- 672 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Mutluluk 2
Mutluluğun kaynağı akıl, bilgi, umut, inançtır. Sonrası güven içinde uyanıştır. Uyanıp karanlıktan kurtuluştur. Uyanıp karanlıktan kurtulan aklın, aydınlıkta tüm duygu ve hislerini geliştirip insan olma yolunda farkındalığını geliştirip, paylaşımcılığını artırarak sağlık içinde özgürlüğe koşup hayatın içinde yer alıp yaşamanın farkında olmaktır.
Yaşadığımız hayatın farkında olup mutlu yaşayabilmemiz için önce aklımızı kullanıp karanlıktan dünyadan kurtulup özgür yaşamayı bilmemiz gerekir. Çünkü karanlıkta dünyada özgür olunmadan mutlu yaşanmaz. Özgür olup, mutlu yaşanmadan koşup hedefe varılmaz.
Mutlu olmak için düş görüp hayal kurmak lazım. Gece düşü kovalayıp, gündüz hayra yormalı. Gündüz hayır peşinde koşup hayal kurmalı, hayal peşinde koşup yorulmalı. Yoksa uykuda hayat yaşanmaz. Yaşansa da hayal edilip düş anlatılmaz. Anlatılmayan düşün hayalin mutluluğu olmaz. Çünkü göz görmez, kulak duymaz. İnsan duyup, sezip, hissetmediği şeylerle mutlu olmaz.
İnsan görüp, duyup bilmediği şeylerin peşine koşmaz. Peşine koşmadığı şeyleri merak etmez. Merak edip ilgilenmediği şeyleri öğrenip haklarında bilgi edinmez. İnsan öğrenip bilmeden bilgi sahibi olmaz. Bilip öğrenip inançlı olunmaz. İnançlı olmayınca da mutlu olamaz.
İnsanın mutlu olup, mutlu yaşaması için her gün karanlık çöktüğünde yatıp dinlenip uyuması gerekir.
Yatıp uyuyup, dinlenip, demlenerek güç, kuvvet toplayıp uyanması, uyanıp topladığı güç, kuvvetle umut içinde güneşin doğuşunu bekleyip moral kazanmak üzere ayağa kalması gerekir.
Güneşin doğuşunu seyrederken kazanıp elde ettiği moralle sevinç içinde yaşayacağı hayata hazır olup, doğan güneşi takip edip, onun yükselişi ile birlikte yaşam temposunu artırıp, azaltarak oluşturacağı hayatın akışını güneşin akışı içerisinde yaşaması gerekir ki mutlu olsun.
Mutlu olmak için her gün umut içinde güneşin doğuşunu bekleyip, doğduğunda da doğan güneşten yeterince nasiplenip, fayda saylayıp mutlu olup, mutlu yaşamak için her gün güneş doğmadan önce uyanıp kalkmayı öğrenip güzel alışkanlık haline getirmek gerekir.
Güneşin doğuşunu görüp seyretmek, insan yaşamında, insana haz veren en büyük heves, en büyük nefes, en büyük mutluluktur. Çünkü güneşte beden ısınır, yürek uyanır. Yürek ısınır, düşünce parlar. Parlayan düşünceyle birlikte güneşin yedi rengi yüreğe akar.
Yüreğe akan her bir renkte bir güzellik oluşur. Oluşan her bir güzellik yürekte bin bir renkte çiçeğe, düşüncede bin bir zenginliğe yol açıp insanı, insan yapar.
Yüreği ısınıp, düşüncesi zenginleşen insan, mutluluk yolunda her sabah sevinçle hayata başlar.
Onun insan başlayacağı her yeni güne, güneşin karanlıktan aldığı güçle doğup yeryüzünü aydınlatmasında olduğu gibi, insan da kendi karanlığını aydınlatmak için, uykusundan ve uykusunda gördüğü her gecenin düşünden güç, kuvvet almalı.
Aldığı güç kuvvetle her günün sabahından akşamına kadar yaşayacağı gündüzün hayalini kurmalı.
Kurduğu hayalle yaşanılacak hayata başlayıp onu her anıyla en iyi şekilde yaşayıp, en iyi şekilde sonlandırmak için akledip düşünmeli.
Akledip düşündüğü çerçevede yaşayıp mutlu olmak için sürekli gayret gösterip çaba sarf etmeli.
Gösterdiği gayret ve çaba içerisinde mücadele etmeli.
Mücadele ederken yaşadığı hayatın farkında olup, büyük bir zevkle sevinç içinde mutlu yaşayıp, mutlu olduğunun farkında olmalı.
Mutlu olduğunun farkında olup, mutlu yaşarken de geçen zamanı unutup, farkında olmadan her günün her anında sevinç içinde ölüme koşuştur, mutluluk.
05.08.2013
Cahit KARAÇ
YORUMLAR
mutlulukkk
sanki çok başka şey gibi gelir bana
çoklarına sahip olmayan çocuk tebessümü
belki toplumsal ve devamlılık arzeden kaygısız bir mutluluk sizin dediğiniz..
yarın yayınlayacağım yollanmamış mektuplardaki ortaya konulan mutluluğun tarifini
ilk mektubunu annesine yazan kız
sen gelirsinde babamla bana sarılırsınız
ben başka mutluluk bilmiorum
saygılar sunarım