- 582 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
TEKERRÜR MÜ, TESADÜF MÜ?
Sevgili dostlar;
Şu içinde bulunduğumuz bir iki hafta boyunca kulaklarımızı patlatırcasına dört bir taraftan koro halinde “Akil adamlar… Akil adamlar… Akil adamlar” diye bombardımana tuttular.
Öyle an oldu ki: Akil mi, akıl mı karıştırır olduk. Bu akil ya da akıl küpü adamlar daha önceleri nerelerdeydiler, ne yapıyorlardı, şimdi ne yapacaklar? diye meraklanmış; sabırla, bir o kadarda hayretle bekleyip dururken her zamanki belli saatimde günlük gazetemi alıp önce manşetteki haberlere bir göz attıktan sonra köşe yazarı dostlarımın yazılarına bakmak istedim.
O da ne? Daha ben “Akil mi Akıl mı” tam ayırt edememişken, Sayın Mustafa Özduran “Heyet-i nasiha mı, akil adamlar mı?” diye sormaz mı? Merakım daha da artarak başladım dikkatlice köşe yazısını okumaya.
Okuduğum her satırı hayret ederek baştan bir daha okuya okuya yazının sonuna geldiğimde kafamdaki o bombardımandan kalan bulanıklık yavaş yavaş yerini aydınlığa bırakmaktaydı. Yazı tam olarak verilmemiş (Devamı Yarın) diye bitirilmişti. Ertesi günü gazetemin gelmesini iple çeker oldum. Bu arada da merakımı biraz olsun gidermek için küçük çaplı bir araştırma yaptım. Yarınki yazıya ön hazırlıklı olmalıyım diye düşündüm.
Evet, sevgili dostlar, biliyorum ki sizlerde en az benim merak ettiğim kadar meraklanmış, belki de tövbe estağfurullah çekip “Ya! Rab aklımıza mukayyet ol” demişsinizdir. Tesadüf mü tevafuk mu pek kestiremesem de İstiklal şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un; “Tarihi tekerrürden ibarettir derler, ibret alınsa hiç tekerrür mü eder” sözü ışığında tarihin yine tekrar ettiğini, çünkü 94 yıl önceki yaşanan olaylardan ibret alamadığımızı görür gibi oldum.
Bu duygularla düşüncelerim gel gitler yaparken, tam kendimi yalnız hissedecektim ki; Sayın Numan Nuh’un: “Akil Adamlara Kadro Verelim” başlıklı yazısı takıldı gözüme. Yukarda “Bu akil ya da akıl küpü adamlar daha önceleri nerelerdeydiler, ne yapıyorlardı, şimdi ne yapacaklar? diye meraklanmıştım ya; sağ olsun Numan Nuh beni bu meraktan kurtardı.
Meğer bu “Akil Adamlar” fikri devletin değil miş. Ya kimin miş? Yazıdan aktaralım da iyi anlaşılsın. “Akil adamların fikir babası bölücülükten cezaevinde yatan Öcalan’dır. Öcalan’ın isteğini iktidar 63 kişilik bir heyet kurarak yerine getirdi. Türkiye’nin 7 bölgesi için her biri 8 üye ve bir başkandan oluşan 63 kişilik ‘Akil Adamlar’ listesi açıklandı.”
Açıklanmasına açıklandı da ne yapacaklar? Diye soracaktım; Sayın Numan Nuh bununda cevabını vermiş. “Bence Akil adamlar bu ülkeden ziyade kendileri için çok şey yapacaklar. Hiç değilse hayatlarında bir defa yollarının düşmediği Anadolu yollarına düşecekler. Nutuklar atacaklar. Anadolu halkı ile biraz çekinerek de olsa birlikte olacaklar. Metropol dışında şehirlerin varlığından haberdar olacaklar. Eli kanlı bir örgüt ile barış sürecini anlatacaklar”
Sevgili dostlar;
Sizi bilemem ama bunca duyduklarım, gördüklerim ve okuduklarımdan sonra birkaç sözde ben söylemeden geçemeyeceğim. Pek öyle dolambaçlı yolları bilmem. Onun için öz olsun diye şairce söyleyeceğim. Tarih tekerrür mü ediyor, yoksa bu farklı mı varın siz yorumlayın.
NE FARK VAR?
“Heyet-i Nasiha”ydı dün
Aralarında ne fark var?
“Akil Adamlar”dır bugün
Aralarında ne fark var?
Kışkırtarak şunu bunu
Yutturdu bize oyunu
Öğrendik onun huyunu
Aralarında ne fark var?
Çok düşünür! Bizi bizden
Adam(!) bulur içimizden
Sonra inmez tepemizden
Aralarında ne fark var?
Bu ne talih bu ne şans
Dostumuz(!) ya Webb, ya Hans
Şimdi de aynı referans
Aralarında ne fark var?
Bu millete bile bile
Yutturdular bin bir hile
Söz koymadılar Halil’e
Aralarında ne fark var?
HALİL MANUŞ
YORUMLAR
Değerli Arkadaşım.
Bu akil adamlar Türkiyeye dün gelmediler...Mesela Orhan Gencebay, Hülya Koçyiğit, Ahmet Taşgetiren..Bunlar ben kendimi bildim bileli bu topraklarda yaşayan insanlar...Madem ki terörün bitmesinde, silahların susmasında ve kalıcı bir barışta bu kadar etkili olacaklardı bu güne kadar ne diye beklendi..Otuz binden fazla Türk, bir o kadar Kürdün ölmesi mi bekleniyordu bu akillerin piyasaya sürülmesi için..Yoksa hiç kimsenin akline mi gelmedi böyle bir proje? Hem Koskoca Mecliste hiç mi yoktu aklı başında insan? Biz onları ne diye seçtik? Çıkıp dolaşsınlar, halkın arasına girip sorsunlar, araştırsınlar...Onlar ne işe yarar sahi?
Bir barıştan söz ediliyor...Tamam..Güzel...Barışta iki taraf olur...Taraflardan biri belii..Ötreki taraf olan Türk tarafı nerede? Ben bunu göremiyorum maalesef..
Yazı ve şiir için çok teşekkürler.
Selam ve sevgilerimle.
Üstadım çok analmlı bir yazı sayfanızda.ayrıca güncel olmasıda önemli.
Nereden çıktı nerden geldi bu fikir çokda önemi yok.Maalesef ki içlerinde Türk'üm dmekten gocunmayan, bayrağa ve İstiklal marşına saygı duymayanlar ve bir kısım dünyadan uzak insanlar var.
Ama itiraf edeyim hükümet çok akıllı.yarın bir olumsuzluk olsa kusuru bu insanlarda arayacak herhalde veya Ülkemin insanlarının nabzını ölçüyorlar.Yani 550 milletvekili meseleyi anlatamadı da bu zevat mı anlatacak ne hallere kaldık.Bu ülkeye sevdalı onca ilim adamı varken bu insanların ne anlatacağıda ayrıca merak konusu.Barı barış barış herkes ister bunu da, karşılığı ne?
Bu gün vatansever insanların aklına takılan tek soru bu...barış neye karşılık.
başbakan bana güvenin diyor.Tamam ona güvenelim de BOP eş başkanı değil mi?
Diğer büyük başkan( ABD) Müslümanların kanını dökerken, bizler bu başkanlara nasıl güveneceğiz.
Haklı ve güzel bir yazı kudum.acizane duygularımı yansıttım.teşekkür ederim.