- 1247 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
SAHTELİKLERİN GERÇEKLİĞİ I
Gecenin kaçıncı yarısında hayallerim kendinden gizlenirken, aynada bir yüz yaşından çok uzaklarda kendisini arayan. Ellerine bakıyor sessizce kaç şiir akmıştı o parmaklardan yalnızlığa. Aciz miydi yok hayır değildi o sadece yanlış zamanda yanlış yerde doğmuştu ….
Kimsesizliği en yakın dostu olmuşken birde sahipsizlik yoldaş olmuştu yanına. Bir kervan acılara yol alan bir çok sapaktan duraksız geçip giden. Neydi onu hüzne bu kadar çeken? İçinde yaşayamadığı onca duygu mu? Kısırlaşmış hayatı mı?
Huzurun bahçelerinden geçerken iç çekişi dağları sarsıyordu, özlemleri çok değildi aslında bir dal sıkı sıkı tutunabileceği hiç kurumayan kırılmayan….
Sahi diyordu sahi var mı bir yer mutluluğun bedava verildiği sevginin sebil olduğu öyle bir er var mı? Bu güne kadar hiç bulan olmuş mu o dünyadaki cennetti? Kendi cehennemimizi yaratmakla meşgulken görebilecekmiydik acaba?
Bir karanlık etrafını sarıyordu korkuları vardı küçük bir kızken büyürken sarıldığı yalnızlıkla unuttuğu, bide dilekleri vardı korkarak içinde beslediği gerçekleşmesi için geceleri küçücük ellerini semaya açıp dua ettiği. İlk dileği babası onu hiç bırakmasın oluyordu ama kabul olmamıştı dileği bir yıldız gibi kayıp gitmişti hayatında tek güveneceği bu adam onu kendi başına bırakarak….
Onu aramıştı ömrünce ona sevgiyle yaklaşan her adamda ama uğursuzluğu peşini hiç bırakmıyor karşısına çıkanlar adam kisvesine bürünmüş iblisler çıkıyordu. Her biri yemin etmiş gibi canını yakmak için türlü yol bulan bahane üreten….
N.C.U ESKİŞEHİR 23 EKİM 2013