ÖLÜMCÜL DENEY

• 22 Haziran 2013 Cumartesi 23:11:12

Çakan şimşekler gecenin karanlığını zaman zaman bölüyor, sessizliğin ortasına adeta bir bomba gibi düşüyordu. Karanlık ve kuytu köşeler adeta bir sırrı ört bas eder gibi ıssız ve gizem doluydu.
Evlerin ışıkları, elektriğin kesilmesinden dolayı tamamen gitmişti. Her yer zifiri karanlıktı.
Vakit gece yarısını çoktan geçmişti. Arada sırada geçen üç beş arabanın haricinde, geceye sessizlik hâkimdi.
Yağmurun şiddeti daha da artmış, hava adet buz kesmişti. Oluklardan akan yağmur suları, mazgallardan süzülüp gidiyordu.
Sessizliğe gömülen sokakta aniden bir gürültü duyuldu. Mazgallardan biri yerinden oynamıştı. Derine doğru inen delikte gölgelerden başka hiçbir şey göze çarpmıyordu. Ses birdenbire kesildi. Ürkütücü karanlık, bu belirsizlikle daha da korkutucu bir hal almıştı.
Sahipsiz bir sokak köpeği perperişan bir halde sığınacak bir yer arıyordu öyle ki ondan başka hareket halinde, görünen tek bir canlı bile yoktu göze çarpan. Tam mazgalın yanına yaklaşmıştı ki aniden kala kaldı olduğu yerde. Soğuktan titreyen hayvan korkudan adeta kaskatı kesilmişti. Sebepsiz bir şekilde aniden havlamaya başladı, inanılmaz bir hızla ona doğru uzanan tanımsız bir varlık aniden zavallı hayvanı derin boşluğun içine çekti. Can havliyle kendini korumaya çalışan hayvan, bir anda kayboldu gözden, ona dair hiçbir iz kalmamıştı geride.
Bu, ne ilk ne de sondu… Son bir aydır sebepsiz onlarca kayıp yaşanmıştı yakın civarda. Pek çok sokak hayvanı ve sokakta hayatını sürdürenlerden pek çok zayiat yaşanmıştı. Hepsi de karanlık çöktükten sonra kaybolmuştu. Geride yitip gidenlere dair en ufak bir iz bile kalmamıştı. Öyle ki çevre halkı korku içindeydi. İnsanlar belli bir saatten sonra evlerinden dışarı adım bile atmıyorlardı. Olaya gerek yerel polis gerekse şehir dışından gelen olay araştırma ekipleri müdahil olmuştu.
Herkes sıkı bir sorgulamadan geçmişti, bölge halkının olay aydınlatılana kadar gerek şehir dışı gerek ülke dışına çıkmaları yasaklanmıştı. Kapsamlı bir şekilde yürütülen soruşturmada her türlü bilgi detaylıca araştırılıyor, en ufak bir detay dahi göz ardı edilmiyordu.
Bölge halkı büyük bir tedirginlik ve korku içindeydi. Üstüne üstük herkes zan altındaydı.
Her hangi bir neticeye varılamayınca, yetkin bir üniversitenin üst düzey yetkililerin de araştırma heyetine katılmasına karar verildi.
Fakat göz ardı edilen öyle noktalar vardı ki soruşturmaya dair: Bunu dile getiren profesörün görevine anında son verilmişti.
Yıllarını bilimsel araştırmalarda geçiren adam bazı eski ve gizli bilgilere ulaşmış ve bunu heyettekilerle kısmen paylaşmıştı: Bunun kariyerinin sonu olacağını bilmeden üstelik…
On yıl önce:

Askeri yetkililer bazı kimyasal deneyler yapmak üzere büyük bir laboratuar inşa etmişti. Onlarca sokak hayvanı, deneylerin kobayı olarak getirilmişti bölgeye. Tabii ki habersizdi bölge halkı olanlardan. Farklı türlerden yeni bir canlı yaratmaktı amaçlanan. Bazı kimyasallarla da destekleniyordu deneyler. Zaman içinde oldukça büyük ilerleme kaydedilmiş ve laboratuar ortamında yapılan deneylerde oldukça yol kat edilmişti. Gittikçe büyük bir ivme kazanmaya başladı yapılan çalışmalar. Sayısız canlı türü telef olsa bile, çalışmalar ve deneyler hız kesmiyordu asla. Tüm kimyasal atıklar, hayvan leşleri imha edilip, yakılıyor ve geride kalan her şey kanalizasyona bırakılıyordu.
Olaya destek olanlar olduğu gibi, bazı çevre örgütleri yavaş yavaş işkillenmeye başlamıştı. Sorgusuz sualsiz başlayan bu insanlık dışı deneyler her şeye rağmen sürüyordu. Ve…
Nasıl meydana geldiği asla bilinmeyen bir patlamayla, laboratuar bir gecede havaya uçtu. Gerek çalışanlar gerek tüm ekipman bir anda yok oldu gitti. Yangın hummalı bir çalışmayla zor da olsa söndürülmüştü. Patlamanın nasıl olduğu ya da işin içinde kimin ya da kimlerin parmağı olduğu da asla öğrenilemedi. Kısaca olay büyük bir titizlikle ört bas edilmişti. Ucu çok insana dokunduğundan, olay unutuldu gitti, aslında hakkında konuşulmadı bile. Ta ki…

Günümüz:
Profesörün ortaya çıkardığı gerçek on yıl öncesine dayanıyordu, ama bunu ondan başka hiç kimsenin bilmesine asla izin verilmedi.
Ve günün ertesinde, zavallı adam odasında ölü bulundu. Gazetelerin üçüncü sayfasında, olay, intihar olarak yer aldı. Gerçeği bilen kimse kalmadı böylece. Ve kimsenin bilip, öğrenmesine de izin verilmedi.
Geldiği gibi tüm araştırma ekibi bölgeyi kısa süre içinde terk etti. Bölge halkı durumdan dolayı şaşkındı. Ve yukardan gelen bir emirle bölge boşaltıldı. Gerekçesi asla açıklanmadı.
Herkese şehrin içinde oturmaları için birer konut tahsis edilmişti. Ayrıca hepsinin hesabına oldukça yüklü miktarda para yattı.
Boşalan alan artık tamamen devletin ve askerin kontrolüne girdi.
Olay, günümüzde de gizemini korumaktadır. Kaybolanlara dair hiçbir açıklama yapılmadığı gibi şu an koruma altına alınan bölgede ne yapıldığına dair soru işaretleri de hala mevcudiyetini sürdürmektedir.
Açılan tüm davalar devlet lehine sonuçlandı. Ve deneylerin hala devam ettiği sanılmaktadır.
Şehir merkezinde yaşamlarını sürdüren bölge halkı ise, bu güne değin hiçbir açıklama yapmamıştır.