- 790 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
AL SANA BARIŞ
22 Mart 2013 tarihinde yazdığım ama çeşitli sebeplerle bir türlü yayınlayamadığım yazım:
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------
Gününü ve tarihini hatırlamıyorum…Şu anda Silivri Ceza evinde tutuklu olarak ve de müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmakta olan eski Genel Kurmay Başkanlarımızdan İlker Başbuğ özel bir televizyon kanalında araştırmacı- soruşturmacı gazeteci – televizyoncu Uğur Dündar’ın karşısında…Uğur Dündar soruyor, İlker Başbuğ cevap veriyor.
Diyor ki İlker Başbuğ: ‘’ pkk terör örgütünün her dönemde dağdaki veya şehirlerdeki silahlı militan gücü nedir?’’ Yine kendisi cevap veriyor bu soruya ‘’ Altı bin.’’ Peki biz Türk silahlı Kuvvetleri olarak bu güne kadar kaç terörist öldürmüşüz: ‘’ Otuz altı bin.’’ Devam ediyor: ‘’ Yani tam altı defa pkk terör örgütünün tamamını yok etmişiz…Kısacası biz Türk Silahlı Kuvvetleri olarak üzerimize düşeni fazlasıyla yapmışız. Ama devlet maalesef dağa çıkmayı önleyememiş, bunun önüne geçecek tedbirleri alamamıştır.’’
Yok yok…Türk Silahlı Kuvvetleri teröre karşı başarılı oldu ya da olmadı bunun tartışmasını yapmayacağım. Anlatmak istediğim şey bambaşka…
Birilerinin otuz seneden çok fazla bir zamandır ‘’Sayın’’ı olan, birileri için de bu gün sevgi çiçeği, barış kelebeği olarak bizlere lanse edilen Öcalan dün bir bildiri yayınladı. O bildiri bdp li Pervin Buldan tarafından Diyarbakır’da Kürtçe olarak okundu. Neredeyse hiç bir Kürt hiçbir şey anlamadı. Sonra Şevket Süreyya Önder geldi kürsüye. Aynı bildiriyi Türkçe olarak okudu. Kürt de anladı Türk de…Böylece o meydanda apo posterleri, pkk bayrakları açanlar da gördüler ki mesele ana dil meselesi değil…Neyse konumuz da bu değil zaten.
Savaşanlardan birinin lideri bir bildiri yayınladı ve ‘’ Barış ‘’ Dedi…Hem de bu güne kadar ‘’ Kürdün dini Zerdüştlüktür ‘’ Diyen bir anlayışın başı, Hz. Musa, Hz İsa, Hz. Muhammed’in adını andı bir bildirisinde ilk kez…Militanları namazla alay eden bir örgüt, dün akşam itibarıyla bizim g.t yalayıcılar, pardon bir kısım gazeteci ve yorumcularımız tarafından Mesih ( Kurtarıcı ) ilan edildi adeta.Neymiş efendim Sayın Öcalan( ! ) ‘’ Bu gün helalleşme günüdür.’’ Demiş…
Evet Öcalan artık sadece bir takım Kürtlerin değil, dün itibarıyla bazı Türklerin, pkk adına yanan ateş etrafında türküler söyleyen bazı Lazların ,Her ota boka koşan bazı sanatçı bozuntularının da ‘’ Sayın’’ı olmuştur. Kim bilir belki hep öyleydi de ben daha yeni fark ediyorum…Neyse..Dağıttım yine.
Öcalan ‘’ Zaman artık helalleşme zamanıdır. ‘’ demiş…İyi de kardeşim bu helalleşmeyi öncelikle savaştığı kişi ile yapması gerekmez mi? Yani???
Yani öncelikle kendisiyle kıyasıya savaşmış olan ve şu anda kendisi gibi, aynı suçtan Silivri Ceza Evinde yatmakta olan İlker Başbuğ ile helalleşmesi gerekmez mi? Dolayısıyla da bizim ‘’ Silahlar sustu…Oleeeeeyyyyyy…Barış geldi Yehuuuuuu…’’ diye naralar atmadan önce savaşan iki taraftan birinin başında olan İlker Başbuğ’un ’’Ben de hakkımı helal ediyorum. ‘’ Demesini beklememiz gerekmez mi? Ya da madem ki birbiriyle savaşan teröristlerden biri barış (!) adına bir bildiri yayınlıyor öteki terörist(!) olan İlker Başbuğ için de bir barış bildirisi yayınlama ve ilan etme hakkı doğmaz mı?
Kenya’dan paket edildiği gün ‘’ Hizmetinizdeyim.’’ Derken, korkudan sıçtığı bokun kokusu tüm dünyada duyulan Abdullah Öcalan bu gün ‘’ Nasıl da geçirdim ama?’’ edalarıyla, sırf kendi nazik mâbadını kurtarmak adına barıştan, helalleşmekten bahsedebilir. Türklerden vaz geçtim,yaktırıp yıktırdığı, analarının göz yaşlarını akıttığı mesela Perinçek köyü Kürtlerinin, Mesela Başbağlar Köyü Kürtlerinin,dağda hamile bıraktığı kız militanlarının, dershanesini yaktırdığı, bindiği belediye otobüsüne molotof attırdığı Kürtlerin karşısına geçip utanmadan, sıkılmadan ‘’ Hakkınızı helal edin ‘’ diyebilme şerefsizliğini gösterebilir ama İlker Paşa yapamaz. İlker Paşa -şehitten vaz geçtim- protez kollu, bacaklı, gözünü kaybetmiş bir gazisinin karşısına geçip, gözlerinin içine baka baka ‘’ Hakkını helal et yiğidim. Ben seni bu hallere sokan apo ile el sıkışacağım.’’ Demez, diyemez.
Dün yine tv kanallarında soruyor birileri: ‘’ 21 Mart 2013 te Diyarbakır’da kutlanan Nevruz Bayramında niçin Türk Bayrağı yoktu? Ben söyleyeyim mi? Sen Türk Milleti olarak Zafer Bayramını kutladığın gün Yunan Bayrağı açıyor musun? Bu gün Yunan, senin için ne ise Türk de pkk için o dur. Adamlar senden Bağımsız bir Kürdistanın temellerini kurma hakkı elde ettikleri gün senin bayrağını mı asacaklar bir de? Gerçi bazı acuze yaratıklara göre ‘’ Efendim Kürdistan o bölgeye sadece coğrafi olarak verilen bir isim’’ miş.’’ Naaaaahhhh Bölgesel isim…Be hey hain..Haydi hain fazla oldu Be hey gafil…Daha İlk İmralı Heyeti yola çıkmadan bdp eş başkanı Gültan Kışanak bundan sonraki sürecin özerk Kürdistan olduğunu söylemedi mi? Sanırım ben Türkçeden anlamıyorum...Özerk Kürdistan sadece bir bölgemize verilmiş olan isimden ibaret bir kavram mıdır?
Ve bu günkü gazeteler…
‘’Abdullah Öcalan, Bağımsız Kürdistan kararından vaz geçti.’’ Naaahhh vaz geçti. Adam ilk İmralı görüşmesinde ‘’ Demokratik Özerklik ‘’ kavramını dile getiren yandaşlarına ne diyor: ‘’ Şimdi sırası değil.’’
Yahu gerçekten bende mi bir algılama sorunu var. ‘’ Şimdi sırası değil.’’ ‘’ Tamamen vaz geçtim.’’ Anlamına mı gelir yoksa ‘’ O konuyu daha sonra ele alacağız. Şimdi şartlar buna müsait değil. ‘’ Anlamına mı? Neyden vaz geçmiş adam? ‘’ Şimdi sırası değil. Sırası gelince o da olacak.’’ Diyor açık açık. Daha da açıkçası: ‘’ Hele ben bi g.tü kurtarayım ona da bakarız.’’ Diyor ama gelin görün ki bizim g.t yalayıcılar bunu alıp ‘’ Vaz geçti .’’ diye yutturmaya kalkıyorlar millete.
Bir gazeteci ‘’ Teşekkürler Öcalan’’ diye başlık atarken bir başkası ‘’ Abdullah Öcalan daha ne deseydi?’’ diyor. Adam Misak-ı Milliye atıfta bulunmuş, Hz Musa, Hz İsa, Hz Muhammed demiş. Toplanacağımız şemsiyenin altının İslam şemsiyesi olduğuna işaret etmiş. Daha ne desinmiş ki?
Bir ay öncesine kadar Kürtlerin dini inancının ‘’Zerdüştlük’’ olduğunu ifade eden sanki ben mişim gibi bu gün bazı gerzekler ‘’ ‘’Oleeeeyy… Abdullah Öcalan tüm Türkiye halkının Misak-ı Milli sınırları içinde İslam bayrağı altında toplamasını istedi..Adam resmen sevgi ve barış kelebeği ‘’ Diye orgazm olmuş vaziyetteler.
Bu gün bir gazeteci de bu barış sürecinden(!) kimlerin rahatsız olduğunu sıralamış. Mesela barışın gelmemesini isteyen, bundan nemalanan savaş devam etmezse ellerinde siyasi malzemesi kalmayacak olan milliyetçiler bundan çok rahatsızmış…
Ben milliyetçiyim arkadaş…Rahatsızım da…Şimdi bir Allah’ın kulu çıksın da bana savaşın devam etmesi halinde bundan nasıl bir nema elde edebileceğimi söylesin.
Hiç bir siyasi partiye üye değilim…MHP, ‘’ Türban sorununu mecliste biz çözeriz’’ Deyip de Nesrin Hanım mecliste türbanını çözene kadar da MHP ye oy vermiş bir vatandaşım… 2002 ve 2007 seçimlerinde –sırf bu sebeple- oyumu AK Partiye verdim. 2007 den bu yana oy bile kullanmıyorum artık. Hiçbir siyasi parti ‘’ Aman gözünü seveyim Sami..Bizim partiye gel.’’ Demez bana. İşte böyle bir adam olan ben savaşın uzamasından nasıl bir rant beklerim ki şu içinde yaşadığımız süreç beni rahatsız eder? Silah tüccarı filan da değilim ki savaşın devamından umduğum bir başka rant olsun…
Peki kan dökmekten hoşlanan bir cani miyim? Bilemiyorum..Hayatımda ilk kez 1979 da bir tabancaya elim değdi..İlk ve son...Dut silkelemek üzere ağaca çıkan bir ülkücü arkadaş belindeki tabancayı bana verdi. Ben de belime taktım..Biraz sonra başka bir arkadaş gelip tokalaşmak maksadıyla kolumu fazlaca sallayınca da belimden paaattt diye yere düşürdüm tabancayı…Hayatımda bir silaha elimin değmişliği ancak bu kadardır…Hayatımda ilk kurbanımı kendi ellerimle kestiğim o bayram gününün gecesinde sabaha kadar uyuyamayan, rüyasında hanımını, çocuklarını kesip duran, yani bir kurbanı kesmekten bile dehşete düşen bir insanım ben...Bir kez daha soruyorum: Bir Milliyetçi olarak ben nasıl bir nema peşindeyim ki bu süreçten rahatsızım?
Babaannesi Kürt olan bir insan olduğum halde Kürt kanı dökülmesinden , ya da Annesi Karadenizli birisi olduğum halde Türk kanı dökülmesinden mi hoşlanıyorum? Daha doğrusu ‘’Kan dökülmesine devam.’’ Mı diyorum? Onur, gurur, haysiyet ve Devlet itibarı gibi içi boş (!) kavramlar yüzünden pkk nın elinde bulunan o sekiz vatan evladı ölmeli miydi? Bunu mu istiyorum? O gazeteciye göre evet...Ben bunları istiyorum.
Hayır efendiler hayır…Ben bunu istemiyorum. Ben önemli ve tehlikeli bulduğum bir duruma dikkat çekiyorum.
İstiyorum ki birileri bana olup bitenleri benim anlayabileceğim bir dille izah etsin.
1- Mesela: İsrail…Neden Diyarbakır’da bir tane bile Türk Bayrağının olmadığı Nevruz kutlamalarının hemen ertesi günü ‘’ Mavi Marmara Katliamı’’ dolayısıyla Türkiye’den resmen özür dilemiş ve tazminat ödeyeceğini açıklamıştır? Tam üç sene bekledikten sonra neden Abdullah Öcalan’ın bildirinsin okunmasının hemen ardından hidayete ermiştir?
2- Pkk militanları ‘’ Buyurun alın, hepsini size veriyoruz’’ Diyerek tüm silahlarını Türkiye Cumhuriyeti Devletine teslim edip daha sonra da topraklarımızdan bu şekilde mi çekileceklerdir, yoksa ‘’ Şimdilik savaşmaya ara verdik.’’ Diyerek sınırların ötesine mi çekileceklerdir? İyi de adamlar zaten sınırların ötesinde değil mi?
3- Abdullah Öcalan hiç bir koşul ileri sürmeden mi tüm isteklerinden vaz geçmiştir? Çünkü bildirisine baktığımız zaman daha önce öne sürülen hiç bir isteğin dile getirilmediğini görüyoruz. Anadilde eğitim hakkı bile yok o bildiride.Ne oldu? Değişen ne? Kısacası apo özerklik, anadilde eğitim, kendi öz savunma güçlerini oluşturmak gibi haklar almadıysa ne aldı ki karşılığında tüm isteklerinden vaz geçti? Erdi mi yoksa sahiden de?
4- Alakasız ya da tamamen tesadüf gibi gelebilir ama bu haftaki Cuma Namazı hutbesinin konusu özellikle mi ‘’ Öfkemizi yenmek ‘’ Üzerineydi?
5- Son soru: ‘’ Hâla bu ülkede irticanın terörden çok daha büyük, hatta birinci sırada bir tehlike olduğunu düşünen var mı?’’ [ Bu sorunun cevabını çok iyi biliyorum aslında.]
Bu arada:
‘’ Ak Partiye oy verenler..Bütün bunların müsebbibi sizsiniz.’’ Diyenler var. İki seçim üst üste AK Partiye oy vermiş birisi olarak onlara da vereceğim cevabımı…Tamam benim suçum var da bakalım onlar tamamen suçsuz mu? Suratlarına suratlarına çarpacağım ama şimdi sırası değil…Şimdiki davamız ak kıç- kara kıç davası değil…Vatana sahip çıkma davası.
Benim davam yukarıdaki pankart…’’Silahların susmasından, dökülen kanın durmasından rahatsız mı oluyorsunuz?’’ Diyenler bana yukarıdaki pankartı izah etsinler bir daha ağzımı açarsam şerefsizim.
YORUMLAR
sami biberoğulları
Selam ve sevgiler benden.
emeklerine yüregine saglik duyarli yazar
dün aslaydi bugün pkk ve ikiside ayni topraklari istiyor; haritalari da bunlari kullanan emperyalistler ciziyor!
bunlar emelinden vazgecmedikce analar aglar..!
bu kendisini Türk kabul edenlere karsi adi konmamis emperyalist savastir!
yörük, cerkez, kürt ve digerleri kardestir!
yazari kalemini ve yüregini kutlarim
sami biberoğulları
Sayfama şeref verdiğiniz ve bu güzel yorumunuz için çok çok teşekkür ediyorum.
Selam ve saygılarımla.
Çook derin düşünüp yazmışsın hocam..
Gidişatı hep birlikte izleyip göreceğiz bakalım neler olacak..
Sorduğun sorulara asla mantıklı cevap alabileceğini de sanmıyorum..
Bekleyelim görelim diyebiliyorum sadece..
Uzzunca zamandır yazışamadık bunun çok uzamamsı dileğiyle .. :)
Saygılar..
sami biberoğulları
Ben de senin gibi düşünüyorum..Bekleyelim bakalım neler olacak.
Dediğin gibi uzun zamandır görüşemiyoruz. Ben hep buralardayım..Firarda olan sensin. İnşallah bundan sonra daha sık görüşürüz.
Selam ve sevgilerimle.
hayırlısı olsun diyorum..
lakin...
ben bu derdin biteceğiine inanmıyorum...
amma velakin..
yazınızı su gibi içtim...
edebi açıdan beğeniyle okudum ..
hocam elinize sağlık..
sami biberoğulları
Selam ve sevgiler benden.
hocam o asılan pankart beni hiç şaşırtmadı yıllarca sürdürülen kavga neyin kavgasıydı bostankavgası değildi herhalde siz kendi pencerenizden olaya yaklaşıyorsunuz birde olaya o tarafın penceresinden bakınız sen olsan türk bayrağı asrmısınız hocam etmeyin üç ülke oturup anlaşmaya vardılar sizde belirtmişsiniz bu özür kaç sene sonra gelmesi manidar değilmi suriyeye savaş açacaklar yine bizim askerleri sürecekler vede pkk lı unsurları sürecekler israillilerde daha sonra başkanlıksistemi olup eyaletlere bölecekler türkiyeyi o zaman doğu zaten yüzde seksen kürdistan olacak daha neler olacak neler olacak milliyetçi söylemlerle gözümüzün içine baka baka bizleri uyutacaklarsıradan bir vatandaş olarak benim gördüğüm bu saygılarımla selamlar
sami biberoğulları
Şimdilik bekleyip görmektan başka bir şey yapamayacağız anlaşılan..Dilerim yanılan bizlerizdir.
Selam ve sevgilerimle.
Erolabiye aynen katılıyorum, Allah, birliğimizi, dirliğimizi bozmasın. Sonumuz hayrola.
Sami hocam, hepimizin söylemek istediklerimizi bir bir söylemişsin tebrikler güçlü kalemini.
saygımla
sami biberoğulları
Aslında söylenecek daha çok şey var..Sırası ve yeri geldikçe söyleyeceğim inşallah. Ne derece işe yarar bilmiyorum ama en azından içimde kalmaz.
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Umarım yanılan biz oluruz..Umarım akan kanlar durur ve ülkede huzur hakim olur.
Selam ve sevgilerimle.
sayın öcalannın, pkknın, pkk yardaşların, yalakaları, partizanların, bu demokratik süreçte katkısı olanların, akil adamların, yine bu demekrotik sürece katkıda bulunan siyasetçilerin, bu süreçe katkısı olan medya ve kendini bilmeyen vatanını düşünmeyen halkın, söyledikleri; bana,sana, bu vatanın geleceğini düşünen, vatanını,milletini düşünen, seven, konuşan, yazan insanlara dedikleri ne biliyor musunuz?
İt ürür kervan yürür.
Yani bizi it yaptılar ve kendileri kervanlarını yürürtüyorlar
olan budur başka şey değil.
Sevgiler
sami biberoğulları
Bir başka söz daha vardır.
Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner.
Selam ve sevgilerimle.
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
Bu manasız çatışma sürdükçe çok evlatlar ölecek.Çok analar acı çekecek,gelinler dul bebekler yetim kalacak.
Kime ne faydası olacak?
Hiç!
Fakir fukara evlatları öldükçe de bu çatışmanın bi,tirileceğini zannetmiyordum doğrusu.
Ama hayırlısı olsun diyorum.
Allah birliğimizi ,dirliğimizi bozmasın.
Selam ve saygı ile değerli Hocam.
sami biberoğulları
Allah dirliğimizi, birliğimizi bozmasın..Amin de unutmamk gerekir ki Mondros Ateşkes antlaşması imzalandığı zaman da bu halk sevinmişti '' Savaş bitti, akan kan durdu '' diye..Bitti mi peki? Hayır...Bitseydi Kurtuluş Savaşı olmazdı...Allah bu ülkeye bir kez daha Kurtuluş Savaşı yaşatmasın.
Selam ve sevgilerimle.