FAHİŞEYİ ANLAMAK- 3.BÖLÜM
FAHİŞE İLE İLK KAHVALTI
Kimse kadına nedenini sormuyor...o da kimse söylemiyor ve...ve adı * oluyor... ’’Ne garip değil mi?’’...
Halid Ziya,yatak odasından çıkıktan sonra mutfağa yöneldi. Yalnız başına yaşamasına rağmen mutfağı da diğer odalar gibi dağınık değildi. Özellikle Berfin öldükten sonra çoğunlukla kaloriferin altında,yatağın üzerinde,bazen perdelerin arkasında ve çekyatın alt kısımlarında giyinmiş çoraplar görünmüyordu. İnsanlar kaybettiklerinin anılarda kendilerine söylediklerini,istediklerini mürekkepsiz vasiyet sanır bir süre sonra...
Mutfak kapısının solunda başlayan mermer mutfak tezgahı çarpıyordu göze. Halid Ziya tezgahı geçtikten sonra buzdolabına yöneldi. Kahvaltı için malzemeleri çıkarıp yemek masasına yerleştirdi. Olabildiğince düşünmemeye çalışıyordu. Düşünmemek?...Fizyolojik olarak mümkün değildi,çünkü düşünmemesi gerektiğini düşünmesi bile aslında düşünüyor olmasına yetiyordu. Peki nasıl oluyor bu düşünmemek? ...
Kahvaltı sofrasını kurduktan sonra çayları doldurup,yatak odasına doğru yürüdü. Kapıyı açtığında az önce yatağında bitkin bir şekilde uzanan kadın ayağa kalkmış,yatağın nevresimlerini çıkarıyordu. Halid Ziya,bu durum karşısında oldukça şaşkındı. Kadına ’’ne yapıyorsun?’’ diye sormakla yetinmişti. Melek, Halid Ziya’ya doğru yürüdü ve elindeki nevresimlere bakarak ’’bu yatakta bir daha yatmak istemezsin,sonuçta orada kirli bir * yattı’’ dedi.
Aldığı bu yanıt karşısında ağzı açık kalan Halid Ziya,bir anda toparlandı ve Melek’e doğru yaklaşarak elini omzuna koydu. ’’Orada sadece bir kadın yattı ,ve o kadın kirli değil’’.
Melek,Halid Ziya’nın gözlerinin içine bakıyordu. Kahverengi ve yorgun gözler...
Halid Ziya sessizce ’’kahvaltı’’ diye fısıldadı.Gözlerini bir an da Halid Ziya’nın gözlerinden kaçıran Melek’in yüzünde masum bir tebessüm oluştu. ’’Kahvaltı mı?’’ dedi şaşkınca,yüzünde şaşkınlık...gözlerinde iki damla yaş...
Çocuk gibiydi Halid Ziya’nın gözünde. Ve buna bir anlam verememişti. ’’Ne dedim ki şimdi ağladın?’’ diye sordu. Gözlerindeki yaşları silen Melek ’’bildiğim kadarıyla yazarlar çok iyi ruh gözlemcisidirler’’ dedi. Halid Ziya bir kez daha şaşkınlığa uğramıştı. Onun yazar olduğunu nereden biliyordu ki... Melek,kapıyı açarak koridora yöneldi. Mutfağa doğru yürüdü ve kahvaltı masasına oturdu. Arkasından gelen Halid Ziya hemen karşısında oturdu. Birlikte başladılar. Halid Ziya çayını yudumladıktan sonra,zeytin çekirdeğini boş tabağa bırakan Melek’e baktı;’’yazdığımı nereden biliyorsun’’ diye sordu. Melek gözlerinin içine baktı ve,’’sürekli bakınıyorsun’’ diye yanıtladı. Halid Ziya ’’ ama bu açıklayıcı bir yanıt değil’’ dedi. Melek elindeki çatalı içinde domates ve maydanoz yaprakları bulunan tabağın yanına yerleştirdi ve konuşmaya başladı. ’’Yazarlar genellikle bakınırlar. Bakacakları şeyler kaleme alınmaya değer olsun ya da olmasın,bu önemli değil. Tıpkı ilkel bir insanın,koca bir şehrin tam ortasına bir anda gelmesi gibi. Her şeye bakar öyle değil mi? İşte bunun gibi’’.
Halid Ziya kaşlarını yukarıya kaldırarak Melek’e baktı. ’’Sen çok farklı bir kadınsın’’ dedi...ve devam etti:’’Sana bir soru sormuştum.Bu işi neden yapıyorsun demiştim. Ve sende bana,kimse anlayamaz,anlamak isteyenden başka gibi bir yanıt vermiştin. Hatırladın mı?’’.Melek kısaca ’’evet’’ dedi. Halid Ziya’da çatalını içinde gül reçeli bulunan kasenin kenarına yerleştirdi ve ’’ben anlayamıyorum’’dedi...’’bu işi yapan kadınların zevk meraklısı tatminkar yaratıklar yada paraya tapanlar olduğunu sanırdım.Fakat...fakat sen...sen başkasın Melek,sen bunların hiç biri değilsin,çok...çok bilgilisin ve...ve çok...’’.
Melek,suskunluğunu bozdu ve Halid Ziya’nın devam etmesini istercesine ’’çok?’’ diye sordu.
Halid Ziya titreyen elini birbirine bağlarken ’’ve çok güzelsin’’ dedi...
Melek,Halid Ziya’nın gözlerine baktı ve konuşmaya başladı:’’Söylediğim gibi bu işi keyfi yapmıyorum.Çocuğum için yapıyorum. Oğlum Mustafa için. Ne garip değil mi? Dünyaya,insanlığa bir erkek yetiştirmek için bir kadın kendini satıyor. Kimse kadına nedenini sormuyor,o da kimse söylemiyor ve...ve adı f*ahişe oluyor. Ne garip değil mi?’’...
Evvah
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.