- 2411 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
ENTELLEKTÜEL KADINLAR NASIL BİR ERKEK ARAR?
Özlemin kurak çöl gibi kavurduğu şu son zamanlarda, Istanbul’umdan bir mail düştü posta kutuma. Makalelerimi okuyan bir okuyucumdandı. Hikayeler Net’teki, yazılarımı okuyup yorumlamış. Yazının altına bir de dip not düşmüş.
“ Yazılarınız çok etkiledi beni. Milli duyguları zayıflamış her insanın ibretle okuyacağı bir yazı sitiliniz var. Halide Edip’ler Yaşıyor Ne güzel!”
Aslında abartı övgüler hiç de hoşuma gitmez. Düşünürüm altından hangi çapanoğlu çıkacak diye. İltifat her insanın hoşuna gider. Kimin gitmez ki! Ama aşırısı da sıkar derim, kendimce. Gelelim bana gönderilen yazıya;
“ Bir konuşma sırasında adamın biri orada bulunan kadına sormuş:
- “ Nasıl bir erkek arıyorsun?”
Kadın bir süre sessiz kaldıktan sonra adamın gözlerinin içine bakarak sormuş:
- “ Gerçekten bilmek istiyor musunuz?”
Adam biraz isteksiz,” Evet” demiş.
Bunun üzerine kadın başlamış anlatmaya:
- “ Bugün bu yaşta bir kadın olarak, bir erkeğe onun benim için benim kendime yapabileceğimden fazla ne yapabileceğini soracak konumdayım.
Kendi masraflarımı karşılıyor ve bir erkeğin yardımına gerek duymadan evimi idare ediyorum. Böyle olunca,” sen masaya ne koyuyorsun?” sorusunu sorma konumundayım.”
Adam kadına bakmış. Paradan söz ettiğini düşünüyormuş. Kadın hemen bu düşünceyi düzeltmiş.
- “ Sözünü ettiğim para değil. Ondan öte bir şey istiyorum. Hayatın her alanında mükemmeliyeti arayan bir erkeğe ihtiyacım var.”
Adam arkasına yaslanıp kollarını kavuşturmuş. Kadından biraz daha açıklama istemiş. Kadın başlamış anlatmaya:
- “ Kendini zihnen mükemmelleştirmeye çalışan birini istiyorum. Çünkü sohbet ve zihnen uyarılma arıyorum. Basit bir adama ihtiyacım yok. Ruhen mükemmelleşmeye çalışan birini arıyorum, çünkü dengesiz bir birleşmeye ihtiyacım yok.
İnananlarla inanmayanların bir araya gelmesi felakete yol açar. Bir kadın olarak yaşadıklarımı anlayacak kadar duyarlı, ayağımı sağlam basmamı sağlayacak kadar güçlü bir erkek arıyorum. Saygı duyabileceğim birini arıyorum. Ona boyun eğmem için onu saymam gerekir.
Kendi işini, hayatını yürütemeyen adam boyun eğemem. Boyun eğme konusunda sorunum yok. Yeter ki, buna değer biri olsun.
Tanrı, kadını erkeğe eş ve yardımcı olarak yaratmış. Kendine yardım edemeyen adama ben yardım edemem.”
Adam yüzünde şaşkın bir ifade ile otura kalmış!
“ Çok fazla istiyorsun!” demiş.
Kadın hafiften gülümsemiş:
- “ Değerim çok fazla!” diye yanıtlamış.
Evet, değerlerinin farkında olup ta değerlerimizi bilen erkeklerimize bu yazı aslında. Ben de aklıma gelmişken bir fıkra ilave edeceğim bu anlamlı yazının altına.
“ Evli bir çift hafta sonunda balık avlayabilecekleri bir göle giderler. Erkek alaca karanlıkta balığa çıkmasını, kadın ise kitap okumayı severmiş.
Bir sabah, eşi saatler süren balık avlanmaktan eve dönmüş ve dinlenmek için uykuya dalmış. Kadın etrafı fazla bilmemesine rağmen, tekneyle açılmaya karar vermiş.
Kısa bir süre kürek çektikten sonra demirlemiş ve kitabını okumaya başlamış. Bir süre sonra kendisine seslenen ve botuyla yaklaşan göl bekçisine başını çevirmiş. Aralarında kısa bir konuşma başlamış:
- “ Günaydın hanımefendi. Burada ne yaptığınızı sorabilir miyim?
- “ Gördüğünüz gibi okuyorum. Bu açık değil mi?”
- “ Ama balık tutmanın yasak olduğu bölgede bulunuyorsunuz.”
- “ Ama balık tutmadığımı görüyorsunuz ya.”
- “ Evet, ama komple ekipmana sahipsiniz, sizi alıp ceza kesmem gerekecek!”
- “ Eğer böyle bir şey yaparsanız, sizi tecavüz etmekten şikayet ederim!”
- “ Ama size hiç dokunmadım ki!”
- “ Evet, ama komple ekipmana sahipsiniz!”
Gülümsemeye en çok gereksinim duyduğumuz şu son aylarda, bu fıkra bana ilaç gibi geldi. Yukarıda yazdıklarımı sindirebilecek ve biz kadınların ruhlarını analiz edebilecek erkeklerin yorumlarını, merakla bekliyorum.
Yüzünüzden sağlıklı gülüşler, yüreğinizden sevgi eksik olmasın.
Emine Pişiren- Akçay/25-04-2008
Not: “ Yazılarımı okuma zahmetinde bulunup, yorum yazan tüm ziyaretçilere ve yazar arkadaşlarıma şimdiden sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Sevgi ve saygılarımla.”
YORUMLAR
“ Kendini zihnen mükemmelleştirmeye çalışan birini istiyorum. Çünkü sohbet ve zihnen uyarılma arıyorum. Basit bir adama ihtiyacım yok. Ruhen mükemmelleşmeye çalışan birini arıyorum, çünkü dengesiz bir birleşmeye ihtiyacım yok.
İnananlarla inanmayanların bir araya gelmesi felakete yol açar. Bir kadın olarak yaşadıklarımı anlayacak kadar duyarlı, ayağımı sağlam basmamı sağlayacak kadar güçlü bir erkek arıyorum. Saygı duyabileceğim birini arıyorum. Ona boyun eğmem için onu saymam gerekir.
Kendi işini, hayatını yürütemeyen adam boyun eğemem. Boyun eğme konusunda sorunum yok. Yeter ki, buna değer biri olsun.
Tanrı, kadını erkeğe eş ve yardımcı olarak yaratmış. Kendine yardım edemeyen adama ben yardım edemem.”
----
Bu kısımda her şey açıça anlaşılıyor.
"Kadın" gibi kadına "erkek" gibi erkek yaraşır değil mi.
Dengi dengine...
Ne istediğini bilmeli kadın dediğin...
---
Tebrikler.
Güçlü olmak isteyen herkese bir tavsiyede benden. Güçlü olmaya bakın. Donatın beyninizi, doyurun ruhunuzu, süsleyin sevgi ile kalbinizi...Hoşgörü hamurunuzun mayası olsun. Dürüst olun, "hakikati söylemekten kaçınmayın." Erkek ya da kadın olmak önemli değil. Biz ne erkekten kadın, ne kadından erkekler görmüşüz. Burada esas olan kadın ya da erkek olmak bir üstünlük ya da noksanlık değildir. İnsan, yeter ki kendini taşımayı bilsin. Kendine dayanak aramasın. paylaşmayı bilsin. Emine hanım, bu gidişle siz, beni filozof edeceksiniz. Bu hayatın içinden cımbızla seçilen olayları, muhabbetleri, fıkraları nereden buluyorsunuz Allah aşkına? Dolu dolu bir insansınız. üslup güzel..."Aslında abartı övgüler hiç de hoşuma gitmez. Düşünürüm altından hangi çapanoğlu çıkacak diye. İltifat her insanın hoşuna gider. Kimin gitmez ki! Ama aşırısı da sıkar derim, kendimce." yalnız bu cümleniz beni şaşırttı. Neden mi? Kendine güveni pek olmayan, her sözün altında anlam, çıkar, egoizm arayan;kendisini kullanacağını sanan zaafları olan septik bir inan seslenişi hissediliyor. Aklını kullanan , hislerinin esiri olmayan, özetle kendine güvenen ne yaptığını bilen insanlar, bazan sahada ,bazan tribünde kazanmayı bilirler. Gözlemleri kuvvetlidir. Ayrıştırabilirler. samimi, içten söylenen her sözü anlayabilirler. Bu ifadelerimden farklı değerlendirmeler çıkarmayın lütfen. Ben sizin yazılarınızı, şiirlerinizi zevkle okuyan biriyim.ve sizin ne kadar dost canlısı olduğunuzu en iyi bilenlerdenim. Sadece düşünce dünyasına dalıp, fikri paylaşımı güçlendirmek istedim. Ben fahrettin Dönmez'im. Adım bu , aslım bu...Hem iltifat ederim, hem de yererim. Ayrıştırmayı siz yapın efendim. Sevgi, sağlık ve başarı dileklerimi kabul edin lütfen...