KORKACAK BİR ŞEY YOK
KORKACAK BİR ŞEY YOK
Baba: Çocuklar biz markete gidyoruz.
Anne: Hava kararmadan geliriz. Uslu uslu oturun tamam mı?
Barış: Tamam anne uslu uslu otururuz.
Eda: Anne bana çikolata al
Anne: Tamam yavrum alırım.
Baba: Haydi hanım akşam olmadan gidip gelelim.
Anne: Tamam haydi çıkalım.
(Anneyle baba çıkar. Çocuklar televizyonda korku filmi izliyorlardır.)
Eda: Abi bırak bu korkunç şeyleri izlemeyi korkmaya başladım. Bir çizgi film aç nolurr.
Barış: Tamam Eda şu film bitsin ondan sonra
(Barış saatine bakar akşam olmuştur.)
Barış: Üff akşam oldu bizimkiler hala gelmedi
( Gök gürültüsü başlar. Eda da korkmaya başlamıştır.)
Eda: ( korkulu bir şekilde) Annemler niye gelmediler abi.
Barış: Şimdi gelirler korkma öyle. Korkacak bir şey yok.
(Gök gürültüsü devam eder. Kapı gıcırtıları da gelmeye başlar. Elektrikler de kesilir. Çocuklar iyice korkmaya başlamışlardır.)
Eda: Abi ne oluyor? Annemler niye gelmedi?
Barış: (Kekeleyerek) Bilmiyorum
(Kapı gürültüsüne bir de çığlık eklenir.)
Eda: Abi ne olur bir şeyler yap
Barış: (Kekeleyerek)Tamam tamam korkma
(Acıyla telefon çalar)
Eda: (Kekeleyerek) Abi açsana telefonu
Barış: (Kekeleyerek) Korkma kardeşim korkacak bir şey yok babamlardır.
(Barış telefonu açar. Telefondan korkunç bir ses tonuyla “geliyorum” bir ses gelir. Barış çok korkmuştur.)
Eda: Ne oldu abi, ne oldu? Hani korkacak bir şey yoktu?
Barış: (Hemen ayağa kalkar) Bizim el feneri nerdeydi?
Eda: Şurdaki dolapta olmalı
(Gök gürültüsü ve çığlıklar devam eder. Dörtnala koşan at sesleri de gelmeye başlar.)
Barış: Geldiler galiba
Eda: Kim geldi abi? Annemler mi?
Barış: Hemen saklanmamız lazım
(Barış dolabın kapağını açar. Dolaptan maskeli bir adam çıkar. Barış çığlığı koparır. Bu sırada kapı zili çalar. Dolaptan çıkan adam geri dolaba döner. Kapı zili hala çalıyordur. Ama çocuklar korkudan oturdukları yerden kalkıp da açamıyorlardır.)
Eda: ( titreyerek) Abi açsana kapıyı annemlerdir.
Barış: Ya onlar değilse
(Kapı açılır. Gelenler anneyle babadır.)
Anne: çocuklar kapıyı neden açmıyorsunuz? Bizde anahtar olmasa dışarıda kalacaktık.
Baba:Bizim evde niye elektrikler yok? Diğer bütün evlerde var.
Eda: (kendine gelmiştir. Koşup annesine sarılır.) Anne anne! (ağlıyordur)
Anne: Ne oldu kızım, niye ağlıyorsun?
Baba: Bizim el feneri neydeydi? Şu şaltere bir bakayım
Anne: Şu dolapta
Barış: Baba oraya gitme! Dolabı açma!
Baba: Niye oğlum ne oldu size?
Barış: (kekeleyerek) Orda hayalet var. Dolapta..
Baba: Ne diyorsun oğlum? Korkacak bir şey yok.Ne yani şimdi sen hayaletler olduğuna mı inanıyorsun? Hayalet diye bir şey yok. Hani filmlerde olur. Birisi bir şeyleri görür başka birisi baktığında ortada bir şey yoktur. Yani gören hayal görmüştür. Şimdi sende hayalet değil hayal gördün herhalde. Bak şimdi ben bakayım bir şey yoktur.
(Anne kızını ve oğlunu yanına almıştır. Baba dolaba doğru yönelir. Dolabı açar. Dolapta bir şey yoktur.
Baba: Gördünüz mü ben demendim mi bir şey yoktur diye?Feneri almayı unuttum (diyerek tekrar dolaba yönelir, dolabı açar.Bu sefer dolaptan yine hayalet çıkar. Baba şaşırır oda korkmaya başlamıştır.)
Baba: (kekeleyerek) Kimsin sen ne istiyorsun bizden? (hayalet babaya doğru yürür)
Baba: (Koşar silahını alır ve hayalete doğrultur.) Kimsin, ne istiyorsun söyle? Yoksa yoksa ateş edeceğim.
(Hayalet babaya doğru yürümeye devam eder)
Baba: Benden günah gitti(deyip hayalete ateş eder)
Hayalet: Yapmayacaktın ben vurulunca çoğalırım.(hayalet yere düşer. Dolaptan bir hayalet daha çıkar. Baba onu da vurur. Bu arada anne ve çocuklar çığlık atıyordur. Vurulan hayaletlerin yerine yenisi çıkar. Anne ve çocuklar sırayla bayılırlar. Sahnenin değişik yerlerin hayaletler çıkar. Baba geri dönüp kaçayım derken arksındaki hayaleti görüp oda düşer bayılır.
23.05.2009
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.