- 2979 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
EDEBİ SANATLAR
Teşbih(benzetme): İki öğeden zayıf olan öğenin kuvvetli olan öğeye benzetilmesidir.
Benzetmenin öğeleri:
Benzeyen,benzetilen,benzetme yönü ,benzetme edatı
Antalya cennet kadar güzel mekandır.
Dört öğede kullanılarak tam teşbih yapılmıştır.
Sular öyle temiz ki annemin yüzü gibi.
Sular: benzeyen annenin yüzü: k. benzetilendir. Benzeyen ve k.benzetilen kullanılarak Teşbih-i beliğ (güzel benzetme) yapılmıştır.
Ah bu türküler köy türküleri
Ana sütü gibi candan
Ana sütü gibi temiz
İstiare(benzetmeyi amaçlama)(değinmece)
Benzeyen ve k.benzetilenden birini kullanmadan yapılan sanattır.
Açık İstiare(k.benzetilen kullanılır.)
Kurtuluş savaşında ne güneşler battı.(asker)
Benzeyen kullanılmamış.
Kapalı İstiare(benzeyen kullanılarak yapılır.)
Ninniler söylemiş bu serin dere(dere-anneye)
Serin dere benzeyen kullanılmış, anne k.benzetilen kulla-nılmamış.
Can kafeste durmaz uçar
Dünya bir han konan göçer
Ay dolanır yıllar geçer
Dostlar beni hatırlasın
Mübalağa(abartma)
Akla uymayan sözler söylemektir.
Bir bakışta eylen harap cihanı.
Bir ah çeksem karşıki dağlar yıkılır.
Sekizimiz odun çeker.
Dokuzumuz ateş yakar.
Kaz kaldırmış başın bakar.
Kırk gün oldu kaynatırım kaynamaz.
Tariz(dokundurma)Sözün tersini kastetmektir.
Çok çalışkan olduğu karnesindeki zayıflardan belli.
Yazısı öyle güzeldi ki yazısını dört hoca zor okuduk.
Kinaye(gerçek ve mecaz anlam)
Sözün hem gerçek hem mecaz anlama gelmesidir.
Meyve veren ağacı taşlarlar.
Kurt dumanlı havayı sever.
O,eli açık bir insandır.
Sırtındaki kamburu bir ömür taşıyacak.
Tenasüb(uygunluk)
Birbirine uygun sözcüklerin, ,beyit ya da dörtlükte kullanılması-dır.
Nevbahar oldu gelin azm-ı gülistan idelüm.
Açalım gonca-i kalbi gül-i handan idelüm.
Nevbahar-gülistan-gonca sözcükleri birbiriyle uyumludur.
Aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabip
Kılma derman kim helakım zehri dermanımdadır.
İrsal-ı Mesel(atasözü söyleme)
Şiirde atasözü veya deyim söylemektir.
‘Balık baştan kokar’ bunu bilmemek
Seyrani gafilin ahmaklığından.
Çağır karac’oğlan çağır.
Taş düştüğü yerde ağır.
Allah’a sığın şahs-ı halimin gazabından
Zira “Yumuşak huylu atın çiftesi pektir.”
Kirpikleri uzundur yarin hayale sığmaz
Meşhur bir meseldir mızrak çuvala sığmaz
Hüsn-İ Ta’lil(güzel neden bulma)
Güller kızarır o gonca gül gülünce.
Bulut ağlar gittin diye ey sevgili.
Kadrin bilmeyenler alır eline
Onun için boynun eğri menekşe
Mecaz-I Mürsel(ad aktarması)
Bir sözcüğün benzetme amacı güdülmeden başka sözcük yeri-ne kullanılmasıdır
Uçak Kayseri’ye indi.(havaalanı)
Tencere kaynadı(su)
Sezai karakoç’u okudum. (eserini)
Leb Degmez(dudak değmez)
Şiirde b-m-v-f gibi dudak ünsüzlerinin kullanılmamasıdır.
El ettiler turnalara kazlara.
Dağlar yeşillendi döndü yazlara.
Telmih(hatırlatma)
Şiirde tarihi bir olayı hatırlatmaktır.
Gökyüzünde İsa ile
Tur dağında Musa ile
Elindeki asa ile
Çağırayım Mevla seni.
Leff-ü Neşr(ilgili benzerlik-karşıtlık)
Üst dizedeki sözcüklere anlamca benzer eş ya da zıt sözcükler kullanmaktır.
Zülfün altında ruhun üstünde halin dil-bera
Gül döşenmiş sümbül örtünmüş Habeş sultanıdır.
(zülf-sümbül/ ruhun-gül/ hal’in-Habeş)
Sabrı,tufanı,haramı
Eyyub’ı Nuh’ı Adem’i
Gönlümde ateştin gözümde yaştın
Ne diye tutuştun ne diye taştın
Tecahül-i Arif(bilmezden gelme)
Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
Benim mi Allah’ım bu çizgili yüz?
Sular mı yandı, neden tunca benziyor mermer?
Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettin
Tevriye(iki gerçek anlam)
Şiirdeki bir sözcüğün iki gerçek anlama gelecek şekilde kullanılmasıdır.
Ulusun,korkma!Nasıl böyle bir imanı boğar.
(yücesin-havlasın)
Ey sevgili ne olur bana bir gül.(hem gülümseme hem çiçek)
Sarımsak da acı; ama her eve lazım bir dişi.
Kapı önünde ağlar durur.
Aliterasyon(ses tekrarı)
Şiirde ses tekrarıdır.
Dest-bust arzusuyla ölürsem dustlar.
Kuze eylen toprağım sunun anınla yare su.
(s sesi tekrarlanmış)
Seci(iç kafiye)
Dize içinde yapılan ya da düzyazıda yapılan kafiyedir.
Ey gözlerin nurı,gönüllerin sürurı,
Başımızın tacı,gönüllerin ilacı
Akis(tersten söyleme)
Sözü tersten tekrar söylemedir.
Her inişin bir çıkışı, her çıkışın bir inişi vardır.
Kibarın kelamı,kelamın kibarıdır.
Terdit(beklenmezlik)
Şiirde sözün beklenmedik şekilde bitirilmesidir.
Mal derdinde kasap
Can derdinde koyun.
Ne çirkin oyun.
Ne berbat kafiye.
Rücu(dönüş)
Söylenen sözün kuvvetli olmadığını düşünerek sözü tekrardan daha güçlü şekilde söylemektir.
Erbab-ı teaşür çoğalıp şair azaldı.
Yok öyle değil şairin ancak adı kaldı.
Tekrir(yineleme)
Şiirde bir sözcüğün tekrar edilmesidir.
Akşam, yine akşam,yine akşam
Göllerde bu dem bir kamış olsam.
Kimsesiz kimse olmaz kimsenin var kimsesi
Kimsesiz kaldım cihanda ey kimsesizler kimsesi
Tezat(karşıtlık)Şiirde birbiriyle zıt sözcüklerin kullanılmasıdır.
Nedir bu benim çilem
Hesap bilmem
Muhasebede memurum.
Lakin ben hiç bu kadar mahzun olmadım
Ölümü hatırlatan ne var bu resimde
Hâlbuki hepimiz hayattayız
Büyükbabam babam ben
Küçükoğlan kız damat
Gelişimiz teker tekerdi
Gidişimiz cümbür cemaat.
Ne efsunkar imişsin ah ey didar-ı hürriyet
Esir-i aşkın olduk gerçi kurtulduk esaretten
İstifham(soru sorma)
Şiirde sözü kuvvetli kılmak için soru sorma sanatıdır.
Neden tunca benziyor mermer?
Benim mi Allah’ım bu çizgili yüz?
Bana kara diyen dilber
Gözlerin kara değil mi?
Nida(seslenme)
Şiirde ey, hey, bre gibi ünlemlerin kullanılmasıdır.
Bre ağalar bre beyler.
Çatma,kurban olayım çehreni ey nazlı hilal.
Arkadaş !Yurduma alçakları uğratma sakın.
Teşhis(kişileştirme)
İnsan dışındaki varlıklara insani özellik kazandırmaktır.
Atıyor çıplak duvarların nabzı sızılar içinde.
Her gece ninniler söyler serin dere.
Yedi yüzyıl süren hikayemizi
Dinlemiş ihtiyar çınarlardan.
İntak(konuşturma)
İnsan dışındaki varlıkların konuşturulmasıdır.
Benim adım dertli dolap
Suyum akar yalap yalap
Dal bir gün dedi ki tomurcuğa
Tenimde bir yara işler gibisin.
Akrostiş(ilk harflerle ad yapma)
Rüyada mıyım..
Izdıraplı kalbim..
Zalim olma anla beni..
Anla beni anla..
Sehl-i Mümteni(söylenmesi zor sözler söylemedir)
Zannetme şöyle böyle bir söz
Sen gel dahi söyle böyle bir söz
Ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol.
Cinas: sesteş sözcükler kullanmaktır.
Duş olup bir taze yare
Cana açtım taze yare
Kısmetindir gezdiren yer yer seni
Göğe çıksan akibet yer yer seni
Hey oynayan yavrular
Ağaçta kuş yavrular
Ellerin derdi biter,
Benim derdim yavrular.
Leb değmez(dudak değmez)
Şiirde b-m-v-f gibi dudak ünsüzlerinin kullanılmamasıdır.
El ettiler turnalara kazlara.
Dağlar yeşillendi döndü yazlara.
Tedric:derecelendirme
Geçsin günler haftalar aylar mevsimler yıllar
Zaman sanki bir rüzgar ve bir su gibi aksın