Çöplükten çıkan mektup

• 24 Nisan 2013 Çarşamba 16:25:07

Sevgili F…

Açıkça söylemek gerekirse ilk defa mektup yazıyorum. Bir ilki seninle paylaşıyorum. Bu bir hatıra nedeni olabilir. Tam olarak ne yazacağımı düşünmeden başladım yazıya. 10 dakika önce Brezilya- Fas maçını izledim. Bu nedenle mektupta sadece maçı anlatacağım. Şu anda büyük bir ihtimalle bir sürü sesli ve sessiz harfler yan yana gelecek, garip çağrışımlar yaptıran anlamsız ve garip(eoöü;atghc+……) sesini çıkardım. Vay be ne cümle kurdum. Bunun ögelerine ayırsam üniversite sınavını kazanırım.
Şimdi sana karşı hissettiklerimi nasıl anlatmalıyım bilemiyorum. Her şeyden önce bunu yazarken bile mutluyum. Seni tam olarak tanımış değilim ama en azından sevmesini bilen ve seven bir insan olduğunu biliyorum. En başlarda cesaretli oluşun dikkatimi çekti. Her cesaretli olan insanın iyi olduğu söylenemez. Ama en azından tanımaya değerdir. Bu düşüncelerle seni tanımaya çalıştım. Hakkında biraz fikir edindim. Bu arada seni arkadaş olarak kabul ettim. Hiç kız arkadaşım olacakmışsın gibi davranmadım. Ancak daha 2. Günden ‘’Bu kız bana göre mi?’’ Sorusu kafamı meşgul etti. Bu soruya da az çok cevap aldım. Bundan sonra da denenmem gerektiğine karar verdim. Şu anda verdiğim kararın % 90 doğru olduğu düşüncesindeyim.
Aile durumunu saklaman bende biraz olumsuz etki uyandırdı. Şu anda bile benden bir şeyler gizliyormuşsun gibi bir his var içimde. Tabi zaman ilerledikçe birbirimizi daha iyi tanıyıp Tam olarak birbirimize güvendik mi bu sorun ortadan kalkacak.
Ben hep kararlarımı bir zaman geçtikten sonra değerlendiririm. Kararlarımı üç gurupta incelerim. Bunlardan birincisi yüreğimle verdiğim kararlar. Bu kararlar hep heyecan doludur, bilinçsizdir. Sonunun nereye varacağını bilmeden o anki ruh halime ve ihtiyaçlarıma göre veririm. Bazen böyle karar verdiğim yadırgarım. Yalnız genelde kendime güvenimi arttırır. 2. İse beynimle verdiğim kararlar. Bu kararların herkes tarafından takdir edilen mantığa uygun ve büyük bir ihtimalle iyi sonuçlar doğuran kararlardır. Yaşım ilerledikçe isabet oranı artıyor. Genelde yüreğimle verdiğim kararları beğenmez ( Ed be kişiselleştirme-Teşhis). Ve sonuncu ise yüreğim ve beynimin ortak verdiği kararlar. Kendimi en çok bu kararlardan sonra mutlu hissediyorum. Genelde sonuçları var bizim ilişkimizi değerlendirdim mi kararımın 3. Sınıfa dâhil olduğunu görüyorum. Yanılmadığımı tahmin ediyorum.
Seni tanımayan bir arkadaşım senin hakkında bir takım eleştirilerde bulundu. Ben buna öfkelendim ( kızmadım!!!) Sonra bunun istemsiz olduğunu hissettim. Sana bağlandığımı anladım bunda senin duyduğun sevginin önemli bir yeri olduğunu söyleyebilirim.

Sözlük ( Divan-ı Lügat-it Türk) Kaşgarlı Mahmut+ Sf 1258 Satır 52
FİLİZ= Tatlı, şeker, sempatik, cesur, güzel, çılgın ve muradına ermiş
Beni sevmen hoşuma gidiyor; Çünkü bende seni seviyorum.

M.

Nete verenin notu: Ne yazık ki bu mektubu yazan genç adam tarih atmayı unutmuş.

Bu defter hurdacıdan aldığım eski kitapların arasında çıktı. Bir solukta okudum. Çok mu güzeldi? Edebi değeri de yoktu ahım şahım bir şey değildi? Ama samimiydi ve yayınlamaya değerdi bende üzerime düşeni yapıyorum. Bu arada defterde geçen isimleri değiştirdim

Üç sene önce

15.07.2009. 23: 35
Çarşamba