GÖRÜNMEYENLER

• 8 Temmuz 2012 Pazar 09:09:09

İnsan yaşamı boyunca çeşit çeşit olaylara tanık olur .bunlar çoğunlukla şaşkınlığa hayal kırıklığına yol açar..Hayatınızdaki bazı olayları unutursunuz ama sizin hayatınızı alt üst eden manevi çöküşünüze yol açacak meselelerde tıkanır kalırsınız ...Öylesine çığlık atarsınız ki asıl duyması gereken değil de ,duymaması gerekenler muhatabınız olur.Çünkü meselenin muhatabı başını kuma gömmüştür.O kişi ara sıra başını kumdan çıkarıp ağzında ne var ne yok tükürüp, onunla bununla gecenin bilinmezliğinde lak lak yaparak duyacağı sözlere zemin hazırlar .O bu huya doğuştan sahiptir, alışmıştır bir kere konuşur konuşur sonra hiç bir şey olmamış gibi kenara çıkıp timsah göz yaşlarıyla yaptığı iğrençlikleri izler.Yaş ilerledikçe hayat tecrübelerinin vermiş olduğu olgunluğu kişi ters yönde kullanır İki yüzlü riyakar toplumunun bir zinciri de o olur.
İnsanlara sürekli şirin olma çabası başına olmadık dertler açar..şöyle bir şey diyelim iki kişi önceden bir takım şeyler paylaştı .Nasıl ömür bakı değilse dostluk arkadaşlıkta bakı değildir bir süre sonra ayrıldılar.Sizin rahatsız olmadığınız ama benim rahatsız olduğum bir olay dan dolayı sürekli bir şeyleri ifade ederek bak şunu yaparsan ben bundan rahatsız olurum gibi ince mesajlar göndeririz.Pişkinliği yüzsüzlüğü ilke edinen insan ısrarcıdır hadsizlik te.Siz onun yakasını bırakırsınız da o sizin yakanızı bırakmaz illalah dedirtir.
İnsan üzerine düşmeyen konularda çok fazla meraklı olmamalı.Dışarıdan görünmeyen ,dile getiremediğimiz meseleler vardır..kalplerin içi görünseydi acaba kaçımız ibret alırdık yaşadıklarımızdan.İnsanları kandırmak, bir kaç süslü kelimeyle sırtını sıvazlamak eeeeee hani alkış bunu da aldık mı değme bizim keyfimize .Gidip gelip laf sokmalar dilinden hayır yerine şer akıtmalar cabası.Kişi de Allah korkusu yoksa ondan korkmak lazım .Bazi gizler vardır bilinmesini istemediğimiz bir takım insanlar gider gelir burnunu sokar o gizin içine
tanımadığı bu ortamdan bazen yara alarak çıkabilir bu normaldir başkasının işine burnunu sokmuştur .Canı yanınca kenardan bir zaman iniltisi duyulur sonra susar..ne zamanki kulağı hakaret işitmek ister gene başlar tırmalanmaya..haksız çıktığı an dinden kitaptan vs söz eder sanki kendisinin garantisi varmış gibi kalkar sana vaaz verir. İşte seni yakacaklar sırat var mizan var vs.
Eee be insan dediğin doğru ..bu sırat benim için var da ,senin için yok mu ,benim için hesap var da senin için yok mu..?Evet hataları ört bas etmede inanç sömürücülüğünde üstümüze yoktur biliriz ki insanlar bu konuda ince çizgidedir .Biz bu yolla ne kadar yandaş toplarsak destekçi bulursak bu dünya da o kadar rahat ederiz ..öteki alem mi....? eee orada kim kime dum duma kim bizi o mahşeri kalabalıkta farkeder sıyrılır gideriz değil mi ? hayır efendim hayır kazın ayağı öğle değil seni yoktan var eden Allah c.c seni o kalabalığın arasından çekip çıkarıp huzura getirir ..kaçtığın kendinden sen bile tiksinirsin.
Yol yakınken hatalardan dönmek gerek görünmeyenlerin GÖRÜNÜR OLACAĞI GÜNÜ DÜŞÜNENLER hal ve hareketlerimize ivedilikle çeki düzen vermemiz lazım. millete dert yanmaktansa hak aramaktansa .Kişinin en büyük yardımcısı kendisidir..Bir olayı karşı tarafa aktarırken kendinizi haklamak ve aklamak için kelimeleri öylesine seçici kullanırsınız ki karşınızdakinin aaa sen haklıymışsın kelimesini duymak için önünde taklalar atarız o haklısın kelimesini duyunca içten huzursuz fakat dıştan çok huzurluymuş gibi bir yalancı mutluluğun tadını çıkarırız tabi ki vicdanın seni rahat bıraktığı sürece.
Kaş yaparken göz çıkarıp toplumu ZAN’A sürüklersin. bu senin ikinci hatan olur.Meseleye vakıf olmayan insanlar peşin hükümcü olur sayende ..bu yüzden hepimiz her hangi bir olay karşısında karşı tarafa haklısın demeden önce ben buna, bunu dersem acaba bundan sorumlu olurmuyum sorusunu kendisine sormalı...bizim yapacağımız hakkı tebliğ etmektir onu haklı çıkarmak değil.İnsan derinliğini bilmediği konuda hüküm vermesi toplumun helakına yol açar.

HUZUR İSTİYORSANIZ HUZURDA KALIN

Birselamve25 /İST/2012