- 1004 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Safiye
Köyde Düğün’ün ilk bölümü
kalenin içerden fethi
"emmim kırk atlı saldı
iş bir cazıdan olur"
“-ne mutlu Haçcabama
kimin gelini şerden geliyo da
gayınnaya-gayınbobaya file bi
Gur’an’dan geşdim
üş gulfalla bi elhem okuyvuruyo
maşallah subanallah
Güssün gelin ne zaman ilk iş
gayınbobasının mezerinde alıyoru soluğu
yerden göğe gadak Allah cem-i cümle dovalarınızı
kabil-i müyerser etsin işallah”
“-evellallah eltim bidenedir
sayasında işi-ğücü burağıp biz de varıyoz
gayınbobamın mezerine
ha gedip de,
o okuyoru, biz “amin Allahım” demekden başga bişiy etmeyoz
Allah baksın görsün gabil etsin”
“amin işallah amin”
“-evel Allah ben de
Allah’dan bi şiy mahana olmadıkdan keyri
her cumay derne(ği) mezerlerinin başına ğeder
üş Külfalla bi Elhem de olsa
okur üfleyviridim de
hinci bek elimiz olmayoru
ne yalan söyleyen hinci
Alla(hı)n bildiğini gulundan mı saklayan hinci”
..
“-ha yıldan yılada ossa, yalancı arifede
boğazlatdırın da bi horazı, arife ğünü de
çocuklara amin çığrışdırıvırın daa
uruhlarına hediye edivirin neydeyin”
“-Allah gabil etsin”
valla.. talla var ya cahılız ya! ay gadın gardaşım;
elimizden bu gadak geliyo hindi
hinci ne desem yalan,
Allah bilip duru galbimizdeğini
herkeşe gizli de olsa O’na ayan
“-ne mutlu size biz yapamıyoruz işte
Ahmet hep ister de”
“-hadi deyelim siz uzaktasınız da öyle
eskinki ğibi, ne garışan, görüşen, ne iş ne telaşe
ne gayınna, ne de eskinki goca
bize n’oluyoru kine”
..
“-öyle ama, o çocuk nerde”
“-esgiden amin çığrışdırıdım emme
hinciki çocuklar gatmer filen yemeyoru ku
bizim güçcüklüğümüzde
nerde bi amin çığrışdırılıyoru
alt tarafı bi gatmer ya
bildiğin yağlı ekmek
taa nerdenden nereye
öte m(ah)ellenin çocukları bile
sığırcık sürüsü ğibi çokaşıyodu
hinci nerde, paraynan yeyipde
amin çığrışdırsan yok ga(y)ri”
ha ben de yıldan yıla, yalancı arifede
boğazlatdırın da bi horazı, devrisi ğünde
çocuklara amin çığrışdırıvirin dee
uruhlarına hediye ederin
neydeyin”
“-Allah gabil etsin”
“-hoş geldiniz!
hoş geldiniz”
…
“-geçin buyurun, gonşu
buyurun Allahın aşgına”
“-hoş bulduk, sefa bulduk, buyurun,
siz de hoş geldiniz, sefalar getirdiniz
biz de bir şöyle konu-komşuya çıkalım dedik
sağ olsun Ahmet pek sever Nazire Ablamları
Ortatepe Mezerliğine getdiydik de
ha geçiyorkene
Nazire Ablamların da bir gönlünü alalım dediydik”
“-el ermeyo ,
kırk dönüyon
hurayı höyle
şurayı şöyle derken
bi bakmışın ağşam olmuş
get aman bee
esgiden halıya keşiğe gederken,
harmanda yolmada
i(n)san bi iki gonşu yanına varıdı,
zabah ağşam eline alınıdı da
iki desdi doldurmaya
çeşme başına varılıdı dedikleyin
gonu gonşudan habar alını(r)dı
olandan bitenden dedikleyin
kim netmiş, nişlemiş
ölenden galandan
küküm olandan, hasda yatandan
iki gonşu yanına varılı(r)dı
olmadan gedesice halı baş kakıncı,
harman yolma gakdı, her şey moturunan
dövlet de evlere çeşme bağlayvıdı
…
oh gari;
..
kimsenin kimseden habarı mabarı galmadı
gonşuluğun monşuluğun dadı ğaşdı”
geed olmadan gedesice
“-vallaha öyle ha”
“-eyi kine geldiniz gı,
biz de yenicekleyin fırından geldiydik
ıscacık! buyurun hadin, Allahın aşgına
buyurun bakalım
benim gızın çöreğinden bi ye(yi)n gari”
…..
“-Safıya etdi!
……
“-hadin gari..,
hadin sovumadan
obal da boynunuza
“acı-yavan, guru soğan”
dedikleyin “azımızı çoğan sayın gari”
gı ha hu bekmezden file bi banın va(h)!
valla bek gözel sandıkdakı şekerlemiş de
daha ötüyon aldım Sengetli Tafik’den
aldıydımıdı hadi buyurun!
Alla(hı)n aşgına”
..
ben etseydim, beğenmezseniz beğenmen varın emme
Safıyam etdi.. bek gözel işler
“-valla hincikinner bi başga ediyo anam
bizim vahtımızda göreseğ öyleydi
hepiciğimiz anamızdan gördüğümüz gibi
edemedik miydi,
yerdik oklavıyı, külküre(ği)ni
hincikinnere ne var
etdikleri olmadımıydı
atıyollar köpe(ğe)n öğüne
cü(v)ap hazır
“dikiş gursunda böyle ö(ğ)rettiler” deyviriyollar
bakıp galıyosun, manıt-manıt Alla(hı)n honuna
..
bi de narasın bacım gaba(ha)t bizde valla
“biz çekdik onnar çekmesin” deye
elimiz analarımızın bize ettiği gibi
bek oklavaya külküre(ği)ne varmayo gari
birbirlerinden görelek, maşşallah
herbişeyi beceriyollar maşallah, subanallah
biz nası ederdik İmine aba, hamırsı hamırsı
bizi ki nası(ı) etmiş görsen hamırsızı
hamırsız hemi bi de hakgaşlı
hinci hamırı mayasız yunuruduk ya
Safıya bireç beklediyo, içini çekene gadak
değilise açılmazımış
baya bildiğin ekmeğ etceğmiş gibi
gocaman bezeleyi okla(va)ynan açıyo
ekmekden böyük
sedeyağını eridiyo, dahanı, hakkaşı
çiçekya(ğı)yınan eyicene garışdırıyo
sürüyo, okla(va)yna(n)bi gözel yumbarlayo da dürüvürüyo
tamaaamm,
bi sahat beklediyo
üsdünü yımırtalayo da közü kenara çekiviriyo
sürüyo fırına, fırının kendi alafıyna
o gari höle kendi kendine
bişiyo gari, valla beg gözel hemi
bi banın gı ereçele, bekmeze
hadinnn
hadin buyurun
……
“-yemediniz beee!
aman ne di(ye) yemediz be!”
“-yiyoruz abla yemez miyiz hiç
pek güzel olmuş,
Safiyenin de ellerine sağlık
kız seni alan yaşadı desene he!
hamarat mı hamarat kime çektiyse”
“-ıramatlık bobam o(ğ)lan dayıya
gız halaya derdi vallaha”
“-kenarına bak bez al
anasına bak gız al” demişler ay aba
“sen durukana kime çekecek”
yok yok abam deği vallaha..
ıramatlık gayınnamdan mayalı
o da ö(y)le öldü ğetdi mubarek bek titizidi
bi işe gederkene dipi ğibi
yattığı yer cennet ossun
..
“-durun vallaha ben size,
bi de deriden peynir gazıyvırayın da
bu sene bek gözel oldu valla
Safıyanın eli değdi ya gari
her şeyin dadı başga
amanın gı aba dün de tandırda ekmeğ etdiydik
yağlı dolazı file sen bilmezsindir
ay Güssün gelin
Safıya da bi ğözel etmiş vallaha
ıccık ısıdalım da bek gözel olu(r) inan ha
bekmezinen, peynirinen yeriz
bide bekmezli yoğurt
Safıya “saksağan beyni” deyoru
Nerden örendiyse, donuz gibi valla
bilmedikleri yok anam hincikinnerin”
“-biz de bilidik gelin tandırdan gakdıkmıydı,
sürerdik ıbrıkları
çoluk-çocu(ğu) cıbıl ederdik
bi yandan gumpir, soğan gömerdik
neler neler”
“-gel Nazire abla lüften zahmet etme
otur Allah aşkına
biz “yeme-içme dostu” muyuz aşk olsun yani
hem daha ne olsun, her şey var işte
daha yeni kahvaltı yaptık vallahi
Ahmet izinde olunca geç kalkıyor
onsuz da boğazımdan geçmiyor”
“-va! o da ne ,
gı hiş bu zamana
zabahlayın yenen gayfaltıynan durulu(r) mu gı”
Güssün gelinimize bak valla garışman
“bizim köyde ağşam gec olu”,
obal da boynuna,
höle ya(ğ)lı dolaza
iki de yımırta gır(ıvır)ayın da
hışır turşusunu da seve(rsi)n gari,
…
“-nerde bulacaksın şeer yerinde
hışırı-mışırı, keşiri
valla kaş kere gulağını çiniletdim ha
inanmazsan İmine Abama sor valla
deği(l) mi gı aba “heye” desen ya”
“-hı-hı”
“-gel abla ne yapacaksın, zahmet etme
zaten kalvaltıyı yeni yaptırdım Ahmete
nasıl olsa mesaisi yok dedim..
dün “anneme peynir basıverdiydi
“Gülsüm çok yoruldum hamlık duttu” dedi
biraz geç kalksın diye uyandırmadım
uyandırmaya kalksam annem kıyamaz”
“-elleme yatsın netçen
“gabak bile yata yata böyür”
herifin delannı gısmısı, zabahları gakamaz,
her yanarı dutulur,yatak keyfi etmese olmaz
elleme netçen, galdırıp da”
“-töbe töbe va(hh!)
bu nası .ok yemek gari
etrafa cay eder gibi”
…
“-ıramatlık bobam, bek metederdi Ahmadı
bu çocuk böyük adam oluu(r) elerde” deye sayıklarıdı
bi de goyun gütmeye filen getse, bakarsın
ne varısa o kitabı elinden burakmazdı
ne okur, ne anlar, nasıl akıl yetiriridi şaşarsın
emmimin, Ahmadın kitabına dökdüğü para,
ahmadı okutcan deye etdiği mesarif
motur alı(r)dı
köyü satın alıdı valla
gızlar halı dokudu,
hep Ahmada yollandı da
senin Ahmad öyle okudu
yaa evlat golay etişmeyoru
golay mamir olunmayoru”
“-gayfaltı mı galı gıı bu-z(a)mana
ileşber adamın gözü uykuya ganmaz
bi de bunun öğünü file olmaz
ileşber dediğin adam var ya
ordan bi çomaç alı eline, bi yandan yer
bi yandan işine ğeder
Gucurlar gibi yolma yolmaya deği(l) de
keyfetmeye gedersen
çayından aşına,
Hapbananın keyfine keder
sen yolma yolarkana Pısılıbucağında
eller zehreyi serbine deper
harmandan gakar geder
harman ısladırsın güz ya(ğ)mırlarına”
“-bobam ıramatlık da
“beygirin durup da sıştı(ğı) gibi
iş vahtı duruvurup da yemen
bi yandan da işinizi işlen
Yamacı Aziz bile
Macar Odasında hemi bize cuvap yetiri
hemi de
bı yandan papba ipi mumlar” derdi”
“-garın doyurmalık mı canıııım
ha şurdan iki sunum bişi(y)
hadin gari, gabı ayrı olanın
dadı ayrı olurumuş hani”
“-Ahmet de pek sever haşhaşlı çöreği
gök peyniri ”
“-ona da götür, ay Güssün
haggaşlıdan götür,obal da boynuna,
Safıya bohçalayvısın da
peynir de gazıvırayın vallaha ha,
tandır ekme(ği)nin arasına
bohçalayvıralım da al-get ay bizim gız
açcık tepsersin , yeni suladım daha
yumuşayvısın da
ilafı mı olur Alla(hı)n aşgına
sen bilmen emme,
biz birbirimiziz, senin gayınna
bizim herif yandan akraba”
..
“-ya daa bakın bii, hurda ağşama ne ğaldı gı
ağşamlayvıralım ha
ç(ğı)ralım Ahmadı da”
“-ıramatlık bobam da bek sever-idi
yaz gelse de pıransa yapra(ğı)ynan çökeleği,
ya da bi çomaç etsem deri peynirini,
üsdüne de iki lık Söğütlünün suyu” deye
öyle sayıklarıdı ay abaa gıı inanmasın..
“-hayır canım burada kolay
ben kışın diyorum amma
ben pek beceremem ki
Ahmet de der;
“Gülsüm hanım
şimdi bahçelerde pembe domates
pırasa yaprağı, çökelek, peynir düreceksin ki
tandırda yeni pişmiş sac ekmeğine dür”
“-bobam da “peynirin küfü,
pensilin yerine bire-bir” derdi
kimbilir hankı derman uçuysa gari
neler neler canı isdedi deee
nur içinde yatasıcaaa”
…….
“-bi dee “Safıyanın yaydığı ayrana
teze bosdan çintecen de çalcan gaşşığı”
“-evet evet,
Ahmet hep hayıflanırdı
taze ayrana gevrek yufka bulamaç mı”
“-ı ıhh doğramaç deyviriz biz ona”
“-ha! eveett doğramaç”
“-ah ıramatlık bobacazıımm,
“anan gün görmedi” deye deye
getdi vardı öte dünyaya
nur içinde yatasıca
ne ıramatlık anama doya bildi, ne
gahrolasıca yalan dünyaya
ne de torunnarınaa”
“-becersen bile ay Güssün gelin,
şeer de fırın var mı ki”
“-bi fırının kı bile ötekine benzemez”
“-ıramatlık bobam hep
Hapbananın fırınında etdiridi
Son fakıt da Mamaşlarınkında”
“-Satellerinkinde etdi Safıya”
“-bek gözel olmuş”
“-Safıyam etdi gellabası”
“-töbe töbe”
“-pek güzel olmuş, Safiye o kadar oldu mu kız!
“-eh güçcükler böyümekde gelinimiz”
“-ha üş gün sonura
….. gelin olu gederler ay aba”
“-Ahmet’e söyleyelim de
şehire götürelim Safiyeyi şehre
kardeşim gardiyan olacak
hep birincilikle diploma aldı ortadan liseden”
“-ıramatlık bobam da
“ben gızımı şeere verecen” derdi
ben güçcüğükene
böyüyünce ne olcan dediler miydi bana
“gelin olcan” derdim
“kime varcan” dediler miydi
“memura varcan”
“memur garısı olcan” derdim
nasip olmadı mı
olmayıp gediyo işdee
bobam verdiydi valla
ben gedersembobam neytcek deye
getmedik yabana
galdık çobana”
“-töbe estağfirullah”
“-kardeşime gösteririz
kültürlü, akıllı, yakışıklı
askerliğini yaptı,
hayırlısı ile”
“-yoo onu deme
aklına bişiy gelmesin Güssün!
biitecik gızımı
şeere veremen gelinimiz
…
üsdüne alınma da
hani ne bileyin, amaan
….
şeer yerinde her bi şey paraynan
i(n)sanın karnı güçcülü ğeder valla”
“-aşk olsun abla biz aç mı yaşıyoruz
paran olduktan sonra
her şey var pazarda
siz yememişsinizdir ama
dut bile aldı Ahmet geçenlerde”
“-eyi aman be o da neyimiş
elin topladığı dut bazardan alınır da yenir mi”
“-iyi işte abla ihtiyacı olan toplasın, satsın
para kazansın
bedelini ödeyen de yesin”
“-dalından toplayıp da ağzına attığın gibi olur mu hiş
Cennet Gelin geli de valla
el gadak hışırı goparır da
koklaya koklaya yazık
kendinden geçer geder”
“-elbette olmaz ama;
ekmeği parayla alıyoruz her öğün yiyoruz da
dut almışız çok mu
hem insanlar da para kazanıyor
ne güzel değil mi”
“-o kahrolasıca para
satın almaynan başa mı çıkar ay-anam
dişin kesiyokana
garnın öğüdüyokana
canın çekiyokana
hemi de dalından goparıp yemek varıkana
bosdanı, hışırı hart-hurt
kölkesinde oturuyokan, uzanıp da
armıdı gayıseyi, tiltombağı..
hele garpızı, kökeninden goparıp
daşa vurup, özünü eline alıp
ağzına atdın mı
beyde sensin paşada”
“-anlnaşılan……
bizim tor Ahmat,
sana dadıkdırmamış
bana bak gelin hanım
“boğulasan da böyük denizde boğul” deyonuz ya
o öyle değil töbossun,
çıkdın mı var ya,
çamın budaklısına çıkacan
köy yerinde
dağda bağda
canın nerde ne zaman ne isterse”
“-töbe töbe
bi yaşıma daha girdim
bu ne demeğ oluyo hinci”
“-sana göre değil aba
boş ver senin aklın ermez
genşler arasında”
…
“-gelinimiz sen köye gelin geldin emme
köylü garısı olamamışsın
Allah bili o sol şey elinden dutup gedip de
gazıp; çiğdemi
ala topraklı keşiri
daşa vurup garpızı
şak edip “gaşşık gavınını” yedirmemiş ellehem,
ondan işde gırıdıp duruyonuz
dokdur-dokdur geziyonuz
kendiniz de öle
çoluk-çocunuz da
eleyh belim acıdı
vayh çinizi dutuldu
amann gabız oldu
ilac içirdim ötürük oldu
geeet! Olmadan gedesicelee
şeeri başı ellere galasıcalar”
“-hiş bilmeyon emme
dedim ya.. ellehem datmamışın belli
bu sonrattan görme gayınnan file
sen gelince bi edivime mi
gaşşık gavını, dığan çöreği
topalak-mopalak
geed, sen köye gelin oldum deye file
heş öğünme anam”
….
“buna(r) bi dene böbek ederler
ondan sonuda da garii
pehpehleye pehpehleye
işleri biter geder,
herifcez geldimi de
hasdayın, usdayın
yannarına yaklaşdırmazlar
geed adetiniz batsın
siz file garı olcanızda
huna bak
kemene bacaklı bişi
garı dediğin açcık ele gelcek anam
edip etce(ği)n bi çocuk
onu da etmişsin maşallah
kendin gibi mıy mıy mıy
olmaya gomaya yermeyesice
benim gelinim olcan daa
valla Çakalgızı gibi ben
iştima ederin seni
iki ğün sonura görüsün hanyayı gonyayı
ıccık cevval olacan
işe gederkene höle güpürdümünen
ağşam odlumuydu herifin ifla(ğı)nı kescen
senin iflağın yok
hu halınınan hamileci galsan
doğuramazsın da,
doğursan neyinen emdircen
geçi biciği gibi
iki yarım mandalin
garpız gibi olacak
bak Nezire abama
çatısı geniş olcak doğurcak garının
böbek de senin gibi çilpi bacaklı bişiy olur
seğit hergün dokdura
senin o(ğ)lan gardaşında sen gibidir ha! n’olcak..
Nezire abam ne zaman torun sevcek”
“-gapa(yı)n endeki gonuyu bee
kime ne
kimin o(ğ)lundan gızından
goçundan guzusundan
danasından bücü(ğü)nden
açcık halden dertden gonuşun
hasda sari
ne var ne yok
isannıg gakdı getdi
müzevirlik ederkene
sizin gibiler yüzünden iki gonşu yana varılmayoru
dedim de dedim
od(u) ocağı kör kalmayasıcalar”
“-demem o deği aba; ha lafın gelişi”
“-köpek seni daşların emme
sahabıyın hatırı var demiş
eveli biri
açcık ardını öğünü tanı,
a(ğ)zından akanı gula(ğı)n duysun accık
Güssün Gelin gardaşına seni isdese
otuz yıllık gocanı
altı çocuğu silkivirisin gedersin
nerem deyon sen”
“-Ahmet de sevmez dedikoduyu”
“-ıramatlık bobam da”
gı! bu gelin gelince file bi gatmer edivimemin bi
gaşşık gavını, topalak-mopalak, dığan çöreği,
get ordan gökgörmedik, hasis-gısmıklar sizi
evel-evelden avcınızı sıkar dışını yalarsınız zati”
“-ederiz etmemiyiz hiş gonşu
emme hinci Allahları var, işde yüzü
yanında deyviren de gıybet olmasın
işdee yüzü..
“gakıvıralım, edivirelim
bişirip-daşırıp yeyelim
yaykayalım-yüyelim
gezelim e(ğ)lenelim
iki gonu-gonşuya gedelim” demezler..
dişinin yanı gever dururlar
gocası da
o(ğ)lu da öyle valla
oturdukları yerden gakmazlar
lök gibi oturudurullar
gocası da ö(y)le kendi de
bişiy etceğ ossunnar, iki sahat düşünürler
alsam mı almasam mı, etsem mi etmesem mi
barnaklarının ucuynan, yeriz deye ödleri gopuyo valla
yesek mi yemesek mi
mıymıylar anam, ben neyden?
hurdan iki sunum bişi yeseler..
o da yalvara-yakara
“ay teşekkür ederim”,
“yiyemicem artık”
ıhı yüzü, yalan desin, yalanısa
kendisi de öyle, gocası da
çoluk-çocuğu da
yeme-işme marakları yok hiş valla
bi ekmek alılarımış, iki ğün gederimiş
biz burada her öyün yerine göre
gişi başına dört ekmek yeriz.”
…
“-ötekinneri ki olsa, gızıkınnar
ya elinde bişi vardır dıkınır
ya ortalıkda görünmez “ayak yolu”ndadır
görsen bi, daşı kemiri
gıtlıkdan çıkmış gibi, zufraya sığırcık gibi üşüşür
siler süpürür
ne veri(r)sen öğüdür
Allah bir hakkı uçun “tokun”
“doydum”, “ı-ıh yemecen” dedikleri
vaki deği(l)
..
höyle geliler deee gederken bile baksan
ne bulu(r)larsa dolduru(r)lar
eşgisini, turşusunu, peynirini, dolazını
börülcesini, haşgaşını
eciğini, cücüğünü
“sana galdı mı”
“gaş senin de varmıydı” deye
sormağ aklına bile gelmez inan ossun!
bunnara ıçcık bişi(y) guyvusam
davşıyamayız,
ağır olur,
yimeyiz zebil olu(r)
içime ilitmez, boğazına durudu(r)
yemez, işmez deynek gibi
goduğun yerde sorudur durur”
“-aşk olsun anne,
..
yemez olur muyum
ayy istemem yeter abla!..
biz de her şeyi yiyoruz ama
tertemiz, mevsiminde vaktinde!...
hatda vaktinden evvel kışın bile”
“-hemi de…..
yeyonuz-içiyonuz-geziyonuz da
illem ahlak-asalet,
sonura ne bilen mini felen keyyollar
neneyen, Allah m(uh)afaza,
hep soracağmış onarı Allah Taala!
Musa Hoca annadıvısın da
dinlen bii!,
geeet Allah mafaza..”
…
“-açık yerlerinden yakacağmış Allah”
“-aşk olsun ben çıplakmıyım”
..
“-o içinde varısa”
“-valla onu-bunu bilmen de
Canab-ı Allah gadın gısmının saçının teli deği(l) de
var ya elinden maada bi yeri ğözükse
“Yövmül Gıyamet”de gadak cayır cayır yakacan” demiş
Musa Emmi deyviriyo daaa
Alla(hı)m günah yazma
Allahııım Mü’(k)min gullarını
azametinden sakla Ya Rebbimm!!
..”
“-hemi de
eyi dedin, hoş dedin
bek gözel söyledin
hepiciğini aldım gabil etdim de
……….
ay Güssün
hinci ben bite(k)cik gızımı göz göre-ğöre
nası vere(yi)n şe(h)er yerine”
“-gı Kevser senin gızın deği mi”
“-amaaan onun gününü mü gördüm
ay bacım
o çocuk ben çocuğudum
ne bana sordular ne ona
“yerler yeyesice gayınnam “hı” dedi
verividik getdi
bide çoluk-çocuğa garışıncaklayın
el oldu ğetdi valla
evi ayrı,
yolu ayrı
hiş bizden gibi ğelmez zati..
bayramdan bayrama
değilise gelmez
evi ayrıı, yolu ayrı,
gapısı pacası ayrı
her dağın kendi dumanı
para isdeyceklerinde sorarlar hatırımızı
hiş senin de derdin mi var demezler
eh ha neneyen dirlikleri eyi ossun da”
“-peki! Safiyeyi köye verisin de
..
şehire göçerlerse”
“-ee o başga, o nasip meselemesi,
anası gızının tahdını yapar, bahtını deği(l) ne demişler
“nasibise geli(r) Çinden-Yemen’den,
nasip değilise demiş,
ne gelir elden”
“-evet illa nasip Ahmet de hep söyler bu atasözünü”
“-ıramatlık bobaca(ğı)zım da”
“-iki ğün sonura ilenmeye gakarlar
“ana beni neye verdin yabana
köy içinde vereyidin çobana”
deye türkü yakarlar
………….
“-hemi de daa güçcük halası”
“-on altı yaşındayın”
“-onbeş sayılı(r) ta(h)a yeni basdın!
.!
gak gı! hurdan eşşe(ği)n eşşek sıpası”
“-ıramatlık bobam da analığımı ……….”
“-hemi gız gısmı öyle her ilafın içine ğirmez
anandan evel ahıra ğirme bakayın”
“-yalan mı söyleyoru canım”
“-mekdapdan çıkalı beş sene oldu”
“-dört!”
“-hemi de güçcük mü canım
gızın yaşı sorulmaz
esgere mi ğetçek Alla(hı)sen
bizim zamanımız da………
onaltısı’nda ana bile olunuyodu
..
valla”
“-zaman değişti artık
Ahmet’in dediği gibi
zaman sana uymayacak
sen zamana uyacaksın”
“-doğru demiş valla”
“-Ahmet erken evlenmeye de karşıdır”
“-ıramatlık bobam beni nişanladığında
ombeşimde yoğudum daha”
“-Ahmet köy adetlerinden nefret eder
aklına geldikçe kız kardeşleri
iştahı kaçar, kahreder, küfre girer”
“-boş verin hinci geşmişi”
“-ıramatlık bobam da
gepeğenç gelin olmamı isdemediydi
benim uçu da “daa çocuğudun” deye yanardı içi
emme analığım, gudurasıca usdurası içindeydi
“senden güçcük ellerin gızları
çoluk-çocuğa garışdı” deye
zokurdanır duru(r)du
ettiğime duttuğuma kırk mahana bulu(r)du
üzmez-kesmez ha bire söyleni(r)di
oyusa da(h)a bobama sarılalak yatardım
da(h)a aklım ileri-ğeri ermezdi
böbekler kendi doğuyo sanırdım”
“-le havle vela.. töbeler töbössun”
..
“-hetda varyana gelin alımı ğün
beklerkene uyuya galmışışıyın da!
bobam ıramatlığın o bakışı dert oldu içime
gözümün öğünden getmez hâlâa”
yüzü-ğözü bomboz dondu da, boğazına düğümlendi
gözlerinden siğim siğim endi
“isdemeyosan vermeyen yavrım” dedi
ben ne bilirin isdemeyi
isdememeyi,
düğün olmuş, bitmiş
adamlar o gakak borca girmiş
“nasip” dedim,
“bobam nere keserse ganım ora akar”
ne demeğise, çocuğun taha yahu,
huncucuk çocuk ne anlar
eletdiler bi at arabasıyınan,
godu-ğetdi vardılar
hoca güyeyi içeri ğodu ya ben uyuklamışıyın
bakdı gördü herif, olmadı, neyeyse
adam dışarı çıkıp gayınnam gile
“bana çocuk mu alıvıdınız yahuu
avıtcan mı bunu”
deye” söylendiydi
“-töbe töbee
saklısı gizlisi eşkere”
“hankımızın düğünü düğün oldu kiy ne”
“-Ahmet de;
kardeşleri aklına geldikçe sinirlenir
kayınbabam
nasıl olsa “hayır” der diye
Ahmet’e danışmadan bile
veri-verivermişler işte
ama şimdi çocukları mı okuyacak,
“dayıları ilgilensin”,
kızları gelin mi olacak,
“dayıları bilsin”
iş işten geçtikten sonra
akıllarına geldi Ahmet
Ahmet de şaştı ne yapacağını
her sene düğüne geliyoruz
her gelişde altın bozuyoruz
tatil bile yapamadık yıllar yılı
gelin oluyorlar da sıkıntıları bitiyor mu”
…
“-olmadan gedesice
Gundallı adeti anam
olmadan gedesiceler
o(ğ)lan-gız beşdeyken nişanlanırımış
şadetnemesini alanı gelin ederlerimiş
onbeşi bulan gıza
-evde galdı- dellerimiş
gün alsa on altıdan
eyi bellemezlerimiş
adetiniz batsın”
“ıramatlık babam da sevmezdi onnarın adetlerini”
“-hemi de
gız gısmı humayın gibidir
nemi-nazım
üsdüne gün doğsa ilekeleni(r)
dedikleyin
laf olu-söz olu
hemi de yerini-yurdunu bili(r)”
…………
“-bobam ıramatlık
“er galkan yol alı(r) erken evlenen döl alı(r)” derdi
emme kendi gızını kimselere gıyamadı
“taha çocuğudun” der içi yanardı”
“-gak gız hurdan,
sünepelenip durma
ağzıma mı düşcen
eşşe(ği)n eşek sıpası
iki laf etdirmeyoru
adı batasıca
olmadan gedesice
hortlamayasıca
“gadiuğrayasıcanın ” eniği
başıma abıkat mı kesilecen
kör olmayasıca
“-….”
“-söylemeden gedesice”
..
“-duur dur (h)ele
Safıyaa
gız gızım
ha, i(n)san bi çay gor oca(ğ)a gı
eşşe(ği)n eşşeg dölü
gapı dinnece(ği)ne
gonuşduklarımızdan sana ne”
….
“-goduk, goduk
senden bilmeyoz haralda”
“-hincikinnere iki kelam laf edilmeyoru
hafsalam almayyo benim
gatliken aklım ermeyoru anam
gıs gısmı dedin mi
dur dediğin yerde bi dur de mi?
ı ıhh!
“-ha bi, bi bişiy de
senden beş fazla söyleyoru anam
böyük-güççük bellem beli(r)siz
çekmeden gedesice
hep o gayınnam
adaldığı
almadan gedesice
..
bişiy demeyen
kendi kendine akıllanır deyon
narasın, olmadan gedesice”
………….
“-çocuk da(h)a anası çocuk o”
………
“-çocuk bile deği valla
aklı her boka eriyo”
………….
“-emme gızım deye demeyon da”
………
“er vakıt hemen gakıvırı
Okar(ı) Çeşmeden suları dolduru geliviri
bi bakmışsın ahırı kürümüş
geçi-goyunu sürmüş
hayadı hanayları
evi bi ğözel süpürmüş
ev çinil-çinil olmuş
gayfaltıyı zufraya ğomuş
başgasınınkını deği(l) emme
illem bubasının çayını garışdırı
tam gancık
biz bilemeyoz öyle
bilmen alışgannıg
bilmen göresek
hu yaşdan sonura
anasına garılık ö(ğ)retcek
haspam!..
ille bi hamaratlık edecek..
nassı bii!
valla gız böyüyeli,..
tembelleşdim mi ne?
yonusa gocadım mı valla bilemecen
nası ossa Safıya “işleri görüyo” deye
eee dediğin(iz) gibi…
olu(r)sa ne bilen
gelin olacak filen olusa
neyderiz bilmen
yandık ki! yandık valla
….
“-ıhı biri
gardaş evladı da ossa
el gızından fayda yok
iki ğün sonura
o(ğ)lanın elinden dutduğu gibi,
dakdı mıydı sepedi goluna
sen yoluna, ben yoluma
zati mamir garılığına havas senin ki
yanıla yenile de o(ğ)lan ortayı file bi bitireydi
sanısın senator garısı
taha, hu gadak zaman oldu
hemi valla hemi de billa gocasınden eveli gakıp da
çeşmeden su doldurup gelip de
inek sağdığı
ocağa ataş yakdığı
bi aş bişiren deye
sağcağa dığan goduğu vaki deği(l)dir
geet.. get aman, gelini başı ellere galsın
hanaya gelip dee
size file bi hoş geldiniz dedi mi”
narasııınnn
ne var o odasında ne bilen
girer içere
vurur gapıyı
olsan nee
olmasan ne..
nacap şeyler annamadım getdi
annayan varısa beri gelsin
bakın taha hu sahat oldu
bi işin ucundan gelmiş değil
boyunu posunu görmedik daha
alam beterinden sakla..
emme kendim havaslandım
taha doğrusu gaşındım
ellere galasıca
geline ne güveneyin ay bacııım
has öz gardaşımın gızı da olsa..
onnar bi-za(h)met ga(l)kasıya
bişiyi kırk tefa deyip dilinde tüy bitesiya
inek sağsa helkeyi deviri(r)
suya getse destiyi
gırar geli(r) bunun böylesi
emme çok şükür bin şükür gadın Alla(hı)ma
maşşallah, subanallah
Safıya çeker-çeviri(r)
siler-süpürü(r)viri(r)
dokuz o(ğ)landan can güyen
dedikleri bu işdecikine
..
yavrım Safıyam
hele görseniz dikiş gursuna ğedeli beri
camları açar
içerleri havalandırı
bobasını oğşayalak
“-bubacığım günaydın” der
bizim zamanımızda yoğudu böyle şeyler
ne bilen valla ay bacım
bizi çağırsalar file etseler
o zaman
“nee”
“hıı”
“heye”
“ne deyon bobaa” derdik de(ğil) mi
hinci çıktı bu “bazar çayı ”
bi dee “günaydın”
“bubacığım”
öteykinnere
adaldığı gayınnam ıramatlığın
ettiği gibi
“-haden garii!”
deye ünner
başzabıt sanki yelloz..
“-haden gariii, gün öylen oldu
bu gedişinen haralda gakmacanız
deye bangır bangır , görsen bi..
ne’zman işin başına varıp da
yüz ağardacanız uyuyun bakalım siz uyuyun
gurnadan su akıyokan
gakın destinizi doldurun
iki ğün sonura
yüz yümeye su bulamacanız”
vallaha gayınnam hortladı sanırın
içim hürpülder..
fışdık fışdık hemen çayları dolduruvuru(r)
fazla deği ikişer gaşşık şeker
tansiyona eyi gelmez deye
cangır cangır garışdırı(r) geli-ğederkene
güpür-güpür, ortalığı sallandırı
anam ıramatlığa çekmiş hasba
o da bi yere gediyokana
sanısın adından atlı govalayoru, ta öyle
güpür, güpür
anam ıramatlıg daaa
bi işe ğederkene
dünnenin sonu ğeliyo sankı,
-arkasından atlı ğeliyo gibi- gederidi
seğirtmeynen etişemezdik ki,
ardındağınnarı aklına getirmezdi
bi-buçuk metirodan fazlaydı adımları
“-bi işe gayda ğederkene,
“halletcen” deye get
bi işi dutarkana .ikercesine dut ki
sen de memnin ol,
iş de senden memnin ossun,
..
dutduğun iş yüzüne gülsün
“gaya fişi” iş dutma
ettiğin işi önşe kendin beğen” der idi
……..
cumay derneğinden cumay derneğine
asbap yurdu, kül suyuynan
ağa garıları, mıhtar garıları, ırametliğe
“biz baş edemeyoz,
iki galıp sabınınan,
gene de senin ki ğadak ağarmayo
ne hekmetise
gı Döndü Ğelin
eyiki herifler çeşmeye gelmeyo da
görmeyo halımızı
gelip de senin kül suyunan yuduğun akapbak asbabı,
bi de sabınınan, kilinen yunmuş bizikinneri görseler,
alim-Allah, keserler öyünümüzü” derlerimiş
ıramatlıg ta öyleyimiş”
…………
“-hinci biz de
zabah ekme(ği) gayfaltısında
bazar çayı içiyoz gari
vallaha billaha
Safıyanın sayasında
şe’erliler ğibi
gı! oyusa esgiden beri
bazar çayını bek se(v)mezdi bizim herifler
varısa da yoğusa da
ot çayı içerdik anam..
göreseğ öyleydi
nerde buluyon da neyinen alıyon
çayı şekeri ince belli gupayı,
de(ğil) mi
hincik zabah çay
ağşam çay
bi gonu-gonşu ğelse çay
tarlada çay
harmanda çay
eve ğel çay
çay dedimde gaynadalım mı gı
höyle davşan ganı
Safıyanın elinden
ince belli kupalarda
……
şe’erli tekilifi file deği valla
………….
valla ben de bek hazmetmeyon
o mubarek de i(n)sanın içini burkuyoru ki
hemi de nası
gabız ediyo valla
iş golaylaşdıkcana
a(ğ)zımızın dadı gaçıyo aslında
…………
gayfaltı dedim de
evel evelden zabah ağşam aş bişiridik ya
hinci valla Safıya çayın yanda
domatiz-büber yımırta
südün gayma(ğı)
daşşaklı yoğurt , sedeya(ğ)
teze peynir,
guşun südü
Allah ne verdiyse
insanın önşe gözü doy(u)yo
fişne ireçeli bile yapıyo valla
badılcanın da ireçelini ediyollarımış emme
neneyen, kıyır kıyır insanın içi almayo
emme garpız gabığının ireçeliymiş
bakmaya gıyamazsın”
…….
“-eyikine
gurs geldi köye
bissürü kırlent işledi
topan yasdık ganefçe
deycem şe’erliler gibi
diktopuk, mini
fıta keymeyoz emme
gayfaltıta çay içiyoz gari bizde
ha’ bi de fışna turşusu”
“-Ahmet de sevmez,
hafif giyindirmez
çayı da gayet az demli içer”
“-ıramatlık bobam da sevmezdi
demli çayı
“burcu-burcu kokan kekik durukana
hele o şalba, adaçayı” derdi”
“-bi de evde gız olması başga şey ay aba
cay etmeğ uçu demeyon
Allah olmayannara da gösdersin emme
esgiden yetemezdim
bitemezdim
dağ-bayır seğirdecen
südü sağıp-süzecen
“ödünş” edecen
bişirecen-daşıracan
çapaydı
ot ayıklamaydı
derken yolma geli çatardı
harman adı belli hadi bi da neyise
biri düğende dönüyokana
evin işini işlerdin
saman bi da dolup gelesiya
çoluk-çocuk dedikleyin
yedirecen-içirecen
elde yok, avışda yok
biri garnında, biri sırtında
sıpa üsdüne sıpa”
“-hincikinner bi tene ediyollar
onuda ele böyütdürüyollar
gerçi ha!
bi tene de daa edin de kendiniz ona bakın
böyük biz de durağosun deyoz emme!
bobasının adını bile gomadıktan keyri
neneyen abam geeet”
“-biz de torun sevcez
olcak da gelin hanımın göynü
lafım mencilisden dışarı
şeytan görsün yüzünü
kemene bacaklı nalet garı”
“gönülsüz osdurukdan bok çıkar” derler
işdacık biz de doğurduk kaş dene
kendi-kendilerine böyüdüler getdiler
bunnarın kı gövden zembilinen endi her-hal de
gurk tavığın bülücünü şey ettiği ğibi
sevmemize bile gönlü olmaz gı
gökgörmedik! anam
Kevserikinner de bek aramaz sormazlar
öte tarafın insannarı
bize de bizim gibi ğelmezler
hortlayıp da singildeyesice gayınnam”
……….
“-nasip Nazire Abla”
“-valla ıçcık da onun uçu ediyorun ha!
Safıyam bari gözümüzün öğünde olsun da
onun çocuklarını sevelim deye
ne de olsa evlat dalımış
torun balımış
ha! nasip işde
bunun ahiri ölüm emme
ondan da önüşlük e(h)tiyarlık var
elden ayakdan düşmek var
hincilik kendimizi davşıyoz emme
birin geder ötekin galırsa deye
höyle anacımızda olsalar
hızmat düşünce ça(ğı)rdık mı etişseler
gırıntımızınan böyür gederler
…”
“-ağamın çocuklarını sevemedik biz dee
ıramatlık bobam da
ilk torunnarı da deği(l) mi
içi ğederdi,
biri torunnarını file gucaklasa, öpse
burnunun dire(ği) sızılar.. gahrederdi”
yengemden yaka silkerdi,
olmadan gedesice”
“bi de ananızın sülalesi deye aldık bunu,
almadık da, ağanızı gelin etdik
ha! elden ayakdan düşersek bize bakar dediydik
nerdeee
çocuklarıda bi göresim geldi kii” derdi
nur içinde yatasıca..
biğün bakdım da ay aba..
bubacazım damın ucunda a(ğ)lamış gene
yenine sildi aklı-sıra,
sankı annamacan mı
sildi filen etdi emme
sesinin garaksamasını saklayamadı
neye ağladın ay bobaa” dedim de………
duraladı daa
“-ı ıh neye a(ğ)layan gızım” dedi
nur içinde yatasıca, izbar edince de
çevresini cekedinin cebine depdi de…
“-senden neye saklayan ay gııızım
günlerce Senget bazarını bekleyon
ordan bineyin otoposa
ver elini torunun yanna
hemi o(ğ)lan da tatilde olu
iki ğün sonura bindiriviri
Yalavacın bazarına köyün arabasına etişdiri
yerine ğöre, ha!
çocuklara da nasip olsun deye
ça(ğ)la, bosdan, erik
de(v)şiri gelirin
dernekden-derneğe
emme cumay gün geldimiydi
yola düşüvürüp dee
gedemeyon gatli..
gatliken ayaklarım yörümeyo
getmeyyo o yanna
elim hiş bi şeye varmayo”
deye a(ğ)ladı, yakındı,
ciğerden yan! nahı…. ciğerinden yanasıca
odu oca(ğı) körgalasıca
işallah … gadın Allahım senikinner de sana etsin,
başga bişicikler demen Allahıma”
“-etme etme, deme öyle senden başga yanan olmaz gene”
“-gı gardaşım höyle ellere bakıyon da…
gediyollar heş değilise
mayışlı birini alıyollar
hemi de bakmışsın
gül gibi geçinip gediyollar
..
deve gatarını bi kel eşek çeker derler
bizim dağ gibi o(ğ)lannar
nerde pani gılıklı, yerden bitme şeyler var
getdiler, getdiler de taa onnarı buldular
…
olmadan gedesiceler
neyder eder,
nerden bulunu(r) gı bunnar gııı!
nerden bulula(r) bunnarıı
..
içim yanıyoru içim,
işallah onnarında i(ç)şleri yanar
başka da bişiy demen”
“-bırak hinci bunnarı hemşire”
“-hele hele yengem çocuklara çekişse,
döğse filen etse…
ıramatlık bobamın
valla hiş gönlü olmaz
aklı depesinden çıkardı”
“-…………….”
“-nerelere ğetdin ay bobam, gari nerelere
o senin mosulamaz o(ğ)lunu,
nur yüzlü torununu elinden aldı
elindeeen ……….
inşallah senikinner de sana etsin
başga bişiycikler demen,
neyimiş bi de akrabaymış,
akreb etmez etdikleriniii
olmadan gedesice
yerler yeyesice
onmayasıca
ilensem gene kendi canım
Allah bildiği gibi etsin
i(n)şallah sen de yollara bak”
“-ilenme ilenme”
“-gı aba bobamın hayalı
siğim siğim a(ğ)layışı
gözümün öğünden getmeyoru gı”
……….
“len ay boba iş de bizikinner yanıbaşında
bunnar da torunun” dedim de
“-narasın gızııım
hepiciği benim canımın parçası da
elimde doğup böyüdüğünden mi
ilk torun olduğundan mı
yoğusa görememekden mi
hayalı gözümün öğünden getmeyoru Ali Can’ın” dedi
dağ gibi bobam, gözleri açık getdi
işallaah gadın Alla(hı)m ……”
…….
“-nahı! gadın Alla(hı)m
getdiğin yerlerden geleme
gamyonnar altında gal işallah
senin de var,
o da sana etsin işallah
çoluk-çocuğuna doyama sende”
“-boş verin bunları Emine hanım,
Allah havale edin,
dinimizce büyük günah işliyoruz abla
olan-olmuş geçen-geçmiş,
gözünün önünde olsa
iyi olurdu ama
nasip işte, elinden ne gelir!
………..”
“-işde bende onu deyon ya; onun uçu
hiş değilise gızı gözümün önüne vereyin de
hasdalık olu,
sarilik olu
neminazım
öz o(ğ)lun yaddan yabandan
habar alasıya
duyup gelesiye
gözünü
dokuz o(ğ)landan gıymatlı
can gü(ve)yen yumuvuru”
“-sen öldükten sonra
kim yumarsa yumsun abla
evlat bana baksın deye değil
yüzü gülsün deye verilmemiş mi
şehre verirsen ekin-harman bilmez
sürü sağmaz, hayat süpürmez
hanım olur ki sorma
dua eder her adını anışında
bak benim oğlan kardeşim
tahsilini aldı
ilerde müdür de olacak inşallah
hep birincilikle geçti
bir de helal süt emmiş bir kız bulduk mu?
everelim istiyoruz”
…
“bu zaman da
helal süt emmiş bulmak da zor” ha deyince,
geçenlerde
Ahmet sağ olsun düşünür”
“-babama
“kayın biraderime, bizim köyden
aslı-asaleti belli
ettiği yenir
tuttuğu giyilir
birinin annenin kızını alalım..
köyde,
komşular da
pek güzel kızlar yetişiyor” dedi..
“-Allah var
neden yalan söyleyeyim
benim de aklıma Allah var siz geldiniz
annesi gibi güleç, hamarat Safiye maşallah..
“annesine bak kızını al” demişler,
şimdilik adını belli ederiz,
hem Safiye de körpecik
maşallahı var gelişmiş,
serpilmiş.. o zaman olgunlaşır..
ne dersiniz”
“-haklısın gelinimiz
eyi düşünmüşsünüz,
eyi deyonuz da!
ne bileyim ıradıyodakı gibi”
“-ne varmış radyo da”
“-hanı
“garib anam neye verdin yabana
köy içinde vereyidin çobana” deye
intizar ediyo ya anasına
valla içim sızılayo, onun uçu
münasip bi yer buldum muydu
köye verecen köye, işallah”
“-iyi madem bizim o(ğ)lana ver”
“-ııı hemşirem,
……………
valla onnar gardaş gibi böyüdüler
hinci ne yalan deyen
“dos(t)luk başga demiş,
alavere başga”
hemi de, hurda bitecik
yüzyüze bakdığımız “gapı konşu”yna
kötü olmanın, alemi yok
“sen demiş ol da
ben duymamış olayın”
nenecen bi evdee,
eyi ğün olu(r),
kötü ğün olu(r) dedikleyin
döğüş oluu nize oluu
ı-ıh valla olmaz, gözüyün öğünde
eveli birinin dediği gibi
“bir-birinden yeyip, işçeğimişsin de
ala-vere etmeceğmişsin”
..
onun uçu, el gibi duralım, el gibi
neneceenn
“-gonşu beri bak hele bunda olmaycak ne var
ben de bizim herife “aga” deyodum
goca oldu, gocayınca da
“dede aşşa, dede yokara”
oldu ğetdi işde,
…”
“-gözüyün öğünde
el içine çıkıyoz işdee
oğlan esgerciliğini de etdi ğeldi
akrannarı demişsin kimi evli
kimi nişanlı
kimi çoluk-çocuğa garışdı
o(ğ)lanın da zena(a)tı demişsin elinde”
“-ne güzel, …
oğlan ne iş yapıyor abla”
“-köylük yerde ne olacak, …motur şöferi”
“-ha!… güzel”
“-bizim adam dedikleyin
bizim de ona bi mazifemiz galdı
iki baş, dört ayak edivirelim deyoz gari”
…
Safıya da maşşallah senin gibi
marifetli
“anasına bak gızını al” demişler
senin gızdan eyisini mi bulcaz
Garao(ğ)lanın nesi varıdı
sayanda
bin kere maşallah subanallah
Safıya da senin gibi gocasını adam eder i(n)ş(a)allah
gonşuyduk, dünür olcaz
ne ğözel vallahi!”
……….
“-aslı asaleti,
anası-bobası belli,
ettiği yenir,
dikdiği keyilir
huyunu-suyunu bildiğimiz
öyle de(ğil)mi ay abam
sen de bişiy desen ya gı”
…………
“-valla bobası bili,
hinci ben ne deyen”
“-Allah de!”
“-valla ne desem yalan”
“-sen “hı” dedikten keyri”
“-valla ay abam ben ne deyen
bilmen kine”
“-galeyi işden fetedecen denmiş”
“-valla ben ne desem yalan
dediğim kibi bobası bili”
“-a a! noluyo be!”
………
“-töbe töbe
bu iş dünden olmuş bitmiş anam”
….
“-ıramatlık bobam daa
anama dünür yolladığında
…”
“-eyi madem ben herife deyen de ağşama,
…
hu metetdiğin Safıyanın çayını-gayfasını
işmeye gelelim bi,
Ahmadı al sen de gel bacım”
“-Ahmete bir söyleyeyim,
geliriz gelmez miyiz canım”
“-nasıl oldu bu iş hinci valla
ben bilemedim ha!”
“-ne oldu ki
valla ben hiş bişiyin farkına varmadım”
“-ben vardım mı sanki
anası gızından fazla havas anam
“orasbı içerde olunca
gapı kilit dutmazımış” dedikleri
bu işde gayri”
“-eyi eyi!
olcak gibiyse uzatmanın manası yok”
“-olcak oğlak anasından bellidir aba”
“-anası gızından fazla zevdalı baksana”
“-bu iş dünden olmuş bitmiş anam”
“-biz olmayacak duaya amin demişiz
“armıdın sapı,
üzümün çöpü” derkene
“akıllı oğluna kız beğeninceye dek
deli torununu asker eder”miş”
“-abam eyi yannı sen bilin emme
bizinki duymasın”
“-duymaz duymaz,
marağ etme sen”
“-valla gırmadık yerimi ğomaz”
“-amaann gız evi naz evi
bizde örfü adeti biliriz
“köyden dün gelmedik haralda”
ha bir kaş kere geli-ğederiz
sana böğün
–ağız dadı -
yeyelim deyen mi var”
“-bilmen ya
hani bobasının gönlü olmaz file de”
“-oluu, oluu dünürüm
evel Allah sen bi “hı!” dedikten keyri
bana yeter de artar
..
ha bi adını belli ederiz
“ağız dadı” ediviriz
“-aman bi de onu çıkardınız o neyimiş
bizim zamanımız da “verildi” denirdi
o gadak
nişan mişan olu gederdi”
“-valla ben ne deyen hinci
nası(l) münasibise, nası(l) de(ye)ceseniz
“ne yanı hayırlısıysa o yannı olsun
hayır olmaycağsa olduğu yerde galsın”
“-bu evin dilektorunun
kim olduğunu bilmen mi
bu ğece sen neyder eder, yumuşadırsın
gerisi Allah kerim.”
“-yahu ne bileyin gızda da(a) gücçük ay aba”
“-bizim herif de ilk gız deği mi
Isma(ha)nı isdemeye ğeldiklerinde
bi hoş olduydu”,
“-olmaz evel Allah, bişiy olmaz”
garı gısmısı,
açcık da garılığını gonuşdurtacak
hemi de dur bakalım Safıya güçcük mü?”
“-yaşıtlarının boyu yüklü!”
“-ünne bakalım bi güçcük mü”
“-valla ben ne deyen aba”
………….
“-gıı! adı batasıca”
………
“-aman ben deyemen be!”
“-eyi madem ben ünneyen”
“-eyi madem”
“-gı Safıyaaa…...”
“-buyur hala..”
“-buraya ğel hele”
“-buyur halam”
“-na! hı, halan gurban ossun sana!!!
“halam” deyen dillerini seve(yi)n
gurban olurun Yaradana verene Allaamm”
“-!”
“-öp kız bakayım elimizi”
“-öpeyin halam”
“-gı anayınkını da, hepiciğimizin elini öp baka(yı)n
“-…………”
“-ha eline bi para dutuşduru(r)sun
“-töbe töbe”
“-hadin hayırlısı olsun”
“-Allah mubareğ etsin”
“-amin”
“-töbe töbeee”
“-ıramatlık bobam duysa inanmaz
böyle biiiii ………. ………..
kimin birininidi
anladıvidiydi…..
…………”
“-Ahmet”