- 406 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
SİNSİ DÜŞMAN SİGARAYI ORUÇLA VURUN
Sevgili Dostlar;
Sayılı günler ne de çabuk geçiyor değil mi? Daha geçenlerde Ramazanın gelmesini bekliyorduk, bugün Ramazan gelmiş de yarılamış bile.
Ramazanın faziletleri etkili kişilerce gün içinde değişik ortamlarda anlatılmakta, akşamları teravih öncesi camilerde vaaz edilmekte, günün dolu dolu geçirilmesi adına elden gelen yapılmaktadır.
Bugün benim esas yazıma konu olan bir dostumun verdiği müjde ile ilgili.
Bu dostuma Ramazan gelmeden evvel sigarayı bırakması, içmemesi konusunda dostluğun verdiği samimiyetle defalarca telkinlerde bulunmuş, şiiri çok sevdiğini bildiğim dostuma sigara ile ilgili yazdığım şiirimi okumasını istemiş hatta rica etmiştim. Şiir şöyleydi:
SİNSİ DÜŞMAN SİGARA
Yıllar yılı dost edindin
Sinsi düşman sigarayı
Almak için çok didindin
Sinsi düşman sigarayı
Götürmezken eve ekmek
Nasıl istenir ki yemek?
Bırakamıyorsun demek!
Sinsi düşman sigarayı
Günlük paket yetmez olur
Kaçsan bile gelir bulur
Kırıp atsan fena m’olur?
Sinsi düşman sigarayı
Varını tütüne serme
Pis kokuyla eve girme
Kimselere sarıp verme
Sinsi düşman sigarayı
Katran ile dolacaksın
Sararıp da solacaksın
Bırakmazsan öleceksin
Sinsi düşman sigarayı
Halil; kim caymış, kim cayar?
Kendine ver, önce ayar
Dinimizde haram sayar
Sinsi düşman sigarayı
Öğrendiğim kadarıyla “sigaralarda kullanılan tütünlerin insan sağlığı için son derece tehlikeli olduğunu, tiryakinin dolu midesinin üzerine içtiği sigarasındaki zehirlerin tansiyonu hızla yükselterek beyin ve kalp damarlarına birer zıpkın gibi saplandığını” anlatmaya çalışmıştım.
Hele bu sigara içmeler Ramazanda olursa; Tiryakilerin Ramazan ayında içtiği bir nefes sigaranın ani ölümlerine sebep olabileceğini belirtmiştim.
Bir insanın oruç tutarak 17 saat aç kalması sonunda iftar vakti geldiğinde bir tiryakinin acele ile yediği yemeğin hemen üstüne bir sigara yakması bakın nelere yol açıyormuş bir kez de sizlerle birlikte okuyalım mı?
"Şiddetli bir baş dönmesi ile tiryaki ayakta duramaz hale gelir ve bir yere uzanmak mecburiyetinde kalır. Sonra dumandaki karbon monoksit gazı damar çeperlerini büzmeye başlar; kan hızla pıhtılaşır. İlk beş dakika içinde el ve ayaklardaki kan yine büyük bir hızla çekilir. Yükselen tansiyon nedeniyle kalbi besleyen koroner arterlerine ve beyin damarlarına büyük bir basınç yüklenir. Gözler fırlar, yüze kan hücum eder. Tiryaki terlemeye başlar, titreme ve çarpıntı ile beyin ve yürek yerinden çıkacak hale gelir, eğer bu sahne sofradan kalkan tiryakinin soğuk bir balkona çıkması ile devam ederse ani enfarktüs krizi veya beyin kanaması riski yüzde 86’lara kadar çıkar "
Bilimsel olarak bu halin son derece tehlikeli bir klinik hadise olduğu açıktır.
Bir insan 24 saat günün 17 saatinde iradesine sahip olurken, geri kalan 7 saatlik dilimde neden sahip olamaz anlaşılır gibi değil. Sanki şiirde tanımlanan sinsi bir düşmanla karşı karşıyız, bizim en zayıf anımızı kolluyor gibi.
Madem sinsi düşman sigara fırsat kolluyor, Ramazan orucunu tutan tiryakiler olarak 17 saat fırsat vermeden durabildiğinize göre asıl orucu kendinize sigarayı bırakmak için bir fırsat bilip biraz kendinizi zorlayarak düşmana yenik düşmeseniz daha iyi olmaz mı?
İşte yukarda dostumun verdiği müjde bu sorunun da cevabı oldu. Büyük bir sevinçle ve kendinden emin ruh haliyle “sigarayı bıraktım kardeşim” diye müjdesini verirken, içimden Rabbime şükürler edip, kendisine inşallah sabrın daim olur bir daha eline almazsın dedim.
Sevgili Dostlar; Ramazanın bereketi bu olmalı.
Bir dostum bırakabildiyse neden sizlerde bırakamayasınız ki?