İçim Dışım Şiir...
Son günlerde şiirle o kadar içli dışlı oldum ki içim de şiir ağacı bitecek neredeyse.. Seri üretime geçen fabrikalara benzettim kendimi. Böyle bir durumda, ürün kalitesini aynı ölçüde tutturmak oldukça güçtür.
Çok güzel tatlı yapan birini hatırlıyorum. Lezzeti, kıvamı mükemmeldi. Etrafından gelen istekleri kırmazdı. Sonra küçük bir dükkan açtı kendine. Aradan birkaç yıl geçip dükkan yetmeyince, başka bir dükkan daha açtı. Ünü ülkeye yayılınca, şehirler arası çalışmaya başladı… Hala devam ediyor hala meşhur fakat artık tatlısı, ilk zamanlarda ki lezzetini kaybetmişti. Diyeceksiniz ki neden! Aslında çok basit bir açıklaması var; ilk yaptığı tatlılarda kendi el emeği ve sevgisi vardı. Bilirsiniz elin lezzeti de yapılan yemeğe sirayet eder. Aynı şekilde yapılan yemeklerin lezzet farkı buradan gelir… Her insanın bir enerjisi vardır, o enerji değişikliğe uğradığında lezzetlerde değişime uğrar.
Kendimi seri üretime geçen fabrikaya benzetme sebebim bu yüzdendi. Yaradılış itibari ile çok duygusal bir insanım. Duygusallığın inişleri ve çıkışları çoktur. Ani parlamalar ve ya içine kapanma gibi değişikken duyguların med cezirindedir her zaman. Bazı insanlar bunu yaşantılarında sergilerken bazıları benim gibi şiirlerine ve yazılarına taşırlar… Şair değilim, olma iddiasında da bulunmadım hiçbir zaman. Arada bir yazmamım sebebi duyguların sineye sığmayışındandı. Onları bir şekilde akıtmam gerekiyordu aksi halde tamamen içine kapanan biri olup çıkıyordum. Yazmak insanı dinlendiren, içteki boşaltma mekanizmasını harekete geçiren bir olgudur diyebilirim. En azından benim için öyledir.
Konuyu çok dağıtmadan başarabilirsem maksadımı anlatacağım ve tabi uzatıp darmadağın etme ihtimali de yok değil…
Benim için şiir demek, duyguların zirve yapması demekti. Geçmiş zaman kullanma sebebim son günlerde aynı duyguları taşımadan şiir yazmaya başlamış olmamdan kaynaklıdır. Şiir kuralı bilmem, nasıl yazılır ve ya yazılması gerekir hiç fikrim yok.. Hele hece denildi mi ödüm kopar çünkü hem yazamıyorum hem de duygularımı dar bir galiba sığdıramıyorum. Değişime uğruyor her ne hikmetse.! Aktarmak istediğimle aktardığım faklı boyutlar da geziniyor...
Nedendir bilinmez birkaç haftadır kalem elimden hiç düşmüyor öyle ki rüyalarıma bile girmeye başladı.. Havada uçuşan heceler, sayfalar kabusum oldu Elimde kalem olması gerekmiyor; otururken, dolaşırken aklım şiir yazmaya devem ediyor. Bir de ritim duygusu gelişti ki sormayın! Yazdığım şiirleri hemen hiç demlendirmeden asıp , sonra da ‘’dur şurası olmadı, burası olmadı’’ diyerek değiştirmek ve ya kalemine güvendiğim birine gönderip bıktırma vesaire, vesaire… Durum böyle olsa bile..!
Çok yazmak kaliteyi düşürür, imasında bulunsam da yukarı da, doğru olmakla birlikte kendini gelişmek adına bir gayret varsa kalite düşer gibi olsa da devamında toparlanır… Konuşmayı yeni öğrenen çocuk misali, yarım yamalak konuşa konuşa doğru cümleler kurmayı öğrenir.. Maksat ne ona bakılmalı. Belki duygusu az şiirler çıkacaktır ortaya , belki saçma sapan hatta birileri ‘’ ucube’’ benzetmesi yaparak takılacaktır. Siz bildiğinizi okumaya devamedip ve işin özünü öğrenme yerine hazırcılığa soyunursanız fena… Ya da çoban misali uğraşmayacak ümmi olarak sevmeye devam edeceksiniz. Benim gibi! O da şairlik değil naçizane duygu aktarımı olur sadece...
Sadede gelirsek!
İnsan neyle meşgul olup, vaktinin çoğunu ona ayırıyorsa, dert edinip daha iyi olmak için uğraşıyorsa, her anını dolduruyor. Tabiri caizse esir ediyor.. Rüyalarıma bile girmesi bunun en büyük göstergesi. Çok kötü bir şey olmamakla birlikte bazen saplantı haline dönüşebiliyor. Bazen de ufku genişletiyor. Mesele şu galiba; asli vazifelerimizi, öncelik sırasına koyarsak hiçbir sorun teşkil etmez tam tersine belirttiğim gibi yeni ufuklar açar insanın ruhunda… Son günlerde şiire olan fazla düşkünlüğüm bana bunu öğretti.
Neden yazdım!
Bilmiyorum, bazen yazılanlar için şöyle bir gerekçe ortaya sunulur; ‘’Bir şeyler öğrenirken öğretebilmek’’ Öğrenilecek çok bir şey olmasa da bu gerekçeyi yazım için kullanabilir miyim müsaadenizle…
Selam ve dua ile..
YORUMLAR
Aysel Hanım zaman zaman belki hepimizde aynı kanaat oluşuyor doğrusu. Ama size yetişmek bu kadar zor olsa da şiirleriniz oldukça başarılı, yazılarınız da öyle. İlham perilerinin ne zaman işbaşında olacakları belli olmuyor.
Evet, dediğiniz gibi her şey aslında kendimizi aşmak için...
Güzel yazınızı kutlar başarılarınızın devamını dilerim.
Selâm ve saygılarımla...
Gül Şehri
Şiirleri beğen diğiniz için müteşekkirim.. Lakin bıktırmamak da lazım galiba...
Çok teşekkür ederim selam ve dua ile..
Gül Şehri
Teşekkür ederim canım sevgilerimle..