- 826 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Özlü Sözlerle Laf Sokmaca
Özlü Sözlerle Laf Sokmaca
Eski zaman filozofları veya din adamlarının kalıplaşmış, “Doğru” kabul edilmiş sözleri vardır. Kimse o sözleri irdelemek istemez çünkü o sözleri toplum “Doğru” kabul etmiştir! Yanlışlığını iddia etmek kimin haddine! İşte o sözleri rastgele kullanarak o sözlerin söyleniş amacını aşmak var! Ben bunu yazacağım.
"Suskunluğum asaletimdendir, her lafa verecek cevabım vardır ama bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adamı mı diye" Mevlana sözü olarak bilinir!
Bir şiir sitesinde bir konuda tartışıyorduk! Ben bir konuda “Uç” sivri bir fikir beyan edince genç bir kız bana bunu yazdı; “Suskunluğum asaletimdendir, her lafa verecek cevabım vardır ama bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adamı mı diye". Ben de dedim ki; “Hakaret ediyorsunuz!” Eleman ne dese beğenirsiniz; “Bu söz benim değil, Mevlana’nın sözüdür, Mevlana sözünü yazmak hakaret değildir!” İşte bakın her söz her yere yakışmaz!
Ben de kalkıp ona; “Eşekten şeker esirgenmez ama eşek, yaratılışı bakımından otu beğenir.” Mevlana sözüdür! Yazsam olur mu? İşte eski zaman ulularının sözlerinin de doğru yerde kullanılması gerekir! Ezbere, ortaya kusar gibi söz söylenmez! Evet, söz doğrudur; o kişinindir ama o kişi, o sözü şimdiki bilinçsiz olanlar aralarında kavgada kullansın diye söylememiştir!
Şerde hayır, hayırda şer vardır! “İnsan” lık adına faydalı ne var ise açığa çıkarmak gerekir! Önce yaşanıyor sonra yazılıyor ki gerçek olsun yazılanlar! Ben yaşamadığımı ya da hayalde bilinç edinmediğimi yazmam! Yani deneyimlemediğimi, bilmediğimi, bilinç edinmediğimi yazmam! Zaten tavsiyem de budur. İnsan bizzat bildiği ya da deneyimlediğini yazmalı! Başkasından nakil edilenin de yeri iyi seçilmeli. Ayet bile olsa ortaya gereksiz bir şekilde dökülmez!
Kuzgun, bağda kuzgunca bağırır. Ama bülbül,
Kuzgun bağırıyor diye güzelim sesini keser mi hiç? Mevlana
Eşeğe, katır boncuğuyla inci birdir. Zaten o eşek,
İnciyle denizin varlığından da şüphe eder. Mevlana
Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok.
Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok. Mevlana
Bu güzel sözler kavgada kullanılmak için söylenmedi elbet! Bu güzel sözleri kendi hırslarına alet edip hırslarını tatmin için ya da kavgada galip olmak için kullananlar da o sözün vebalinden kurtulamazlar! Kendi içlerindeki kötülüğü kusarken eski kabul görmüş sözleri kullanıp kendilerini akladıkları için o kişilerin de vebalindeler!
Son tahlilde; tüm ezber “Doğru” lar, doğru yerde kullanılırsa amaca hizmet eder! “Doğru”, yanlış yerde kullanılırsa “Doğru” da olmaz! Öyle ki sakat, özürlü olana “Sakat”, “Özürlü” demeyi doğru bulmuyorlar da “Engelli” diyorlar değil mi? Çünkü her doğru her yerde söylenmez! Bu nedenle eski zaman ulularının “Doğru” sözlerini oraya buraya rast gele kusanları azarlarsam bağışlasın diğerler! Doğru, doğru şekilde söylenirse “Doğru” dur! Sözü uzatmayı da “Doğru” bulmuyorum.
Selametle,
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Ahmet Bey, iyi akşamlar! Düşüncelerinize harfiyen katılıyorum. Her doğrunun, söyleneceği yer vardır; söylenmeyecek yer vardır. Burasını iyi seçmek gerekir. Sonra baltayı taşa vurmuş oluruz. Yazınız için tebriklerimi iletiyorum. Saygı ve selâmlarımla...