- 742 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
HÜR İSEN HÜR GİBİ DAVRAN
Yalnızlığı doğası gereğince bir kenarı itmek zorunda olan insan, bir kalabalığın parçası, bir toplumun ferdi olarak yaşamaya muhtaçtır. Kaderlerin herkes için ortak kesiştiği nadir durumlardan biri de bu galiba. İnsan; dilediğinde yalnız kalabilmeli, dilediğinde vazgeçmemeli ve dahasına kucak açabilmelidir.
Kalıplaşan ve artık herkes tarafından doğruluğu kuşkusuz kabul edilen sözler yüzünden kimse görüşünden vazgeçmemeli ve dilini dileğince sivri hale getirebilmelidir. Misal, ’Zevkler ve renkler tartışılmaz.’ sözünü kale alarak zevkleri ve renkleri tartışmayı kesmek yanlış bana göre. En nihayetinde bu söz bir insan aklının ürünüdür ve akıllar her zaman bir olacak diye de bir kaide yoktur.
Birtakım kurallara uyarak yaşadığını sanan insan, aslında bihaber olduğu birçok kural ile kısıtlamıştır kendini. Ne tuhaf! Aşka yelken açarız, gelenekler bizi caydırır; dostluğa kapı açarız, dedikodular bizi caydırır; muhabbete giriş yaparız, kuru gürültü bizi bastırır; özeni elden bırakmayız, iftiralar bizi yıldırır; geçmişi detaylıca irdelemek isteriz, geçmişin bir çöplük olduğunu söyleyip geri adım atmamız sağlanır. Gibi gibi...
Özgürlük, ilkokuldan beridir bize öğretilen şekilde vuku bulan bir kavram değil; kalabalıklar içinde hapis kalan bir insanın hasret duyduğu bir kavramdır. Kuşların özgürlüğünü kıskananlar, nelere tutsak olduklarından dahi habersizler. Özgürlüğü kendinizi kısıtlamak ile bir tutuyor, hatta daha da ileri giderek susuyorsunuz.
Şu anda özgür yaşayan her bir kişi, özgür olmayı hak ettiği için özgürdür diyemeyiz. Kendinizi yeteneksiz olarak görmeyin sakın.
İki kelimeyi bir araya getiremeyen birçok siyasetçi özgürdür mesela, sesi çirkin olan birçok şarkıcı özgürdür mesela, parasıyla ortalığı yerle bir eden insan özgürdür mesela, barışı terk edip savaşa yönelenler özgürdür mesela, aptal düşünceli birçok yazar özgürdür mesela...
Özgürlüğü doruklarda yaşamak varken, hayattan istenen her tadı almak varken, arzulara ulaşmak varken neden aptal sebepler ile vazgeçer insan? Kendini neden tutsak eder?
Yaşanmış ve yaşanacak olan her an özgürce olmalıdır. En nihayetinde kaybedeceğimiz yine eksik kullandığımız özgürlüğün bir kısmı olabilir en kötü. Öyle ya, bundan da haberiniz olmaz zaten sizin...
YORUMLAR
Yaşamak istiyorsan isyan et,eğer başaramıyorsan ağıt yak.İnsanoğlu doyumsuzdur,kişilik çatışmasına girer çoğu zaman.Kaybettiklerine mi ağlar,kazandıklarına mı?Açmaza giden her yol zorlaşınca isyan ederiz gidişimize,bireysellikten çıkmışsa isteklerimiz ,soyunuruz çıkarız sokaklara.Her birimiz Spartakus oluruz,ilk isyanı başlatmış gibi.Ayak sancılarını duyurmayız kendimize,kaçarız ağıt yakmaktan.Çünkü her isyanda vardır bir ağıt.