- 744 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
MODERN İNSANIN ÖNEMLİ GÜNDEMİ! ..
MODERN İNSANIN ÖNEMLİ GÜNDEMİ! ..
İnsanı en çok tahrik eden,
önemli işlerinin terkine, vazifelerinin ihmaline sebep olan his;
doğru ve yerinde kullanılmayan merak ve sınır tanımayan sahip olma arzusudur.
Günümüzün insanı teknoloji tuzağı ile gerçek gündeminden uzaklaştırılmış,
dünya gündemi, ülke gündemi, siyasi gündem, ekonomik gündem, magazin gündemi, spor gündemi Vs. gibi kendisini direkt ilgilendirmeyen, müdahale imkânı bulunmayan, değiştirmeye gücü yetmeyen meselelere kendisini o kadar kaptırmış ki;
Varlığını ve varlık sebebini, niçin yaşadığını gündemine almayı düşünmeye bile zamanı kalmamıştır.
Evet, globalleşen dünyada insan sosyal olmalı,
millet ve memleketinin problemlerini bilmeli, haberdar olmalı,
dünya gelişmelerine ilgi duymalı imkan nispetinde yakından takip etmeli;
Bu ilgi ve takip, kendisine bakan yönü ile olup,
gelişmelerin gidişatına kendisinden ve yakın çevresinden başlayarak müspet katkıda bulunabilme sağduyu sorumluluğu adına olmalıdır.
Yoksa;
Sadece tatmin olmayan ruhunun feryadına kulak tıkama,
çözmekten aciz kaldığı ailevi, kişisel, insan ilişkilerindeki tutarsızlık,
iş hayatındaki başarısızlıktan kaynaklanan gerçek arayışlarını hedefinden saptırma adına,
başkaları tarafından oluşturulan ömür törpüsü merak uğruna;
ailesine, işine, eğitimine, ticaretine Vs. merak ettiği şeylerden daha önemli olan özel problemlerinin çözümünü aksatacak zaman kaybından başka bir şey olmayan ilgi alanlarını, yaşamının gayesi haline getirilmemelidir.
Kâr ve zararından etkilenmediğimiz taraftarlıklar ile
gerçek taraflarımızı ve dostlarımızı kaybetmemeliyiz.
Dostluk ve kardeşlik bağlarını kurup güçlendirecek güzel sözler,
bütün insanlığı ilgilendirecek müspet ilgi alanları dururken başkalarının çıkar kavgalarının BEDEVA PİYONU, GÖNÜLLÜ DUBLÖRÜ olmamalıyız.
Belki içinde bulunmuş olduğunuz küresel kültür ve dayatmış olduğu psikolojisi,
sizleri sadece dünyayı ve dünyanın, aldatıcı mal ve makama, servet ve şöhrete dayalı,
ölüm ile son bulacak ve insan hayatına hiç bir değer kazandırmayacak meşguliyetlerini kişisel hayatınızın önemli ve öncelikli gündem sırasına oturtuyor.
Sizlerde onlardan başka bir şey düşünemiyor ve düşünmekte istemiyor olabilirsiniz.
Değerli dostlar.
Neden hep bırakıp gideceğimiz şeylere sahip olmayı,
üstümüze vazife olmayan işleri kendimize dert edinmeyi hayatımızın yegâne gayesi haline getiriyoruz?
İçimizdeki, yakınımızdaki, evimizdeki yangını unutup!
Kıtalar ötesindeki kıvılcımı söndürmeyi vazife biliyoruz.
Neden kendi hayatımıza ve şahsi problemlerimize karşı
hipermetrop zihinsel bir tavır sergiliyoruz.
Değerli dostlar.
Tehlikeden kurtulmanın yolu,
önce en yakındaki arıza ve sıkıntıları gidermek
ve problemleri çözmekten geçer.
Mutluluğu elde edip huzurlu bir hayat yaşamanın yolu,
sahip olduğunuz nimetlerle yetinip, kıymetlerini takdir ederek istifadenizi artırmaktadır.
BİZLER,
ÇOĞUNLUKLA BİZİ HİÇ İLGİLENDİRMEYEN,
BAŞKA DÜNYALARIN, DÜŞÜNCELERİN MAHKÛMU,
ELİMİZDE BULUNMAYAN BELKİ ELDE ETMEYE HİÇ İMKÂNIMIZ OLMAYAN,
İŞ VE İMKÂNLARIN HASRETİNİN HASTASIYIZ.
Özet olarak ölmüş dünlerimiz ile doğmama ihtimali yüksek olan yarınlarımız olan iki yok arasında değerlendirmemiz gereken, gerçek ömrümüzün elimizden çıkıp ölmekte olduğunu fark edemiyoruz.
Olmayan dertlerin hastası, mevcut olmayan imkânların hasreti ile
mevcut huzur ve mutluluğumuzu sabote temekten başka bir şey yapmıyoruz.
Bence bencilleşmeden kendimize biraz daha zaman ayırsak,
kendimizi ve kendimize yakın olanları biraz daha fazla düşünsek.
Çözümünde bir katkısı olmayan sanal problemlerden oluşturulmuş sanal tuzaklardan kendimizi kurtarmaya çalışsak, daha karlı ve daha isabetli bir iş yapmış olmazmıyız?
Tabi siz değerli dostlarımın müdahil oldukları dünya gündemleri;
konuştuklarında çevrelerindeki insanların ilgi ve dikkatlerini çekebilecek ülke gündemi;
Kültür seviyelerini belli eden magazin, paparazzi ve birilerinin seks skandalları gibi değerli ve çok önemli gündemleri varken;
Ebedi dünyada, ölümsüz insanın,
Allah, Peygamber, Ölüm, Ahiret, Cennet, Cehennem,
İbadet, Ahlak, Adalet gibi ciddi ve sıkıcı konuları gündeme alıp huzurunu kaçırmasının ne anlamı var?
Değilmi değerli dostlar.
İşte benimki de işgüzarlık, kimin neyine Allah’tan, Peygamberden.
Kimin neyine, ölümden, ahiretten.
Kimin neyine, Ahlaktan, Adaletten Cennetten, Cehennemden.
Onca değerli gündemlerimiz varken.
Evet, bütün bunlara rağmen,
gerçek gündemimizi görmek dilek ve temennilerimle.
Necdet EREM
YORUMLAR
Necdet EREM
Allah'a emanet olunuz.
Selam ve dua ile.