- 482 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
LORELEİ. HENRİCH HEİNE
Olmam böylesine tasalı,
Bilmem neyi eder ifade;
Çıkmıyor bir eski zaman masalı,
Yer etmiş fikrimde.
Hava serin, akşam karanlığında
Akıyor Ren sessiz sakin;
Batan güneşin ışığında,
Doruğu parıldıyor bir dağın.
Kızların en güzeli, harikası
Orada, yukarda oturuyor,
Işıldıyor altın ziynet eşyası,
Altın saçlarını tarıyor.
Altın tarakla taranırken kız,
Öyle güçlü bir ezgisi var ki,
Eşsiz benzersiz,
Denizci işitince şarkıyı,
Yakalanıyor vahşi bir ağrıya;
Gözüne görünmüyor kayalık kıyı,
Bakıyor sadece yukarıya.
Sanıyorum, denizci ve tekne
Sonunda dalgalarda kayboldu;
Şarkılarıyla, olup bitene
Lorelei sebep oldu.
Başlarken yukarıya yazdığım bu şiir Lorelei adını taşımaktadır ve Alman şair Henrich Heine’ in bir şiiridir. 1797’de Düsseldorf’da dünyaya gelen şair, yoksul bir Musevi ailenin çocuğudur. Berlin Göttingen ve Bonn’daki hukuk öğrenimini ancak amcasının yardımlarıyla yapabildi. 1921’de gönderdiği Berlin Mektupları ve Şiirler ilekabul ettirdi.
Heine’in sanatında olgunlaşma 1825’te başlar. Dönüş adlı manzum romanında Hamburg havası vardır. Yazdıklarını 1827’de Şarkılar Kitabı adı altında, topladı. Gene aynı yıl İtalya ve Büyük Biritanya’ya yaptığı yolculuklardakiizlenimlerini Yolculuk Resimleribaşlığıyla kitaplaştırdı.Bu kitaplarda Heine,Liberalizmin etkisini taşıyan siyasal düşünceleriniaçıklıyordu. Kitapları bir çok Alman ülkesinde sansür edildi. Bu yüzden 1830 devriminden sonraFransa’ya gitmek zorunda kaldı. Fransız edebiyat çevrelerinde ilgiyle karşılandı. Fransız ve Alman aydınları arasında bir yakınlaşma yaratmaya çalıştı.Bu konudaki uğraşlarını yansıtan yazıları Fransızgazetelerinde çıktı. Ayrıca 1833’te De L’Allemağne adlı fransızca bir inceleme yayınladı.
Fransız sanat hayatına karışmıştı.1884’de Almanya, Bir Kış Masalı adlı eserini yayınladı. Aynı yıl Romanslarve yakın dostluk kurduğu Karl Marx’ın öğretisinin etkisinde yazılmış Çağın Şiirleri adlı şiirlerini Yeni Şiirler adıyla yayınladı. Heinehastalığının ilerlemesi yüzünden tam 8 yıl yataktan çıkmadı. 1851’de Romanzero adıyla basılan bir kaç önemli şiirini bu yıllarda yazdı.
Heine,1851’de yazdığı vasiyetinde görüldüğü gibi en büyük yapıtının, Almanya ile Fransa’nın birbirlerini daha iyi anlamaları yolunda gösterdiği uğraşlar olduğu kanısındaydı. Gerçektende bu çalışmaları boşa gitmemişti.
Heine, ölüm döşeğinde: ’ İnsana ürperti veren, ölüm değil, ölmek’tir. Ölüm,en son hurafe olsa gerek.’ diyordu.
Eserleriyle ölümsüzlüğe ulaşan bu güzel insanı Silezya Dokumacıları adlı şiiriyle selamlıyoruz:
Gözler kupkuru, yaş yok gözlerde bir damla.
Oturmuşlar tezgâhları başına, diş bilerler.
Dokuruz kefenini senin, hey Almanya, Almanya,
dokuruz sana bir yuf, bir yuf daha, bir yuf daha,
dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha!
Yuf o tanrıya, tapındığımız tanrıya,
soğuk kış gecelerinde biz, aç çıplak
yalvardık yakardık, umutlandık, bekledik boşuna,
komadı bizi insan yerine, aldattı bizi, alay etti acımızla.
Dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha!
Yuf o krala, zenginlerin adamına,
halkın yoksulluğuna hiç aldırmayan o krala,
bir de soyar bizi varana dek son kuruşumuza,
kurşunlatır köpekler gibi sokak ortasında bizi.
Dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha!
Yuf o anayurda, bağrımıza bastığımız anayurda,
yalnız alçaklığın, utancın çiçeği yetişir üzerinde,
ve çiçekler soluverir, çiçekler açar açmaz, aniden,
solucanlar büyür ve kurtlar, kokuşmuşluğun kucağında.
Dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha!
Dokuruz ha dokuruz, senin sonunu dokuruz, gece gündüz,
inleyen tezgâhlarda mekiklerimiz savrula savrula,
sana kefen dokuruz, ey koca Almanya, sana kefen dokuruz,
dokuruz sana bir yuf, bir yuf daha, bir yuf daha,
dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha dokuruz, dokuruz ha!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.