Kuşdilinden çalıntılar mektubu

• 31 Ekim 2012 Çarşamba 12:16:55

Öyle bir duvar öreceksin ki sevgiliye
oraya kadar gelen biri çarparak kanasın darmadağın giremesin içeri

Örneğin bana aşkımın es geçtiği ve gerçek korkunç ve güzelin ne olduğunu anımsatacak bir
nesne yahut bir neden üretmeyi bileceksin.

O bulduğun nedene başkaca ve tepeden tırnağa soru işaretleriyle dolu dayatmalar sunacaksın

Herkes herkese çarpmalı her neden diğerinin sonucuna devasa bir boşluk sunmalı
sevgiliyi sevgililerle yarıştırmalısın, dostlarını dost ve düşmanlarınla. Kendini hepsinin ortasına
yerleştirdiğin her an aslında hiç de sorumlu olduğunu hissetmediğin ve tam da istemediğin derin
hazlara ağrılı ve sevişken bir boşalma yaşamalısın.

Çok aşık olduğun biri olmalı mesela ama hayatında değil uzakta ve ’o ’ başkalarıyla sevişirken sana
envai türlü kokularını gönderebilmeli. Ölmeli ölünmelisin.

Bunu istediğini bilecek biri buna can attığını bilecek bir sevgilinin olması ne
kadar hayati ise onun her arzusuna gönüllü katlanan ve hatta kanatlanan bir başkasının
varlığı sana ulaşacak acı ve hazzın tam da istediğin ölçüyü tutturmasına yardımcı olmalı.

Seni tüketmeye yahut öldürmeye gelsin her mesele söz yahut edim sorun yok.

Her cümleyi bütün uçlara açık kurmalısın ki her biri ayrı anlamlarla buluşsun.
Hayır aforizmal bir dağınıklıkla değil tam bir hissiyatla.

Yoksa kendini kandırdığını kendine unutturamaz ve süreceği muhtemel başka hazlara
aynı kıvranışla koşamazsın.

Anladık ki konuşulursa yalancı bir ağıt doğacak, varsın zahmet çekip gelmesin de doğmasın
,, dilimiz kuş........