- 952 Okunma
- 4 Yorum
- 2 Beğeni
TÜKENMİŞ ZAMANLA KENDİMİZİ YİTİRİYORUZ
TÜKENMİŞ ZAMANLA KENDİMİZİ YİTİRİYORUZ
Zamanın içinde geçen ırmağın kıyısında durdum biraz. Ağaçların kovuklarına gizlenmiş sesleri dinledim. Ne bir şey duydum, ne de anladım sessizliği. Büyük bir yorgunluk haliydi hayat, anılar o halin küçük molaları. Her molada hızlanan nabız, zorlaşan nefes alıp vermeler ve mümkünü olmayan bir sürü iyi şey.”
Mesut Yar
Mevsimlerde tıpkı yolunu şaşırmış bir yolcu gibi, kış başında ılık bahar günlerini ya da güneşli sıcak yaz günlerini yaşatır oldu. Bütün güzelliğine rağmen böyle zamansız mevsimler yaşanmamalı oysa. Zamanın akışında yaşanılan bu zamansız mevsimlerde bir bahar sabahını mı bulacağım, bir yaz gününü mü yoksa kış günlerinin soğuk sertliğini mi? Huzuru, mutluluğu, heyecanı arzularken hüzünlerde, yalnızlıklarda mı kaybolacağım? Ne isteyeceğim ne bulacağım hayatta, tükenmiş zamanla kendimizi yitirirken.
Geçmişin anılarında geleceğin sorularında kayboluyorum. Kim bulmuş ki bu soruların cevabını birbirinin içine geçmiş girdaplar gibi. İleriye batığımda bilinmezlik ve umutlar var, geçmişte ise kaybettiklerim, özlediklerim ve keş kelerim. Ne çok şeyi almıştır zaman ne çok şeyi tüketmiştir farkına varmadan. En çok kaybettiği değerler için ağlar ve en çok yitik zamanlarda bıraktığımız ‘keşke’ler yaşarız ömrümüzde, bir sırdır yüreğimizde ki son nefese kadar taşımamız gereken. Peki ya ‘iyi ki? Saklamak zorunda olmadığımız en karanlık gecede bile bize ışık olan, herkesle paylaştığımız kaç tane ‘iyi ki’ var hayatımızda. Hep içinde bulunduğumuz zaman diliminin durumundan ve bu zaman dilimindeki duruşumuzdan değil de, geçmişten dem vurarak keşkelerle ördüğümüz bir yaşam içerisinde olmanın gamını taşıyorum. Ama yine de düşlerde kaybolmayı seviyorum, bir güzelliğin izlerini bulmak, yakalamak, yaşamın anlamında konaklamak istiyorum. Huzurun, mutluluğun ve sevginin hâkim olduğu. Yaşımın çarkı, yeryüzünün düzeni ve içimizdeki duygular, mutluluğu ve sevgiyi yakalamamıza hep engel olurlar, bulunca da zaman hızlı geçip o mutluluğu elimizden almaya çalışır ama o anı yakalayıp bir süre daha mutluluğu okşamak bizim becerimize kalmıştır. Bu nedenle de anı yaşamalı hep geleceğe umutla bakmalıyız. Kendinizi ve hayatınızı önemsemek, hayata bir anlam katmak geleceğe bakmakla mümkündür.
Ya geçmişimiz diyeceksiniz?
Geçmişte yaşanılan büyük acılar, büyük sevinçler, huzur, huzurun altına gizlenmiş mutsuzluk, özlem, özlemin yanında duran hüzün ve tüm bunların arasından kopan umutlar sizi geleceğe bağlayan coşkun duygulardır. Ne başlangıcını ne de sonunu bildiğimiz bu hayatın içinde, hayatımızı sürüp kendimize, yüreğimize ve yaşadıklarımıza yüklediğimiz ihtiraslarımız, hüzünlerimiz, öfkelerimiz, sevgilerimiz ve umutlarımızla yol alıyoruz. Yol alırken de yalnızlığımızda kayboluyoruz. Geleceği merak ettiğiniz an larda yalnızsınız. Gelecekle yalnızlık arasında bir bağ var çünkü insan yalnızken geleceği düşünüyor, geleceği düşünürken de yalnız. Her şeye rağmen yalnızlığınızda kaybolurken yaşadığınız anın en kıymetli hazine olduğunu unutmayın. O sizi üzen, küstüren, kıran hayatın içinde ne duygular vardır ki değerini bilemediğimiz, nice anı size bir şans daha verecek olan geleceğin içinde saklı nice ihtimaller vardır. Hayat bizim değerimizi bilmiyor diye yakınırken aslında hayatın değerini bilmeyenin biz olduğunu düşündünüz mü? Hayata bakın belkide kıymetini bilmediğimiz bir armağan saklı içinde. Değerini bilmediğiniz her an sizi bir başka hayatı yaşamaya mahkûm edecektir.
Hayatın anlamı yaşadığınız an da saklı,
Hayatın anlamı geçmişte ki o anda saklı,
Hayatın anlamı gelecekte ki o sırda saklı.
Öyleyse yaşamı coşku içinde yaşayın, çevrenizde bunca güzellik var, sizler bunun yitip gitmesine izin vermeyin. Yaşam büyük bir ırmak ve bu ırmakla birlikte akmaya karar verip barış, sevgi ve neşe içinde ya da acı ve umutsuzluk içinde yaşayabilirsiniz.
İçinizdeki çatışmalarla geçerken yaşamınız, bir daha geri dönmeyecek olan tükenmiş zamanla kendinizi yitirmemeniz dileğiyle.
Sevgiyle Kalın
YORUMLAR
Merhaba, son zamanlarda okuduğum en güzel yazı. Gerçekten de birşeyleri yapan ve yaptıklarından çok yapamadıkları yada yapmak isteyip de geri durduklarımız hep karşımıza çıkıyor. Bir şamar misali yanağımızda patlıyor.Hayatta ki en büyük pişmanlığımız, bir gün pişman oluruz diye yapmadıklarımız değil mi? Hep içimizde kalır o keşkelerimiz. İçimizde büyüttüğümüz ama bir türlü çıkartmaya korktuğumuz çocuk.Bakmak ve görmek burada önemli işte.Bazen bir gülün peşinden koşarken de ezdiğimiz diğer güllerin farkına varamıyoruz. Onları yok sayarcasına ezdiğimiz her gül, belki de sizi mutluluğa taşıyan bir sarmaşık misali sizi kucaklayıp, o sonsuz mutluluğa götürecek.Ama biz bunu bile yapmaktan aciziz belki de.Mutluluğu bile tanımazken, aşk ı bile bilmez ken aşk aramak gibi birşey bu.İnsan bilmediğini, hiç tatmadığını, hayatta ilk kez karşılaşacağı şeyi bulsa bile tanıyabilecek mi? Belki de kapını çok kez çalmıştır oysaki.Çok kez düşeriz ve dizlerimiz kanar ama bir gayretle tekrar kalkmaya çalışırız, yada bazıları düşmekten korkup yerde kalmayı tercih ederi.Oysaki bu insanın kendine yaptığı en büyük saygısızlıktır, hiçe saymaktır kendini. Her ne olursa olsun, hayatın bir yerlerinde, sizin için hazırlanmış, yaşanmayı bekleyen, gerçek ve doğru mutlaka yaşanası güzellikler vardır. Yeter ki sen görmesini bil...Yüreğinize sağlık, harika bir yazı olmuş gerçekten.Ben de yorumu sanırım birazcık fazla tuttum :) Ama konu hassas ve güzel ben ne yapabilirim ki :) Unutmayın, yeşil, mavide saklıdır..Sevgiyle kalın, saygılarımla...
xxhavacixx tarafından 2/18/2014 1:41:05 PM zamanında düzenlenmiştir.
mavi bakış
UMMAKLA---BULMAK ....... yaşamak bu sözcükler kadar birbirine çok yakındır....zamana dur diyemeyen insanoğlu hayattan ne umdu ne buldu.... bu sorunun cevabı yalnız kişiye özeldir....yaşamı sorgulayan yazınız çok içten ve çok güzeldi.....kalan ömürde umduklarınızı bulmanız dileğiyle saygılar
mavi bakış
ve damla damla azalırsın
zamanın süzgecinde süzülerek
kimi güler kimi ağlarsın
her şeye alışır yürek
mavi bakış
Benden nefret edenlerden nefret edecek vaktim yok. Çünkü ben, bana değer verenleri sevmekle meşgulüm. »
Gabriel Garcia Marquez
...
Dünü unutmalı, bugünü yaşamalısınız. Çünkü dün ile bugün arasında bir kavga çıkarsa; yarını kaybedersiniz! »
BALZAC
...
Takvim düzeni herkes için aynı olsa da, zaman herkesin içinde başka türlü ilerler. »
Murathan Mungan
....
Sevgili mavi bakış
harika bir yaşam analiziydi.mükemmel bir dersti.seni okurken aklıma neler geldi neler.ama şimdi laf uzatıp bu güzel yazıya gölge düşürmek istemem...
yaşama,zamana ve sevgiye dair söylenecek herşeyi söylemişsin...
alkışlıyorum sevgi dolu masmavi yüreğini:)
gününe en harika yazısıydı...
ALPEREN OZAN
yüreğinizden akan güzellikleri paylaştığınız için teşekkürler...
iyiki varsın mavi kalem :)