- 742 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
SON OPERASYONLAR VE SÜRECE DAİR DEVRİMCİ ANALİZ ANALİZ : -2-
SON OPERASYONLAR VE SÜRECE DAİR DEVRİMCİ ANALİZ
ANALİZ : -2-
Karşı devrim kötünün safındadır ve insana karşıdır bu niteliğiyle.Kendisiyle bile çok hayvanca ve vahşice çatışır.Son operasyonlarla birlikte sistem,bütün insani olmayan haydut özellikleriyle ortaya çıkmıştır. Devrimcilerin görevi bu tür süreçleri kitlelere emekçilere doğru aktarmaktır
Hakim sınıf klikleri arasındaki çelişki derinleşerek devam ediyor.Ekim sonları Kasım başlarında 680 kg’lık külçe altın haberi basına sızdırılarak Tayyip’i devirme startı verilmişti.Yani bu operasyon Aralık’ta başlatılacaktı.Tamda bu süreçte Mustafa Sarıgül’ün CHP’den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan aday olacağı kesinleşmiş ancak,bu durum kamuoyundan gizlenmişti. Sarıgül’ün adaylığının kesinleşmesi,operasyon tarihini Mayıs’a çekmiştir, yani daha erkene almıştır. Ordu ve CHP için tarihsel önemi olan 27 Mayıs’ta eylemin startı verilmiştir.27 Mayıs 1960 Darbesi yeniden kutsanıyordu bu tarihle. Bu süreç,direk ABD’de planlanmış ve İsrail, Fethullah,İngiltere ,CHP’ yi de kapsayan büyük ortaklık,27 Mayıs’ta start alarak hayata geçirilmiştir.27 Mayıs’ta sökülen ağaçlardan kök alan eylem,daha sonra Türkiye solunu da ilk etapta etkileyerek eyleme katmış ve sonuçta,durumu fark eden Sol,bu akımlardan ayrışarak,kendisini farklı bir mücadele biçimiyle ifade etmiştir.
Söz konusu eylem, Tayyip’i devirmek amaçlı planlanmış ve ilk etapta, Başbakan’a yakın duran medya destekçiler,İş dünyasının önemli bir kesimi hakkında İhalelere fesat karıştırıldığı,yolsuzlukların olduğu,680 kğ külçe altın haberleriyle başlatılan kampanyalarla, R.T.Erdoğan yıpratılacak ve giderek seçimlere doğru itibarsızlaştırılarak parlamentonun dışına atılacaktı. Bu operasyonu başlatan haydutlar,Tayyip’ten az hırsızlarmış gibi bir hava estirmeye çalışıyorlardı. Oysaki sistemin kendisi hırsızlık,sömürü ve talan üzerine bina edilmiştir. Yani hepsi hırsız. Ancak hakim sınıf klikleri ve sözcüleri bu büyük rantı paylaşmak konusunda dalaşarak birbirlerine komplolarla galebe çalma faaliyetine girmişlerdir. Zaten bu süreçle birlikte Kılıçdaroğlu’’Abdullah Gül’ün Yeniden Cumhurbaşkanlığı Adaylığına yeşil ışık yakmış ve sürece dahil olduğunu bir anlamda itiraf etmiştir.Tayyip’in 120 ila 140 Milyar dolar bir servete hükmettiği yönünde el altından, Cemaat tarafından basına ve kamuoyuna haberler sızdırılıyordu.Bu yöntemle Tayyip teşihir ediliyor ve Abdullah Gül ile AKP korunuyordu aslında. Hedef, R.T.Erdoğan ve taifesidir.
CHP’den Mustafa Sarıgül’ün adaylığı kesinleşince,İkinci bir plan olarak süreç ileri alınmış ve Mayıs sonlarında Haziran’da eylemler bütün Türkiye sathına yayılarak kontrollü geliştiriliyordu.Ancak Sol ilk etapta ,eylemin mahiyetini kavrayamayarak derin yanılgılara düşmüş ve eylemi emekçi mücadeleleri düzlemine çekememiştir.Oysaki devrimci eylemlerin mutlak bir zemini ve gerekçesi olmak zorunda.Sökülen ağaçların eyleme gerekçe yapılması eylemin siyasi ve ekonomik talep zemininde gelişmediğini gösteriyordu.
Ancak,bütün kitlesel eylemlerin belirli taktik süreç ve aşamaları vardır.Bütün devrimci eylemler gerçek olgular üzerinden kendisini gerekçelendirirler ve maddi zemini olmayan hiç bir eylem,eylem olamaz;olsa olsa olsa eylem için eylem olur. Devrimci eylemlerin mutlaka bir zemini ve gerekçesi olmak zorundadır. Emekçilerin daha da ötesi tarihsel sürecin çelişmeleri,devrimci eylemlerin hayat buldukları alanlardır. Eylemler genellikle ekonomik, sosyal,siyasal,pratik politik,zeminlerde hayat bulur. Bu zeminlerden kopuk,olgulardan kopuk eylemleri gerekçelendirmek çok zordur ve gerekçelerini kitlelere anlatamayız.
31 Mayıs’ta start alan ve tüm Türkiye sathına yayılan bu yaygın eylem,bütün sebep ve sonuçlarıyla birlikte,büyük bir tecrübe ve pratik olarak devrimci tarihe mal olmuştur. Eylem, çeşitli sınıflardan emekçilerin, gençlerin, işçilerin,esnafın,memurun,aydının ve orta sınıf burjuvazinin tepki ve reflekslerini yansıtmıştır. Eylemin hedeflediği, amaçladığı talepler de, eyleme katılan sınıfların ihtiyaçlarına göre değişmiş,Kemalistler ve milliyetçiler vatan ,millet, bayrak ve cumhuriyet diyorlardı ve Onlar kemalist cumhuriyetlerini istiyorlardı. Bunu AKP yi deveirerek yapacaklarını düşünüyorlardı. Aydın memur ve emekçilerin büyük bir kısmı bu taleplere sarılıyor ancak;ekonomik ve siyasi taleplerde ileri sürüyorlardı.. Tava tencere açlığın eylemle ifade edilmesidir ve bu kesim ekonomik talepler uğruna iki ay sokakları işgal etmişlerdir.
Marksizmden etkilenmiş küçük burjuva gurup ve anlayışlar,en ön mevzilerde,barikatlarda karşı devrime karşı,devrimci zorla kendilerini ifade ederek,sistemle günlerce çatışmış ancak onlarda eylemlerin nereden kaynaklandığını ve nasıl planlandığını göremeyerek,sol sekter ve marjinalleşerek,kendiliğindenci bir pratiğe düşmüşlerdir. Oysa ki eylem,tamamen Tayyip Erdoğan ve imtiyazlı çevresi üzerinden yürütülüyordu.Eylem,büyük sermaye den bazı kesimler (Koçlar ,v.s.) tarafından da destek görmüştür.Bu durum hakim sınıf klikleri arasındaki çelişkinin dışa vurumuydu.
Aynı süreçte,daha evvel Ecevit operasyonunda görev almış olan Hüsamettin Özkan ve İstemihan Talay da devreye girerek,Mustafa Sarı Gül’ün Aday lığına tam destek vererek,Tayyip Erdoğanı itibarsızlaştırma operasyonuna katılmışlardır.Bu durum,CHP’nin başından beri ABD, İngiltere,İSRAİL ve FETHULLAH’la kol kola olduğunu göstermektedir.Bu oyunun bir parçasıda Kemal Derviş’tir.
Bu süreç öncelikle ABD , İngiltere ve Fethullah tarafından planlanmış,daha sonra İsrail’de ikna edilerek plana dahil edilmiş,iyi bir zamanlamayla,İsrail göstermelik olarak Türkiye’den özür dilemiş ve Planın dışında olduğu mesajını vermek istemiştir.Aslında bu oyunun tamamı ABD ve İNGİLTERE tarafından planlanmıştır.Tayyip’in kalemi burada,bu güçler tarafından kırılmıştır.Plan,H.B.Obama’nın İsrail’i ziyaretiyle birlikte devreye sokulmuştur ve Türkiye’den özür Obama tarafından gerçekleştirilmiştir.Obama’nın kontrolünde ve telkinlerinde İsrail Başbakanı,Tayyip’i arayarak özür dilemiş ve formaliteyi yerine getirmiş ve tazminat ödeyeceğini kabul ederek,Tayyip’e güven vermek istemiştir.
Ancak,Tayip’in bunun bir plan olduğu yönünde bir kanaate sahip olduğu da ihtimal dışı değildir.Bu plan devreye sokulmasaydı,İsrail kesinlikle özür dilemeyecekti. Fakat bu operasyonda Abdullah GÜL’ün korunduğu kesin,hatta Tayyip ve çevresi hariç AKP’de korunmuştur.Bülent Arınç bu konuda ikili bir karakter sergileyerek,ortada oynamayı başarmış ve Fethullah’a da göz kırpmıştır.Arınç,bu konuda,Erbakan’ın istihbarat kökenli milletvekilleri Şevket Kazan ve Feyzullah Kıyıklı tavrı takınmıştır.Arınç’ın, Ergenekon Örgütü üyesi olduğu iddia edilen Gürbüz Çapan’la ilişkilerinin çok iyi olduğu biliniyor.Operasyon çok yönlüdür ve Tayyip gerekli mesajı almıştır. Bugün Amerikanın Ankara büyük elçisini yurt dışı etmek ve istenmeyen adam ilan etmek yönünde tavır belirterek bu konuda mesajı doğru aldığını Amerika’ya bir anlamda açıkça Ordu mitingi konuşmasında yansıtmıştır.
M.Sarıgül,operasyonun bir ayağı olup,İleriki süreçte CHP’nin başına getirileceği yönünde ciddi bilgiler ortalıkta dolaşmaktadır.Baykal’ın Sarıgül korkusu tamda bu nedenlerledir.Gezi parkı sonrası gelişen süreç ikinci aşamaya evrilerek bütün şiddetiyle devam etmektedir.Orta Doğu, Sunni Müslüman eksenli politikalarla şekillenecek ve bu süreci A.Gül istendiği gibi yönetemezse Sarıgül devreye sokulacaktır.Hatta bu konuda İstihbarat kökenli Bahçeli ve Kılıçdaroğlu’nun yerine ’’CHP’de Sarıgül, Sağ’da ise M.Ağar dillendirilmektedir.Bu ikinci olasılıktır.Ancak Kemal Derviş her halükarda bu işin içindedir.Bu süreçte Türkiye Suriye savaşına fiili olarak dahil edilemediği için,İran’la bir çatışmaya zorlanıyor ve bu süreç hala işlemektedir.Suriye sorunu Hala bölgesel bir savaş rizki taşıyarak bütün şiddetiyle devam ettiği biliniyor.
İshak Aleva ve Koç gurubu tarafından, Sarıgül konusunda ABD’ye tam güvence verildiği söylenmektedir.Gezi olaylarında KOÇ’un eyleme desteği bu bilgiyi güçlendirmektedir. SABATAY’cılarla arasının iyi olduğu söylenen Başbakanın,Amerika’daki FOXMAN EKİBİ ve NEO-CON’lar kontrolünde İsrail desteğiyle Liberal Sabatay’cılarla birlikte tasfiye edileceği söylenmektedir. E.T.Ö’nün bir numarası olduğu iddia edilen ve 2002’de hayatını kaybeden Samuel Kamhi yerine geçtiği iddia edilen Erdoğan Demirören taifesinin Taraf gazetesi üzerinden Tayyip’e savaş açıldığı ve kaleminin kırıldığı bilgileri de ortalıkta dolaşmaktadır.Alternatif olarak MASON LOCALARINDAN KADROLAR VE HİRİSTİYAN kadrolar üzerinde durulmaktadır.Bu operasyonun,Erzincan’dan Sarıgül,Elazığ’dan Mehmet Ağar,Abdullah Gül,Yozgat’tan Cemil ÇİÇEK ve AKP Maraş Milletvekili Mehmet Sağlam üzerinden yürütüleceği söylenmektedir.
Bütün bu operasyonlar sonucunda Fethullah’a halifelik verilerek taltif ettirilecek.
SÜREÇ .
1; ŞİMDİLİK ,Kontrollü ve düşük yoğunlukta Başbakan yıpratılarak pasifize edilecek ve yerine AKP ’den Abdullah GÜL, Bülent ARINÇ ön plana çıkarılacaktır.
2: Kürt açılımı, bu operasyondan etkilenmeden devam ettirilecek, Sırrı Süreyya ÖNDER üzerinden Kürt siyaseti yumuşatılarak,Kürtler ve Kürt hareketi kontrol altında tutulacaktır.PKK, BDP ,DHP İLE DÜŞÜK YOĞUNLUKTA İLİŞKİ DEVAM EDECEK VE CEZAEVİNDE Kİ MİLLETVEKİLLERİ SERBEST BIRAKILARAK, KISMİ BİR AF DEVREYE SOKULACAKTIR.
3:Mustafa SARIGÜL ve ekibinin başarısız olması durumunda B planı olarak Kemal DERVİŞ devreye sokulacaktır.
4:Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN diğer yandan,mesajı doğru algılayıp-ki doğru algıladığı kesin-özür dileyerek,siyasi ömrünü uzatmayı planlayabilir.Bu plan yürütülemezse,Başbakan ya yargılanarak,devre dışı bıraktırılacak,ya da Mısır ve Libya pratiği devreye sokulacaktır. Fethullah,Ergenekon ve bu kliğe yakın duran basın ile Tayyip arasındaki çelişki,bütün şiddetiyle devam edecek ve sonu CEM UZAN dan farklı olmayacaktır.Uluslar arası sermaye ve tekeller,parlamentolar üzerinden yeni sermaye tekellerinin oluşmasına müsaade etmezler.İtalya’da Berlusconi ailesi,Filpinlerde Korazon Akinolar, Türkiye’de Cem Uzanlar LİBYA MISIR ve buna benzer çok büyük olaylara hep birlikte tanıklık etmekteyiz.
5:OPERASYON KESİNLİKLE TAYYİP ERDOĞAN VE AVANESİNİN KESİN TASFİYESİNİ HEDEFLEMİŞTİR.
Erdoğan Ateşin
21.12.2013
YORUMLAR
Yazının içeriğinden anlayamadınız mı,Tayyib'in neden devrileceğini???
İlginç bir yazı.
Tek bir cümle akıma getirdi.
Bizim halkımız,
ne yapacağını, kime ne zaman ders vereceğini, kimi destekleyeceğini iyi bilir.
Bunun örnekleri tarihte çokça mevcuttur.
Bu anlatılanların bir bölümü bile doğru ise,
hele de, dışarıdan ülkeye bir ayar verildiği hissedilirse,
size garanti veriyorum,
Tayip, %60 oyla iktidarda kalır.
Ecevit örneği hafızalarımızdadır.
Vezir de edilmiştir, rezil de.