- 415 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÖLDÜRÜLEN ŞAİRLER(28): SELMAN
Mustafa CEYLAN
**********************
Rumeli’nde Arnavutlar tarafından öldürülen şairimiz Selman, aynı zamanda önemli bir müzik adamıydı. Abdi Şah ve Hıraman tarzı türkü onun icadıdır.
*
Kaynaklara göre, XVI. Yüzyılda yaşamış ve şehid edilmiş olan bu şairimiz uzun uğraşlar sonucunda Rumeli kadısı olmuştu. Bu görev esnasında Arnavutlar tarafından öldürüldü. Öldüğü sırada yanında taşıdığı şiirleri de o hengâmede yok olmuş, kaybolup gitmiştir. Kaynaklar, şairimizin birkaç beytini günümüze taşımışlardır.
Evet, işte şiirleri ölümüyle beraber kaybolan Selman’ın bu durumu, günümüz şairlerine de bir ibret dersi olmalı.
Neden mi?
Anlatayım :
İnsan, dünya fâni. Gelip geçici… Hele hele sanal, yani internet ortamı anlık yaşanan bir ortam. Daha geçici denebilir. Bir bakmışsın bugün var olan bir internet sitesi, ertesi gün onbinlerce şiiri ve binlerce şair üyesi ile bir anda yok oluvermiş. O sebeple sanala, internete fazla güvenmemek lâzım.
Sadece bir sitede yayınladığınız yazı ve şiirlerinizi ikinci başka bir sitede de yayınlayın derim. En önemlisi de şu, şiirlerinizin mutlaka bir değil birkaç yedeğini alın, çıktısını alın yazıcıdan, sonra, bir gazetede veya dergide yayınlatın derim. Kitap yapamıyorsanız ne yapıp edin yayınlatın…
Şiir veya yazı, size özgün eserinizin çalınmasından, taklidinden korkuyorsanız, mutlaka bazı tedbirlerde almalısınız.
Eserlerinizi tasdix.net gibi sitelere yükleyin veya hiç bi şey yapamıyorsanız, kendinize mektup olarak atın ve o mektubu açmayınız. Ya da
Kendinize, mail adresinize mail atın, msn–mail kutunuzda saklayınız.
Şiir, şairin evlâdıdır. Evlâdınıza gözünüzün bebeği gibi bakmak ve onu her türlü kötü şartlardan, olumsuzluklardan korumak ve kollamak zorundasınız, öyle değil mi?
Şu halde, öldürülen şairimiz Selman gibi, yanınızda bir defterde veya sanalda bir internet sitesinde taşıdığınız şiirlerinizin kaybolmasını, uçmasını, yok olmasını istemiyorsanız şimdiden tedbirler almalısınız…
*
Bursa’da dünyaya geldiği belirtilir. Zamanının en güzel def çalma ustası olduğu söylenir. Sesi güzel değilmiş, ama, defi sayesinde padişah meclislerini şenlendirmesini bilmiştir. Meclislerde, ne yapar eder, kendince rübailer bulur, onları musikiyle birleştirir ve ortamı şenlendirirmiş. Aynı zamanda hüsn ü hatla ilgilenip celi ve nesih hattının her türlüsünde de çok mahir bir sanatçıdır.
*
DEMİŞTİR Kİ :
Ne şîve vaktidir sâkî bir aydır rûze-dârız biz
Bu dem pîr-i harâbâtın önünde şerm-sârız biz
Benim-çün ağla ey çeşmim benem bîçâre vü bî-kes
İlâhî olmasun şöyle kişi âvâre vü bî-kes
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.