YILGIN AZİZ-2

• 20 Aralık 2013 Cuma 12:00:41

Allahın, insanlarla enteresan olaylar aracılığıyla diyalok kurduğu zamanlardı; ebrehenin fil ordusuyla kabeyi yıkma girişiminde bulunduğu yıllar..Necranda ateşle doldurulmuş geniş çukurlarda katledilen binlerce inanmış insanın anısına yaptırdığı iki büyük kiliseye; putperest arapların, pislemek suretiyle gösterdiği hakaretin, intikamını alacağı zannıyla giriştiği bu harekat ,salgın hastalık ve ebabil kuşlarının maharetli taarruzu ;habeşistan krallığının yemen valisi ebrehenin hazin ölümüyle sonuçlanmıştır...
Hırsın doruk noktaya ulaştığı simge isimlerden biridir ebrehe.Krala yaranma ve insanlarının gözünde bir kahraman olma tutkusu uğruna, sarfettiği bu mücadelede başarısız olması; aklını yeterince kullanmayışına da bağlanabilir, veya gazaba uğramışlığın mıknatıs etkisine kurban gitmişlikle de yorumlanabilir...
Otorite,güç ve para...O zamanlarda elinde az bir imkanı olan kişi kendine hedef olarak bir sezar olmak,iskender yahut karun olmak veya bu üçünü aynı kişilikte barındırıp yeni bir idol olmak hevesini taşıyorlardı ki bu günümüzde de aynı denilebilir...
Ebrehe kabeyi yıkma fikrini görkemli o iki kiliseyi yaptığı esnalarda taşıyordu ki kabe arap yarımadasında sadece bir dini merkez değil bir ticaret merkeziydi de ayrıca..İçinde barındığı Mekke şehri diğer bir ekonominin göz bebeği ; o yıllarda ismi yesrib olan Medine şehriyle yemen arasında bir ayakbağıydı ebrehe için..
Ayrıca ebrehe bu iki merkezi ele geçirirse habeşistandan ayrılıp bir krallık kurabilir hatta zaman sonra buraları almanın verdiği şöhretle habeşistanı ele geçirebilirdi de muhtemelen..Ama kullandığı temel argümanlar dini nitelikteydi ve karşısında putperest araplara karşı kendini bu açıdan da kuvvetli görüyordu..İncilde putperestliğin sürekli yenilgilerinden bahsettiğini bildiğinden zaferine olan inancı tamdı..Tekrar ama ki: saldırıya geçtiği ilk hedef putperestliğin değil Allahın iradesinin sembolü olan kabe idi..
Karşı cephede durum aksi istikametteydi..Kendini bilmez bir kaç arabın ebrehenin kiliselerini pislemesini yuhlamalarına rağmen, bu olay olmasa bile ebrehenin herhangi bir başka nedenle saldıracağını bekliyorlardı ve ellerinde ebreheye karşı koyacak güçleri de yoktu..Habeşistan kralı ile arası iyi olan şehrin ileri gelenleri kilise olayından ötürü suçluluk hissi ile yakın gidemiyorlardı..Zaten kiliselere yapılan hakaretvari pislemeler ebrehe için de bulunmaz bir fırsat olmuştu; tam bir savaş nedeni..Habeşistandan ne bir uyarı gelebilirdi ne de bir azil işlemi..Ebrehenin taarruzu her an bekleniyordu ve şehir halkı dağlara kamp kurmuşlardı...Son esnaya dek ileri gelenler ellerinden gelen tüm barış çabalarını sarfetmiş ama ebrehenin kabeyi yıkma inadını yenememişlerdi..Medet umdukları yahudilerden de hiç bir çaba görmüyorlardı..Mekke deki yahudiler ve çoğunluğu yahudi olan Medine için kabenin yıkımı canlarına minnetti..Yardım isteyecekleri iki kuvvet vardı bunlardan birincisi Bizanstı ama hristiyandı..İkincisi İrandı ama hem mesafe uzaktı hem de geç kalınmıştı..Bütün arap kabileleri birleşse bile ebreheyi yenmenin imkanını görmüyordu zihinleri..
Otorite ,güç ve paranın tasvirlerini edindikleri lat,uzza ve menat bile ellerini çekmişti üzerlerinden..
Tüm bu bildiklerimizin ışığında vukua gelmiş hadiseden önce bazı işaretleri de zikretmemizde faideler vardır..İlki Mekkenin kuraklığı,pisliği ve salgın hastalıkların Mekkede yaygınlığı ki ebrehenin ordusu Mekkeye yaklaşır yaklaşmaz ordunun azımsanmayacak bir kısmı bu salgın hastalığa yakalanmıştı bile...Hele ki o yıllarda bir sinek cinsinin bölgenin karantinaya alınmasını gerektirecek bir şekilde insanları etkilemesi kayıtlarda mevcuttur..Kuraklık esasında toprağın tarıma elverişsizliği olup yağmursuzluk değildir ki tam aksine yağan yağmurlar şehri sellere boğar ve bu sellerden dolayı kabe sık sık tahrip olurdu..Ve o sene şehir iğrenç bir durumdaydı..Mekke ve Medinedeki araplar yahudilerin ticari prangaları altına köle gibi bir yaşantıyla hayatlarını sürdürüyorlardı..
Yahudilerin bölgede pek çok amaçları vardı..Asıl amaçları için bulundukları mecrada genlerinden gelen ticari varyasyonlarla bölgenin önemli bir gizli gücü olmuşlardır..