BAŞBAKAN'IN BOP AÇIKLAMASI

• 7 Mayıs 2013 Salı 15:43:02

ABD yetkililerinin açıkladığına göre Büyük Ortadoğu Projesi (BOP), Türkiye dahil şu kadar İslam ülkesinin sınırlarının cebren değiştirileceği, büyük İsrail’in kurulması için sahaların açılacağı bir proje. Başka amaçları da var. Harita taslakları ortalıkta dolanıyor. Bu projenin yürütülmesi için Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı işin başında ABD tarafından “Eşbaşkan” olarak görevlendirilmiştir.
Sayın Başbakan 30 Nisan 2013 tarihli Akparti gurubunda yaptığı konuşma ile bu olaya birazcık açıklık getirdi:
“Sayın Bush döneminde ABD tarafından başlatılan ve Büyük Ortadoğu Projesi diye isimlendirilen bu projenin başlamasıyla bitişi bir olmuştur. Bunun dönem içinde görevlendirilmiş üç tane ülkesi vardı, İtalya, Türkiye Yemen… Üçünün de çalışma alanları farklıydı. Yani Ortadoğu barışı, kadın hakları, ekonomi gibi bu alanlarda çalışmaların yapılacağı bir süreç. Ama artık böyle bir şey kalmadı, bitti, bu ortada yok…”
Bu açıklamalar yüreğimize su serpti.
Olacak şey miydi, TC. Başbakanı kardeş İslam ülkelerinin sınırlarının cebren değiştirilmesinde eşbaşkan olarak görev alsın? Tanıdığımız R.T.Erdoğan bu “alçaklığı” yapacak birisi miydi ki?
Olacak şey miydi, TC. Başbakanı kendi ülkesinin sınırlarının cebren değiştirilmesinde eşbaşkan olarak görev alsın? Tanıdığımız R.T Erdoğan bu “ihaneti” yapacak birisi miydi ki?
Çok yakından tanıdığımız Başbakan asla alçak veya hain olamaz!
O gün bu cümleleri onun ağzından duyunca böyle düşündük.
Düşündük ama, aklımıza da yakın tarihte meydana gelen bir çok olay geliverdi. İşte birkaçı:
Başbakanın açıklamaları var. Diyarbakır BOP merkezi olacak diye. Bu bir kadın hakları projesi ise Diyarbakır’ın merkez olması neyin nesi? “Türkiye’nin Büyük Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesinde bir misyonu var!” diye neden açıklama yapıyor?
2006 yılında İsrail’in saldırısı ile başlayan Lübnan savaşı için, bölgeye gelen ABD Dışişleri Bakanı Condolezza Rice’ın, bu savaşın Büyük Ortadoğu Projesi’nin tahakkuku için başlatıldığını ve İsrail’in kazanması için çalıştıklarını açıklaması halen kulaklarımızda yansımaktadır. , Türkiye’deki ABD üslerinden İsrail’e TIR’larla, gemilerle silah yağdırıldığını o günlerde herkes görmüştü.
İçinden çıkamıyoruz:
Başbakan’ın açıkladığı gibi başlaması ile bitişi bir olan bu proje, 2006 yılında yürürlüğünü nasıl devam ettiriyordu? BOP kadın hakları, ya da benzeri konular içinse, ABD ve İsrail bu savaşı neden BOP için yapıyorlardı? Rice’ın bu açıklamaları üzerine Türkiye’de Sayın Başbakan R.T. Erdoğan: “BOP bu ise biz bu işte yokuz!” diye çıkış yapmıştı. Kafam karıştı, bu ne demek oluyor? BOP, bizim Başbakanımızın dediği gibi kadın hakları ile ilgili bir proje mi, Rice’ın dediği gibi savaşların yapılacağı, içinde Türkiye’nin de bulunduğu 20 küsür İslam ülkesinin sınırlarının savaşla ve cebren değiştirileceği bir proje mi?
Peki R.T.Erdoğan “BOP bu ise biz bu işte yokuz!” dedikten, buraya gelen ABD yetkilileri ile görüştükten sonra sus pus olmuştu. Halen de susuyor. Ne görüştüler? Eşbaşkanlığı bıraktı mı, devam mı ediyor? Hani başlamadan bitmişti bu proje? Bitti mi bitmedi mi? Bitti ise o sözleri ve devamını nereye koyacağız? Bu BOP projesini, projenin mimarı olan ve Sayın Başbakan’a eşbaşkanlık veren ABD mi daha iyi biliyor, yoksa bizim Başbakanımız mı daha iyi biliyor? Kafalarımız tam karışıyor.
Türkiye’nin,- halkının yüzde doksanının karşı olmasına rağmen (bu söz o günkü iktidarın sözüdür) - destekleri ile ABD ve koalisyon güçlerinin Irak’ı işgalleri ve katliamları gerçekleşti. İşgal başlamadan önce Türkiye’nin kırmızı çizgimiz diye ilan ettiği “Irak’ın toprak bütünlüğü” bu ülkenin (şimdilik) fiilen üçe bölünmesi ile yok oldu. Süreç halen devam ediyor. Irak’ın sınırlarının kırmızı çizgilerimize rağmen değiştirilmesi, BOP’un hedefleri ile bire bir örtüşüyor. BOP başlamadan bitmiş ise ve artık Sayın Başabakan eşbaşkan değilse, bütün bu olanların izahını nasıl yapacağız? Halkımız bunu istedi mi diyecek? Ama hayır, kendilerinin deyişi ile halkımızın yüzde doksanı buna karşı çıkıyordu. BOP savaş mıdır, kadın hakları mıdır, ekonomik gelişmeler midir, kadınların ırzına geçildiği, milyonla Müslümanın öldürüldüğü, ülkelerin sömürüldüğü savaşlar dizisi midir?
Sayın Başbakan’ın argo sözler kullanarak şiddetle karşı çıkmasına rağmen, sonradan destek verdiği “Kuzey Afrika” ülkelerinden biri olan Libya’nın bombardımanı ve işgali ile bu ülkenin bölündüğünü sağır sultanlar bile biliyor. Fransızların Libya petrollerine konduğu da malum. Türkiye’nin sürece hem silahlı kuvvetleri ile destek verdiği, hem de bavullarla milyon dolarlar taşıyarak yardım ettiği de bir gerçek. BOP haritalarında sınırları değiştirilecek ülkeler arasında Libya da olduğuna göre, bu BOP bitti ise bunlar neden, nasıl, niçin oluyor?
Kara Afrika’nın kara talihli Müslümanları açlık, susuzluk, çaresizlik, yakıcı bombalar ve katliamlar altında neden inletiliyor? Sudan’nın Somali’nin, Mali’nin sınırları neden değiştiriliyor? BOP bitti ise bu acılar ve sancılar zavallı insanlara neden yaşatılıyor?
Suriye’de Siyonist ve Haçlı zihniyetlerinin başlattığı çatışma ortamında, Müslümanları her iki taraftan sıkıştırıp katliama tabi tuttuğu süreç devam ederken, İsrail’in fiilen bombardımana başlaması, BOP’un amaçları içinde bulunan Büyük İsrail Projesi’nin tahakkuku gayretleri değil midir?
Biz tanıyoruz R.T.Erdoğan’ı. Hem de çok iyi tanıyoruz. “Alçak” ya da “Hain” olamaz!..
Ama biz de zihni bir çıkmazın içindeyiz. Bütün bu olanlar neyin nesi? BOP başlamadan bitti ise bu devam eden nedir? Yoksa BOP isim mi değiştirdi. Sıra bizim sınırlarımıza geldi mi, gelmedi mi? Bütün bu cebren sınır değiştirme savaşlarında Türkiye’nin ve Sayın Başbakan’ın desteği nedendir? Eşbaşkan olşmasından mıdır? Teleffuz dahi etmek istemiyoruz ama, iradesi dışında mı destek veriyor? “Ben artık eşbaşkan değilim!” diye neden açıklama yapmıyor? Ya da yapamıyor? Akparti içindeki 350 ye yakın milletvekili neden suskun? Gelecek dönem endişesi içinde midirler? Dışişlerinin muazzam teşkilatı neden elleri ayakları bağlı suskunluğa bürünmüş? Acaba herkes “bana ne” mi diyor? Başbakan ustalık dönemindedir. Bizden daha iyi bilir, “bize ne” mi diyorlar? Bu suskunluk sonucunda İslam Alemi Allah muhafaza etsin, BOP rengine boyandığında konuşsalar ne yazar, konuşmasalar ne yazar?
Bütün bu işgal, sömürü ve katliamların çaresinin İslam Birliği olduğunu çok iyi bilmesine rağmen, Sayın Başbakan neden hiç ağzına almıyor? İbrik otunun içinde ayakları yapışmış kurtulmak için çırpınan, çırpındıkça daha çok yapışan kelebeklere mi benziyor yoksa?

BİZE NE?

“Bize ne” gölgesinde çıkan,
Bir küçücük diken budağı;
Büyür, serpilir, gelişirse,
Bir gün teslim alır bu dağı...

Ekrem Şama
[email protected]