aşk devletimin nazlıcanı gel şehirler içre şehirler büyüten özlemlerime başkent ol yeniden.
Yitmiş bin ruha, sancısı unutulmuş bir aşkın huzurunu derledim.
Bir can bir canana ağladıkça ,benim de yüreğimden özlemim buzulları kopar ve sıcak iklimlerin umut karesinde kafiyelenir gelişler.
Hiç yaşanmışlıklardan ya da yaşanılacaklardan arınmış bir senaryoda, tanrının kalemi de değmiş olmalı bu filmin sonlarına.Kahramanı ikimizden ibaret sanırdım,her kötü sonun sonlarını derleyerek bir umut olarak bütün filmlerde olduğu gibi yaralı da olsa kavuşacağımı sandım hep.. İncinmiş yüreğinin götürdüğü sonları düşünememişim yaralım.
Tüm bunlardan sonra, yeni bir senaryo yazdırmamı yasakladı aşkın melekleri. Sözcüklerini as yüreğinin kara tahtasına. Ruhundan dökülmemiş ve hala söylenememiş binlerce güzelciklerden
Bir şeyler arındırarak bu da kadermiş öteden fazla ders çalışmayacam gül yaralım.
Ben sevdamızın `karabaşıydım`,kitmirden daha sadık bilirdin.Oysa değilmişim demek.Gitmelerin sokağına bıraktın belediye zehirledi.Sense yüreğimin `minnoşu`, bütün duygularımla yumak yumak oynadın,ısırdın ta tutkularımdan hatta bütün benimden.Şimdi yanık bir ciğerciğinin kedisi,henüz bir ismin yok,henüz bir yürek evin yok yaralım.
YORUMLAR
Kendi iç gerçeğinden , kendi iç hayatından , kendi ışığından bahseden iki ayrı görüşün, iki ayrı yönün, iki ayrı ah'ın yazısıydı sanki. Diğerinin arzuları sanki önemsiz teferruatmış gibi bahseden iki şahısta karşılıklı şunu düşünmekte bence " bu idrakı imkansız insanı anlama gayretim gereksiz " . Ki dışarıdan bakıldığında da diyaloğa sahte ve çöküş değerlerinin kuytusunda olanlar olarak yorumlamak mümkün böyle cümlelere zaman harcayan tarafları. Çünkü sevi formüllerle vazgeçişleri karşılıklı isteyerek veya küçümseyerek ya da kıyaslayarak ancak mecazına kavuşur , kendisine değil ...
Anlamlı bir düşüngeç değerli kalem dostu
Saygılarımla