- 1178 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
SİMİTÇİ , KAHVECİ, GAZOZCU ŞİNANAY YAVRUM ŞİNANAY NAY.
Konu dışı biliyorum ama önce bir baş sağlığı ile başlayacağım.
’’Yeşil Yol’’ filmiyle tanınan ABD’li ünlü aktör Michael Clarke Duncan kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetti.,
,Bilmiyorum seyretmiş miydiniz Yeşil Yol’u…Benim nazarımda sinema tarihinin en güzel filmlerinin başında geliyordu. Ne zaman televizyonda- hangi kanalda olursa olsun- oynadığını görsem bu filmi derhal kumandayı elime alır va artık evde ne maç, ne haber, ne eğlence programı hiçbir şey seyrettirmem kimselere. Allah Taksiratını affetsin Mihaell Clarke Duncan.
Konu yine bir Kadıköy hatırası.
Hatıra dediysem öyle çok eski değil. Bu gün cereyan eden bir olay..Daha doğrusu bir durum.
Bu gün emekli maaşımı çekmek için ve de borçlarımı halletmek için Kadıköy’e indim. Meydana yakın bir yerde bir pankart gördüm ve gözlerime inanamadım…Bir an için kendimi zaman tüneliyle 1998 - 1999 Yıllarına gitmiş gibi gördüm. Çünkü Pankartta ‘’OKULUMA DOKUNMA ‘’ Yazıyordu. Aynı Pankartlar 1998-1999 yıllarında ve sonrasında da zaman zaman ve de sıklıkla kullanılmıştı çünkü.
Az daha ilerledim. Bir pankart daha: ‘’ 4+4+4 ü istemiyoruz ‘’ Hay Allah’ım Ya Rabbim ne oluyor böyle yahu? O bahsettiğim yıllarda da benzeri bir pankart sık sık arz-ı endam ederdi ‘’ Sekiz Yıllık kesintisiz Eğitime Hayır ‘’
Bir başka anı canlandı birden…Alakasız gibi ama çok alakalı.
1980 li yılların hangisindeydi bilmiyorum. TRT dev bir prodüksiyona imza atıyordu güya. O güne kadar yaptığı en masraflı dizi olacağını aylar önce ilan etti. Sonunda KURULUŞ adlı bir dizi TRT ekranlarından evlerimize süzüldü. Dizi Osmanlı Devleti’nin kuruluşunu anlatıyordu. Pek çok sahnesi de Osmanlı Devleti’nin kurulduğu Bilecik çevresinde, köylerinde çekilmişti. Dizi o kadar masraflı olmuştu ki(!) Yapımcılar eski bir Osmanlı Köyü olarak canlandıracakları yer için sadece bir köyde, çatılardaki tv antenlerini indirmişlerdi o kadar. Yani tv antenleri dışında köy 900 sene öncesinin aynısı..Hiç bir değişiklik yok…Tek çivi çakmadan hazır bir film seti.O zaman çok üzülmüştüm dokuz yüz sene boyunca bu ülkede bir arpa boyu yol gidilememiş olmasına.
Efendim…Şimdi çok şükür baya bir arpa boyu yol gitmişiz. Duble yollar yapılmış, Tüneller açılmış, millet artık yolculuklarını uçakla yapar olmuş ve saire ve saire. Ama hâla değişmeyen o kadar çok şey var ki. Mesela eğitim - öğretimin içine resmen edilmesi gibi.
Ben 1978 de öğretmenlik mesleğine başladım. Emekli olmakla beraber hâla devam ediyorum. Yani 34 senedir bu mesleğin içindeyim. Bu otuz dört sene içinde her değişen hükümetle birlikte ilk tecavüze uğrayan şey eğitim- öğretim oldu bu ülkede. Her yeni hükümet döneminde müfredatlar değişti, kitaplar değişti, güya ve sözde eğitim sistemi , eğitim anlayışı değişti.
Bu arada Öğretmen yetiştiren kurumlar değişti, öğretmenler değişti, veliler değişti, öğrenciler değişti. Kanun, yönetmelik, tüzükler değişti. Her değişiklikle de öncelikle öğretmen milletinin kafası tecavüze uğradı.
Her Bakan kendi kafasına göre bir eğitim modeli uygulamaya çalıştı…Biri okulları askeri kışlaya döndürdü, öteki geldi Yabancı Dile taktı ve Basamaklı Kur sistemi denilen bir sistem uyguladı. Bir başkası Kredili Eğitim dedi..Daha daha bir başkası Kesintisiz Sekiz yıllık eğitim dedi.
Biri çıktı İmam-Hatipler bizim arka bahçemiz dedi..Öteki çıktı madem öyle ben de senin İmam - Hatiplerinin köküne kibrit suyu dökeyim de gör ‘’ dedi…İmam Hatiplerin kökünü kazıyım derken bu sefer diğer meslek liselerinin anası ağlatıldı.
Ben on üç sene İmam-Hatip Liselerinde görev yapmış bir öğretmenim. O bakımdan belki tarafsız olamam..Dolayısıyla da İmam-Hatip lisesinden değil..Bir Endüstri Meslek Lisesinden bahsedeceğim sizlere.
Benim Büyük Oğlum Sandıklı Endüstri Meslek Lisesi Bilgisayar Bölümünü bitirdi 1999 yılında. Amacı ve hedefi Bilgisayar Mühendisi olmaktı. O yıllarda da bilgisayar daha hayatımıza yeni giriyor. Oğlum Bilgisayar Mühendisliğini kazanamadı. Niçin mi? Yok yok başarısız , kafası çalışmayan bir geri zekalı olduğu için değil. Okulunu Takdirname ile bitirdi. Ama kazanması mümkün değildi. Çünkü hayatında belki de hiç bilgisayar görmemiş olan bir düz lise mezununa kafadan seksen puan verdiler fazladan. Yani Düz lise mezunu Bilgisayar Mühendisi olabilmek için seksen puan fazladan alırken asıl branşı bilgisayar olan Endüstri Meslek liselilerden puan kesildi. Kıçını yırtsan Bilgisayar bölümünü kazanman mümkün değil. Ve bütün bunlar sırf İmam- Hatip Liselerinin köküne kibrit suyu dökülmek için yapıldı…Arada yüz binlerce diğer meslek liselilerin harcanması bahasına…
Bir başka örnek…Sandıklı Anadolu İmam-Hatip Lisesi Mezunu Nuri…O yıl Türkiye dördüncüsü oldu Üniversite sınavlarında. Ama hiç bir fakülteye giremedi. Çocuk gitti Avusturya’ya..Şu anda bir Bilgisayar mühendisi…Bilmem anlatabiliyor muyum.
Hani derler ya ‘’ Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner ‘’
Keser döndü, sap da döndü..Lakin o sap yine vatandaşın şeyine girdi her zamanki gibi. Bu sefer de mevcut iktidar..’’ Siz benim İmam -Hatiplerimi kapatmaya çalışırsınız bir zamanlar ha…Ben de şimdi tüm okulları İmam- Hatip olularına çevireyim de görün siz ‘’ diyor.
Yeniden her şey sil baştan..Yine öğrenci değişecek, öğretmen değişecek, veli değişecek, eğitim anlayış, metodları, sistemi değişecek ve yine milyonlarca öğrenci, milyonlarca veli ve yüz binlerce öğretmenin özellikle kafası başta olmak üzere her bir tarafı tecavüze uğrayacak.
Sorarım size: Her değişen iktidarla birlikte çok önemli bir kısmı tecavüze uğrayan bu milletten sağlıklı bir nesil çıkarabilir misiniz?
Peki ne olacak?
Ne olacak efendim. Yine keser dönecek, sap dönecek, gün gelecek hesap dönecek ve de keserin sapı yine vatandaşa girecek..Değişen bir şey olmayacak yani…Ninem Binnaz’ın dediği gibi Ha Ali Hoca, Ha Hoca Ali ‘’ Bir kısır döngü bu…Bir müddet böyle devam edeceğiz..Sonra birileri gelecek ve Belki de 4+4+4 yerine 5+5+5 i getirecek..Ya da ne biliyim..Elbet bulurlar bir şeyler. Zaten Milli Eğitimin başına ne zaman Eğitim- öğretimin içinden insanlar geldi ki…Buluruz bir eski nahiye Müdürü ya da mutasarrıf daha olmadı simitçi, kahveci, gazozcu…Getiririz Milli Eğitimin başına ve kurtarırız işi. Ha o parti ha bu parti..Hiiiiç Farketmez… Maksat oy gelsin bir yerlerden.
Dün İmam- Hatipliler diyordu ‘’Okuluma dokunma ‘’ Şimdi CHP ..Bu böyle sürüp gidecek…Olan benim kafaya olacak yine…Bu kaçıncı tecavüze uğrayışı?
NOT: Yazımda Kadıköy’den bahsettim ama yukarıdaki resim Aydın- Nazilli’de yapılan bir eylemden..Ancak bunu buldum resim olarak.
YORUMLAR
her gelen bir şeyler yapıyor..... olan çocuklara oluyor hayırlısı olsun.... yine düşündürdün hocam saygılar sevgiler
sami biberoğulları
Bir gün eğer ben Başbakan ya da Milli eğitim Bakanı olursam ve de o gün gö/züm kalkmazsa bu işleri düzelteceğim söz...
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Bir öğretmen olarak konu ile ilgili yazabileceğim o kadar çok şey var ki...Sayfalar yetmez. Ama ne yazık ki bizlere bir şey soran yok. Taa ki bizlere soruluncaya kadar ben ede çaresi nedir konusunda bir şey yazmayacağım.
Selam ve sevgilerimlle.
Bu konuyla ilintili onlarca yazı yazdım,okudum,tartıştım..Bir türlü bir yere varamadım.Bu gidişlede varılmayacak gibi...Bunun bilinçli bir şekilde yapıldığı kanaatindeyim...Tebrik ederim değerli Hocam yine yararlı ve kararlı bir yazıydı...En derin selam ve saygılarımla
sami biberoğulları
Bir öğretmen olarak konu ile ilgili yazabileceğim o kadar çok şey var ki...Sayfalar yetmez. Ama ne yazık ki bizlere bir şey soran yok. Taa ki bizlere soruluncaya kadar ben de çaresi nedir konusunda bir şey yazmayacağım.
Selam ve sevgilerimlle.
Ben bütün bunları anlamıyorum. İmam hatiplerin önünü keseceğiz diye onca meslek lisesi öğrencisine yazık ettiler. Her lise de okuyan öğrencidir. Branşına göre meslek seçmek her gencin hakkı olmalı. O, oralı, bu buralı diye neden sınıflara ayrılır bilmiyorum. Biz bir Müslüman ülke olarak dinimizi öğrenmek de en doğal hakkımız olmalı. İsteyen öğrensin, istemeyen öğrenmesin. Kimse zorlanmıyor ki, illa imam hatiplere gidilecek diye. Herkesin özgür iradesi var. Bırakın beyler! Artık eğitim sistemiyle oynamayı bırakın da memleket yararına güzel olan, doğru olan neyse onu yapın.
Bütün işiniz oradan alıp buraya yamamak! Duydum ki harçlar kalkmış(!) Bi sevindim bi sevindim sormayın. ama birinci öğretimden kalkan harç, ikinci öğretimde okuyan öğrencinin sırtına sarılmış(!)
Bu ne kadar adil bir durumdur sorarım sizlere. Birinci de okuyan öz evlat ta, ikincide okuyan üvey evlat mı?
Sami hocam çenem düştü özür.
saygılar...
sami biberoğulları
Bir öğretmen olarak konu ile ilgili yazabileceğim o kadar çok şey var ki...Sayfalar yetmez. Ama ne yazık ki bizlere bir şey soran yok. Taa ki bizlere soruluncaya kadar ben ede çaresi nedir konusunda bir şey yazmayacağım.
Selam ve sevgilerimlle.
Sayın Hocam,
Aslında tek soruluk bir konu ,bu niyetlenme.
Türkiye'de ,46000 imama ihtiyaç var. Ama sayı , milyonu geçmiş durumda. Her kes, imam olsa, ne değişir ki? Önemli olan ''Tevhid-i Tedrisat '' kanununa ,uygun olarak her meslekten,
ihtiyacına göre eleman yetiştirmektir.
Yoksa; ''Şef çok, kızılderili yok ''olur.
Meslek liselerinin branşlarına ise ,kendi dalında mutlaka kesin öncelikler tanınmalıdır.
Saygılarımla .
sami biberoğulları
Dananın kuyruğunun koptuğu yer işte orası.
Türkiye'de 46.000 İmamam ihtiyaç yok aslında..Zaten toplamda 46.00 İmam yetiyor ülkeye ve de bunlara zaten kadro verilmiş. Yani belki de şu an itibariyle hiç imama ihtiyaç yok....Aynı şekilde ülkede fabrikalardan her gün işçi çıkarılıyor...Yani tornacı, tesviyeci, oto tamircisine de ihtiysaç yo...Devam edelim...Bu gün bir ilkokul mezunu bilre çatır çatır bilgisayarda yazı yazabiliyor..Yani Ticaret Meslek Liselerine de ihtiyaç yok...Oteller çevresi moteller, beş on yabancı dil bilen boşta gezer kırolarla dolu...Turizm meslek liselerine de ihtiyaç yok... Onbinlerce öğretmen adayı her yıl KPSS de eleniyor..Çünkü gereğinden çok fazla öğretmen adayı mezun oluyor fakültelerden. Yani Eğitim Fakültelerine de ihtiyacımız yok. Bilmem anlatabildim i?
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Bir öğretmen olarak konu ile ilgili yazabileceğim o kadar çok şey var ki...Sayfalar yetmez. Ama ne yazık ki bizlere bir şey soran yok. Taa ki bizlere soruluncaya kadar ben ede çaresi nedir konusunda bir şey yazmayacağım.
Selam ve sevgilerimlle.
Hocam elinize,kaleminize ,yüreğinize sağlık asıl sıkıntıyı çok güzel dile getirmişsiniz. Olan nesillere ve ülkenin geleceğine oluyor. Eğitim sistemiyle bu kadar çok oynanan başka bir ülke yoktur dünyada. Eğitim sistemiyle oynamak=ülkenin geleceğiyle oynamaktır. Daha fazla yorum gereksiz sanırım. Eğitimin sorunları bugüne kadar hiç eğitimcilere sorulmadı zaten. Her gelen kafasına göre takıldı. Aynı hükumetin bakanları bile farklı icraatlar yaptı. Cumhuriyetin İlk yıllarında imkanlarımız kısıtlı olmasına rağmen okullarda daha kaliteli eğitim yapılmıştır desem çok mu iddialı olur bilmem. Ama o yılların lise mezunları şimdinin üniversite mezunlarından daha donanımlı idi. Liselerin çoğunda öğretmenlik yapanlar bir yabancı dil biliyordu. Şimdi millet oradan buradan makale aşırarak prof. oluyor. burnundan kıl aldırmıyor. Düşünün, Cemil Meriç Lise öğretmeni, Ahmet Hamdi Tanpınar Lise öğretmenliği yapmış. Arif Nihat Asya lise öğretmenliği yapmış. Onları yetiştiren lise öğretmenlerini de düşünürsek. gittikçe kademeli olarak eğitimin seviyesi düşürülmüş bu ülkede. Ne diyelim....Şimdiki kelli felli proflarla o hocaları bir karşılaştırsak, nelerle kaşılaşırız...
sami biberoğulları
Söylenecek her şeyi o kadar güzel ifade etmişsiniz ki.
Mesela Benim bir edebiyat öretmenim vardı Nihat Sami Banarlı'nın öğrencisi olmakla öğünürdü. Ama ben Hocamla öğünemedim. Çünkü hocam geçim derdine düştü ve Galatasaray Lisesi önünde taksiciliğe başladı. Ben hocamla öğünemediğim için öğrencilerim de benimle öğünemedi. Bu zincirin halkaları böylece kopa kopa bu günlere getirildik...şimdi ne zincir kaldı ne halka...
Selam ve saygılarımla.
Sağlam bir temel kurulmalı ,
Tuğlalar onun üstüne konulmalı.
Enkaz edebiyatını bırakıp,
Kalan yerden başlamalı batı arayı açmadan..
Tebrik ederim hocam saygılarımla.
sami biberoğulları
Biz öğtretmenler olarak yapılacakları biliyor vre söylüyoruz ama anlayan yok, dinleyen yok..Allah sonumuzu hayr etsin.
Selam ve saygılarımla.
çocuklarda pimpon topuna dönecek. İmam Hatip liselerinde çok güzel eğitim veriliyor ve çocuklar çok güzel puanlar alıyor takdir ediyorum. Hocam size sormak istiyorum. Bir camiye kaç imam gerekli bir dersiniz herhalde eğer imamın işi çıkınca cemaat namaz kıldırır değil mi? Ama camilerde 2 veya 3 imam var ve camilerdeki kuran kurslarında hocalarda var olmalı mı kuran kursu hocaları olmalı ama camiye 1 imam bence yeter. İmamın maaşını bilmem ama 27 yaşındaki yani en fazla 5 senelik kuran kursu hocasının maaşı 2 binden fazla arkadaşın yalancısıyım gelini kurs öğretmeni.
Söylemek istediğim İmam hatip mezunları İlahiyat fakültesine gittiği zaman açıkta kalmıyor devlet onu atıyor. İyide maaş veriyor.
Abimin oğlu meslek lisesi mezunu bu yıl tembelliğinden kazanamadı. Geçen yıl teknoloji fakulteleri açıldı meslek lisesi çıkışlı öğrencilere öncelik tanıyor. Normal lise ve anadolu fen lisesi öğrencilerin 100 puan eksiğine meslek liseli öğrenciler girebiliyor yani normal lise çıkışlı 450 puanlı bir mühendisliğe meslek liseli çıkışlı bir öğrenci 330 puana kadar alabiliyor. Bu çok güzel bir imkan ve mühendis oluyorlar.
Bu gün kızım Gizem'i Üniversiteye kaydını yaptırmaya gittik. Birinci eğitimi kazandı beş kuruş para vermeden kaydını yaptırdık buçok iyi bir şey. Hükümeti takdir ettim güzel şeyler yaptımıda takdir etmek lazım üniversitede tekno loji fakulteleri ve harçlar konusunda yaptıkları güzel. İkinci eğitim harçlarını da belki kaldırmamalı ama düşürülmesi gerekiyor çok fazla.
Üniversitede okuyan öğrencileregeri dönüşümlü burs vermesi de çok güzel ve iyi para veriyor. Yaklaşık 300 lira yaşadığı şehirde okuyan bir öğrenciye göre iyi para
Eğitimde de yapmaya çalışılıyor bir şeyler ben yap boz tahtası olmasına karşıyım. Bu sene bunu yapalım olmazsa seneye değiştirir başka şey yaparız o da olamazsa demokraside çareler tükenmez başka şey getiririz. İyice ölçülüp biçilmeden düşünmeden uyarmı uymazm olurmu olmazcmı demeden hemen uygulamaya geçiyorlar. Aceleciler
selam ve sevgiler
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
sami biberoğulları
Meselenin özünü şu cümlelerinle çok güzel özetlemişsin.
''Eğitimde de yapmaya çalışılıyor bir şeyler ben yap boz tahtası olmasına karşıyım. Bu sene bunu yapalım olmazsa seneye değiştirir başka şey yaparız o da olamazsa demokraside çareler tükenmez başka şey getiririz.''
Yanlış olan en önemli husus bu.
Gizeme çok çok selam söyle ve alnından öp benim yerime..Allah muvaffak etsin. Ha bir de kızı sık boğaz etme..Ben sana '' O ne yaptığını biliyor kızı sıkma'' demiştim hatırlarsan.
Selam ve sevgiler.