- 577 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Şizofrenler Kan Ağlar 9
Camus bir hayal dünyasına kaptırmış kendini gidiyor bu dünyanın içinden çıkmak onun elinde ve ya değil o halki psikolojisine bağlı biraz da ama Camus’un bu durumdan çıkmaya niyeti yok zaten bir madde bağımlısı gibi gel gitlerin etkisinde yaşıyor dünyayı olmak ya da olmamak varmış ya da yokmuş zaten olmamış böyle bir varsayımın içinden çıkmak ne kadar kolay olabilir ki zaten hatta belki en zor olay bunun çabası için uğraş vermek onun elinde.
Hayat tuhaf Ayşe ise hiç bir şeyden habersiz kendi haline yaşam mücadelesi peşinde Camus onun için yanıyormuş her yerde onu arıyormuş pekte umurunda değil Camus kim onu bile bilmiyor daha acaba karşısına böyle bir erkek çıksa nasıl tepki verir kabul eder mi tanışmayı hiç zannetmiyorum onun tek derdi işi ve öyle de gidecek gibi.
Camus Ayşe’nin izini bulmak üzere her gün önünden geçiyor ve tanımıyor Ayşe’yi hatta bir gün adres bile sordu Ayşe’ye ama o Ayşe o Ayşe miydi yoksa diğer Ayşe’lerde mi vardı kafası karışmıyor değil tam olarak neyi arıyor onun da farkında değil aslında böyle bir durumun farkında olmak diye bir terim olmamalı zaten zaten de yok öyle bir terim terimler tamamen farklı bu tür olaylarda evreler farklı insanlar farklı dünyalar farklı.
Ayşe kim Ayşe kendi halinde dünya güzeli bir kız ne tuhaf demi kendi halinde dünya güzeli pek inandırıcı değil belki ama çevresinde dolaşanların hiç biri onun umurunda değil onun umurunda olan şey tamamen ailesi ve onlara bakma çabası babası kendini asmış bir kız Ayşe psikolojik travmalara dayanamayıp kendini misina ile asan bir psikopatın kızı onun için bu durumu bilen zaten Ayşe’ye pek yaklaşmıyor çünkü Ayşe’nin karşısında asmış kendini bir nebze acı çeksin diye belki Ayşe’yi bağlamış sessiz bir odaya karşısına geçip hazırlığa koyulmuş kafasını iyice çektikten sonra kendinde bulduğu cesaretin etkisiye taburenin üstüne çıkıp iyici birbirine doladığı misinayı boğazına geçirip tabureden iktirmiş kendini ve sonrası zaten malum bir şey misina boğazını liğme liğme yapmış bu manyağın Ayşe’den ne istiyor orası belli değil tabi neden böyle bir ceza uygulamış Ayşe’ye daha doğrusu neyi anlatmak istemiş ee tabi kızın psikolojisi de bir noktaya kadar dayanabilmiş bu duruma Manisa’ya yatırmışlar Ayşe’yi de kendini toplamış mı toplayamamış mı orası da pek belli değil belli olan tek şey aslında hiç bir durumun bellilik kazanmamış olması böyle bir dünyada yaşanan her kafanın nasıl bir etkisi olur diye çok araştırmış Ayşe bunun içinden çıkması ne kadar bir zamana mal olur orası ise kimsenin bilemeyeceği bambaşka bir unsur...
Unutulmuyor
Dilde kalıyor bütün kelimeler
hüzünler, sevinçler,
Aşklar kederler
Gözlerin unutulmuyor
Düşlerimde kalıyor gizlice
Sözlerin yüreğimi dağlıyor
Aşk kokuyor
Yüreğin unutulmuyor
Sevgin dünyaya bedel
Sen varsın bir tek, ama
Bir olmayı da başaramadık
Silinmiyor hafızamdan
içimden gitmiyor
kokun, tenin, ellerin
Unutulmuyorsun sevgilim
Zaten unutmak, unutulmak
yalan bu devirde.
Camus yaşlı ihtiyarın bu dizelerinde kendine bir yer aradı ne kadar güzel ve ya bir o kadar çirkin bunun ne önemi vardı o bu şiir de kendini bulmuş kafasını yaşıyordu biraz ve biraz daha kaybediyordu kendini o hayal dünyasını özlüyordu Ayşe’sini özlüyordu tekrar o kızı görmek için neleri vermezdi ki zaten hiç bir şeyi yoktu istese de veremezdi o da düşündü acaba ben bu kızı tekrar gördüm mü gördüm de hatırlamıyor muyum yoksa böyle bir kız yok mu ben neredeyim neden buradayım bana böyle bir etki yarattığına göre böyle biri var arayıp bulacağım göreceksiniz.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.