TARİHİ SÜREÇTE İSRAİL- YAHUDİ DEVLETİNİN KURULMASI....

• 6 Şubat 2014 Perşembe 13:41:27

’İsrail adı İbranicede Allah’la güreşen ve onu yenen manasına gelir.Yahudilik Tarihine baktığımız zaman şunları görebiliriz.

MÖ. tarih öncesi Yahudilik ve MÖ.13.asırla-MS.70 yılları arasında Filistinde hüküm süren yahudi Devletlerini,MS.70 ve 1882 yılları arasındaki Roma-Bizans-Arap-Haçlı ve Osmanlı İmparatorluğu esaretindeki dönemi,MS.1882-1948 Filistine Yahudi Göçünün başladığı dönemi ve en son olarak da 1948 yılında BM.de tanınan İsrail Devletinin kurulduğu dönem olarak sıralayabiliriz.

Yahudilerin ilk önemli başarıları Rönesans ve Fransız İhtilali dönemleridir.Bundan sonra Yahudiler Filistinde Bir yahudi Devleti kurma fikrine inanmaya başlamışlardır.Siyon,Kudüsteki bir tepenin adıdır.Hz.Süleyman Mabedi bu tepededir.

’Çünkü Şeriat siyondan ve Rabbiniz sizi Jerüsselamdan(Kudüs) çıkaracak ve bütün milletlere hükmedecektir.’Tevrat İşaya Bab.20.

DÜNYADA İLK SİYONİST CEMİYETLER...

1843 te New York’da 12 Alman Yahudisi Binai Braiti kurdular.1860 ’da The Allience İsraelite(Evrensel Yahudi Birliği) Fransız Yahudilerince kuruldu.

1882 de Rusya’da Hoveve Ziyon (Siyon Aşıkları) kuruldu.Poole Ziyon 19 yüzyıl sonunda Rusyada kurulmuştur.
Bütün yahudiler birbirine karşı dayanışma içerisindedirler.

1868 yılında Filistini ziyaret eden ünlü Siyonist liderlerden Charles Netter dönerken İstanbul’a uğrayarak.Sultan Abdulaziz’den Filistinde Yafa şehrinin (Yafa portakalı)doğusunda bulunan bir sahayı Ziraat Mektebi kurmak için mülayim bir biçimde ister ve istediği sonucu alır.

5 Nisan 1870 tarihinde İstanbuldaki Yahudilerin girişimleriyle Sultandan bu araziyi,ziraat için gereken makine ve aletlerin,tohumların vergiden muaf ve gümrüksüz alınması da dahil koparmayı başarırlar.

Siyonist lider Charles Nitter bu okulun tamamlanması için büyük çaba gösterir.
Okulun finansmanı yahudi diasporası ve yahudi banker Baron Edmond James de Rothschild tarfından karşılanmıştır.

Nitter okulun adını Yeremya kitabında bulunan Mikveh İsrail (İsrailin Umudu) koymuştur.1898 de Alman İmparatoru 2.Wilhelm Filistini ziyaret ettiğinde Herzl onu bu okulun kapısında karşılamıştır.

Mikveh İsrail 1948 de İsrailin kuruluşuna kadar çok aktif olarak çalıştı.Filistine gelen göçmen yahudiler burada sıkı bir eğitimden geçiriliyor,ilk yahudi diasporası vucuda getiriliyordu.

***

İsrail Devletinin ilk Başbakanı David Ben Grion 1870 yılında Ziraat Okulu maskesi altında açılan okulun ilerde kurulacak İsrail Devletinin temel taşı olduğunu defaten beyan etmiştir.Yahudiler bu okulda ilk Yahudi Diasporasını yetiştirmişlerdir.Henüz bu tarihte Filistinde yahudi nufusu 25.000 civarındadır.

Sultan Abdulhamid Han 1896 da Sarayda kendisinden Filistinde toprak talep eden Teodor Herzle-’Milletim bu İmparatorluğu kanlarını dökerek kurmuşlardır.

Benim Suriye,Filistin Alaylarımın efradı Plevnede birer birer can vermişlerdir.Bir tanesi dahi geri dönmemek üzere muharebe meydanında kalmışlardır.Bu Türk İmparatorluğu bana ait değildir.Türk Milletinindir.Ben onun hiçbir parçasını veremem.’cevabını vermiştir.

İlk Dünya Siyonist Kongresi İsviçrenin Basel şehrinde 1897 de toplandı.Teodor Herzl Sultandan umudunu kestiğini söyleyerek onu bertaraf etme teklifinde bulundu.

Sultan Abdulhamid Han ise bu sırada 1882 den beri devam eden Filistine yahudi göçünü durdurmaya çalışmaktadır.

5000 altın komisyon,700.000 altın Abdulhamide verilmesi düşünülür.
Teodor Hertz 50 yıl içinde mutlaka bir İsrail Devletinin kurulacağı müjdesini verir.

VE FİLİSTİN CEPHEMİZ DÜŞÜYOR..

Filistinde yahudi casusları cirit atmaktadırlar.Nili,ZTO,Lavrence gibi casuslar İngilizler için hayati bilgiler toplamışlardır.Sarah Alanson Teşkilatı Mahsusa tarafından yakalanınca intihar etmiştir.

1917 de Birinci Cihan Harbi sonunda Filistin düşer.General Allenby Kudüse girerken-Artık Haçlı Seferleri sona erdi,diyordu.Müttefikimiz Almanya’nın Berlin şehrinde Almanlar Haçlı ruhuyla sevinç gösterileri ile yeni durumu karşılıyordu.

Filistinde yahudiler HAGANA,İRGUN,LAHOME HARUT adlı cinayet şebekeleriyle katliamlara başladılar.
1931-1943 arasında Arap ve İngilizlere yönelik katliamlar sürmekte idi.’Ve vaki olacak ki kovalanan ceylanlar gibi ve toplayanı olmayan koyunlar gibi herkes kavmine yönelecek ve herkes memleketine basacak.

Ele geçen adamın gövdesi delik deşik,tutulan kılıçla kesilecek ve evleri çapul edilecek,karıları kirletilecek.’Tevrat İşaya.Bab.113.

***

Lahome herat adlı yahudi terör örgütü 9 nisan 1943 yılında Deir Yasir Köyünü basarak kadınlarıkirletip,kulak,burun keserek taş taş üzerinde bırakmaz.Anne karnındaki çocukların karnını deşer aşağılık yahudi teröristleri her zaman yaptıkları gibi.Militanlar saldırı öncesi haşhaş alıyorlardı.

Araplarda Yahudi saldırılarına karşı teşkilatlanmaya başlayıp Beyrut Gizli Arap Cemiyetini kurdular.İlerde İsrailin Devlet Başkanı olan liderler hep bu terör faaliyetleri içinde olan kişilerdi.

Bunlardan Golda Meir,Amerikadaki zengin yahudi bankerlerden 50 milyon dolar getirdi,silah almak için.(ABD li yahudi bankerlerden Jakop Shift’in 31 Mart ve 2.Meşrutiyet Hadisesini finanse ettiği söylenir.)1945 yılında yahudi diasporası ilk diplomatik temaslara başladılar.Araplar saldırı için Devlet ilanını bekliyorlardı.

***

iSRAİL DEVLETİ RESMEN KURULUYOR...

1947 de B.M. de bir Komisyon şu kararı aldı.Filistinde Arap- İsrail Federasyonu veya Müstakil İsrail Devleti kurulacaktı.Birincisi İran-Yugoslav-Hindistan tarafının teklifi idi.Türkiye,Yunan,Arap Devletleri karşı oy kullandılar,kabul etmediler.

29 kasım 1947 de kağıt üzerinde,altı ay sonra ise resmen İsrail Devleti kurulacaktı.14 mayıs 1948 Bildirisi ile fiilen Devlet kuruldu.

Bu oldu-bitti Devleti üç gün içinde ABD,Rusya ve diğer ülkeler tanırken,Araplar Tel-Avivde buluşalım parolasıyla İsraile savaş açıp saldırdılar.

Türkiye Cumhuriyeti ilk tanıyan ülkelerdendi.(İsrail Kıbrıs Türk Cumhuriyetimizi tanıdı mı acaba?)Birleşik Arap Orduları ayrı yönlerden Kudüse kadar ilerlediler.Arapları yine Araplar durdurdu.

Tel Aviv’e giren Araplar, birden Devlet Başkanlarından Ricat,geriye dönüş emri aldılar.Ürdün Kralı ve Mısır Kralı Faruk ateşkes imzalamışlardı.

Ateşkesle beraber İsraile ABD,Rusya ve Çekoslavakya’dan silah yüklü nakliye uçakları geldi.İngiltere,Abd Araplara ambargo koydular.

Tıpkı Mekke müşriklerinin Resulullaha ve eshaba koydukları ambargo gibi.Kıbrıs’tan binlerce yahudi Filistine getirildi.Ateşkes kararının alınmasında Mısır,Ürdün ve Irak Krallarının karşılıksız çeklerle siyonist bankerlerce satın alındığı iddia edilmektedir.

(Bizede Kıbrıs Barış Harekatında ambargo koymamışlar mıydı?Bugün de Irak ve İrana koyuyorlar.)Daha sonra yapılan 2.Savaşta da taraflar yenişemediler.

1967 de yapılan 3. Savaşta ,Mısır-İsrail -Ürdün-Suriye Savaşında İsrail büyük başarı kazanarak GolanTepelerini ve Filistinin büyük bir kısmını işgal edecekti.(Çocukluğumda geçen bu savaşları çok iyi hatırlamaktayım.)’O sana itaat etmeyen milletler ülkeler yok olacak,o milletler tamamen harap olacak.’Tevrat.İşaya.Bab.65.cümle.’

***

’İSMET İNÖNÜ İSRAİLİ TANIDI..

31 Mart bir gerici ayaklanma değildi. Abdülhamit meşrutiyeti Arap coğrafyasında ilan edince İngilizler’in ödü koptu. Düğmeye basıldı. 31 Mart’la beraber İngiltere, 1944’e kadar Türkiye’nin ağabeyi oldu. Bu tarihten sonra Türkiye’de yaşanan birçok şey plan dahilindeydi.

Güç, İngilizler’deydi, sonunda İsrail devletini Beyoğlu’nda bize kurdurttular. Genel Yayın Yönetmenimiz Ergün Diler’in yazısında dile getirilen yukarıdaki önemli tezlerin arkasındaki tarihi gerçeklere ulaşmak için şu sorulara cevap aramalıyız:

*İsrail’i İngilizler nasıl kurdurdu? Kuruculuğunu İngiltere’nin İstanbul Elçisi Sandison’un yaptığı Beyoğlu Serjkl Doryan’da (Büyük Kulüp) İsrail devleti hazırlıkları nasıl gerçekleşti? Nasıl bir politik rüzgâr esti de İsrail devletini tanıyan ilk Müslüman ülke Türkiye oldu?

*İsrail’i tanıyan Türkiye’nin cumhurbaşkanının İsmet İnönü olması ne manaya geliyor?.Biraz eskiye giderek, bu süreci etkileyen dinamiklere bakalım: 1848’de İngiliz hükümeti bir genelgeyle Filistin’deki konsoloslarını, Yahudiler’in himayesine verdi.

*Dünyayı yöneten İngiltere’de yaşayan Yahudi ROTSCHILD ailesi, Yahudi hareketinin arkasındaki en büyük güç oldu. İngiltere Başbakanı Benjamin D’İsrail, Yahudilerin devlet kurması fikrinin önde gelen ismi oldu.

*Siyonist hareketin lideri Theodor Herzl, İngiltere gibi güçlü bir devleti arkasına alarak, Abdülhamit ile görüştü, Filistin’de toprak istedi.

*Abdülhamit, 1909’da, Selanik’te planlanan askeri darbe ile padişahlıktan ayrılmak zorunda bırakıldı.
1948’de, Filistin’de, Yahudi devleti kuruldu. ABD de ağabeyliğe soyundu.

*Cercle D’Orient ya da Serkl Doryan binası Beyoğlu’nda. Bu bina bir kulüp Cercle D’Orient ile tanınıyor.
Büyük Kulüp’ün logosunun altında ’1882 Cercle d’Orient’ açıklaması vardır.

*Bu tarihi binada aynı zamanda Masonlar Kulübü de hizmetlerini sürdürüyordu.
Osmanlı Mason locasının da adı ’Grand Orient’ (Büyük Doğu) idi.

*Apartmanda ’Cercle d’Orient’ ile ’Grand Orient Masonlar’ locasının birlikte çalışması tesadüfî olabilir mi?
*İsrail devleti’nin kuruluşu bu binada vucut buldu.

1935’te Türk Masonları, meclis içerisinde kendileri aleyhine cereyan eden anti-Masonik hareketler üzerine, dönemin İçişleri Bakanı Şükrü Kaya ve İsmet İnönü’nün özel doktoru Mim Kemal Öke’nin başı çektiği Masonlar,

Başbakan İnönü ile görüştü ve derneği kapatma yerine bir süreliğine ara vermeyi, Masonik tabir ile ’uykuya yatmaya’ karar verdi.

*Bu döneminde Masonlar çalışmalarına sadece resmi olarak ara vermişler, kendi aralarında toplanmaya devam etmişlerdir. 1948’de resmen çalışmaya tekrar başlamışlardır (İsrail 1948’de kuruldu. 1 yıl sonra da İsrail’i tanıyan Türkiye’nin Cumhurbaşkanı İnönü’dür.

*Bu gelişmelerin ardında, İngilizlerin Türkiye üzerinde çok etkili diplomatik gücünü görmemek mümkün mü? Bu tarihi gerçekler, İngiltere’nin 1950’li yıllara kadar Türkiye üzerinde ne kadar etkili olduğunu gösteren önemli detaylar olarak hatırlanmalıdır.’

Bülent Erandaç - Takvim - 06.05.2012

***

Kral Faysal bin Abdülaziz, Kudüs ve Filistin toprakları üzerindeki İsrail işgaline karşı, Müslüman halkları cihada çağırdığında takvimler 1969’u gösteriyordu.

Suriye ve Mısır bu çağrıya cevap vererek 1973’de Kudüs’ün işgalden kurtarılması için Arap ülkelerinin yardımını da alarak 1973’de İsrail’e savaş açar. Suudî Arabistan, batıya akan petrol vanalarını kapatır ve tüm dünyada “petrol krizi” baş gösterir.

Krizi görüşmek ve çözüme kavuşturmak üzere ABD Dışişleri bakanı Henry Kissinger, Suud Kralı Faysal’ı ziyarete gider.Görüşme, kralın sarayında değil, sahranın ortasında bir çöl çadırında gerçekleşir.

Misafirine karşı pek de konuksever davranmayan Kral Faysal’ın sofrasında hurma ve deve sütü vardır. Kissinger’in “Eğer ambargoyu kaldırmazsanız biz de petrol kuyularını vururuz!” tehdidine karşı Kral Faysal, tarihe geçen şu cevabı verir:

“Tabii ki petrol kuyularımızı bombalayabilirsiniz. Fakat unutmayınız ki, biz ve atalarımız hurma ve deve sütüyle yaşıyorduk, yine öyle yaşayabiliriz; ancak artık siz petrolsüz yaşayamazsınız.”

Bu olaydan kısa bir süre sonra Kral, kendisiyle aynı ismi taşıyan yeğeni tarafından hem de kendi sarayında, kafasına sıkılan iki kurşunla öldürüldü.

Katil yeğen Faysal bin Musaid, Amerika’da kolej ve üniversite eğitimi görmüştü. Önce akli dengesinin yerinde olmadığı söylendi ise de sonrasında idam edildi.

Kral Faysal’ın öldürülmesinden sonra petrol vanaları açıldı ve petrol krizi sona erdi. İsrail, Amerika’nın da yardımı ile Suriye ve Mısır’a karşı yürüttüğü savaşı kazandı.

Kudüs işgalden kurtarılamadığı gibi Filistin toprakları da peyderpey eriyip gitti. 1975 tarihinde gerçekleşen bu suikasttan sonra hiçbir Suud kralı, sarayından çıkıp da çölde yaşamayı göze alamadı.

Hurma ve deve sütü ise mükellef saray sofralarının nostaljik birer katığı olarak kaldı. Batıya akan petrolün vanası ise hiç kapanmadı.

***
Yukarıda yazdığım satırlar çok eskilerde okuduğum Yazar Ali Uğur’un İsrail isimli eserinin kısa bir özetidir.
Fırsatlar bir anlıktır,görüldüğü gibi.

Büyük Dedem Abdulhamid Hanın, vermediği Ortadoğu topraklarına yerleşen lanetli kavim yahudiler maalesef Devlet olmuşlar ve Anadolu ve Ortadoğuda ABD nin ileri karakolu olarak yıllarca Osmanlıya,Arap-İslam Coğrafyasında yaşayan masum milletlere kan kusturmuşlardır.

Bugün yahudi Nil ,ile Fırat arasındaki Mezopotamya topraklarına göz dikmiş,hemen yanımızda bize komşu olmuş,petrol sahalarımızı kontrol altına almış,Ülkemizin bekasına dinamit koymuştur.

Allahın ve Resulünün lanetlediği bu melun Millet insanlık için fitne ve fesat tohumları ekmekten,bir tek ferdi için dünyayı ateşe vermekten asla çekinmez.

Ey Milleti Yahud ,sana galip gelecek ve seni yerin dibine yine sokacağız.Taş haber verecek aradığınız yahudi burda diye.Ayasofya’yıda açacağız,Avrupayı da tüm Alemleri de İslama kavuşturacağız.

Allah cc.bizim yanımızda,çatlasanızda patlasanızda Allah cc.nurunu tamamlayacaktır.
Bütün kafirlerin müslüman olmaları,savaşsız bir dünya dileğimle esen kalınız...

04.02.2014//KIRIKKALE
HİDAYET DOĞAN OSMANOĞLU***