- 634 Okunma
- 5 Yorum
- 2 Beğeni
ROZALİNDA...
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
ROZALİNDA
Kış ayrılıklarından kalma, ağustos sıcaklığının verdiği terde, sana dair şiirler biriktirdim Rozalinda. Kısalan gündüzlerde ilk tanıştığımız parkta hep gezindim, cebimde bir avuç buğday tanesi senin bir zamanlar beslediğin güvercinlerle biraz dertleştim. Artık solgun renkli sarı banklara oturmak için bu saatte kimse gelmiyor.
Bu yüzden hiç yüz çevirmeden güvercinlerle konuşuyorum. Her seferinde kanadı kırık olan seni soruyor durmadan ama ben susuyorum ona. Son günlerde erkenci bir simitçi gelmeye başladı buralara. Siftah olsun diye ilk simidini alanlardan oldum eve giderken...
Günün ilk IŞIKları balkona vuruken senin o en çok sevdiğin begonvillere bir tas su vermeyi unutmadım Rozalinda. Ocağın üstündeki demliğin buharı camlarda buğu oluşturduğunda isminin baş harfini çizerken işaret parmağımla, içtiğim çay, yediğim simidin susamı düğümlenirdi nedense boğazımda. İçimi ısıtmaya güneşin gücü yetmezdi. Bu yüzden ısınmak için biraz senin hatıralarından alırdım ruhuma, en azından vücut sıcaklığım yeniden kendine gelirdi o vakit.
Geçenlerde bir bekçi sokulup yanıma bu saatte dışarı çıkmamam gerektiğini, ortalığın tekin olmadığını söyledi bana. Ona aldırmadım. Senin tenhalığın buraları sarmışken ötesini düşünmek ne büyük saçmalık. Yine de onun hatırı kırılmasın diye dar sokağın kaldırımlarını arşınlayıp eve gittim.
Giderken sokak lambasının etrafında dönüp duran kelebekleri gördüm. Bir anlığına durmuştum ki sen lamba oldun ben etrafında dönen yorgun kanatlı kelebek. Gülümsedim sonra karşımdaki direğe, beni uyarıp eve gönderen bekçi beni görse deli bile sanabilirdi. Gerçi umrumda olmazdı ama her seferinde oturduğumuz o eski banktan beni kaldır diye de çekinmedim değil hani...
Sahi Rozalinda sana yazdığım adressiz mektupları bir gün gönderdiğimde yanağında goncalı gamzelerle gülümseyecek misin o eski günlerdeki gibi... En çok da bunu merak ediyorum düşlerime kazıdığım siluetinle...
Bu aralar ne takvimin yaprağıyla ne geri kalmış saatle uğraşıyorum. Gece çöker çökmez eskiden senle dinlediğimiz şiirleri dinliyorum. Açık pencereden içeri salınan rüzgar bir tutam kokunu bana getiriyor sallanan perdelerin sevinciyle sonrasında dokunuyor yalnızlık biraz bana..Bu yüzden utanıyorum duvardaki resmine bakarken...
Bu yüzden seninle konuşmak için gece gece bir kaç satır yazdım sana Rozalinda...Tütün yanığı bir mısra dumanlı dumanlı sen olurken karşımda her şeyi bırakıp, gök/yüzüne saldım bakışlarımı...Unutmadan söyleyeyim Rozalindam, gece üstüme toprak serpmeden, yağmur toprak kokusunu almadan etraftan,tan ağarmadan önce ben hep sana sarılıyorum biliyor musun.... ( yarım kalmasın diye gece gündüz)
BAŞTA YAZMAMA OLANAK TANIYAN EDEBİYAT DEFTERİ ÇALIŞANLARINA,
SONRASINDA NAÇİZANE YAZIMI ( küçük hatalarımla) ONURE EDEN SEÇKİ KURULUNA SONSUZ TEŞEKKÜR EDERİM...
UNUTMADAN HERKESİN RAMAZAN BAYRAMINI CANI GÖNÜLDEN KUTLARIM....
sanırım ilk şekeri buradan aldım ben....
YORUMLAR
şiir gibi algıladım yazıyı ve çok hoştu...kalemin daim olsun arkadaşım .ama ben nedense yıllardır takılıp kaldım "sen ne güzeldin fahriye abla"ya :))
sevgi ve saygılarımla
ve ve seçkiye teşekkürler..hak ettiği yerde..duygusuncaydı
GÜLESEN SANCAR tarafından 8/8/2013 10:01:18 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sahi Rozalinda sana yazdığım adressiz mektupları bir gün gönderdiğimde yanağında goncalı gamzelerle gülümseyecek misin o eski günlerdeki gibi... En çok da bunu merak ediyorum düşlerime kazıdığım siluetinle...
geç kaldım yazınıza ))))
an rozalinda ah dedim ne büyük bir sevgi ne büyük bir özlem.. peki rozalinda neden hiç içindekileri anlatmamış... ara ara ses verseydi sesinize...
mesela deseydi..
şiirleri senle dinlemek değil senin şiirlerinde konu olmak güzel diye...
klavye rest çekmemiş ve bitirmiş yazıyı bu sefer...iyikide bitirmiş
tamda canım sıkılırken çok iyi geldi..gecemden gecenize selam olsun şairim
Derse yetişmeye çalışırken hızlıca göz gezdirdim ve 'Gayet kıvamında' dedim. İçimden 'Bunun bir de Rozalinda tarafı olmalı' dedim: Biz parkta simitçinin yolunu gözlerken Rozalinda o saatte ne yapar acaba? Varlığımızın kadar farkındadır? Derken isim dikkatimi çekti: Rozalinda kulağa gayet hoş gelen bir ad ama işin içinde simitçi de olunca ayrılığın arkasında başka nedenler de olabileceği fikri bende uyandı. Tebrikler.