- 1223 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ZULME BAŞ EĞMEYEN ALLAH SEVDALILARI
KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA
ZULME BAŞ EĞMEYEN ALLAH SEVDALILARI
KADİR DURAK
[email protected]
Yılmaz ERSÖZ
Mustafa PEHLİVANOĞLU
Ali Bülent ORKUN
Fikri ARIKAN
Ahmet KERSE
Cevdet KARATAŞ
Cengiz BAKTEMUR
Halil ESENDAĞ
Selçuk DURACIK
Şahabettin OVALI
Cevdet ŞAHİN
Aydın DEMİRKOL
Mehmet KAZGAN
Hüseyin BAYRAM
Hüseyin KURUMAHMUTOĞLU
Bekir BAĞ
Abdurrahman KILIÇ
Ali BAKIR
Baki YEŞİLOĞLU
Cumali ŞİMŞEK
Hasan ALEMLİOĞLU
Hasan Hüseyin AKBAŞ
İhsan KARADAĞ
Mehmet BAŞAK
Muammer YALÇIN
Osman PAKSOY
Samet ASLAN
Sefa Aydın BALTACIOĞLU
Veli Can ODUNCU
Yaşar DURUKAN
Yunus UZUN
KUTSAL YOLUN KUTLU SEVDALILARI
Ruhi KILIÇKIRAN
Ertuğrul Dursun ÖNKUZU
Süleyman ÖZMEN
Alpaslan GÜMÜŞ
Gün SAZAK
Ercüment YAHNİCİ
Melih KUNTER
Nurettin TEMİZ
Nevzat KARADEMİR
Reşat Haşatlı
Reşat ATALAY
Cemil Çöllü
Mustafa GÖNÜL
Suat KÜRŞAT
Subay ÇİFTÇİ
Adnan KOÇ
Mesut YERGİN
Saffet ÇELİK
Erhan CENGİZ
Mehmet CANITEZ
Şerif DURSUN
Cengiz ŞEN
Mehmet KANDEMİR
Levent BAYKAY
Yunus DOĞAN
Murat OĞUZ
Ali GÖRKEM
Ziya AĞIRBAŞ
Mehmet KAYA
Ali Duman SALİHOĞLU
İlhan DARENDELİOĞLU
Kemal Fedai COŞKUNER
Abdulkadir BİLİR
Abdullah GÜLBAHAR
Abdullah İZCİ
Abdurrahman GÜNEŞ
Abdulkadir TOMA
Adem PEKMEZCİ
Adem TAŞTAN
Ayşe ÇETİNKAYA
Ahmet YÜCELKAYA
Levent PAMUKÇU
Ahmet Fazıl KURDOĞLU
Turan İBRİM
Fahriye ALTINOK
Hasan BENLİ
Bekir ÇİFTER
Bekir ÇON
Bayram BULUT
Ayfer İNCELER
Ata PEHLİVANOĞLU
Ali ÇETİN
Ahmet AKKAŞ
Ahmet BAYRAKTAR
Ahmet GÖKOĞLU
Mürüvvet KEKİLLİ
Hasan ŞİMŞEK
.........................
KANLI ŞAFAKLARDA VERDİĞİMİZ
İLK ŞEHİT
YILMAZ ERSÖZ Kırıkkale’li... Ruhi KILIÇKIRAN O’nu bekliyordu.....
Tekirdağ’da 12 Eylül zalimleri tarafından gözaltına alındı.
Vahşet başlamıştı.
Kum torbalarıyla işkenceler edildi.
Sonra otobüse bindirildi.
Gerede yakınlarında yüreği secdeye yönelik iken ruhunu Yaratan’a teslim ediyordu...
MHP Tekirdağ Gençlik Kolları Başkanı 19 Eylül 1980 Cuma günü Allah’a gidiyordu.
Yanında kimse yoktu. Anası, babası civanmert yiğitlerinin tabutunu karşıladılar.
Defin esnasında bile kimse yoktu.
Kimbilir belki imam bile şüpheli gözlerle bakıyordu...
Oysa o yiğit olmasaydı evinde namus kalmayacaktı.
Belki vatan kalmayacaktı....
Tam bu noktada önemli olduğunu düşündüğüm bir hususu hatırlatayım.
6-7 Eylül 1955 Gecesi İstanbul’da Kristal Gece vardı.
Kristal gecede İstanbul talan ediliyordu.
Orhan ENGİN adlı biri diplomatik yollarla bavul içinde götürülen bir bombayı bir ülkede ecdadımızın evine atacak.. Sonra İstanbul karışacaktı.
Daha sonra bu zat-ı alileri Nevşehir’e vali olmuştu....
İşte karıştır barıştır konusunda uzmanlaşanlar. Ülkede oluk oluk akan kanı sadece seyrettiler.
14- 20 Yaşındaki gençler beşer onar toprağa düşüyordu...
Silah tüccarları el ovuşturarak taze kan ile dolu kadehleri azı dişlerini göstere göstere içiyordu...
Yeni imal edilen silahlar canlı hedefler üzerinde denenip, test ediliyordu...
Nihayet olgunlaştı...
Kan ile olgunlaşma sağlandı!
12 Eylül 1980 Cuma gününü zifire çevirdiler....
Zulüm alabildiğine hız almıştı....
Merhamet faktörü, ruh ve duygu buzlanmıştı.
Eylül serinliği karakışa bıraktı yerini....
Yüzlerce vatan sevdalısı hücrelerden Allah’a kavuşacaktı....
Zulüm durmadı...
Hatta iki adım daha atalım ....
Sözüm ona vatan sevdalısı üç beş yalaka Özal Hükümetlerini eğile büküle alkışlarken; Albay Naci Tetik Bekir BAĞ’ın başını hücre duvarlarında parçaladı....
Avuçlarının içi; 17 Yaşında bir Türk - İslam yiğidinin kanı ile dolu olanı TBMM’ye taşıyanlarla iftar sofralarında boy gösteren sözüm ona vatan sevdalısı eski ülkücüler (!) (ülkücünün eskisi nasıl oluyor bir türlü anlamış değilim) aslında eski ülkücü filan da değillerdi.) ne işle iştigal ederler, meslekleri nedir, bir orada bir burada görünenler niye bu kadar itibar görürler.
Adam yıllarca; Türk - İslam sevdalısını katleden ile aynı mekanlarda yer almış sonra son kullanma tarihi geçince dolanmış eski yuvasına (!)... Bu kapı kapı dolaşanlara bu kadar itibar edilir de....
Allah yolunun kutlu yolcusu olan çile güllerine; nasılsın? Diyen niye olmaz....
Zulmün seneyi devriyesinde;
Zulümlere verdiğimiz bu yüce değerlerimiz;
Asrın sahabeleridir....
Asrın sahabelerini unutanları Allah kahreylesin...
Unutturmamaya yeminliyim....
Tek bir deli kalsam bile yemin olsun Allah’a unutturmamaya yeminliyim....
EL_FATİHA
KADİR DURAK
Eylüllerin Hükmü Geçti Gelmedin
Gecenin ufkunda günü arayan
Çilehanelerde dünü arayan
Samimi bir dostta; yönü arayan;
Dostlar bir, bir ecel içti gelmedin
Eylüllerin hükmü geçti gelmedin..
Ömrümün takvimi bitmek üzere
Bedenim dünyadan gitmek üzere
Baykuş dama çıkmış ötmek üzere..
Kırlangıçlar geldi, göçtü gelmedin
Eylüllerin hükmü geçti gelmedin..
Dostunum diyenler hançer vuruyor
Kara çalı başta bağdaş kuruyor
Gönlüm yine senli hayâl kuruyor..
Hayâllerim seni seçti gelmedin
Eylüllerin hükmü geçti gelmedin..
Hedefi ararken; SEN DUR! Dediler
Ayağa kalkarken; OTUR! Dediler
Riyanın adına; HATIR! Dediler
Bak; hasretim çiçek açtı gelmedin
Eylüllerin hükmü geçti gelmedin..
Gönlümün en büyük isyanıydı bu
Yüreğimin sönmez dumanıydı bu
Yarım sevdaların devamıydı bu
Yokluğunda her şey hiç ti gelmedin
Eylüllerin hükmü geçti gelmedin..
Dört duvar arsına seccade serdim
Cananım; canımda sana yer verdim
Gecenin ferc’inde ifrit’i derdim..
Bülbüllerim benden kaçtı gelmedin
Eylüllerin hükmü geçti gelmedin..
Temmuz’da üşüdüm, Ocak’ta yandım
Kıpkızıl güneşin altında dondum
Maddeyi görmedim; ben sana döndüm..
Karanlığım ışık saçtı gelmedin
Eylüllerin hükmü geçti gelmedin..
Sızılarım artar doktor bulamam
Gözden yaşlar damlar; hakim olamam
Buralarda sensiz fazla duramam
Zulüm feryadımı biçti gelmedin
Eylüllerin hükmü geçti gelmedin…
12 EYLÜL 2004
Kadir Durak
lebiderya
..............
ZULÜM UNUTULMASIN DİYE BİR DAHA HATIRLATMA YAPILMIŞTIR....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.