TÜRBANLILAR HERKES KADAR ÖZGÜR.

23 Mart 2008 Pazar 23:25:51

TÜRBANLILAR ÖZGÜR MÜ?

Türbanın serbest bırakılması yönünde yasa değişikliği hazırlıkları sırasında gerekçe olarak hep türbanlı kız öğrencilerin üniversitede okuyabilme özgürlüğünden bahsettiler. Onların özgür olmaları ,okuyabilmeleri gerekliydi.
Elbette okumalıydılar. Okuyabilseler zaten türban takmak için inatlaşıp eğitimlerinden ve kendileri olmaktan vazgeçmezlerdi. Hep eğitimlerinin engellendiğinden bahsedildi. Doğruyu söylemediklerini hepimiz biliyoruz. Onlarda, bizde. Ama ortada bir yanıltma var. Hiç kimse siz okula gidemezsiniz, okuyamazsınız demiyor. Okuldan atılmıyorlar. Önlerine iki seçenek sunuluyor,( demokratik sistemin !) gereği olarak.Onlar da kendi özgür iradeleri ile türban takarız ,okula gitmeyiz diyorlarsa suç kimin?
Bu demokratik sistemlerde hep böyle olmaz mı? Bakın kocaman ABD ye iki partiden birisine oy vermek zorundasınız. Türkiye’ye bakın; oy verecek kendinizi ifade edecek parti var mı mecliste? İlla da üç partiden birisine oy vermeye zorlandığınızı hissetmiyor musunuz? Hele de seçim barajından sonra.
İş ararken istediğiniz işe değil de bulduğunuz işe girmiyor musunuz? Çalıştığınız yerde ücretiniz tek taraflı belirlenmiyor mu? Devlet memurları bunun en güzel örneği. Peki bunların hepsi demokratik oluyor da türban giyen kızların okumayı değil de okumamayı seçmeleri kendi demokratik tercihleri değil mi?
Hem ayrıca türban takmayı okumaya tercih eden kızların okumayan kızlarımıza oranı ne kadar biliyor musunuz? Sadece yüzde bir. Üniversiteye gitmeyen kızlarımızdan yüz tanesinden bir tanesi türbanı okula tercih etmiş.
Okumayan kızlarımızın yüzde 29,8 i sınavı başaramamış. Yüzde 14 ü çalışmak zorunda kalarak okumaya devam edememiş. Sınavı kazanıpta ekonomik nedenlerle okula devam edemeyen kızlar okula devam edemeyen kızların yüzde 6,3 ünü oluşturuyor. Okulu sevmediği için okumayanlar yüzde 9,8 Okumasına ailesinin izin vermediği kızlarımızın oranı ise yüzde 10.5. ( Radikal Gazetesi 7 Şubat 2008)
Yukarıdaki verilerden anlaşılacağı üzere kocaman bir aldatmacadan başka bir şey değil kızlarımızın türban taktıkları için okuyamadıkları. Ama diğer nedenleri çözmek gibi hiçbir niyet ve çabası yok hükümetin. Varsa yoksa türben, imamhatip.
Türkiye’de görünür bir ayırımcılık ve yarılmaya neden olacağını düşünmeden türbanı üniversitelerde yasal olarak giyilebilir hale getirecekler. Zaten açık lise sınavlarında görüldüğü üzere liselerde serbest oldu bile. Sayın başbakanım türbanıyla kürsüye çıkartılmayan öğrenciyi özel olarak arayıp destek olmadı mı? İnşallah türbanı yakında tüm kamusal alanda serbest bırakacağız diyen milletvekili hangi partiden? Türbanıyla işyerinde çalışan ve kamerayla görüntülenmiş bayanlara işlem yapmayan sağlık bakanı hangi partiden? Bu ve benzeri örnekler çoğaltılabilir. Anlaşılması gereken odur ki AKP demokrasinin nimetlerinden yararlanarak demokrasiyi ortadan kaldırmak için geleneğinde ve genlerinde olan takiyye’yi kullanıyor.
Kullaqndığı sadece takiyye olsa haydi neyse. Zafer Üskül gibi bir hukukçuyu, Reha Çamuroğlu gibi kendisini Alevilerin temsilcisi sayan bir çıkarcıyı, Ertuğrul Günay gibi eski bir sosyaldemokratı da çok rahat kullanabilmekte. Hatta kendisini Kürtlerin temsilcisi sayan DTP yi de kullanmıyor mu?Onlarda enayi mi kendisini kullandırtmasın, maşa olmasın diyebilirsiniz ama kimbilir onları ne vaadler ile kandırdılar. Ben onları kandırılmış sayıyorum, aksi takdirde onlar da en az Hizbullah militanları kadar bilinçli hareket ediyor ve suçlu
Olur.
Bunlar işin bir yönü ama diğer yönü ile de bir yarılma yaratacağı kuşkusuz. Görünür bir yarılma ,bölünme.
Türbansız, çağdaş iki üç kadını yan yana getirdiğinizde onların hiç birisi hakkında olumlu ya’da olumsuz hiçbir düşünceniz yoktur. Onlar konuştuklarındaysa hangisinin Türk, hangisinin Alman, hangisinin Yunan olduğunu anlayabilirsiniz. Çağdaş birkaç erkeği de yan yana getirdiğinizde durum aynıdır. Ama çarşaflı, türbanlı bir kadın varsa aralarında durum ne olacak? Türbana karşı iseniz önyargılı davranmaya başlarsınız. O sizin için bir anti laiktir. Baştan suçludur.Ona hayatı zorlaştırmaya çalışırsınız elinizden geldiği kadar. Böyle bir durumun bir mahkemede yaşandığını düşünün. İmamhatip mezunu bir hakim ve karşısında türbanlı bir davalı.Herhalde o suça verilebilecek en az ceza ile kurtulur sanık. Beklide cezası Allaha havale edilip beraat bile eder .
Gene üç beş çagdaş erkeğin arasında bir ayırım yapamazsınız normal, sessiz bir konumdayken. Hangisinin alevi,hangisinin Sünni, hangisinin Çerkez ve ya Kürt, hangisinin Fransız ve ya Arap olduğunu anlayamazsınız. Ama içlerinden birisi çember sakallı, cüpbeli, sarıklı, şalvarlı olursa hemen onun kişiliği ve düşünceleri hakkında sizde bir yargı oluşur ve eğer bir devlet memuru iseniz va aynı görüşleri paylaşıyorsanız ona daha çok yardımcı olmaya,sorununu çözmeye çalışırsınız. Bu insanın doğasında vardır ister istemez bu farklı bir davranış şekli doğuracaktır sizde.
Bu örnekleri daha çoğaltabiliriz Öğretmen öğrenci, doktor hasta, vergi denetmeni mükellef, başbakan çifçi!
Asker iç işleri bakanı, Düşünce suçlusu adalet bakanı, Polis mitinğ yapan vatandaş gibi.Buradaki kamu görevlileri ilk bakışta karşılarındakinin kendilerinden olup olmadıklarını anlayacak ve ona göre muamelede bulunacak. Bunu hiç kimse inkar edemez. Çünkü günlük yaşamımızda olan , olağan şeyler bunlar. Onun için diyorm ki baştan bir yarılmaya toplumu bölmeye yönelik bölücü ,dışlayıcı bir tasarıdır bu.
Ha bir de madem o kadar özgürlükçü bizim hükümetimiz Aleviler konusundaki tutumlarına ne buyurmalı.
Alevileri asimile edebilmek, en azından bir bölümünü yanına alabilmek için, en azından bir kısmına toplumsal muhalefeti bıraktırabilmek, olmazsa bir çatlak yaratabilmek için onların geleneğinde olmayan bir iftar yemeği
düzenlettirip onlara “ kardeşlerim” derken üst mahkeme Diyanet İşleri Başkanlığının görüşleri doğrultusunda “Cem Evlerini” ibadet yeri saymayan kararını gerekçeli olarak açıklıyordu.
Buyurun özgürlük anlayışını, buyurun din kardeşliğini, buyurun takiye yi, buyurun samimiyeti, laikliğin ,Cumhuriyetin bekçiliğini.

Beğen

TÜRBANLILAR HERKES KADAR ÖZGÜR. Yazısına Yorum Yap

"TÜRBANLILAR HERKES KADAR ÖZGÜR." başlıklı yazı ile ilgili düşüncelerinizi ve eleştirilerinizi diğer okuyucular ile paylaşın.

noa

@noa

27 Mart 2008 Perşembe 00:18:03

BU SİTEDE KULLANICILARIN BAŞKA KULLANICILARI ENGELLEME MEKANİZMASI VAR.

KULLANICILAR BAZI KİŞİLERİN DÜŞÜNCELERİNİ VEYA BAZI DÜŞÜNCELERİ KENDİ ESERLERİNİN ALTINDA GÖRMEK İSTEMEYEBİLİRLER.

OLABİLİR.

ANCAK, BİRİNİ HEM ENGELLEYİP HEM DE ENGELLEDİĞİNİZ KİŞİNİN YORUMLARINI ALIP EDİTLEYEREK VE CIMBIZLAYARAK İŞİNİNE GELENLERİ KENDİ İLETİNİZ ALTINDA SIRALAMAK SURETİ İLE MEKANİZMANIN BU ŞEKİLDE KULLANILMASI YAZIN SANATI VE İLETİŞİMİNİN AHLAKINA DA, ERKANINA DA HEM SIĞMAZ HEM DE YAKIŞMAZ.

BUNUN BU ŞEKİLDE UYGULANMASI, BUNA SEYİRCİ KALINMASI...

...

YAZIN ADABININ BU DERECE SUİSTİMAL EDİLMEBİLECEĞİ AKLIMA GELMEZDİ.

BİR ORTAMI YANSITAN ÜYELERİDİR, BİR ÜYEYİ YANSITAN ORTAMDIR.

DÜŞÜNCE VE FİKİRLERİN EMEK HALİNE DÖNÜŞTÜĞÜ BU ORTAMLARDA İNSANLARIN YAZILARINI HEM ALIP KIRPACAK DEĞİŞTİRECEKSİN HEM DE GÜNÜN YAZISINI YAZMIŞ OLARAK ÖDÜLLENDİRİLECEKSİN.

BANA GELMEZ BÖYLE İŞLER.

HOŞÇAKALIN.

noa tarafından 5/1/2008 12:49:05 AM zamanında düzenlenmiştir.

sabahın kanatları

TÜRBANLILAR HERKES KADAR ÖZGÜR.

YORUMLAR