KOCAMAN SEVGİ YÜKSELİR YÜREKLERDEN GÜNEŞE DOĞRU
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Yağmurun ıslattığı topraklar çoktan çamura dönüşmüştü bile .Yamalı asfalt yol da nasibini almış çukurlarına sular birikmişti. Bulutlar yavaş yavaş dağılırken güneş yüzünü göstermiş .ve çocuklar evden sokağa çıkmanın sevinciyle çığlıklar atarak oynuyorlardı.
Küçük Ali paçaları çamurlanmış halde elindeki sopayla suların içinde öyle mutluydu ki. Yanına gelen Ahmet ona baktı ...baktı..
" Ne yapıyorsun ?"
Ali başını kaldırmadan ciddi bir iş le uğraşıyor gibi..
" Hiççç ...gemimi yüzdürüyorum."
" Ben de yüzdüreyim mi ? "
"Çıkkk...vermem benim."
Ahmet sopaya hamle yaparak Ali’nin elinden almaya çalıştı.
" Bırakkkk ! Benim ooooo ."
Sopa paylaşılmayan bir oyuncaktı sanki.
Ali ağlamamak için dudaklarını ısırıyordu.
"Seni babama söylersem görürsün."
Ahmet omuzunu silkti.
" Hıhhh ...söyle benim babam senin babanı döver."
" Ama...ama... benim babamın tabancası var takkk diye vurur ."
" Vuramaz bi kerem... benim babamın da bombası var."
Ahmet Ali’yi iterek düşürdü.O canı acıyarak çamurlara iyice bulanmış vaziyette ağlamaya başladı.
" Anneeeeeeeeeeeeeeee."
Eve doğru koşarak kapıya hızlı hızlı vururken bir yandan da içini çekip çekip duruyordu.
Kadın telaşla dışarıya koştu.
" Ne oldu ; ne bu halin ?"
" Annee...annee.. Ahmet beni dövdü."
" Niyee?"
Oğlan hem yutkunuyor hem de ağlamaktan zor cevap veriyordu.
" Elimdeki sopayı almak istedi ...sonra... sonra.. beni... çamura itti."
Kadin içeri girip üstüne bir hırka aldıktan sonra aceleyle terliklerini de giyerek oğlunun elinden tutup hırsla Ahmet’in annesine gitti.
"Komşuuu ...huuu komşuuuu !"
Halime Hanım iri yarı oldukça kilolu haliyle minyon tipli Fatma hanıma tepeden bakıyordu adeta.
" Hayır ola ?"
" Daha ne olsun senin bu haylaz oğlun yok mu bak ne hale getirmiş çocuğumu."
"Şikayete mi geldin terbiyesiz."
" Evet asıl terbiyesiz sensin sözlerine dikkat et."
Halime Hanım elini beline koyup kafasını salladı.
" Beni kızdırma bak fena olur sonra."
Küçük Ali olanlardan korkmuş bir annesine bir de öbür kadına bakıyordu.
Fatma hanım iyice sinirlenmiş; artık iş çığırından çıkmıştı.
" De bakalım ne yapacaksın hadi de bakalım ."
Kavgayı duyan komşular yanlarına gelmeye başladı.
İki kadın birbirlerine girmiş; Halime hanım onun saçından tuttuğu gibi yere yatırmış öbürü ise can havliyle tokat atmıştı:İşin kötüsü kimse ayıramıyordu .
Ali koşarak oradan ayrılmış ;Ahmet ise korkudan köşeye sinmişti.
" Niye bağırıyorlar ?"
" Bilmem ki .."
" Ben de ."
"Oynayalım mı ?"
" Tamam." Ahmet minicik çamurlu ellerini cebine sokarak birkaç misket çıkarıp uzattı ."
" Al .."
Ali de sopasını uzattı.
Bu da senin olsun.
İkisi de sarmaş dolaş hiç bir şey olmamışcasına misket oynamaya başladılar.
Uzaktan hala iki kadının kavgası duyuluyordu....
SEVGİLERİMLE
NEŞE KIZILYAR
YAZIMI GÜNÜN SEÇKİSİNE TAŞIYAN SEVGİLİ SEÇİÇİ KURULA VE EDEBİYAT DEFTERİNDEKİ TÜM CAN DOSTLARIMA ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM SEVGİLERİMLE
YORUMLAR
O KOCAMAN YÜREĞİNİZE SONSUZ TEŞEKKÜRLER SEVGİLİ KARDEŞİM
HARİKAYDI SEVGİ DOLU MESAJLAR
GÜLDESTE
Muhtesemsin Guldestem harikaydi ve cok anlamliydi dunyada boyle isde
kardes kardesi kirarken dusmanlar eylem yapiyor
tebriklerimi birakdim gune cok yakismis
sevgimlesin canim
GÜLDESTE
Sanırım okuyan herkes çocukluğuna gitmiştir, ben misket oynadığım günlere geri döndüm bir an, çok güzel bir anlatımdı değerli dost.
Emeği, yüreği ve başarınızı kutlarım.
Selam ve saygımla.
GÜLDESTE
GÜLDESTE
keşke hep çocuk kalsa yürekler
ne güzel anlatımdı canım
kutlarım yürekten
sevgilerimle
GÜLDESTE
GÜLDESTE
Sevgili Neşe Hanım
Büyük bir zevkle okudum yazınızı. Okurken hem tebessüm ettim hem de '' Aynen böyle oluyor'' Dedim. Çünkü aynısını o kadar çok yaşadım ki anlatamam...Hani bekliyordum çocukların babaları da kapışsın, biri tabancasını, öteki bombasını alsın diye..Siz işi oraya kadar götürmemişsiniz.
Güzeldi gerçekten de..Dünyayı çocuklara bıraksak her şey çok güzel olacak mutlaka.
Selam ve sevgilerimle.
GÜLDESTE
GÜLDESTE
Çocukların kavgasına karışmayacaksın.
Onlar büyüklerden çok farklıdır.
Küsmezler.
Çocukken kardeşlerimle olsun,
halamın kızı Mediha'yla olsun,
az saç saça baş başa gelmedik.
Neden bilmiyorum.Birgün, sokaktaki arkadaşlarımla birlikte kardeşim de beni
çarşı içinden dolandırıp sokağımıza kadar kovalamışlardı. halamın evinin önündeki
toprak tümseğe oturup ağladığımı hatırlıyorum. Beni dövdüler mi bilmiyorum.
Bildiğim hiç bir zaman darılıp, küsmedik.
tebrikler,
güzel bir anlatımdı arkadaşım.
sevgilerimle..
GÜLDESTE
nedense çocuklar hep büyür büyüklerde hep küçülür....çok güzeldi ablam ellerine sağlık.... sevgilerimle
GÜLDESTE
GÜLDESTE
Keşke büyükler her şeyi çocuklara bıraksa. Çocuklarının hakkı için kavga ediyorlar oysa çocuk aklıyla çözseler sorunları kavga olmayacak
çok güzel bir yazı tebrik ederim
Selam ve sevgiler
GÜLDESTE
çocuk bunlar dövüşür beş daikak sonra sarılır büyüklerin bu olaya karışması hatalı en azından arkadaşsınız diye nasihat etmeleri lazım ama maalesef bu yüzden kan bile dökülüyor tebrikler abla kutladım