ESKİDEN SEVGİLER VARDI KARŞILIKSIZ.

• 28 Haziran 2013 Cuma 11:17:06

Hayatımızın en önemli konularında nasıl seçimler yapıyoruz?Kriterlerimiz ne kadar doğru?Hergün duyduklarımız ve yaşananaların perde arkasındaki doyumsuzlukları görebiliyormuyuz? Yaptığımız seçimler aslında hayatımızın en önemli gerçekleridir diyebiliriz.Din seçiminden sonra en önemli seçimlerden biriside eş seçimi olmalı .Çünki,mutlu bir hayat kurmada en önemli etkenlerdendir eş seçimi.İş ve aş ’da ,her zaman bir şekilde hayatı idame ettirebildiği gibi,eş seçiminde maalesef tökezliyor insan.Örneğin bir ev bir araba veya ne bileyim en basitinden bir ayakkabı alıyorsunuz,beğenmiyorsunuz elden çıkarabiliyor veya satabiliyorsunuz.
Şöyle bir piyasaya çıkıp erkekler üzerinde; “Nasıl bir eş istiyorsunuz?” diye bir anket yapılsa erkeklerin belki çoğu muhtemelen, “Uzun boylu, sarı saçlı, mavi gözlü, manken tipli bir kız” veya artık unununu elemiş eleğini asmışlarsa,kendinden yaşca küçük hatunlar ...

Kızlarımızda da durum farklı değildir. Onlara da “Nasıl bir eşle evlenmek istersiniz?” diye soru sorulsa ekseri çoğunluğu da aynı türden muhtemelen cevaplar verecekler, ,Cebi paralı altında lüks arabası olan tez zamanda öbür tarafa yolculuğa hazır,denenmiş bir erkek” diyeceklerdir.
Günümüzde seçim sırasında en büyük sorun, insanların tanıma konusunda cahilce davranmaları hususudur. Artık bu devirde evliliğe akıl ve mantık gözüyle değil, duygularının gözüyle bakılmakta. Kimin iyi, kimin kötü olduğunu bile ayırt etmekte zorlanan kimi seçiciler , evlilik hayatlarının ilerleyen safhalarında, tecrübesizliklerin faturasını ağır bir şekilde ödemektedirler.

Bunun için atalarımız; “Kızını kendi haline bırakıverirsen ya davulcuya varır, ya zurnacıya” sözünü teşbih yaparak, bir hakikate vurgu yapmışlardır. Tabi ki bu sözü herkes için genelleştirmek yanlıştır. Ama ne yazık ki magazin programlarında şarkıcı ve popçu erkeklerin, her gün yeni bir kızla gece hayatında boy göstermelerini ya da ‘sanatçı’ diye bilinen kimi aktör ya da erkeklere iç geçiren, üzerine saldıran konserci kızları , yapılan evliliklerdeki uçuk yaş farklarını görünce nispeten ataların sözüne hak vermemek elde değil!Bu yüzdendirki;Maddî kriterler ve beklentiler göz önüne alınarak kurulan evlilikler, bunların bittiği devrede, bitme noktasına geliyor. Hatta ayrılıkların çoğu, bunların bitmesiyle gerçekleşiyor. Sonrasında da hayıflanmalar, şikâyetler, kadere sitemler duyulmaya başlıyor. Peki, hata nerde?
Hata yine kendimizde! “Akılsız başın cezasını ayaklar çeker” atasözünde belirtildiği gibi evlilikte yanlış eş seçiminin faturasını, yanlış tercih yapanlar çekiyor.
Bu kısacık deneme yazıma bir dörtlüğümle nokta koymak isterken,Tüm dostlarıma mutlu,huzurlu bir yaşam diliyorum ,kem gözlerden ırak..
Eskiden sevgiler vardı karşılıksız./Sevdaya açılırdı her yıldız../Gönül sevdi mi,ne arardı para,pul,/Şimdi okunur oldu şan, şöhret,çul... EDA(Aşiyan052)