- 608 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
ERMENİ MESELESİ
Merhaba sevgili dostlar,
Yıllardır ülkemizin kanayan yarası haline gelen ermeni meselesini birazcık araştırdım.
Geçmiş asırlarda çok güzel günlerimizin yanında, çok kötü, çok kanlı günlerimiz de oldu.
Keşke o 1915 yıllarını yaşamasaydık, fakat o yaşanan kanlı günlerin sorumlusu kesinlikle biz Türkler değiliz.
1. Dünya harbinin, o en dehşetli günlerinde, ordularımız yedi cephede çarpışırken, bizimle beraber aynı ekmeği, aynı suyu paylaşan, bize komşuluk eden Ermeni dostlarımızda vardı aramızda. Fakat ülke topraklarımızda bulunmayan Ermenilerin içimizde yaşayan Ermeni dostlarımıza, Rusların, İngilizlerin ve Fransızların dayatma oyunlarına gelerek Doğu Anadolu’da binlerce vatandaşımızı katletmeselerdi, ordularımızı arkadan vumasalardı, bir tek Ermeninin bile burnu kanamazdı.
Ermeni Diaspora Bakanının ve Ermenistan devletinin bir parçacık aklı olsaydı, düşüneceklerdi ve diyecekleridi ki: " Türklerle Ermeniler 1071 yılından 1915 yılına kadar dostça yaşadılar. Hatta Türkler, Osmanlı İmparatorluğu döneminde iki Ermeni asıllı kişiyi Sadrazam ve Başbakan yaptılar.
29 Ermeni’ye Sivil Paşalık
12 Ermeniye Bakanlık
30 Ermeni’ye Milletvekilliği
7 Ermeni’ye Büyükelçilik
11 Ermeni’ye Başkonsolosluk
11 Ermeni’ye Üniversite Öğretim Üyeliği verilmiştir.
Böylesine yüce bir devlet aklını peynir ekmekle yese bile, 1915 yılında 7 cephede çarpışırken bir de kendi içinde, bin yıldan beri birlikte yaşadığı Ermenilere karşı cephehe alamazdı.
1912 Balkan savaşları sırasında Türkiyenin Dış İşleri Bakanı Ermeni asıllı Gabriel Noradungyan idi.
Ve... hala aynı sömürgelerin aklı ile iş yapan Ermeniler Fransa da, orda, burda, Ermeni Soykırımı adı altında yasalar çıkmasına izin vermektedirler.
Bütün bunlar 1915 faciasına sebep oldu. Bu facianın kesinlikle suçlusu bizler değiliz. Şu çok iyi bilinmelidir ki; Ermeni Devleti en kısa zamanda aklını başına toplamalı ve başka akımların dayatma fikirleri ile düşmanlıklarından vaz geçmelidir.
Tarih boyunca Türkler ve Türk Devletleri, hiç bir zaman mezalimlik yapmamıştır. Dinimiz gereği de yapmayacağız, bu demek değildir, yine aynı yaşanacak olaylara seyirci kalcağız, bu sefer emin olun, faturası daha büyük olacaktır.
Çünkü; unutulmamalıdır ki: "Biz Türkler, sallanır ama yıkılmaz".
Saygı ve sevgilerimle... Nazım UZUN
YORUMLAR
birde benim laikliğim türk islam ülküsüdür, benim felsefemde beni bölmeye uğraşan, benim dilimi dinimi, ırkımı,bayrağımı, ezanımı, aşağılayan zihniyetleri kendi topraklarında barındırmaz... bana gelipte hikaye yazmaya kalkma herkes bildiğiniz koyun değil az aklınızı başınıza alın...
ben yeterince okuyorum, o dönemleri yaşayan dedem vardı benim, onun anlattıkları bunlardan dahada feci hamile kadınlara yapılanlar karnındaki çocuk kız mı erkek mi diye yazı turaya tutuşanlar anlatsam sayfalara sığmaz, bende LAZIM, ama kürt gibi ermeni gibi bölücü zihniyetler peşinde değilim, kendi bir halt yiyemeyip onun bunun zırvalıklarıyla yasa çıkarmanın peşinde değilim, açıkçası sizi kaile bile almıyorum siz neyin peşindesiniz.... sizin bildiğiniz tarih ne...anlatın da bilelim... anlatacak bir şeyiniz yoksa, ortalığı bulandırıp gocunmanın bir alemi yok, ne demiş o atalarımız "anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az".....
nazımuzun tarafından 10/19/2012 6:52:11 AM zamanında düzenlenmiştir.
biraz daha okusan gerçekleri
belki de
az daha ogrenme sansin olur
er okuyan ama anlayan gibi
oyle ya
terazinin kefesine koydugunun karsisina
kilo gram bulup koymak kolaydir
kalem tanimaz kelàm bilmez biri gibi..
her neyse yalanlar uzerine ise tarih
ne ermeni'si ne turk'u nede kurd'u
geçmisyle kimse tanimaz yargilayamaz
Làkin insanlik turk kurd ermeni Làz
alman fransiz olmus farketmez
insanlik felsefesinde dusunen
ERKEZ"i insan gorur gerisi hikàye
belki bende az okumus yada yasarken gerçekleri kormusum ..