- 819 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ANA RAHMİNDEN ÖNCE...
MİZAHİ bir kalemle yazacağım, çünkü düşüncelerimi aklımdan geçirirken de, muzip bir kışkırtmayla tebessüm ettim , konsoldaki aynadan kendi kendime...
Yıl MÖ.1961 ekim
HA BUNUN BİR DE BUNDAN ÖNCESİ DOKUZ AYLIK ÖNCESİ VAR...
Doğmadan önceki aleme kayıp gitti aklım birdenbire.
Nasıl bir süreçti kimbilir o.
Anne ve babamın o dönemlerin fantastik sevdalılık hallerinin ateşli aşk sevişmelerine dönüşmesi,
birbirlerine,
seni seviyorum sözcüklerini fısıldayışları...
O uçan spermlerin yüce karargaha düşmesi.
Benim aklım ondan da öncesine gidiverdi.
NASIL BİR BEKLEYİŞTİ BU.
ŞEKİLLER VERİLMİŞ, YAKALARIMIZA GİRİŞ ROZETLERİ İĞNELENMİŞ,
ELLERİMİZE DÜNYAYA DÜŞÜŞ VİZELERİMİZ İLİŞTİRİLMİŞ.
Uzuuuuuuuuuuuuuuuun bir kuyruk.
HANİ ALIŞKINIZ YA kuyruklarda uyutulmaya o yüzden yani.
Buski İski filan, elimizde bol sıfırlı kıytırık faturalarla kan ter içinde beklemeye yabancılığımız yoktur, hatta herşey yolunda gittiği anlarımızda hep bozukluğa alışkın olduğumuzdan mıdır nedir, para ödeyeceğimiz mekanda ferahlık bulursak ona mutlak bir anormallik yakıştırırız.
İşte öylesine bir kuyrukta cıbıldak mahluklar halinde bizi sayıp duran uzman nöbetçiler bizi tepeden tırnağa inceleyip , oramızı buramızı mıncıklayarak muayeneden geçirdikten sonra ,
-SEN GEÇ ANANIN KARNINA,
mı diyor acaba.
Ruhani bir tevazu içinde,
yok be daha neler diyerek kendimi yalanlasam da,
var mı acaba
-BÖYLE Bİ KUYRUK-
diye düşünmeden edemiyorum,
öyle bi kuyruk vardıysa,
benimle yaşıtlarım içinde kuyrukta karşılaşıp muhabbet etmişliğim de olmaz mıydı,
hani şimdi onlar nerdeler şimdi?
Acaip ama doğduktan sonrasından değil doğmadan öncesine gitti beynim.
Öldükten sonra nerelere gideceğimizi de hiiiiiiiiiiiiiiiiiç düşünmek bile istemiyorum.
DÜNYADAKİ GÜZERGAHTAN AYRILMAYALIM ŞİMDİLİK,
EN İYİSİ BU DEĞİL Mİ ! :))
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.