- 1038 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ESKİSİ GİBİ DEĞİL
Artık eskisi gibi değil yaşam. Tadı kalmadı artık ekmeğin suyun. Kelimelerde anlamını yitirdi sözlerde şiirlerde. Şarkılar çalıyor yine eskisi gibi ama dinlemenin tadı yok eskisi gibi. Ne yağan yağmurun nede esen sam yelinin hiç tadı kalmadı. Gökkuşağını görmek de veya oluşmasını isteyende yok eskisi gibi. Hani o çocukluğumuzda altından geçtiğimizde hayallerin gerçek olmayacağını öğrendik acı olarak ve artık eskisi gibi hayaller de kalmıyor geriye.
Bedenlerde artık eskisi gibi değil. Eller titremeye başlıyor bir süre sonra ve yaşlılık usulca sokuluyor vücuduna. Gözlerin bulanıklaşıyor adımların zorlanıyor yavaşça ve hayat artık eskisi gibi yaşanmıyor. Eskiden olsa saatlerce yürürdüm mesela. Gerçi şimdi yanımda olsan yine yürürüm biraz zor olsa da senle birlikte yürürdüm. Kıyafetleri artık üst üste giyiniyorum yoksa üşüyorum hemen. Şimdilerde yazıda yazamıyorum kollarıma ağrılar saplanıyor ve bir süre sonra yazacaklarımı unutmaya başlıyorum. Aslında yazmak isterdim eskisi gibi ama artık yazılarıma bir baş karakter olmadığı için susuyorum. Eskiden senleilgili yazardım. Şiirler sözler uzun uzun yazılar bitiremezdim seni.
Sen gittikten sonra yalnızlığı yaza yaza bitirdim bir süre sonra ve anladım ki ne kadar yazsam da acılarımı anlatamadığımı anladım. Yaşadıklarını içine atmak gerektiğini öğrendim. Sonra onları içime gömdüm ve üzerini kapattım. Kısacası susmayı öğrendim ve iyi geldiğini anladım. Ama yinede bazen yazıyorum. Sadece ben okuyorum ve sır gibi saklıyorum. Eskisi gibi değil yani. Önceleri aşk okunsun isterdim sonra ayrılığı ve veda etmeyi anlatmaya çalıştım şimdi ise susma vaktini anlatıyorum aslında. Yalnızca yaşamak ve susmak. Yine ellerim ağrımaya başladı bile. Bunları yazarken yanağım deftere değecek kadar yaklaşmak zorunda kalıyorum yoksa yazıları göremiyorum eskisi gibi değil onlarda.
Hani o büyük kütüphanede bulunan kitaplar vardı ya hepsini toz kaplamış durumda artık. Kimsenin dokunmasına izin vermediğim için yaklaşan yok oraya. Onlarla da ilgilenemiyorum kaç zamandır. Hemen yorulduğum için ihmal ediyorum onları biliyorum ama yapabileceğim bişey yok. Nasıl temizleyeceğim o kadar eşyayı.
Geçen gün bir cesaret kapladı beni ve karıştırmaya başladım. İlk aldığım defterin içinden kuru yapraklar saçıldı yerlere. Toplamaya çalıştım titreyen ellerimle ama hepsi parçalandı. Üzüldüm sonra hepsi anıydı bir hatıra. Zamana karşı benim gibi ufalanıp gittiler. Kendi kendime dedim ki; devam et biraz daha. Ama ne mümkün hepsinin içinden bir not bir resim çıkmaya devam ettikçe vazgeçtim usulca. Artık eski defterlerle uğraşacak kadar gücüm yok kısacası. Çabuk yoruluyorum artık ve fazla yazamıyorum. Yoksa ağlamaya başlıyorum . Yaş ilerledi doktor üzülmememi söylüyor. Yardımcım devamlı beni gözlüyor. Birazdan gelir yine ve ekleyecek “kendinizi yormayın” diye.
Kaç zamandır yanımda ve hep gözetlemekte. Eski resim albümlerini karıştırıyor bazen benim yüzümdeki gülümsemeleri arıyor yaşlı bedenimde. Eskisi gibi değilim zaten bende. Yüzümde kırışıklıklar titreyen bir vücudum var. Düzenli olarak aldığım ilaçlarla ayakta duruyorum. Ne gülümsemesi?
Kaç yıl geçti aradan bende unuttum artık. Zaten bu aralar unutmak benim için sıradan bir olay oldu. Bazen her şeyi unutuyorum hiç yaşamamış gibi sonra birden hatırlıyorum her şeyi sanki o an gibi. Yaşın getirdiği zorluklar işte. Mezarlığa yardımcım eşliğinde gidiyorum. Önce sevdiğin çiçeklerden bir buket hazırlatarak. Onları ayarlayanda yardımcım zaten. Bazen girişte hep isyan ediyorum hayata bazen de sadece susuyorum. Ziyaret günlerinde ilaçlarımı bir doz fazladan veriyorlar. Susmam ve ağlamamam için. Bazen işe yarıyor o bir saatlik sürede sadece oturuyorum mezar taşının yanında. Bazen işe yaramıyor ilaçlar ve hep gözyaşlarım süzülüyor yanaklarıma sonra toprağa. O gün zor geçiyor işte akan gözyaşları suluyor maziyi ve anıların hücumu ağır geliyor.
Eskisi gibi değil yaşamak artık. Ne yemeğin tadı var ne tuzun. Ağlamak bile eskisi gibi değil. Yazılarımın hepsi öksüz gözüyaşlı. Ben sensizliği yaşarım bu hayatta ve ölümü beklerim gözlerim ufukta. Eskiden gün doğumunu beklerlerdi şimdi gün batımını bekliyorlar. Eskisi gibi değil yani.
03.04.2013 18:05
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.