- 680 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
HALİKARNAS'TA İÇ SES 2
ARKASI YARIN
Teşekkür ederim değerli arkadaşım Vecdi Murat Soydan , yorum yapmışsın benim denemeye, ah ah seni elime geçirsem parçalayacağım , ne güzel şura da tatil yapıyordum ne vardı da bana yeminimi bozdurdun şaka şaka iyi oldu şair dediğin yazmalı ilham perisine küsmemeli hele de Halikarnas’ta , yazar dediğin döktürmeli kelamları sihirli gücüyle
Biraz önce hikayenin kahramanı bana esin kaynağı olan küçük kedicik viyaklıyordu. Uzaktan gördüm o kadar tatlı ki adını peri koydum. Arkasından bağırdım , kız gel buraya anneanneden kaçılır mı diye
Şimdi ise gündüz çıra gibi yanan Bodrum’da ılık bir rüzgar esiyor. Ben Bodrum’u gündüz kavrulup böyle serin serin esince ; yanıyorduk , itfaiye yangını söndürdü diyorum
Ah ah itfaiye dedim de ne çok yangınlar oluyor burada cayır cayır ormanlar yanıyor akciğerlerimiz yanıyor .
Her sene yangın sahnesini izlemekten bıktım . Geçen gün bizim çok yakınımızda yangın oldu . neyse itfaiye çabuk söndürdü .
Ne yapıyoruz biz böyle ormanlara, mangal yapıyoruz piknik yapıyoruz derken çocuklarımızın geleceğinin müsebbibi oluyoruz . Ne kadar üzücü ki yangınların çoğu da piknik yapılınca , atılan pet şişeler aşırı sıcakta patlıyor ve yangın oluyor peki ya orda yanan hayvanların dili olsa ne derlerdi acep çok merak ediyorum.
ah ah çok dertlendim şimdi , her yeri taş binlarla doldurduk ya ona ne demeli birde onlara tower, plaza diye isimler taktık , dertlerim arttı Bodrum dan çıktı, İstanbul a vardı henüz burada tower plaza yok ama yangın çok
Çok sıkıcı bir yazı oldu sanki öyle hissettim , şimdi ben bunu yazarken benim torun peri kedicik bağırıyor ama artık peşinde koşmam , gelsin elimi öpsün , annesi az ekmeğimi yemedi hala da yiyiyor birde kapının önünde arsızla , zarife mamalarını paylaşamıyor , bağrış , çığrış arada dayakta yiyorlar
Şimdi havuzun ışıkları da yandı her yer ışıklı Bodrum geceye süslenmiş
Bodrum geceye süslenmiş ama yanan akciğerlerimize takılı kaldım , çocuklarımıza nasıl bir gelecek bırakıyoruz diye kendimi sorgulamaktan vazgeçemiyor , kendi, kendime sen kendini sorguladın Ali,Veli, Ayşe , Fatma sorguladımı diye soruyorum , aslında ormanlarımızı korumamız gerektiğini anlatan bir masal yazasım var eeee hadi o zaman denemenin içinden masal çıktı
DENEME İÇİNDEN MASAL , HALİKARNAS DİLE GELDİ MASAL OLDU
Bir varmış , bir yokmuş , evvel zaman içinde nenem dedemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken Halikarnas adında bir yer varmış burası o kadar güzelmiş ki buraya gelen yazar, şair, ressam oluyormuş olmayanda aklını burada unutup gidiyormuş
Günlerden bir gün bir şaire ilham perisini ettiği bir yeminle kaçırmış , onu köşe bucak arıyormuş , bir miyavlama sesi duymuş açık olan telli kapıya bakmış birde ne görsün geçen sene baktığı kedicik zarife kapıda birde hamile ben seni tanıdım sen temiz kalplisin beni evlat edinmiştin hoş geldin anne ben açım diyor , Hemen kedisi Elif’in mamalarından zarife ‘ye vermiş , birkaç gün sonra zarife bir misafir getirmiş şaire onun adını da arsız koymuş zarife ve arsız kapının önünde günlerden bir gün bu mamaları sen yersin ben yerim diye kavga ediyorlarmış bu kavgaya şairenin kedisi Elifte karışmış benim mamalarımı yiyorsunuz da sesimi çıkarmıyorum pisler defolun kapımdan diye Elif pıh pıh pıh sesleriyle bağırmış , şaire koşmuş hemen susun hepinizi gebertirim bu ne arsızlık diye bağırmış
Bir anda şaire nin yazarlık damarı kabarmış sizi ben masallara dökmez miyim demiş hadi bakalım dökülsün kelamlar şaire
Şairenin hayal dünyasında Zarife, Arsız , Elif ve peri bir kayığa binmişler sitenin önündeki havuzdan masal dünyasına açılmışlar
EEEE ARKASI YARIN DİYELİMMİ ARTIK