- 1692 Okunma
- 7 Yorum
- 3 Beğeni
MEKTUPLAR-15
Selam can.
Gülümsemenle dolu bir gün diliyorum.
Hadi gülümseyerek güne başla. Ki asla düşmesin gözlerindeki o büyülü gülüş. Bugün sana aşktan,aşkın en ilahi dilde olmayan,ruhun ve kalbin arasındaki gözden söz edeceğim.
Aşk kolaydır, Zor olan hep insandır can…
Hayatımızı hep kendimizi kandırmakla geçiriyoruz, olmayacakları isteyip mucizeleri bekliyoruz, oysa olan hiçbir şeyi görmüyoruz. Ne kendimizi, nede istediklerimizin ne olduğunu…
Acıları sevdim, acılar içinde sevmeyi sevdim. Ben herkesi sevdim, yandığımda bile…
İçimdeki ateş tüm günahlarımı yakınca sevdim. Öyle sevdim ki, yolumdaki bir karıncayı, yaban elde açan bir papatyayı sevdim. Ben seni herkes gibi sevdim. Herkesi sevdiğim gibi de seni sevdim…
Oysa sen hiçbir zaman herkes olmadın. Seni herkes gibi sevmem, senin için herkes gibi olmamdı… Herkese olan sevginin inancıyla beni süslemendi…
Ne garip, özlediklerimizi nerelerde ne uzak yerlerde görüyoruz. Belki de bu yüzden aradığımızı, arayıp ta bulduğumuza hiç gidemiyoruz… Çünkü istediklerimiz mucizevî şeylerdir. Asla gerçek olmayacak kadar hayallerimizde yaşamalı, orda kalmalı, tutuklanmalıdır. Hep dolu ve güzel insanlar tutuklanmış, hep güzellikler dalından koparılmıştır. Ah çarmıha gerilen isayı, kuyuya atılan yusufu,ateşe atılan ibrahimi,başı gövdesinden kopraılan yehyayı anlamayan can. Bizde bunu yapmıyor muyuz? Özel birini gördüğümüzde en derin, dipsiz kuyuya atımıyor muyuz? Çünkü inandıklarımızla yaşantımızı yıkıp geçmesinden korkarız, iyiliği güzelliği doğruluğu bulduk demeyiz.
Şimdi sen, sana yazdıklarımı okuyorsun? Öyleyse bende sende varım, ne kadar gerçek, ne kadar doğruluğunu kalbin söyler,ruhun seslenir. Çünkü doğruyu sadece doğrular kavrayabilir, ölümlü bedenler değil. Ölümsüz ruhlar anlayabilir. Birkaç cümlede bile olsa, birkaç satırda bile olsa yine varım sende. Gerçek yanına seslenecek bir ses var bende.
Çok şey verdiğimizden bir şey alamazsak, az verdiğimiz çok şey verirse neden diyoruz?
Herkes gönlümün gözleri var der, ama biri gönülle görürse nasıl olur deriz. Hep görünen yanlarımıza olan tutkulu sevdalarımızdan, ruhumuzun varlığını unuttuk neredeyse, ki bir gören olursa, neden herkesin bakmadığı, görmediğini gördü deriz. Aynaların gösterdiği bir zaman aldatmacası güzelliğimize o kadar düşkünüz ki. Ancak bir hırsız saklı olan şeyleri bulabilir deriz. Çok şey söyleriz, ama az şeye inanırız. Çok kendimize inanırız, ama bizi az görene tutuklu kalırız. Bizi azaltanla mutlu olur, verenden kaçarız. Çünkü verdiğimiz sürece kendimizi özel görüyoruz. Sonrada kimse bizi anlamadı deriz. Sen beni anlayansın gülüşü büyülü, ruhu yedi kat göklere ulaşmış can.
Ahh hayat kaç kez diyorum beni konuşturma.
Maden konuş dedin otur yanıma. Yüreğini saklamadan, ruhunu gizlemeden, akıl ve düşüncelerini başka tarafa yönlendirmeden, tüm arınmışlıklardan sıyrılıp, bu mektubumda sadece kendin ol yeter. Bir kelebek ömründen bir ömür ver bana, bir anına bir ömür sığdıran ile bir ömre bir an sığdıranın arasındaki farkı göresin diye. Gerçek ve yalanın arasındaki sırattan beraberce geçelim. Aşk ruhun gıdasıysa, bedenle görmeden niye inanmayız? Aşk kalbin gözüyse, kalp gözümüzünde olduğunu neden bilmeyiz? Aşk “Allah” tan insanlara kendinden verilmiş bir armağansa, her şeyi gören,bilen “Allah”ın bu erdemliğinide verdiğini neden öğrenmeyiz ki?
Biliyor musun sana söz verdiğim için oturup sana yazmıyorum, sana yazarken mutlu oluyorum, bazen diyorum ki, keşke kendi kalemimle beyaz sayfalara özene bezene sana bu mektubu yazsaydım, her gün posta kutunda bir mektubum olsaydı, her gün sana başka bir renkten, her gün senin farklı bir yanını anlatabilseydim. Bende bir adın,sende bir adım olsaydı. Acaba böyle kolaylıkla yazdıklarımız duygularımızı daha mı bir basitleştiriyor. Yoksa kolaylıkla aldığımız için en güzel duygulara yeterince değer vermeme gereğini mi duymuyoruz? Aslında hayata dair pek bir şey bildiğimi söyleyemem. Hayatın sundukları içinde akıp giden bir nehir misali akıp gidiyorum. Ne ümit edip hayallere sarılmak, nede hayalleri artık gerçekleştirmek için iradem var. Senin varlığınla ya her şey olup,tüm dünyaya meydan okumak, yada yokluğunla ebediyen susmak istiyorum. Senden sonra ne kimseyi bilip, nede hiç kimseyle konuşmak istiyorum. Söz bir olmalı,büyük olmalı. Yinede anlıyorum ki birinin varlığı diğerinin yıkımıdır. Ben zaten hiç olmadım sende, belki tatlı bir rüya olan, o hayal yok olmasın diyorum. Senki İlahi bir sesin büyüleyici ruhusun. Bunu söylediğimde bile neden ben diyensin. Bazen gerçek mutluluk ve huzur var mıdır diye kendi kendime soruyorum, bazen bunları görebiliyorum, bazen bunun özlemiyle yaşayan insanları da tanıyabiliyorum, ama onların inancı tükenmiş zamanlar da karşılaşıyorum.. Bugün sana iki adım uzaklıkta, sevinçlerin ise çok uzağındayım, biliyorum bu bulunduğum camekanın dışında da bir dünya var, tanıdığım,bildiğim ve zaman zaman içinde yaşadığım bir dünya. Hatta bilerek isteyerek koptuğum dünya. İçine kapanmış,tüm kapılarımı kapatmışım. İçimde bir umutla belki bugün perdeleri açar,ışığına soluğuna karıştırırsın beni. Bazen de beni dinlemeden gidecek diyorum. İstediğini bana bir söylesen, hani bir sözüne,bir cümlene kulansan beni, belki de her şey çok farklı olacak. Neden sanki ayrı dünyalardan gelmiş gibi bir birimize bu kadar yabancıyız anlamıyorum. Sen benim can dediğim. Sen benim insani yönüyle sevdiğim,sen aşk diye seslendiğim,sen nefesimle süslediğim en güzel duasın. Sen ki iman ettiğim,sen ki artık seni senden koparıp “biz”e sardığım en güzel yansın.
Ruh, üstü örtülü bir nurdur ki, ancak aşkla ebediyen parlayabilir…
“Allah”ım beni ebediyen aşk ruhunun parlayıcısı yap.
“Allah”ın beni yanan aşk ateşinin besleyicisi yap. Sen aşksan sözümde beslendiğimsim.
Sen aşksan neden demeyecek kadar gözleri açık ve toksun.
Sen aşksan sözümün ruhtan kopan tatlı bir müsiki olduğunuda anlayansın.
Sen aşksan,nedenlerini değil, nerde olduğuna bakmalısın…
Sen yine ve sadece gülümse…
YORUMLAR
matrix1971
Umarım bir meleğin şeffaf kanatları ulaştırmıştır mektubunuzu yazdığınız kişiye,ve okudukça gülümsüyordur bir kelebek narinliğinde,çok güzel bir mektuptu,kutluyorum..
matrix1971
Şirin Kelebek tarafından 11/8/2014 12:41:47 AM zamanında düzenlenmiştir.
matrix1971
Neden bilmiyorum ama seni okudukca huzur buluyorum kalemin daim olsun sesine ses gelir insALLAH sevgi ve dua ile...
matrix1971
Gönül dergahında demlenmiş duygular,nasıl anlamlı ,sürükleyici ve hoş bir yazıydı.İnsanın her gün posta kutusunda böyle bir mektup bulabilmesi mümkün mü?Demek ki yazar 365 gün bir ömür eksilmez bendeki bu esrime diyecek güce sahip yüreğinde. Kelimelerle dans etmişsiniz adeta,hepsi kaleminize ram olmuş.İçinizdeki cevherin bir ömür sizi bırakmaması dileği ile.Yazma aşkınız hiç tükenmesin.
matrix1971
Biliyor musun sana söz verdiğim için, oturup sana yazmıyorum. Mutlu olduğum için yazıyorum.
Gerçekten insan sevdiğinin varlığını hissederek yazması belkide okuyandan daha mutlu eder
kişiyi.
Güzel bir mektup,
bir de o duysa, okusa..
tebrikler,
selâmlar..
glenay tarafından 5/3/2013 10:01:19 PM zamanında düzenlenmiştir.