- 1842 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
1828-1829 RUS SAVAŞINDA OSMANLI PAŞALARININ DURUMU VE KARAHİSAR-İ ŞARKİ’NİN KONUMUNA İLİŞKİN BİR BELGE
.
Devletlü, inayetlü, atufetlü, übbehetlü mezid-i re’fet ve merhametlü, velinimem-i imem eltaf ve’l Kerim efendim sultanım hazretleri;
.
Erzurum istilasında ve mukaddemce kayd-ı esre (bilgi ve haberler) griftar olan vüzera-yı (vezirler) azamdan selef-i bahre’l-şerif çakeri atufetlü Salih Paşa Hazretleri ve Sivas Valisi ve Kars muhafızı sabık atufetlü Hakkı Paşa ve Osman Paşa ve Irak Defterdarı sabık atufetlü Mustafa Nazif Efendi bendeleri ve mir-miran-ı kiramdan Beyazıd Mutasarrıfı Behlül Paşa ve Ahısha Beğlerbeyi sabık Ahmed Paşa ve Anapa Kaimmakamı sabık Abdullah Paşa kulları bi-l-maiyye (maiyetiyle adamlarıyla birlikte) Erzurum’a duhûl ve çend ruz (birkaç gün) ikametden sonra mahal-i meştay-ı kemteri (2. derecedeki kışlak, kışlanacak, barınılacak yer) olan Karahisar-i Şarki’ye tevcihe-vech(e) (bir işin kaynağını ortaya çıkarma) azimet buyuracaklarını sabık (kıdemli, rütbeli) Salih Paşa Hazretleri tarafından bir kıt’a ve Kelkit çiftliğine vusûllerinden (ulaşma, gelme) bahisle müşar-ileyha Hakkı Paşa Hazretleri canibinden bir kıt’a tahriratları varid ve vasıl olmakla müşar-ileyhim hazretin ve sair mir-i miran bendelerine Karahisar-i Şarki’de konaklar tahliye kılınarak esbab-ı rahatları istihsal kılınacağı ve tevarüd eden tahriratları mealine nazaran çend rûz (birkaç gün) zarfında Karahisar’a vürud ederek bir güna idare-i âliye zuhuruna intizaran ikamet edecekleri suret-i halde müsteban (açık, aşikâr) olmakla varid olan tahriratları manzur-ı nazar-ı merhamet-eser-i mün’imâneleri buyurulmak ma’rızında (makam, maksat, saded) ariza-i çakerâneme leffen takdim-i pişgâh-ı muallâ-desgâhı rahimâneleri (çok merhametli) kılınmış olmakla İnşallahû Teala lede’l-vusul (geldiği zaman) enzâr-ı re’fet-i (merhametli bakışlar) âsâr-ı merahim (merhamet alâmeti) perverleriyle (koruyan) me’mul buyuruldukda olbabda ne vechle emr ve irade-i veliyyü’n niamîleri taalluk buyurulur ise ol-veçhile amel ve hareket olunmak sonuç eden idare-i âliye canib-i abidaneme emr ü ferman buyurulmak babında işbu ariza-i ubudiyet fariza-i bendekanem tahririne ibtidar olunmakdır. İnşa-Allahu Teala muhat-ı ilm-i cihan-ı eda-yı râhimâneleri buyuruldukda ol-babda ve her halde emr ü ferman lutfu inayet ve ihsan hazreti men-lehü’l (yetki sahibinindir) emrindir.
.
Fi 24 Muharrem sene (1) 245 Es-Seyyid Osman
.
Kaynak: Başbakanlık Osmanlı Arşivi Fon Kodu: HAT, Dosya No: 1046, Gömlek No: 43202 A, Tarihi: 1245 M 13 (15 Temmuz 1829)
.
Ahıskalı Ahmed Paşa’nın harekâtına ve Bayburd civarında tahsidatın faidesine vesaireye dair derkenarlar vardır.
.
.
.
.
Not:
.
Kaynak : Saygı değer Murat Dursun Tosun Bey.
muratdursuntosun. Sitesinde ismini gizlemiş yorum yazan bir kişi :
.
Adsız 19 Ekim 2013 : 14:20 tarihinde Adsız ( Adını belirtmeyen ) aklı evel Ahıska Beğlerbeyi sabık Ahmed Paşa’nın Vezir-i mükerrem Hamşioğlu Selim Paşa adlı hain-i vatanın oğlu olduğunu yazmış.
.
Sayın Meçhul kişi Selim Paşa ve Hamşioğulları hakkında çok uğraşıyorsunuz sizin sorun ve sıkıntınız nedir ?. Dergin’den, İnternet sitelerinden, Basından yazdığın yayınladığın yazıları bütün Hamşioğlu aile mensupları okuyorlardır.
.
Siz Selim Paşa’ yı Vatan Haini olarak ilan ediyorsunuz da senin deden vatanperver midir ?. Sahi siz kaç göbek dedeni bilirsin ? Kimsenin savunucusu değilim ama siz yazılarınızda Gürcistan ve Gürcü halkı, Gürcü kökenli Türk vatandaşların da üzüyorsunuz.
.
Tam aksine Vezir-i mükerrem Hamşioğlu Selim Paşa Osmanlı devletinin sevilen saygın tefahure şayan dır.
.
Osmanlı Devleti birinin ardına ötekini takmakla zorla idare etmesi yüzünden, eyalet yönetimine valilik istekleri içerisinde bulunmaları sonucunda çekemeyen Osmanlı devletinin pervazsız paşaları tarafından haksız olarak Selim Paşa’nın idamı olayı üzerine Selim Paşa’nın oğlu Ahmet Bey de haklı olarak babasının intikam alması gerekirdi. Doğal olarak o da Osmanlı devletine baş kaldırmıştır.
.
Rusya ‘dan yana olunca Osmanlı devleti zor duruma düşmüştür. Osmanlı devletine sıkıntılı günler yaşatmıştır.
.
Siz meçhul kişi :
.
Sicill-i Osmani de hakkında akıllı, kabiliyetli ve savaşçı dense de Gâzî Ahmed Muhtâr Paşa ve Baddeley onun ikili oynadığını yazmışsınız ya....
.
Aksine Ahmet Bey ikili oynamamıştır. Selim Paşa olayından sonra, Acaristan da Hamşioğlu Selim Paşa’ yı seven halklar Ahmet Bey’in etrafında toplanınca Ahmet Bey’in güçlü ve etkin biri oluşundan dolayı Rusya Ahmet Bey’ e Generallik teklifinde bulunmuştur. O da halkının sevdiği haksız yere idam edilen babası Selim Paşa’nın intikamını almak için bu teklifi kabul etti ise de sonradan vaz geçti. Rusya’dan olma sebebi işte budur.
.
Daha sonra Osmanlı Devleti Ahmet Beyi elde etmeyi başarmış ondan yadım ve destek görmüştür. Ahmet Paşa Ruslarla savaşmış esir bile düşmüştür. Ahmet Paşa Kars ve Erzurum Valiliği yapmıştır.
-
Siz meçhul kişi:
.
Gelelim Ahmet Paşa’yı Acaralı’ dır. Türk Değildir yazmışsınız da, Sahi sizin Türk olduğun hakkında 1300 yıllarından arşiv kayıtlarından elinde resmi bir belgen var mıdır ki, Ahmet Paşa’ nın Türk olup olmadığı hakkında yazıyorsunuz. Lütfen sayın meçhul kişi yanındaki adama da gereksiz yere geniş bir sülaleyi yaralayıcı ve üzücü yazılar yazdırtma.
.
Osmanlı devletinin gelmiş geçmiş hükümdarlarının hanımları Türk veya Türk asıllı değil’dir. Üstelik Hırıstıyandır. Örneğin, Hürrem Sultan, Ukrayna’nın Rohatyn kentinde bir papazın kızıdır. Bundan dolayıdır ki Osmanlı Vali atarken kimin Türk olup olmadığına bakmamıştır. Gürcistan’ın hanedan ailesinden müslüman olması, halkının önderi kabiliyetli ve savaşcıl oluşundan yararlanmıştır.
.
Kaldı ki Osmanlıda sadrazamların çoğunluğu Türk bile değildir.
.
Osmanlı’da toplam 218 sadrazam görev yapmıştır. Sadrazamların 101’i Türk kökenli, geri kalan 117’si farklı etnik kökenlerden gelmektedir.
.
117 sadrazamın etnik kökenlerine bakıldığında ise, 32’sinin Arnavut, 12’sinin Boşnak, 11’inin Gürcü, 9’unun Abaza, 8’inin devşirme, 6’sının Rum, 4’ünün Çerkez, 4’ünün Hırvat, 2’sinin Arap, 2’sinin Ermeni, 2’sinin İtalyan, 2’sinin Slav, 2’sinin dönme, 1’inin Rus, 1’inin Bulgar, 1’inin Sırp, 1’inin de çeçendir.
.
Osmanlı 43-44 veziriazam idam etmiştir ki, Osmanlı düzeninde devlete en yararlı olan da idam edilebilir, en yararsız olan da idam edilirdi.
.
Padişahın iradesi mutlaktır ve bu irade önünde kaliteliyle kalitesiz eşittir.
.
105 tane Osmanlı Paşası idam etmiştir ki içlerinde Türk asıllılar da vardır. Örneğin bunlardan birde Kıpçak Türk olarak bilinen İshak Paşa’nın oğlu önce Çıldır Valisi, daha sonra Van Valisi ve tekrar Çıldır Valisi olan Ahmediye Cami yaptıran eşkıyalığa kalkışması yüzünden Atabey Hacı Ahmet Paşa ’ da vatan haini olarak idam edilmiştir.
.
Osmanlı da bazen bir aşçı, bir cellat, bir uşak, bir arabacı da veziriazamlığa atanabilir.
.
Sayın Meçhul kişi Ahmet Beyi Türk değil demişsiniz ya,
.
Ahmet Bey’in atası Hamşa Bey Orta Asya’dan gelerek Dağistan’ dan geçerek Kahheti ’ ye yerleşen Uygur Türk kökenlidir.
.
Peki Osmanlı Türk Müdür ?
.
Evet Osmanlı da Türk’tür amma;
.
Osmanlı Türk olmakla gurur duymuyor, ya da kendini Türk olarak görmüyordu.
.
Bu sorunun kesin cevabı Osmanlı’nın kendini Türk olarak nitelendirmediği hatta Türk kelimesinin anlamının Osmanlı için bir aşağılama terimi olmasıdır. Osmanlılar için Türk’ün sözlük anlamı idrak-ı bilhak idi (anlayış yoksunu, cahil) demekti.
.
Eğer merak edip de Osmanlı belgelerini incelerseniz, Osmanlı hanedanının birçok yazılı belgede öz be öz Türkmen soyundan geldiği halde kendini Türk olarak nitelemekten özenle kaçındığını da görürsünüz.
.
Osmanlı Devleti’nin gerileme dönemine kadar son Türk soylu sadrazamı Çandarlı Halil Paşa idi ve o da devşirme kökenli vezirlerin etkisiyle Fatih Sultan Mehmet tarafından boğdurulmuştur.
.
Osmanlı Devleti’ni yöneten devşirmelerin büyük çoğunluğu Anadolu Türklerini sürekli olarak aşağılamışlar, ellerine güç geçtiğinde asıp keserek malını, canını ırz ve namuslarını ellerinden alarak yapmadıkları rezillik bırakmamışlardır.
.
Osmanlının Anadolu Türklerine yaptığı zulmün listesi daha böyle uzar gider. Türklüğü aşağılayan bir hanedanın ve devletin torunlarının sayısız örnekleri mevcuttur.
.
ÖRNEK BİR BİLGİ : SON BİR OSMANLI PADİŞAHININ BİLE TÜRKLERE BAKIŞ AÇISI:
.
Kaynak : S. Hamşioğlu
.
to: his exellency, general harington,
c-inc of the forces of occupation,
in constantinople.
.
sir,
Considering my life in danger in constantinople, i take refuge with the british government, and request my transfer as soon as possible from constatinople to another place. november 16th, 1922.
.
Mehmet Vahdeddin,
caliph of the mussulmans
.
*********************************
Dersaadet (istanbul) orduları başkumandanı general harington cenaplarına (ekseanslarına)
istanbul’da hayatımı tehlikede gördüğümden ingiltere devleti fahimesine (büyük devlet) iltica (sığınma) ve bir an evvel istanbul’dan mahalli ahara (başka yere) naklimi talep ederim. 16 kasım 1922.
Halifei Müslim
Mehmet Vahidettin
.
Kendisi İngilizler tarafından götürüldü çünkü aşşağıda da belirtildiği gibi hala hilafet rüyaları gören bir şizofrendi.
.
--spoiler--
- İngilizlerin yardımı, Arapların desteği ile halifeliğini sürdüreceğini düşünen Vahdettin; Kral Hüseyin’in çağrısı üzerine Mekke’ye gitti. Burada hilafetle saltanatın ayrılmasının şeriata aykırı olduğunu bildiren bir bildiri yayınladı. Böylece Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin aldığı kararı geçersiz kılmaya çalıştı. Ancak sonuç beklediği gibi olmadı. daha sonra Vahdettin buradan ayrılarak San-remo’ya geçti ve ölünceye kadar (l6 mayıs 1926) burada kaldı.
--spoiler--
Hala hain değil miydi diyorsunuz? öyleyse ABD Başkanına yazdığı mektubu paylaşalım.
--spoiler--
Amerika cemâhir-i müttefikiye reisi mösyo coolidge cenabları�na
siyasi olayların ve gelişmelerin tüm iç yüzünü, hangi nedenlerden dolayı saltanat merkezimi geçici bir süre için terk etmek zorunda kaldığımı biliyorsunuz. Bu konuda ayrıntılı bilgi sunmayı gereksiz görüyorum.
Bu süresiz uzaklaşmanın, babadan kalma sahip olduğum saltanat ve hilafet makamından vazgeçtiğim anlamına gelmeyeceği açıktır. Ankara Meclisi gibi bir isyancı fitnenin bu konuda alacağı tüm kararların geçersiz olacağını bildiririm. şöyle ki; İslam hilafetinin Osmanlı saltanatından soyutlanması ve ayrılması ve hilafetin tümüyle kaldırılması dini, kavmiyeti, vatanı belirsiz ve karışık askerlerden ve öteki sınıflardan oluşan küçük bir şer zümresinin kısmen zorla ve kısmen bilgisizlik ve gafletle yönlendirdiği beş-altı milyonluk Türk kavminin yetki alanı içinde değildir.
Bu ancak tüm islam dünyasınca atanan uzman kişilerden oluşan bir meclisin toplanması ve tüm din bilginlerinin ortak kararı ile çözümlenecek büyük bir evrensel sorundur. İslam bilginlerinin bildiği üzere şeriata aykırı kararlar herhangi makamdan olursa olsun sonuçsuz kalmaya mahkûmdur. Bundan başka bu durumun, içinde bulunulan koşullarda islam dünyasında sonuçları pek vahim olabilecek büyük bir heyecana yol açacaktır. ayrıca gelişmiş ülkelerin iç güvenliklerine de büyük bir etki yapacaktır.
Hanedanımın ileri gelenleri aleyhinde Ankara meclisi tarafindan kabul edilen sürgün ve kovma, emlakine ve bireysel mallarına el koyma gibi haksız kararları hanedanımın bireylerini, insan ve kişilik haklarından soyutlar mahiyettedir. Bu konuda yüce kişiliğiniz ve Cumhuriyet Hükümetiniz tarafindan olanaklar ölçüsünde yapılabilecek yardımları pek değerli sayacağımı açıklamaya gerek yoktur.
Bu vesile ile sağlıklı olmanızı yüce haktan niyaz eylerim.
13 mart 1924
Mehmed Vahideddin
.
Ayrıca sizin Ahmet Bey hakkında kaynak gösterdiğiniz kişi.
.
Baddeley de,
İngiltere’nin Moskova büyükelçisinin kardeşidir. Batılı bir yazar olduğu için objektif olduğu söylenemez. Fakat şu ana kadar bu sahada böyle ciddi bir eser yazılmamıştır.
.
.
.
VEZİR-İ MÜKERREM HAMŞİZADE / HİMŞİAŞİVİLİ SELİM PAŞA HAKKINDA KISACA BİLGİ.
.
Zafer Şenol Hamşioğlu
.
Selim Himşiaşvili Paşa Türk, Gürcü, Rus ve İran tarihi içinde en önemli belirleyici aynı zamanda vazgeçilmez bir kişiliktir.
.
III. Selim devrinde nizam-ı cedidin anadolu’ da ki karşılaştığı Sene 1220 (M. 1806)" yıllarında en güvendiği Valilerinden en başta Çıldır Valisi Hamşioğlu Selim Paşa idi.
.
Nizam-ı Cedit’e karşı bir sevgisi olmayan Paşa ’yı durdurmak için, III. Selim’in Vezirine yazdığı hatt-ı hümayunda :
.
Tayyar Paşa ’ya teveccühü olduğunu bildirmesini, her ikisinin birbirine düşmemesini, Nizam-ı Cedit taraftarı Süleyman Cebbarzade’ nin askeri Amasya yerine, kendi tarafından yazmasını belirtmesi meseleyi hal – letmemiştir.
.
Dört sene kadar süren Trabzon valiliği sırasında, "istiklâl ve istibdad" taraftarı olan Tayyar Paşa, Viranşehir voyvodası ve ayanı olan Hacı Ahmed oğlu ile diğer kaza ayanlarına mektuplar yazmıştı. 13 Safer 1220 (13.11.1806) da,
.
Hacı Ahmet oğlu Esseyid İbrahim’e yazdığı mektub- da şöyle der: "...
.
İrad-ı Cedit’i kaldırmak için Çıldır Valisi Hamşioğlu Selim Paşa Kars valisi Mehmet Paşa ve Bayezit mutasarrıfı Mahmut Paşa, Erzurum- Sivas eyaletleri birleşerek yüzbin kadar olacağız, evvelâ Cebbarzade Süleyman bey’e hücum edip, sonra da Irad-ı Cedit’i kaldıracağız" der.
.
Selim Himşiaşvili Paşa’yı Gürcüler ve özellikle Acaralılar kahraman olarak görmektedirler. Selim Himşiaşvilileri tarihi kişiliği Acaristan halkının içinden çıkması ve Gürcüler tarafında efsaneleşmiş geçmişle özleştirilen geleceğe güç veren Gürcistan milletinin sağlam temellerini atan bir politik kahramandır. Cesur ve savaşcı bir kişiliğini Gürcü, Türk, Rus ve İran tarihinde dünyaya ispatlamıştır.
.
Selim Himşiaşvili Paşa’ nın Osmanlı egemenliğine ve Rus yayımcılığına karşı verdiği mücadeleyi aynı zamanda Kafkasya Batı Gürcistan’ın Osmanlı egemenliğinden kurtulmasında ünlü bir politik güç, savaşçı ve yenilmez bir kahraman kişiliği ile büyük rol oynamıştır.
.
Selim Himşiaşvili Paşa 18.19 yy’ da Osmanlı egemenlik alanı içinde oluşan kurtuluş hareketine katıldı.1803-1809, 1812-1815 yılları arasında (Ahıska) Ahalzihe. Çıldır Acara, Guria Paşalığı tahtına oturmuş ve hükümet olmuştur.
.
1578 yılında Osmanlıların yenilgisi ile sonuçlanan İran savaşı sonunda Beyler Beyi düzeyindeki yönetimin birinin Çıldır eyaleti merkezi Ahalzihe olmuştur.
.
Selim Himşiaşvili (Hamşizade) paşa osmanlı devletinin kendisi hakkında çekemeyen bazı paşaların yalan yanlı bilgileri yüzünden ihanete uğramıştır. Bu paşaların hükümdardan idam fermanının çıkarma başarılarını öğrendikten sonra onun artık temel uğraşı olarak liman’a (Denize) ulaşmayı ilke edindi. O’nun amacı ülkeyi dirlik, düzene kavuşturmak ve kayıp toprakları geri çevirmekti.
.
Güney Batı Gürcista’nın Müslüman oluşu ve Osmanlı yönetiminin o dönemde zayıflayışı kendisini oldukça başarılı kılmıştır. Geç feodal zamanın en parlak dönemi bu yıllar olmuştur. Ulusal birlik bilinci, yurt severlik anlayışı da paralel olarak halk arasında dalga, dalga yayılmıştır.
.
Himşiaşvili (Hamşizade) Selim Paşa bunun yanında Rus yönetimi ile de ilişkiler içindeydi, ayrıca Gürcü politik güçleri ile bağlarını koparmamıştır. İmreti kralı II. Solomon ile sık sık görüşüyor. Kaheti kralı II. Erekle’nin oğlu veliaht Bağration nezdinde sıkı ilişkilerini sürdürüp, onlara yardımda bulunuyor, onları güçlendiriyordu.
.
Her ne kadar Osmanlı sultanı ile iyi geçiniyorsa diğer kardeşleri ile olan ilişkilerinde çok duyarlı oluyor. Hatta Kuzey Kafkasya’daki Lek’lerle bile politik bilgi alış verişinde bulunuyordu. Hamşizade (Himşiaşvili) Selim Paşanın bu çok yönlü politikasını ulusal Gürcü politikasının güçlenmesi için verdiği mücadele ve uğraşa yormak gerekir. Çünkü o zaman Gürcistan küçük krallar ve Beyliklere bölünmüş durumda idi.
.
Hamşizade Selim Paşanın bu tutumu çağın siyasi yapısından soyutlanamazdı. Yalnız ulusal bilinçlenme yönündeki hızlı gelişme Acara’nın Osmanlılar dan kurtarılmasını da sağlayan önemli bir faktördür. Gürcistan tarihi Gürcistan için bu dönemi çok önemli bulup değerlendirmektedir.
.
500 yıllık feodal dönem içinde Cakeli’ler Dadian ‘lılar Guria’lılar Gürcistan birliğine bilmeyerek de olsa olumsuzluklar getirdiler. Himşiaşvililer de zamanının gereği Selim Himşiaşvili’ye yurdu için büyük yararlar sağlama fırsatını tarih kendisi yaratmıştır. Osmanlı yönetiminin zayıflama dönemini iyi tespit eden Selim Paşa, yurdunun yararlanacağı her şeyi yerine getirmiştir.
.
Bunun en önemli kanıtı Osmanlı yönetimi dahilindeki Gürcistan topraklarının büyük bir bölümünü kendi yönetim alanı içine almasıdır. Selim Paşa’nın tarihi kişiliğinin oluşumu ve yükselişi 18.yy 70. Yıllarında olmuştur. Onun için Selim Paşanın yalnız kişisel yaşamını ve verdiği mücadeleyi değil 19. Yy’ın Güney Gürcistan tarihini aynı zamanın savaşlarını bağımsızlık mücadelesini de kaçınılmaz olup sağlıklı bir değerlendirmeye varmak ancak böyle mümkündür. İyi doğru bir araştırma için her veriyi sonuna kadar süzgeçten geçirerek değerlendirmek gereklidir.
.
Selim Paşanın aile Tarihi daha gerilere, daha eski tarihlere dayanmaktadır. Tarihi derinliği olan her alanda öncelikli << Doğuştan soyluluk >> Askerlikten toprak sahipliğine geçen, İmtiyazlilar sınıfının siyasi bir hükümet şekliyle yöneten Aşiret ve Kabilenin çok üstünde büyük güç ve kuvveti olan seçkin geniş bir ailedir. Aslında Himşiaşvili – Khamşi kaynağı Anonim bir soyadıdır.
.
Analojik soy adlarda olduğu gibi bu adı ilk alan kişinin sağlam bir etkinlikler içinde olduğunu kanıtlamaktadır. Hamşi’ler - Himşi’alar fodal dönemde Gürcistan’ın da tanınmış bilinen çok etkin bir sülaledirler. Örnek: 14.yy bitiminde Timurlenk ile savaşan Kaheti- Hareti bölgelerinin Özerk Beyi Kumandanı Himşia Bey’den sık, sık söz edilmiş çocukları Hanlar ve Beyleri savaşta üstün yararlıkları gösterdiklerinden bunları kutsamak için Gürcü geleneklerinde uygun bir şekilde onların soy adları ile anarak kutsamıştır “Oğlu”anlamında Himşiadze ifadesini kullanmışladır.
.
Rusya’nın Kafkasya ile ilgili tarihinde Selim’in adının bu şekilde zikredildiği olmuştur. Himşizade Selim’in dönemi tarihlerinde Acara Himşiaşvili - Hamşizadeler köken olarak “Mesheti “yöresindedir. 17. Yy dan Osmanlı egemenliğinin daha etkinleştirdiği dönemlerde atadan gelme güçlü soydan Güçlü soyadına (Himşiaşvili) sahip olmak için mal varlıklarını terk ederek Gürcista’nın diğer yörelerine yerleştiler o zamandan kalma Himşiaşvililer - Hamşilar hala doğu Gürcistan, Guria, Acara, İmereti’de bulunmaktadır. Hangi gelişmeler Khamşi, Himşiaşvili’yi, Acara’ da özellikle kuzey Acara’ da güçlü kılıp kökleştirdi. Bu sorunun yanıtı derin ve köklün incelemeler gerektirmektedir. Aynı zamanda konunun belgelenip bilimselleştirilmesi de çok önemlidir.
.
Bu konu ile ilgili çalışmalar geçtiğimiz 19.yy da yapılmıştır. Adı geçen çalışmalara ilk ilgi duyan Güney Kafkasya Rus yönetimi olmuştur. Ahalzihe Paşa’sı Selim Hamşizade hakkında Güney kafkasya valisi Tormasoy 28 eylül 1809 yılında Petersburg Hükümetine şu bilgileri yazılı olarak iletmektedir.
.
Acara Derebeyi METE BEYCAN’ın kızı ile evlenmiş olan Abdullah Hamşa Han’ın oğlu Selim Bey Kuzey Kafkasyalı Lek’ler tarafından Doğu Gürcistan yöresinden kaçılmış olup Acara da esir olarak satılmıştır. Olağan üstü zekası, Aklı ve fiziği sayesinde tekrar bulunup Babası tarafından İstanbul a gönderilip Darül-Bida’a adlı okulda okutularak başarı ile bitirdikten sonra Harp okuluna girer birincilikle mezun olur. Hamsizade binbaşı Selim Bey memleketi Acara’ya gelip ziyaretinden sonra Ahıska’ya geçer. İstanbul’dan 4-5 yüz deve ve katır yüklü eşyalar aldırtıp Ahıska’ya gelmesini ister.
.
Bu eşyalar Ahıska’ya ulaşıncaya kadar meşhur kırk haramiler başı Deli Nebi adlı eşkıya tarafından talan edilir. Bölgede Eyalet kargaşalığı yüzünden fırsat bulan Deli Nebi soygunlar yapmaktadır. Bu olay üzerine sinirlenen Hamizade Binbaşı Selim Bey Ahıska’daki idareyi ele geçirmek ister. Osmanlı Padişahına durumu bildirir. Eşkıya başı Deli Nebi’nin yakalanıp başı kesilir. Osmanlı devleti padişahı Hamsizade binbaşı Selim Bey’in İstanbul’a geri dönmesini ister.
.
Hamşa Abdullah Hanın oğlu Himşaişivili Selim Bey İstanbul’dan kurmay binbaşı olarak geldiğinde bu işi görüşüp Atabek Şerif Paşa hakkından geldiğinde Osmanlı Devleti kendisine vezirlik rütbesi ve Çıldır Eyaleti vaad edildi. Savaşlarda gösterdiği başarıdan dolayı terfiler alır. Bu sayede Acara Paşalığına kadar haklı olarak yükselmiştir. Başarılarına başarı katarak tüm Acara ve Ahıska Paşalıklarını elde etmiştir.
.
25 şubat 1879 tarihinde Kafkasya orduları kumandanı Sviatopolk- Mirskiye Selim Himşiaşvilinin torunu Şerif Himşiaşvili Paşa şu isteklerini ulaştırılmıştır. Benim ülkem Gürcistan’ nın soyu büyük egemen beyleriyiz. Bunun için imparatordan istediğim benim ve çocuklarımın “BEYLER” olarak Himşiaşvililer kütüğüne kayıtlanmasıdır. Bu talep Kafkas Orduları kumandanı tarafından Davit Sumbatişivili’ye incelemek üzere iletilmiştir.
.
Sumbatişivili de talebi kumandana belgeleyip, Kafkas orduları kumandanı Suiatopolk Mirski’ye vermiş ve Himşiaşvililerin soylu ve Egemen bir aile adıdır köklü bir soyadıdır. Himşiaşvililer genel olarak Acara’da yaşamaktadırlar demiştir. Bu soyadın kahramanlıkları 18. Yy ın ikinci yarısının sonlarına doğru bir kez daha herkes tarafından bilinmiştir.
.
Abdullah Himşiaşvili halkının bağımsızlığı için yürekli bir başkaldırı örneği göstermiştir. O aklı ve varlığının gücü ile herkese kendini kabul ettirmiş etkin olmuş beylerbeyi unvanını almıştır. Oğlu Himşiaşvili (Hamşizade) Selim Paşada babasının izinden hiç şaşmadan yürümüştür Selim Paşa Ahalzihe (Ahıska) ve yöresindeki otorite boşluğunu çok iyi kullanarak egemen olmuştur.
.
Acara da ki gücüne güç katmıştır çünkü Khamşiler - Himşiaşvililer tarihi Acara da çok eskidir. Abdullah birinci Himşiaşvili olarak Acara da egemenlik temelini atmış kişidir. Acara da Himşiaşvililerin yükselişi; Himşiaşvili Abdullah Paşa zamanında başlamıştır. Burada önemli olan bir konu var ki o da Acara Himşiaşvili lerin Tarihe dorukta mal oluşları 18.yy ın yarısının orta yıllarında başlamıştır.
.
Hamşiaşvili Abdullah Paşa Müslümanlığı kabul ederek rütbe ve yönetiminde hak sahibi olarak var olmayı başarmış aynı zamanda halkına, yöresine ve kendisine gelecek zararla yıkımları da önlemiştir. 1784 yılında Osmanlıların baskılarından kultulamıyan MONİ, KUBİLETİ ve CAKVİ’yi kurtarmak ve toplanan köle ticaretini engelliyen Himşiaşilivi Abdullah Han 1784 yılının 29 Mayıs günü büyük savaşta askerleriyle burlikte yenilgiye uğratılmış ve şehit olmuştur. General Giorgi Kaz Begi Himşiaşivililerin tarihi hakkında merak edip araştırma yapmış edindiği bilgiye göre bulundukları bölgelere yapılan baskı ve saldırılara karşı koyan etkili tavatlar olduğunu söylemiştir.
.
Tedo Sahokiya’nın araştırmasına göre ise Himşiaların önce Duşet’te yaşamaları ve oranın çok güçlü etkin olan bir ağanın öldürülmesinden sonra kan davası yüzünden Acara’ya gelmişlerdir. Burada müslüman olmuşlar. Bunların tarihi geçmişi asker kökenli bir ailedir. Bunlar Acara’da yönetimi ele geçirerek büyük toprak sahipleri olmuşlardır. Ünlü tarihçi Bakradze’ nin Himşiaşivili Selim Paşa hakkında yaptığı araştırmaya gelince; bu araştırma, oldukça doğru ve güvenilir bir araştırmadır. Çünkü Bakradze, bu bilgileri halkın arasında gezerek toplamıştır.
.
Himşiaşivili Selim Paşa Bako köyünde Atasından kalma bir konakta dünyaya gelmiştir. Bu köyün güneyinde sık ormanlar olup mükemmel kaynak suları ve doğal güzelliğiyle bilinen bir yerdir. Ardahan ve Posof’a giden yollar bu yerlerden geçer. Köyün yakınında Hihan Kalesi bulunmaktadır. Bu Hihan Kilisesi’nden dolayı bu köye büyük önem verilirdi. Himşiaşivili Selim Paşa bu köyde yaşamış ve dolayısıyla en son Bako köyü, Selim Paşa olayı ile tarihe mal olmuştur.
.
Himşiaşivili Abdullah Han’ın oğlu Selim Paşa idam edildiğinde 60 yaşında olduğu tarihlerden tespit edildiğine göre; idam tarihi 3 Haziran 1815 olduğu nedeniyle doğum tarihi 1755 yılı olmaktadır. Selim Paşa’nın çocukları bu köyde yaşamamışlardır. Hula yayla olduğu için çocukları, akrabaları Ağa ve Beglerin yanlarında kalmıştır. Osmanlılar, Acara’ yı ele geçirdikten sonra, bu bölgede yavaş, yavaş kendi kanunlarını uygulamaya başlamışlardır. Bölgede, en büyük sorun köle ticaretiydi. Çünkü Osmanlılar sürekli olarak bu yörede köle götürüyorlardı.
.
Selim Himşiaşivili Paşa Osmanlı emperyalizmine engel olup köle ticaretine karşı koymaya başladı. Selim Paşa, çocuklarına çok iyi eğitim aldırmış, kendi anavatanları Gürcistan olduğu için önce Gürcüce’ yi, sonrada Rusça, Osmanlıca ve Arapça’ yı öğrenmelerini sağlamıştır. Selim paşa da bu dilleri yazıp okur ve ana dili gibi Türkçe’ yi konuşabilirdi.
.
Selim Himşiaşivili Paşa, Osmanlı karşı mücadelesinde bu köle ticaretine engel olarak büyük başarı elde etti. Ancak Acara bölgesi, 17. yy’ lın başında Osmanlılar’ ın eline geçti. Acara halkı, Selim Himşiaşivili Paşa önderliğinde Osmanlılar’ a karşı direnişlerini sürdürdüler. Bu nedenle, Osmanlılar ‘ın bölgede giriştikleri teşkilatlanma sistemi başarılı olamadı.
.
Osmanlı devletinin teşkilatlanma sistemi; prens Selim Himşiaşivili yüzünden başarılı olamayıp, buradaki halk bu soyluların sözlerine itaat edildiğinden onların sözleri geçerli oluyordu. Bunun içindir ki, Osmanlıların Sosyal, ekonomik, politik olayları Acara’da güçlendirmeydi. Buradaki Tavatlar Ahıska Paşa’sı ile muhatap oluyor ve bu Tavatlar kendi kazançlarını oğluna ve akrabalarına verdiriyordu.
.
Ayrıca yöredeki Cakeliler’ in (Atabey) kendi ovalarındaki iç anlaşamamazlıkların’ dan yararlanan Himşiaşivili soyluları, kendi politik ve ekonomik güçlerini kullanıp asker kökenli etkinlikleri (Nüfuzları) sayesinde Ahıska ‘daki Valilik Makâmlarını da ellerine geçirdiler.
.
Osmanlı-Rus savaşında, Osmanlı devletince görevlendirilen Mükkerrem Veziri Selim Himşiaşivili Paşa isteksiz savaşa girmişti. Himşiaşivili Selim Paşa’nın ordusu Osmanlı koalisyonunda idi. Başarılı olamayıp yenildi. Bu olay onu tamamen etkiledi.
.
Osmanlı orduları koalisyonunda başarılı olamayan Himşiaşivili Selim Paşa’nın bu olayından Cakelli (Atabek) Şerif Paşa faydalanıp AKHALT SIKHE’yi işgal etmeye hazırlanıyordu. Bu durum karşısında Himşiaşivili Selim Paşa için en iyi yol Rusya ile anlaşma yoluna girmesiydi. 1809 yılında bu duruma sevinen ve memnunluk yuyan kafkas orduları generali TORMASON elçisi olan CORAŞVİLİ ile görüştükten sonra, Selim Himşiaşivili Paşa’ya, elçi CORAŞVİLİ Rusya Hükümetinin şartlarını sundu.
.
Osmanlı devletinin vermiş olduğu vezirlik rütbesine karşılık Generallik (Paşalık) verilecekti. Selim Himşiaşivili Paşa TİFLİS Amiri, (Paşa’sı) ile görüştü. İki tarafta Rusya’nın himayesine girmeyi gündeme getirdiler.Tiflis’te Cakelli Şerif Paşa’yı istemiyordu. Bu olaylar bu paşanın Ahaltsikhe’yi işgal etmeye hazırlanmasından dolayı kaynaklandı. Selim Himşiaşivili Paşa Rusya ile anlaşmayı kabul etti. Rusya hükümetince görevlendirilen elçi yanında belirtilmiş anlaşmasıyla birlikte Rusya imparatorluğu adı altında Selim Himşiaşivili Paşa’ya vaad edilen Generallik unvanının verildiğine dair resmi bir belge ile geldi. Selim Himşiaşivili Paşa artık Sultanlık altında olmayı reddederek gerçek Gürcistan vatanseveri idi.
.
Bundan böyle Ahaltsıkhe paşalık tarihinde Gürcistan için yeni bir dönem başlamıştı. Gürcü ve Acaristan milleti için mutlu bir gelecekti. Gürcistan’ın tarihi topraklarını geri alacak böylece Osmanlı himayesi altından kurtulup bu bölgelerdeki Müslüman ve Hırıstiyan insanların kaçırılıp satılmaları sona erecek, kölecilik kaldırılıp insan hayatına değer verilip kurtulacaktı.
.
Himşiaşivili Selim Paşa bunu gerçekleştiremedi, maalesef her şey geç oldu. Rusya ile tastik işleri ve anlaşmaları gidip gelmeleri çok zaman kaybına neden oldu. Atabek (Cakelli) Şerif Paşa işe Osmanlı merkezi hükümetiyle barışıp kendi azilnamesinin kaldırıldıktan sonra İstanbul’a çok büyük rüşvetler götürerek bu hükümetin güvenini kazandı. Hızlı ve bu siyasi politik hareketleriyle güç kazanıp Himşiaşivili Selim Paşa’yı diğer Osmanlı paşalarının desteği ile büyük bir savaş sonucu yenerek kendi paşalığını garanti altına aldı.
.
Himşiaşivili Selim Paşa Acara’ya dönüp kendi kalesine yerleşti. General SİMOVİÇ’in söylediğine göre Selim Paşa kendi memleketinde hiçbir aktif hareket yapmadan sakin ve rahat bir şekilde duruyordu. Aslında bu bir aldatmacaydı. Çünkü, Himşiaşivili Selim Paşa, bu davranışıyla düşmanın dikkatini çekmekten kaçınıyordu. Derken 1810 yılı’ nın şubat ayının sonlarında, 7000 kişilik bir ordu hazırlayıp yoğun kar olmasına rağmen Cakelli (Atabek) Paşa’ nın kalesine saldırıya geçti.
.
1810 yılında ise Şubat ayının sonunda yoğun kar olmasına rağmen bölgeleri hızlı geçerek Mart’ın ikisinde 7.000 (Yedibin) kişilik ordusunu tekrar toparlayıp Çakelli (Atabek) Paşa’nın kalesine saldırıya geçti. Bu ani saldırıya karşı koyamayan Cakelli Şerif Paşa yenildi ve canını zor kurtararak kaçtı. Himşiaşivili Selim Paşa, bu zaferi tek başına elde etmişti. Çünkü Rusya’ yla yaptıkları anlaşmaya rağmen onlardan herhangi bir destek almamıştı.
.
Böylece tarihi Gürcistan topraklarını, Osmanlı egemenliğinden kurtarmak için tek başına hareket etmek zorunda kalıyordu. Selim Paşa, amacında çok karalı olduğu için hazırlıklarını sürdürdü; bir taraftan da Ruslar’ la olan bağlarını koparmadı. Zaten Cakelli Şerif Paşa, arkasına Osmanlı Devleti’ ne dayayıp şöhret ve ününü bölgede kanıtlamak için her türlü siyasi oyun düzenliyordu. Himşiaşivili Selim Paşa, Cakelli Şerif Paşa’ ya karşı üstünlük sağlamak için gereken silah, cephane ve her türlü destek için Ruslar’ a güveniyordu. Bu yüzden Ruslar’ a sürekli elçiler göndermeyi ihmal etmedi.
.
Sonunda Himşiaşivili Selim Paşa’ nın bekledikleri gerçekleşti. Kafkasya’ daki Rus Hükümeti, Selim Paşa’ nın teklifini olumlu karşılayıp Cermak Boğazı’ ndan Ahaltshe’ ye bir saldırı planladıklarını ve Selim Paşa’ nın anlaşmayı tasdik edip imzaladığı takdirde, Rusya’ nın derhal kendisine para ve istediği kadar askeri yardım yapacağını bildirdi. (1810 yılı mart ayı) Selim Paşa ile Kafkas Rus Hükümeti arasında bu görüşmeler sürerken Ruslar bir oldu-bitti ile Kral Salomon’ u tutuklayıp İmereti Krallığı’ na son verdiler. Bu yeni durum Selim Paşa’ yı da güvensizliğe düşürdü. Çünkü bugün Salamon ‘un başına gelen, yarın kendi başına da gelebilirdi. Selim Paşa, Ruslar’ ın bağışladıkları bir Generallikle Rusya’ ya bağlı olarak bağımsız bir Gürcistan olamayacağını sonunda anlamıştı.
.
Selim Paşa akıllı bir politikacı ve cesur bir savaşcıydı. Bu yüzden mücadelesini tek başına sürdürmeye karar verdi: 1812 yılının 9 Haziranın’ ında Ahaltshe’ ye 7000 kişilik ordusuyla gizlice saldırıp kaleyi ele geçirdi. Bundan sonra Tsidatel kalesini de aldı. Bu kaleyi daha önce de almıştı (Kasım 1809) ve her şey bıraktığı gibiydi.
.
Himşiaşivili Selim Paşa, bu başarılara rağmen düşünceliydi. Gürcistan’ la Lazistan topraklarını birleştirilmesi planlarının gerçekleştirmesi yolunda giderek pürüzler ortaya çıkıyordu. Bu sırada Osmanlı Devleti’ de Selim Paşa’ yı azlederek Paşa’ lığını da elinden almıştı. Himşiaşivili Selim Paşa, ünvanını tekrar almak için harekete geçti. Ancak bu dönemde çıkan iç isyanlardan yararlanmak isteyen pervasız Osmanlı Paşaları da Selim Himşiaşivili’ nin cezalandırılması için Hükümete baskı yapıyorlardı. Artık İstanbul’da onun cezalandırılması için planlar ve taktikler hazırlıkları yapılıyordu. Himşiaşivili Selim Paşa’nın hazinesinin git gide boşalmasından günden güne sıkıntı içine giriyordu.
.
Parasız olarak 7.000 (Yedi bin) kişilik orduyu da besleyemezdi. Ordunun güvenini kaybetmemesi ve savaşa yenilmemesi için güçlendirilmesi ve lazımdı. Paşalığını tekrar ele geçirmesi şarttı. Himşizade Selim Paşa’nın Osmanlı-Rus savaşlarındaki önemli olaylardan 1810 yılına kadar başarılı etkinliğini ispatlamıştır. 1810 yılından 1814 yılına kadar da hep Şerif Atabek Çakelli Paşa ile savaşmış ve kazanmıştır. 1813 yılı 19 Şubat ayında ATSHVERİ’nin çok zengin ve etkin olan meşhur ağasını öldürmüştür.
.
1813 Yılı 10 Nisan ayında ise Vale’ nin iki kardeşini de öldürtmüş ve10 gün sonra da Erzurumlu Oseta’nın kellesini uçurmuş 1813 yılının 13 Haziran ayında ise Şakarişvili’yi boğdurdu.
.
.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.