KESKİN SİRKE KÜPÜNE YARAR GETİRMEZ-

• 21 Kasım 2013 Perşembe 04:02:39

:::::::::::KESKİN SİRKE:::::::::::::
____Bilinçsiz işçinin talep ve hayeli sadece iş verenden maışlarına iyleşmeye yönelik sendikal talepleri olur. (Keşk girişi örgütsüz işçi yazsaydım ama aynı kapıya çıkar...) Eğer işçi sınıfının örgütlenmiş örgütünün temsilcileri bu bilinçsiz işçilerin taleplerine kulak vermek mecburiyetinde ama o doğrultu da verilen kararlar sadece günü kurtarmadan bir adım öteye götürmez.Askeryede bir komut vardır ’’ yerinde say uygunadım marş!!.’’..Özde işçi sınıfının kurtuluşu sosyalizmin kapısının aralanarak oradan girişi ile mümkündür......Bu sendikal oyalamanın günü kurtarmaktan başka hiç bir yararı yoktur zaman kayıbı açısından baksan, yaptığı tahribatın hattı hesabı bile yoktur.
____Ekenomik ve sosyal meseleye baktığında özde fertlerin ekenomik sorunları yerine toplumun, siyasi ve kültürel (Sınıf bilinçi ) ve sosyal haklarının mücadelesi ele alınmalıdır; var olan tek hedefin EGEMEN SINIFIN TEMSİLCİLİĞİNİ YAPAN DEVLET MAKANİZMASIDIR ...ki bu çelişkiyi bir an bile aklının uçundan çıkaranlar SAĞ SAPMA ve REVİZYONİST -.OPORTİNÜST batağına saplanırlar.Buda hürriyet/i eline geçiremeyen proletryanın kurtuluşunun tasavvur bile edilemez oluşudur.Bizim gibi ülkelerin devlet ünüter yapısının sosyal yapılaşmaya işbirlikci tekelci burjivazının bağımlılığından dolayı müsait değildir.Bundan dolayı en ufak sosyal hak talebinde asker-i ve polisiye barikatı ile önler
____B.Avrupa/da bile en güçlü sendikaların hakim olduğu ülkelerdeki ’’SOSYAL DEMOKRAT HÜKÜMETLER’’ en güçlü döneminde bile kitleleri sosyalizme bir türlü taşıyamadılar....tabela olarak Sosyalist Partileri iktidar oldu ama Hiristiyan Demokrat Partilerinden hiç bir farklarını göremedik....Yürürlükteki ENTERNASYONEL birliktelik SOSYAL -DEMOKRAT bile diyemiyeceyimiz ensesi qalın , göbekli şişko brokratlardan yani düne kadar (TEKELCİ BURJİVAZIYA hizmet eden kişilerden ibaret olduğunu söylüyebiliriz.Bu da işçi kesimi ile tekelci burjivazı arasında günden güne KÜRESEL KRİZ yüzünden eriyen SOSYAL HAKLARIMIZI bile kurtaramadıklarını ibretle izlemekteyiz....hatta İtalya ile başlıyan krizin derinleşmesi daha sonra Yünanistana daha sonra İspanya/ya sıçradığı dönemlerde devletin sosyal ünüter yapısının çöktüğünü ve bu gibi önceden adını saydığımız parti, sendikaların taviz verdiklerini TEKELCİ BURJİVAZİDEN yana tavır takındıklarını gördük.
_____Bizim gibi ülkeler/de hem sanayının dışa bağımlılığı hem tarım sektörünün Allahın rahmetine terk edilişi buna ilaveten savunma sanayının dışa bağımlılığı, ilaç ve hammaddenin dışa bağımlılığı ister istemez sosyal devlet olmaya engeldir.Varsayalım ki güçlü bir işçi sınıfının partisi iktidara gelsin durum düzen partilerle hiç bir fark gözetemez.Belki suni bir yaşam iyileşmesi gösterse bile kısa bir zamanda ekenomik açıklarla krızi tetikler ve sonuç geriye dönüş kaçınılmaz olur.
____Ülkemizde çarpık ekenomik yapılaşma beraberinde çarpık siyası yapılaşmayı da getirmiştir.Önceki yazım/da da belirttiğim gibi bugün KÜRDİSTAN daki ekenomik yapılaşma ile Türk metrepollarındaki durum aynı değildir...tabi siyası yapılaşmaları da aynı değildir.Birisi Kürt ulusal ve Kürt sınıf savaşımını da içinde taşıyan bir siyasi yapılaşma ve çelişkisi diğeri sinif savaşımına gebe bir durum.
____Peki iki sentezlik çelişkiyi üzerinde taşıyan bir durumda tek stratejinin yolu nedir ? ..diye akıla soru gelmekte...bence bunun çıkar yolu TC nin ünüter yapısının tıkanıklığı...acil bir baypas/a ihtiyac var onun adıda DEMOKRATİK CUMHURİYET...TC yanlız biz Türkler/e ayıt bir cumhuriyettir.İçerimizde azınlık olan Kürt/ler azınlık durumundan bile çıkacak duruma gelmek üzereki başbakan bundan dolayı cıyak-cıyak üç çocuk isterim demesi...azınlık nufusunun zamanla dengeleri alt-üst edeceyi korkusudur
____Demokratik cumhuriyet hem azınlıkları EYALET SİSTEMile kucaklıyacak hem kitlelerin yılların ’SOSYALİZM BİRİKİM ÖZLEMİNİN’ kapılarını ardına kadar SOSYALİST DEVRİM sevdalarına açacağından şüphem yok.... biriken enerjinin dizginlenmesinın ve önünün alınılmasının mümkünatı yoktur...belki bunun diğer bir adı ’BURJİVAZININ KENDİ ÇIKARI UĞRUNA DEVRİMİ’ de denilse B.Avrupa sistemindeki ’DEMOKRASİNİN’ de kapısı açılmış olunacak.Peki sen böyle bir sistemin ülkemize gelmesini arzuluyormusun ?....diye soran yoldaşlarım/a...benim niha-i hedefimin bağlantısız bir SOSYALİZM olduğunu herkesin bildiği...bu niha-i zafere doğru atılan her ileri adımı desdeklerim.
___Ülkemizde hem siyasi hem ekonomik değişiklik ,özünde TC/nin üniter yapısınında değişme sürecinin adımları ’EMPERYALİST/ler tarafından atılması için yeni kişi ve kurumların üzerindeki baskısı nahoş bazı siyasi olayları da beraberin de getirmekte......ve bunun sancısında ki siyasi yelpazeler bazı kişi ve kurumların diskalifiye edilerek yer değişimi yaşanmakda daha da yaşanacaktır.
___Mışıllarınıza gurban halkım uyu uyuuu,Allah rahatlık versin

Kadir Haktan TÜRKELİ