- 1965 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Yaşasın tam Bağımsız, Demokratik ve Özgür Türkiye
Düşünen adamı hapishaneye heykelini de tımarhaneye diktikleri bir ülkede yaşadığımı bilmezden gelmiyorum.
Kendilerine Cumhuriyet armağan eden Atatürk’ü ve bu topraklar için canlarını veren atalarımızı sevmeyen insanlarla bir arada yaşamak zorunda olduğumu bilmezden gelmiyorum.
Dindarlık maskesiyle dolaşan iktidar yalakası yobazlarla, bağnazlıktan çıkar uman soysuzlarla bir arada yaşadığımı ve demokrasi denen saçmalığın en çok da bu yaratıklara hizmet ettiği bir sistemin içinde yaşadığımı görmezden gelmiyorum.
Padişahlık özlemiyle yanıp tutuşan bir yönetimin yoksul, cahil ve ürkek bırakılan bir halka dayattığı bu dikte unutulmamalıdır ki… Uygar Türk gençliği engeline takılacaktır…
İnsanlarımız özgürlükleri ve bağımsızlıkları söz konusu olduğunda ortak bir bilince sahiptir… Bu bilinç Atatürk’ün gençliğe hitabesi ile sabittir…
Ey Türk Gençliği!
Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen
, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927
YORUMLAR
Atam diyor ki;
Ey Türk Gençliği! Sana öyle büyük bir armağan bıraktık ki arkamızda bunun adı CUMHURİYET’tir.
Atam diyor ki;
Cumhuriyetle yaşarken vazifen onu sonuna kadar korumak, kollamak ve dahası yüceltmektir.
Atam diyor ki;
Sana bırakılan bu hediye o kadar değerli ki ona kimi fırsatçılar göz dikebilir.
Atam diyor ki;
İşte bu yüzden geçmişte olduğu gibi gelecekte de seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, göz göre göre elinden çalmak isteyecek dahili ve harici bedhahların olacaktır.
Atam diyor ki;
İşte bu bedhahlara karşı korumalısın Cumhuriyeti.
Atam diyor ki;
Gözünü dört açmalısın.
Atam diyor ki;
Bu bedhahlar seni yönetenler: iktidara sahip olanlar olabilir.
Atam diyor ki;
Ki bu bedhahlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Seni aldatabilirler, güvenme!
Atam diyor ki;
Bedhahların durdurulmayan davranışları milleti fakr-u zarurete sürükleyebilir.
Atam diyor ki;
Elinden haklarının alımasına seyirci kalma.
Ve Atam diyor ki;
Bir Türk evladı olarak vazifen Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır!.. Korkma asla çünkü muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!...