MEMLEKETİN BÜTÜN DERSANELERİNE VE ÖZEL OKULLARINA GİRİLMİŞ OLSA KEŞKE -5-

• 28 Kasım 2013 Perşembe 00:28:06

Özel okul çılgınlığını anlatığım bu yazı dizinde arkadaşlarımdan da o kadar ilginç ve bu arada benim anlatmayı unuttuğum bahisler geliyor ki. Çok çok teşekkürler hepsine. Mesela ben bu işlerin içinde olduğum halde aylık ücreti 50 Tl olan özel okul olduğunu bilmiyordum. Yine bir arkadaşım iyi bir hatırlatmada bulundu: Özel sürücü kursları... Durun ona ve bir başka aklıma gelen konuya da bir dokunayım da ondan sonra geçelim özel Sağlık meslek liselerine.

Efendim Allah bağışlarsa benim iki tane oğlum var. Her ikisi de özel güvenlik görevlisi olarak çalışıyorlar. Hani bir söz vardır. ’’Akılsız başın cezasını ayaklar çeker’’ Diye. Zamanında akıllarını başlarına alıp dersleriyle, okullarıyla ilgilenmedikleri için şimdi günde on iki saat site kapılarında, hastane ya da otel önlerinde ayakta dikiliyorlar. Tam anlamıyla ayaklar çekiyor akılsız başın cezasını. Neyse konu bu değil.

Benim delikanlılardan biri ehliyet almaya karar verdi. Bir şoför kursuna yazıldı. Kursta bir saat bile ders görmedi. Kursun verdiği bir kitaptan sınav sorularına çalıştı. Araba kullanmasını da biliyordu. Sonuçta sınavı kazandı, ehliyeti cebine koydu. Şimdi soru şu: Kursun benim çocuğa hiç bir katkısı olmamasına rağmen neden o kursa 1500 Tl para ödedik? Neden ehliyet almak isteyen herkes ille de o kurslara para bayılmak zorundadır? Araba kullanmasını hiç bilmeyenler için tamam, olabilir ama bilen biri de niçin o kurslara dünyanın parasını bayılmak zorundadır. Yahu bir gün cep telefonuna mesaj geldiydi bizim oğlanın ’’ Cihangir Bey kursa gelin, devam- devamsızlık defterine imza atmanız gerekiyor, aksi takdirde devamsızlık nedeniyle sınavlara giremeyeceksiniz’’ Böyle bir saçmalığı anlayabilmiş değilim. Motor, ilk yardım gibi, dersler kitaptan çalışılarak öğrenebiliyor, araba kullanmasını da bir kişi zaten biliyorsa kursa o kadar para niçin verilir ve en önemlisi sürücü kurslarının işlevi nedir?

Diğer Oğlum... O da güvenlik sertifikasının süresi dolduğu için tekrar en az üç hafta kursa gitmek ve yeniden sınava girerek - sınavı kazanması halinde- kimliğini yenilemek zorunda.( Sınavı kazanamamak diye bir şey söz konusu değil. Yeter ki kursa parayı öde ) Kursa 135 tl ( Allahtan bunun ücreti az ) parayı bayıldım..Yani parayı yatırmak için bile oğlum gitmedi ben gittim. Oğlan tek bir gün dahi kursa gitmedi. Hoş kimlik almak için de en fazla dört ya da beş gün gitmişti o kursa beş sene önce. ( beş senede bir bu kimlikler yenileniyor ) Şimdi soru şu: Bu sınavlara giren on binlerce özel güvenlikçi sınavlarda sorulan soruları kendilerine verilen bir kitaptan çalışıp sınavlara öylece giriyorsa bu kurslar ne işe yarıyor? Bu kurslara niçin bu kadar para ödemek zorunda kalıyoruz? Kurslarda görevli onca öğretmen dersleri kime anlatıyor?İnanın bana Halk Eğitim merkezlerinde verilen ücretsiz biçki-dikiş ya da okuma- yazma kursları , bu kurslardan bin kat daha iyi ve kalitelidir.

Neyse efendim Özel Sağlık Meslek Liselerine gelelim.

Bir haber özel okul sahiplerinin aşağı yukarı hepsini yeni bir sektöre yönlendirdi. Haber şuydu: Sağlık Bakanlığı 2023 yılına kadar, yani on sene içinde toplam yirmi bin hemşire ve sağlık personeli alacak. Bu hemşire ve sağlık personelini de sağlık meslek liselerinden alacak ama ülkedeki sağlık meslek liseleri devletin bu ihtiyacını karşılayacak sayıda değil?

Aslında ilginç bir durumdu. İki yıllık sağlık meslek yüksek okullarını bitirmiş pek çok kızcağız bile ağzını açmış ’’ Allah’ım bir kadro ’’ Diye bekleşirken memleketin bu kadar çok hemşireye, hemşire ( erekek hemşireye hemşir deniliyor) ihtiyaç duyması.

Her neyse... Özel okul patronları ya da parası olan pek çok insan kolları sıvadı. Bu işte güzel para olacaktı. Çünkü bu okullar- Büyük harflerle yazayım ki daha anlaşılır olsun - ’’ MESLEK GARANTİLİ ’’ Okullar olacağından velinin bu okullara yöneleceği kesindi. Yani efendim bu okulları bitiren kişi kız ya da erkek, mutlaka bir hastaneye kapağı atacak, liseyi bitirir bitirmez bir iş sahibi olacaktı. Ülkedeki pek çok üniversite mezunu boşta gezerken sağlık meslek lisesi mezunları hemen pat diye hazır işe konacaklardı. Hem de aylık kazancı şu andaki meblağa göre en az 2500 Tl olacaktı? Boş zamanlarında yapacağı iğne, pansuman vs ile bunu ikiye katlaması da mümkündü (!) Mübarekler hemşire değil sanki milletvekili oluyorlardı. Hangi veli bunu istemez ki.( hele bir de bunu ballandıra ballandıra anlatırsanız ) Veli bunu ister de parası olan patron o velinin parasını almak için özel sağlık meslek lisesi açmaz mı? Varsa zaten bir özel okulu, onu sağlık meslek lisesine çevirmez mi?

Çevirir. Çünkü bu okullar iş garantili okullar(!) olacağı için veliden para değil canını iste verirdi nasılsa. Yani özel akşam, özel anadolu ya da diğer özel meslek liselerinde olduğu gibi artık 2 bin liraya öğrenci alınmayacaktı. Mesela bizim patron akşam lisesine 3 Bin, Anadolu Lisesine 5 Bin Tl ye öğrenci almış iken sağlık meslek lisesi için düşündüğü rakam 12 Bin Tl idi.

2012-2013 Öğretim yılında ve daha eski yıllarda da vardı ilçemizde bir iki özel sağlık meslek lisesi ama 2013 - 2014 Öğretim yılı daha başlamadan yani 2013 Yılı nisan- mayıs aylarından itibaren ilçede bir anda özel sağlık meslek lisesi tabelası patlaması yaşandı. Ortada okul, okulun labaratuvarı, sağlık meslek lisesi için dizayn edilmiş bölümler olmamasına, hatta hepsinden önemlisi bakanlıktan alınmış bir izin belgesi bile olmamasına karşılık binalara ’’ Özel Anadolu Sağlık Meslek Lisesi ’’ Tabelaları yerleştirilmeye başlandı.

Sadece bizim ilçedeki Özel Sağlık Meslek Lisesi sayısı dokuzdu. Mesela vatandaş eski adliye binasını komple kiralamıştı sağlık meslek lisesi yapmak için. Bir başkası sanayi sitesi içindeki koskoca bir hanı sağlık meslek lisesine çevirmişti. Beklentiler oldukça yüksekti. Hatta bir vesileyle bizim okula misafir olarak gelen bir patron öyle bir yer ayarlamıştı ki okul için, o okula sekiz yüz öğrenci almayı düşünüyordu.

Sadece bizim ilçede dokuz tane özel sağlık meslek lisesinin açılmış olması gösterdi ki bu okullar arasında kıyasıya bir öğrenci kapma mücadelesi olacak ve yine gösterdi ki bizim patron öyle 12 Bin Tl ye öğrenci alamayacak. Çünkü 800 öğrenci kapmayı düşünen patron, daha okul mokul açmadan kendi fiyatını belirlemişti : Senelik 5000 Tl ... Senelik 5000 Tl gibi bir rakam bile adamın niyetinin eğitim değil sadece para, sürümden para kazanmak olduğunu göseriyordu ki zaten kendisi de demişti bizim sağlık meslek lisesi müdürü adayımız , akşam lisesinin müdire hanımına : ’’ Biz sürümden kazanacağız ’’ Diye. Bizimkiler fiyatı 10 bine çekti. Sıkı pazarlık yapan olursa 8 bine kadar inecekledi ’’ İyi ama 5 Bine bile bile var ’’ Diyen veli olursa? Onlara ’’ Ama biz sizin çocuğunuza son sınıfta yurt dışında eğitim imkanı sağlıyoruz’’ Denilecekti.’’ Yurt dışında eğitim’’ silahı ile vuracaklardı veliyi.

Sıkı bir reklam ve tanıtım furyası başladı. Akşam lisemiz de, Anadolu lisemiz de henüz kapanmamış olmasına rağmen artık okula gelen telefonlara ’’ Alooo buyurun Özel ... Anadolu Sağlık Meslek Lisesi ’’ diye cevap veriyordu memure hanım.

Ortada hiç bir şey olmamasına karşılık mayıs ayı içerisinde veliler gelmeye başlamıştı özel Sağlık Meslek Lisemizi görmek ve kayıt koşullarımızı öğrenmek için. Yalnız yine çok çok önemli bir husus vardı. Veli kesinlikle ve kesinlikle benden uzak tutuluyordu. Gelen veli ile konuşma görevi sadece ve sadece dört kişiye aitti. Akşam lisemizin müdiresi, okulun halkla ilişkiler uzmanı yani memure hanım, genç bir öğretmenimiz ve çok az bir hisseyle okula ortak olan küçük parton. Diyelim ki okula aynı anda beş kişi geldi görüşmek için, o beşinci kişi ile ben görüşemiyordum. O kişi beklemeliydi.

Bir gün hatta kızmıştım da ’’ Yahu ben kıro muyum, ben insanlarla konuşmasını bilmiyor muyum ki bu okula gelen veliyle herkes görüşüyor da ben görüşemiyorum’’ Dediğimde güya özür dilendi akşam lisemizin müdiresince: ’’ Hocam dışarıdan gelen veli karşısında genç, yakışıklı bir bay ya da 90-60-90 prezantabl bir bayan görmek ister..O bakımdan, yanlış anlama..’’ Müdire hanıma baktım Allah için genç ( Benden bir yaş da olsa genç), 90+60+90 = 240 Evet ölçüler de tam manken ölçüleri. Prezantabl (!)... Eh tatlı dilli, güler yüzlü, o konuda sıkıntı yok. Benim gibi haşin bir görüntüye sahip değil Allah için.

Efendim veli benden uzak tutuluyor çünkü bir gün aynen şöyle bir olay oldu:

Bir kadın geldi...’’Özel Sağlık Meslek Lisesine öğrenci yazdıracağım’’ dedi. O sırada memure hanım meşguldü sanırım , masasında yoktu. Diğer bahsettiklerim de bir iş için okul dışındaydılar.Kadın başladı anlatmaya:

-Hocam benim bir kızım var. Bu kız bir trafik kazası geçirdi. Ondan sonra da beyninde problem oldu.Dersleri kafası almıyor. Dokuz tane zayıfla sınıfta kalacak bu sene. Gelecek sene için kızı buraya yazdırmayı düşünüyorum.
-Hanımefendi düz lisede başarılı olamayan bir çocuk burada nasıl başarılı olsun? Düz lisedeki derslerin hepsini burada da görecek dokuzuncu sınıfta. Onuncı sınıftan itibaren ise okdukça ağır meslek dersleri başlayacak.
-Hani diyorum ki siz yardımcı olsanız.

O anda memure hanım geldi ve bizi dinlemeye başladı..Ben devam ediyorum.

-Hanımefendi. Burası bir sağlık meslek lisesi olacak...Adı üstünde: Sağlık...Sizin kızınız yarın bir gün sağlık personeli olacak...İnsan sağlığı bu kadar ucuz mu? Kusura bakmayın ama biz burada kasap mektebinden bahsetmiyoruz. Sağlık meslek lisesinden bahsediyoruz.

Akşam lisesi ve anadolu lisesi neyse , neticede onlardan beleş bir şekilde mezun olanların gidebilecekleri en yüksek makam benim çocuklar gibi özel güvenlik görevlisi olmak..Ama sağlık??? ’’Sağlıkta bari aynı boku yemeyelim...Yahu insan sağlığı ortadaki ’’ Diye düşünerek içimde biriken tüm öfkeyi kadına boşaltacağım

Kadına ’’ Bedava sınıf geçirtmeyi düşünüyorsan kızını sakın bu okula getirme’’ Dedim o anda da küçük patron girdi içeri. Beni bir veliyle konuşurken görünce bozuldu çok belli etmese de...Ardından memure hanım da kalktı ve patronun odasına girdiler...Ben hâla kadınla konuşuyor ve bu geveze kadının bir an önce okuldan def olup gitmesini istiyorum. Baktım küçük patron geldi

-Sami Hocam...Bayanı ben alayım.

Bayanı aldı. Kendi odasında yarım saat kadar konuştular. Benim konuşmamdan sonra yüzü düşmüş olan kadın küçük patronla konuştuktan sonra şuh kahkahalar atarak çıktı okuldan. Tabii ki 1000 Tl cik de kayıt kaparosu bırakarak...Evet daha bakanlıktan açılma izni bile alınmamış, açılıp açılamayacağı belli olmayan bir okula 1000 tl kaparoyu verdi ve gitti. O gittikten sonra küçük patron bana:

-Sami Hocam..Bu kapıdan içeri giren herkesi, ama herkesi öğrenci olarak alacağız, şunu almam, bunu istemem gibi bir lüksümüz yok. Nasıl bir yarış, nasıl bir rekabet içinde olduğumuzu görmüyor musunuz?
-Ama...Yahu açıktan açığa beleşten sınıf geçme garantisi istiyor hatun.
-Hocam anlatamadım galiba..Alacağız.

O zaman anladım ki ’’ Eyvahhhh...Eyvahlar olsun ki özel Sağlık Meslek liseleri de özel akşam liseleri veya özel anadolu liselerinden hiç de farklı olmayacak. Yani belki de yarın bir gün bizzat kendi sağlığı, ya da çocuklarının, eşinin sağlığı , bizzat kendi okulundan yetiştirdiği, daha doğrusu diplomasını verip salıverdiği o benim almak istemediğim kız yüzünden tehlikeye girecek, yanlış bir iğne ya da serum yüzünden ölecek, sakat kalacak; bunu bildiği halde şu anda ’’ Haram helal ver Allah’ım, Kadı kulun yer Allah’ım ’’ Yapıyor. Eyvah ki eyvah.

Bizim mahallemizde toplumsal çarpıklıklara karşı oldukça duyarlı(!) insanlar vardır. Bu duyarlı insanlarımız mesela -ortada kesinlikle öyle bir şey olmamasına rağmen- mahalledeki bir ilköğretim okulunun İmam- Hatip Lisesine çevrilmemesi için eylem yaptılar. Duyarlılıklarını ortaya koydular (!) ama hiç birinin aklına ’’ Yahu hooop durun bakalım bu ilçede bu kadar özel sağlık meslek lisesi ne iş ?’’ diye sormak gelmedi. Ben de saçmaladım. Devletin açtığı sınavda sıfır çeken kızını, oğlunu , kolundan tutup da hiç bir sınav puanına gerek duyulmadan öğrenci alan özel sağlık meslek liselerine getirenlerin kim olduğunu sanıyorsunuz?

Bu arada benim aklıma şeytani bir soru da sık sık takılır durur?

Devletin sağlık meslek liselerini kazanmak için yarış atı misali sınavlara hazırlanan, test kitapları, dersaneler derken hem gözlerini, hem de kafasını bozan o zavallı çocuklara yazık değil midir? Öyle ya aynı sınavda sıfır çeken öğrenci de parayı bastırıp o okullara, hatta bazısı kendi okuyacağı devlet sağlık meslek lisesinden çok çok daha iyilerine gidebiliyorsa ne diye gözlerini, ruhi dengesini bozacak kadar çok çalışmıştır ki?

Ya sahi özel okullara öğrenci neden sınavla alınmaz? Neden yol geçen hanıdır özel okullar..Bastır parayı gir..Oh ne âla...

Yahu düşünsenize dersaneler bile deneme sınavları düzenler ve bu deneme sınavlarında yüksek puan almış olan öğrencilerin peşine düşerken özel okulların hiç böyle bir kaygısı yoktur. Taksitleri ya da peşin parayı ödesin de kim olursa olsun farketmez özel okullarda. Çok çok isim yapmış bir kaçı dışında diğerleri sanki mübarekler Mevlana’nın dergahıdır..’’ Gel , kim olursan ol gel ’’ O kapıyı bir kere açınca da maalesef tevbe etmiş de gelmişe çok rastlamazsınız..Gelenin çoğu tevbesini bozmuş olanlardır.

Düşünsenize özel sağlık meslerine kaydolacak öğrenciler eğer başarılı olsalardı zaten devletin açtığı sınavı kazanırlardı. Haydi diyelim orada bir şanssızlık oldu..İyi de biz o sınavı bir iki puanla kaçırmış olanarı almıyoruz ki sadece. O sınavda sıfır çekenleri, hatta o sınava hiç girmeyenleri bile elacağız okula ve sağlımızı onlara emanet edeceğiz dört sene sonra.

Şimdi gelelim işin komik tarafına: Önce ’’ Yahu benim hemşireye, radyolog, röntgen teknisyeni, fizyoterapist, acil müdahale uzmanına ihtiyacım var, bunun için de özel sağlık meslek lisesi açın ’’ diyen devlet baktı ki önüne gelen sağlık meslek lisesi açıyor, başladı yeni tedbirler almaya. Önce ’’ Reklamlarınızdan iş garantili okul ibaresini kaldırın ’’ dedi. Aldık elimize keçeli boya kalemlerini , boyaları, broşür ve afişlerdeki ’’ İş garantili ’’ ibarelerini silmeye başladık.O kadar da etkilemedi bu. Çünkü gelen veliye çocuğunu adeta Tıp Fakültesinde okutacacağı, işinin garanti olduğu anlatılıyordu yine. Fakat devlet daha sonra öyle bir darbe indirdi ki sormayın.

Gelen ikinci darbe şuydu: Sağlık meslek lisesi açacak olanlar ya da açık olan sağlık meslek liseleri - öğrencilerinin son sınıfta staj göreceği - bir hastaneyle en az on senelik sözleşme yapacaklar ve öğrenci kontenjanları o hastenenin toplam sağlık personelinin üçte biri kadar olacaktı.

Sekiz yüz öğrenci kapasitesi bekleyen o patron da 250-300 civarında kontenjan uman bizim patron da şapa oturdu mu?

Diğerleri ne etti, bu engeli nasıl aştı bilmiyorum ama bizimki sadece 60 öğrencide kaldı. Çare olarak kapatmayı düşündüğü özel anadolu lisesini kapatmadı ve onu da devam ettirdi ama tüm mesaisini, reklamını özel sağlık meslek lisesi için seferber ettiğinden özel anadolu lisesi için yine geç kaldı. Dolayısıyla anadolu lisesine de ancak on öğrenci alabildi. Aldığım son haberlere göre toplam 60 öğrenci ile özel okul döndürmeye çalışıyormuş.

İlçedeki diğer sekiz ( hatta beli de daha fazla olmuştur daha sonra ) özel sağlık meslek lisesi ne haldedir bilmiyorum.

YARIN ÇÖZÜM ÖNERİLERİMİ DE YAZARAK BU DİZİYE NOKTA KOYMAYI DÜŞÜNÜYORUM.

TABİİ Kİ BU YAZIYI OKUYAN BAZI ARKADAŞLARIMIN DEĞERLİ YORUM VE ÖNERİLERİ VE ELEŞTİRİ İLE YA DA BENİM ATLADIĞIM HERHANGİ BİR KONUYU DA GÜNDEME GETİRMELERİ İLE KONU DAHA DA UZAYABİLİR. BAKALIM ONU DA GÖRECEĞİZ İNŞALLAH.