Can Atilla
Can Atilla gençliğimin ilk döneminde farklı mecralara kaymaya meyilli olan benim gibi bir gencin üstündeki etkisi büyüktür. ‘’New Age’’ müziğiyle ilk tanışmam Can Atilla vasıtasıyla olmuştur. Bu sebepten bir iki kelam etmek istedim.
1969 Ankara doğumlu olan sanatçı 1980 yılında Hacettepe Üniversitesi, Ankara Devlet Konservatuarı’na girdi. 1988 yılından itibaren iki yıl boyunca Cumhurbaşkanlığı Devlet Orkestrası’nda keman çaldı.
1990 yılından itibaren çok sayıda dizi, film, belgesel için müzik besteledi. 1992 yılında ilk albümü olan ‘’Bilinçaltı’’ fazla ilgi görmedi. Bu tarihten sonra yurtdışına yöneldi. Yurtdışında çabucak tanındı. ‘’Waves of Wheels" adlı albümünü çıkardı. 2005 yılında ‘’Cariyeler ve Geceler’’ adında bir albüm çıkardı. Popüler oldu, herkesin ismini bildiği bir Osmanlı dizisi için müzikler yaptı. Son Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül tarafından ilgiyle takip edilen, kendisine ödül verilen Can Atilla, aristokrat kesimin sanatçısı olmanın ötesine geçmiştir bana göre.
Ülkücü arkadaşların Youtube’daki Can Atilla müziklerinin dibine ‘’Allahüekber’’le başlayan yorumlarına anlam veremediğim halde parçalarını dinlediğim büyük bir usta. Bu arada ‘’Sultanlar Aşkına’’ adlı animasyon klipteki Ayasofya’nın gerçeğine ne kadar benzediğini izleyen arkadaşlar fark etmiştir. Tebrikler! Tasvirler de gayet iyi.
Enstrümantal müzik türlerinin ülkemizde tanınmasına sağlayan Can Atilla ve Gökhan Kırdar’ı tebrik etmek gerek.
İstanbul’da olduğum dönemde müzik marketlerini tek tek gezmiş ama istediğim albümünü bulamamıştım. Bir gün Kadıköy’de tesadüfen televizyonlara ‘’korsancılığın merkezi’’ olarak gösterilen pasaja çaktırmadan girmiştim. Ne olduğu belli olmayan bir adam sessizce kulağıma fısıldamıştı sattıkları filmleri ve müzikleri.
‘’Bizde 5000 dolarlık PC programı bile var. 500 TL’ye satıyoruz.’’
Aşırı ciddi bir havayla adama ‘’Nerede bu arşiv?’’ diye sormuş ve sessizce üst kata çıkmıştık.
Çekmeceler çekildi, dolaplar açıldı. Aman Tanrım! Adını sanını benim bile bilmediğim ‘’black metal’’ türündeki tuhaf albümlerden, Türkçe dublajlısı bile çıkmamış olan Uzakdoğu yapımı filmlerden, BBC yapımı belgesellere… Ve Can Atilla. Ömer Faruk Tekbilekler, Mercan Dedeler, Kitarolar, Fahir Atakoğlular… Bu yüce eserleri bize kavuşturan korsancıya teşekkür etmek geldi içimden ama adamın aşırı derecede ciddi havası cesaretimi kırıyordu. O gün epeyce korsan film, albüm almıştım. Akşam eve gelince o pasaja polisin baskın yapıp yapmadığını öğrenmek için televizyonu açmıştım.
Artık korsancılar da kalmadı. Ne de olsa ‘’utorrent’’ var… Can Atilla ve diğer önemli sanatçılara saygısızlık ediyoruz belki, ama albümleri de ortada yok. Zaten adamlar albüm satma derdinde de değil.
YORUMLAR
can atilla bu ülkenin farjad'ı bir nevi.
hangisi mi?
açın ruhunuzda kelebekler uçuşsun.. http://www.youtube.com/watch?v=VxlyXd40g6k
ve tekrar fly mod on :)
www.youtube.com/watch?v=dSj7Z4AOyEU
nesoylesem tarafından 2/4/2014 3:06:59 PM zamanında düzenlenmiştir.