- 771 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ARI VE GÜVERCİN
Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde. Bir arı varmış. Bu arı babasının ölümden sonra büyük bir üzüntü içine girmiş. Sürekli herkese kötülük yapacağım diye söz vermiş kendisine. Bunun farkında olan güvercin herkesi yanına toplamış. Beni dinleyin arkadaşlar demiş. Herkes güvercine bakıyormuş ne diyecek diye. Güvercin konuşmaya başlamış. Arkadaşlar başımız büyük bir dertte. Hep bir ağızdan ne diyorsun sen güvercin kardeş niye başımız derttedir. Arı babasının ölümünden sonra bir söz verdi kendisine. Hep bir ağızdan ee ne var bunda güvercin asıl sorun o sözden sonra başlayacak. Arı herkese kötülük yapacağım diye söz verdi kendisine. Çocuklarını yuvada bırakanlar çocuklarının yanına koşsun yoksa arı onlara zarar verebilir. Herkes yuvasına doğru koşmuş kapıları ve pencereleri kapatmış. Ve hiç kimse dışarı çıkmamış. Güvercinde yuvasına gitmiş. Arının havada dolaştığını görünce kapı deliğinden arıyı izlemiş. Arı çok sinirliymiş. Önüne gelen her şeyi yıkmış da geçmiş. Arının gittiğini sanan güvercin dışarı çıkmış. Biraz ileriye doğru gitmiş arıysa o dışarı çıktığı anda hemen güvercinin yavrusunu yanına almış. Bunu gören köylü hemen çıkmış yuvasından bırak o zavallı çocuğu, o günahsızdır arı kardeş demiş. Arı kimseyi dinlememiş. Bu durum herkesi kızdırmış ve herkes güvercini aramaya çıkmış. Ne yana baksa güvercin yokmuş. Her tarafı gezmişler bir yer dışında hep birlikte oraya doğru ilerlemişler. Ve düşündükleri gibi olmuş güvercin annesinin gömülü olduğu yere gelmiş. Herkes ne yapıyorsun güvercin kardeş demiş güvercin annemin gömülü olduğu toprak da açan çiçekler kurumak üzere onlara su dökmek istedim demiş. Zaten üzgün olan güvercine arı çocuğunu kaçırmış diyemeyiz diye düşünmüşler güvercin bir şeylerin ters gittiğini anlamış ve ne oldu da bana söyleyemiyorsunuz hep bir ağızdan bir şey yok da güvercin gevelemeyin de anlatın demiş. Hep bir ağızdan güvercin kardeş bu arıdan çekeceğimiz var ne yapmalıyız demişler. Güvercin hadi arının yanına gidip konuşalım hep birlikteyken bize zarar veremez demiş. Ve hep birlikte arının yanına gitmişler. Güvercin tam konuşacakken yavrusunun arının yanında olduğunu görür ama arı hiç zarar vermemiş güvercin düşünmüş ya neden zarar vermedi o zaman niye rehin aldı demiş arı yavrunu sana veririm ama bir şartla güvercin ne olursa kabul demiş arı çocuğumu esir dağına kaçırdılar onu bana getirirsen çocuğunu sana veririm. Herkes yola koyulmuş en önde güvercin gidiyormuş ve güvercinin aklına bir fikir gelmiş esir dağının eşkıyasını oyalayın bende aradan içeri girip arının yavrusunu kurtarayım demiş herkes tamam demiş ve biraz yürüdükten sonra esir dağına varmışlar güvercin kendisine saklanacak bir yer bulmuş. Diğerleri esir dağının eşkıyasını oyalamış güvercinse arkadan dolanıp arının yavrusunun bulunduğu zindana gitmiş. Güvercin bir plan yapmış ve uzağa bir taş atmış kapı da duran bekçi oraya doğru giderken zindanın anahtarını düşürmüş güvercin anahtarı almış ve kapıyı açmış yavruyu kucağına aldığı gibi zindandan çıkmışlar. Diğerleri de güvercinin arkadan dolandığını görünce onlarda eve doğru gitmişler ve arının evine vardığında arı yavrusuna sarılmış ve güvercinde yavrusunu yanına almış güvercin bir şeyin yok ya yavrum yok anne gayet iyim arı amca çok iyi baktı bana bir daha gelelim buraya anne inşallah yavrum inşallah arıyı yavrusuyla bırakıp herke evlere dağılmış. Arı çok mutluymuş çocuğuyla uçmuş ikisinin de yüzünde mutluluk varmış onlar bu kadar mutluyken biz niye mutsuz olalım ki onlar ermiş muradına bizde çıkalım kerevetine …